Bu süreçte ondan ummadığım, beklemediğim bir performans sergiliyor.
Gergerlioğlu'nun bu söyleşisini de iyi yakalamış! Yorumsuz olarak paylaşıyorum...

Emekli gazeteciyim ama müsaadeniz olursa kendime az da olsa bir pay çıkaracağım…
Güncellenen ihanet süreci ile ilgili ilk ve doğru haberleri bu mütevazı köşeden alıyorsunuz. Terör örgütü PKK’nın sözde silah bırakma süreci ile ilgili ilk sembolik görüntülerin ne zaman verileceğine ilişkin haberi de 2 gün önce (Pazartesi) duyurmuştum. Şimdi, gün hatta saatler sayılıyor. Yerse pazarı sonuna kadar açık!..
İşin diğer acı bir yanı da ihanet sürecinin nasıl evirildiğini, gerçekleri, İmralı’nın posta güvercinlerinden duyuyoruz.
DEM Parti Kocaeli Milletvekili Ömer Faruk Gergerlioğlu, terör örgütü PKK’nın borazanı Rudaw TV’de dikkat çeken açıklamalarda bulundu. Erbil üzerinden gelen mesajları mercek altına alalım;
“Barış süreci”nin tüm kesimleri kapsayacağını dile getiren DEM Partili Gergerlioğlu, "Bakın çok net bir cümle söylüyorum. Barış olduğu zaman ortada kalan tek bir kişi bile olmayacak ve hepsi için formüller düşünülüyor, planlanıyor. Ne olduğunu tam bilmiyorum ama bu konuda önemli planlamalar yapıldığını az çok tahmin ediyoruz, görüyoruz. Hiç kimsenin bu süreçlerde mağdur olacağını zannetmiyorum. Herkes kendisine göre bir şey alır. Belki herkesin kendi tam istediği olmaz ama karşılıklı bir mutabakat olur. Bu noktada ben, PKK yetkilileri için de... Belki AK Parti ve MHP'nin insan hakları ve demokrasi anlayışlarında bir değişiklik yok, gerçek neyse onu söyleyeyim. Fakat Ortadoğu konjonktürü açısından kesin, net bir karar aldıklarını düşünüyorum " diyor.
-Belli ki; ağzındaki baklayı çıkaramıyor ya da çıkarmaya cesaret edemiyor Gergerlioğlu… PKK dışında, süreçten paylarını alacak olanlar kimler, hangi örgütler? Nasıl bir pay alınacak/dağıtılacak?.. Bu planlamalar neler?.. Ortadoğu konjonktürü açısından kesin, net bir karar ile ne kast ediliyor? Yoksa, ABD Ankara Büyükelçisi Tom Barrack’ın “Osmanlı'nın din eksenli millet sistemine dönüş için Türkiye'nin ulus devlet olmaktan çıkarılması gerekir” sözleri mi?..
Devletin barışa giden yolda atması gereken adımlar olduğunu belirten Ömer Faruk Gergerlioğlu, şunları söylüyor;
" İlk önce cezaevindeki hasta mahpuslar, yaşlılar için adımlar atılmalı. Cezaevlerine sık sık gidiyorum. Türkiye'de Meclis'te cezaevlerini en çok ziyaret eden milletvekiliyim. Binlerce mahpusla görüştüm. 10. yargı paketi sonrasında önemli bir değişiklik görmedim. Ekim ayında taahhüt edilen yeni yargı paketinde mutlak surette siyasi mahpuslar için gelişmeler olmalı. Bir güvenlik devleti anlayışından uzaklaşıp hukuk devletine kavuşmak istediklerini gösteren TMK’da değişiklik gerekiyor. Aynı zamanda anayasal vatandaşlık ilkesiyle ilgili, ana dilde eğitimle ilgili anayasal adımların atılması gerekiyor."
-Yazılarımda Ekim ayına hep vurgu yaptığımı biliyorsunuz. Genel af ve Türkiye’yi federatif sürece götürecek anayasa değişiklikleri için takvimi de açıklamış oldu Gergerlioğlu…
Vee, büyük bombayı, DEM’li Gergerlioğlu’nun satır aralarına gizlediği cümlelerden çıkarıyorum;
"Somut bir garanti görünmüyor ama biz İmralı görüşmelerindeki tüm detayları bilemiyoruz. Orada mutlaka bir düzlem üzerinde mutabakat sağlanmıştır. Her şey açıklanmıyor. Ama ben Öcalan’ın son derece rahat olması hasebiyle bu tür garantilerin alındığını düşünüyorum."
-Kamuoyuna açıklanmayan mutabakatlar neler?.. Bebek katili Abdullah Öcalan’a verilen garantiler neler?.. İmralı, görüşmeleriyle ilgili saklanan detaylar neler?.. Sarayın, Devlet Bahçeli’nin ve DEM İmralı heyetinin bilip de tüm Türkiye’den saklanan mutabakatların içeriğinde neler saklı?.. Saklanan mutabakatları, ABD, İngiltere ve İsrail biliyor mu?.. Saklananları, ABD elçisi Tom Barrack mı açıklayacak?..
DEM’li Gergerlioğlu, "Devlet uygulamalarıyla yıllardır Türkiye toplumunda önemli bir Türk milliyetçileşmesi var. Bu da toplum açısından da sorunun çözümünü geciktiriyor. Bu nedenle eşit ve adil bir hayatın kurulması kolay değil. Zaman ve dönüşüm gerektiriyor” diyor.
-Söz konusu röportajda küçük de olsa teselli bulduğum tek nokta!.. Hâlâ Türk milliyetçilerinden korkuyorlar. Türk milliyetçileri, operasyon yiye, dönüştürüle dönüştürüle bir hal olmuş demek ki, şer ocaklarını kesmemiş. Hâlâ tedirginlik yaşıyorlar ve ödleri kopuyor. Hatırlatayım; Türk milliyetçilerinin küllerinden yeniden doğacağı günler yakındır!.. Bölüp, parçalayıp, kolay kontrol edeceğinizi düşünerek, bin, Tük milliyetçisi kılıklı parti kurdursanız, her birinin başına birer saray bekçisi de dikseniz, hak ettiğiniz dersi bir gün mutlaka alacaksınız. O yüzden, Türk milliyetçilerinden korkmakta çok haklısınız. Hak ettiğiniz dersi de alacaksınız!.