İNAM ATA
(ASİF ATA)

SİYASETDEN ÜSTÜN
(39.Kutsal Kitap)

İnsanlaşmak

Zaman İnamını - İnamsızlık saydım.
İnam yarattım.
Zaman İdrakını –İdraksızlık saydım.
İdrak yarattım.
Zaman maneviyatını –Maneviyatsızlık saydım.
Maneviyat yarattım.
Zaman İradesini - İradesizlik saydım.
İrade yarattım.
Zaman Amelini – Amelsizlik saydım.
Ocak yaktım.
Takiplere yükseldim. Ata çağrıldım.
Beşerin necatı – İnsanlaşmaktadır.
İnsanlaşın - İnsanlaştırın...
(Haziran 1985. yıl)

1.TOPLUM - SİYASİ DÜNYA

Siyasi Dünya – Toplumun Devamıdır.
Toplumda Ağalık hükümsürüyor.
Ülkeler arasındakı ilişkilerde Ağalık hükümsürüyor.
Büyük ülkeler küçük ülkeler üzerinde Ağalık ediyorlar. Ağalık yöntemi değişiyor, Ağalık değişmiyor. Ağalıktan yoksun olan ülke - Büyük ülke sayılmıyor; ülkelere etki göstermeyen, ülkeleri özünden bağımlı etmeyen ülke Büyüklüğünü yitiriyor.
Küçük ülkeleri geliştiren ülkeler aslında özlerini zenginleştiriyorlar; mahiyetce Büyük ülkeler Küçük ülkelerin küçüklüğünü koruyorlar.
Fevkalülkeler varsa, ülkeler küçüklüğü de var, ülkeler küçüklüğü ülkelerin büyüklüğünü koruyor.
Dünya Büyüklere ve Küçüklere bölünüyorsa, küçüklerin küçüklüğü daima yaşayacak, küçük ülkeler na kadar gelişseler de, büyük ülkelere çatmazlar, yetmezler. Büyük ülkeler küçük ülkeleri na kadar geliştirseler de, özlerine çatdırmazlar, onlardan üstünlüklerini azaltmazlar, aslında artırırlar.
Fevkalülke ele bu demektir aslında.
Toplumda Rayetlik hükümsürüyor – Büyük ülkelere Küçük ülkelerin rayetliği gerektir.
Rayeti olmayan Ağa Ağa olmuyor.
Rayetlerini yitiren Ağalığını yitiriyor.
Ona göre de Büyük ülkeler Küçük ülkelerin rayetliğini koruyor, onları rayetliken çıkmağa koymuyor, onlara öyle eli açıklık ediyorlar ki, rayetliğe halel gelmesin, rayetlik berkisin, zaaflamasın. Rayetlik yaşadığı derecede Ağalık da yaşıyor – Ağalık rayetlik üzerinde yaşıyor. Ona göre de Ağalık rayetliği yaşatıyor, böyütüyor, koruyor.
Toplumda Tabakalık hükümsürüyor.
Büyük ülkeler Dünyanın Yüksek Tabakası sayılıyor. Onlar Yüksek Tabakalıklarını İnatla, devamlı olarak, çeşitli yöntemlerle, gidişlerle koruyorlar.
Eğer Dünyada Yüksek Tabaka varsa, demek, Aşağı Tabaka da var. Aşağı Tabakaya mensup olan ülkeler olmazsa, Yukarı Tabakaya mensup ülkeler de olmaz. Ona göre de Tabaka Yukarılığı Tabaka Aşağılığını koruyor, yaşatıyor, büyütüyor.
Toplumda Yadlık hükümsürüyor.
Ülkeler arasında ilişkilerde değişik çeşitte, aydın, ya da gizli Yadlık hükmsürüyor.
En sık siyasi yakınlıkta bile, düşmançılık yaşıyor. Siyasi ilişkiler Yakınlık –Uzaklık, Dostluk - Düşmançılık toplamıdır aslında.
Siyasi Dünya toplumun devamıdır, ona göre de İnsanlıktan Uzaktır.

2. BÜYÜK ÜLKELER – KÜÇÜK ÜLKELER
Büyük ülkeler – Ağalık etmek için Büyük oluyorlar.
Büyük ülkelerin Büyüklüğünü Ağalık belirliyor.
Siyasi Dünyada Büyüklük mantıkı Ağalık mantıkıdır.
Küçük ülkeler Büyüklerin Rayeti oldukları için küçük sayılıyorlar.
Küçük ülkelerin küçüklüğünü Rayetlik belirliyor.
Siyasi Dünyada Küçüklük mantıkı – Rayetlik mantıkıdır.
Büyük ülkeler Yüksek Tabakaya dönüşmek için büyük oluyor. Büyük ülkelerin Büyüklüğünü Yüksek Tabakalık belirliyor.
Siyasi Dünyada Büyüklük mantıkı – Yüksek Tabaka mantıkıdır.
Küçük ülkeler Aşağı Tabakaya dönüşdükleri için küçük ülke sayılıyor.
Küçük ülkelerin Küçüklüğünü Aşağı Tabakalık belirliyor.
Siyasi Dünyada Küçüklük mantıkı – Aşağı Tabaka mantıkıdır.
Büyük ülkeler Büyük olmak için Dünya ülkeleri arasında Yadlık türetmelidir. Yadlık türetmemek onların “Büyüklüğ”üne halel getie bilir. “Büyüklük” Yadlıksız olmuyor, Yakın Siyasi “Büyüklük” olmuyor, siyasi “Büyüklük” özünde Yadlık taşıyor, Yamanlık taşıyor.
Küçük ülkeler Büyük ülkeler tarafından yadlığa uğruyorlar, uğramamağı başarmıyorlar.
Siyasi Dünyada Büyüklüğün Mantıkı Yadlık Mantıkıdır.
Siyasi Dünyada Küçüklüğün Mantıkı Yadlığa uğramak mantıkıdır.
Büyük ülke – Ağalığını gizlete bilir. Büyüklüğünü Ağalığından yüzde ayıra bilir, ancak Ağalıksız yaşayamaz, Büyük kalamaz.
Küçük ölke Rayetliğini gizlete bilir, ancak onsuz Büyüklere gerek olamaz, “küçüklüğ”ünü koruyamaz.
Büyük ülke Yüksek Tabakalığını gizlete bilir, ancak ondan el çekmez, çünki onsuz “büyüklüğ”ünü yitirir.
Küçük ülke Aşağı Tabakalığını gizlete bilir, ancak onsuz Büyük ülkeye gerek olamaz, öz “küçüklüğ”ünü koruyamaz. Büyük ülke Yadlığını gizlete bilir, ancak Yadlığından el çekmez, Yadlık onun ülkelere etki biçimidir – çeşitli adda, çeşitli yöntemde. Onsuz o, yaşayamaz.
Küçük ülke Yadlığa uğradığını gizlete bilir, ancak onsuz o, Büyük ülkeye gerek olmaz. Yadlığa uğramak onun “küçüklüğ”ünü koruyor.
“Büyük ülkeler” küçük ülkelerin “küçüklüğ”ünü koruyorlar, Küçük ülkeler Büyüklerin “büyüklüğ”ünü.

[align=center]3.MERKEZLER- EYALETLER

Büyük ülkeler birleşerek Büyükler Merkezi yaratıyorlar.
Büyükler Merkezi Eyalet ülkelerine Ağalık ediyor.
Merkezin özünün de Ağası oluyor.
Hemin Ağa Merkez Ağalığını yöneltiyor.
Ağalar Merkez Ağasına boyun eğiyorlar ki, eyalet ülkelerinin boyun eğmesine nail olsunlar.
Eyalet ülkeler Merkez ülkelerin rayetleridir.
Siyasi Dünya Merkezlere ve Eyaletlere bölünüyor.
Merkezler Eyaletleri yaşatıyor, Eyaletler merkezleri besliyor, yani aslında Eyaletliğini besliyor.
Merkezler Eyaletliği aradan kaldıran görünüyor, aslındasa o, Eyaletliği güçlendiriyor, berkidiyor.
Merkez Gelişme, Terakki Sembolü sayılıyor. Hemin Gelişme, Tarakki ülkeleri Eyaletlikden kurtarmıyor, Eyaletin Biçimini değişiyor, onu çağdaşlaştırıyor.
Çağdaş Siyasi Dünya – çağdaş Merkezler ve çağdaşlaşmış Eyaletler Dünyasıdır.
Büyükler Merkezi Yüksek Tabakaya dönüşüyor, Eyalet ülkeleri Aşağı Tabakaya.
Merkez Aşağıdakıları Yukarıya kaldırmak adıyla onların Aşağılığını olğunlaştırıyor, Aşağıdakını belli had içerisinde, düzeyinde geliştiriyor, tarakkiye yükseltiyor.
Merkez Eyaletleri Merkezin Yukarılığına halel getirmediyi derecede geliştiriyor, öyle geliştiriyor ki, Merkez Merkezliğinde, Eyalet Eyaletliğinde kalsın, Tabakalık kaidesi, kuralı bozulmasın. Dünya na kadar değişirse değişsin, Merkez öz Yukarılığını göz bebeği kibi korumalıdır. Merkez başka dünya tanımıyor, tanımak istemiyor.
Bu bakımdan Merkezçilik na kadar Radikal – Değişiklikci görünse de, o, mahiyetce konservatordur, muhavazakardır. Dünya eskiliğini saklayandır; onun Yenilenmesini istemeyendir, yeniliğin karşısını yeni-yeni yöntemlerle alandır.
Bu mantıka göre, Aşağı Tabakaya Tarakkiden, Gelişmeden pay düşe bilir, ancak onun Yukarı Tabakaya dönüşmesine yol vermek olmaz, onda Dünya bozulur –Yukarı Tabaka Yukarılığını yitirir; Yukarı Tabakaya hizmet eden Aşağı Tabaka kalmaz, olmaz.
Merkez Düşüncesi Dünyadakılar Farkından, hatta onlar arasındakı Tezattan konuşmağı seviyor: hemin Fark, Tezat hemin Düşüncede ülkelerden keçiyor. Büyük ülkelerin Yukarılığı, Küçük ülkelerin Aşağılığı kaçınılmazdır, dokunulmazdır.
Merkez Eyalet ülkelere Yadlık getiriyor, getirmelidir.
Eyalet Eyaletliğinde kalmalıdır. Bu, yadlık Talep ediyor; Merkez Yadlık Telepatı yaratıyor. Yakın, sevimli Eyalet olmuyor.
Eyaletlikde Yadlık yaşıyor.
Merkez ve Eyaletlere bölünen Dünya eğriliğinde kalıyor, düzelmiyor. Merkez eğriliğe sahip oluyor.

4. GELİŞMİŞLER – GELİŞMEMİŞLER

Gelişmiş ülkeler – Ağa oluyorlar, Ağa olmak için gelişiyorlar, Ağa olmak için imkan buluyorlar; geliştikce Ağalıklarını artırıyorlar.
Gelişmemişler – Rayet oluyorlar – gelişmemek onları rayetleştiriyor. Gelişmeden kaldıkca onlar Ağalığa gerek oluyorlar. Ona göre de Gelişmişler onları öyle geliştiriyorlar ki, yoksullukları tamamen aradan kalkmasın. Onların gelişmişlerden farkları kalsın, yoksa Ağalara rayetlik yapmazlar.
Güçlü ülkeler için Gelişme Ağalık Yoludur.
Güçsüz ülkeler için Rayet yolu.
Güçlü ülkeler geliştikce Ağalaşıyorlar.
Güçsüz ülkeleri öyle geliştiriyorlar ki, rayetlikden çıkmasınlar.
Dünyevi gelişmeden konuşuyorlar, ancak aslında Dünya deyilirken – asıl Dünya deyilirken - gelişmiş ülkeler nazarda tutuluyor, anlaşılıyor. Gelişmemiş ülkelerse Dünyanın gölgesinde biliniyor ve bu durum korunuyor, berkiyor. Ağalık Gelişiyor aslında, Rayetlik gelişiyor; gelişmişler gelişiyor, gelişmeyenler yoksullaşıyorlar.
Gelişmiş Ağalara belli hadda gelişmiş Rayet gerektir.
Gelişmiş ülkeler Yukarı Tabaka oluyor, gelişmemiş ülkeler - Aşağı Tabaka.
Yukarı Tabaka Aşağı Tabakanı geliştiriyor, ona çağdaş biçim veriyor.
Gelişmemişler – gelişmeğe katılıyorlar ki, gelişmişlere yarasınlar.
Aşağı Tabakanı Yenileştiriyorlar ki, daimileştirsinler.
Na kadar Aşağı Tabaka varsa, bir o kadar Yukarı Tabaka var.
Aşağı Tabaka olmazsa, Yukarı tabaka olmaz.
Çağdaş Gelişme Tabakalığı azaltmıyor, artırıyor.
Yukarı Tabaka Aşağı Tabakaya yardım ediyor ki, onu elinde saklasın.
Aşağı Tabaka gelişip Yukarı Tabakaya dönüşmüyor, Aşağıda kalıyor.
Gelişme Aşağı Tabakanın Aşağılığını saklıyor. Gelişmiş ülkeler gelişmemiş ülkelere Yadlık getiriyorlar.
Gelişmemek – Yadlıktır aslında. Gelişmeyle Gerilik arasında Yadlık.
Bu Yadlığın aradan kalkması için Gelişmemiş ülkeler Gelişmiş ülkelere dönüşmelidirler.
Bu, Siyasi Kuralın Ahenkini bozuyor.
Siyaset böyle Dünya yaratmıyor.
Siyasetin özü neredeyse Yadlıktır.
Siyaset Yakınlık gösterirse, Ölür.
Siyaset düzeyinde Gelişme – ülkeleri birbirine yaklaştıran görünüyor, aslındasa onları birbirinden uzaklaştırıyor.
Siyaset Yakınlığı – Yüzdeki Yakınlıktır, İç Uzaklığıdır; Uzaklığı Yaşatan Yakınlıktır; Uzak Yakınlıktır – Gelişmiş Uzaklıktır.

5. İŞ BİRLİĞİ – BAĞIMLILIK

Siyasi İş birliği – Bağımlılık yaratıyor - Bağımlılık için yaranıp aslında - Büyükler Küçüklerle iş birliği yapıyorlar ki, onları özlerinden bağımlı etsinler. İş birliği vasıtadır, Amaç Bağımlılıktır.
Siyasetleşmiş Dünyada Büyükler Küçükleri özlerinden bağımlı etmeden yaşayamıyorlar.
Bağımlılık – Siyasi hayat yöntemidir aslında.
Başkasını özünden bağımlı eden, yapan ülke – Büyük sayılıyor, Başkalarından bağımlı olan ülke Küçük sayılıyor.
İş birliği Bağımlılık yaratıyor, Bağımlılığa yarıyor.
Siyasi ilişkiler İş birliği Ağalığı yaratıyor; İş birliği vasıtasıyla Ağa ülkeler yaranıyor – Bağımlılık Yaratan.
İş birliği vasıtasıyla Rayet ülkeler yaranıyor – Bağımlılığa uğrayan.
İş birliği artdıkca Ağalık artıyor, Rayetlik artıyor.
Siyasi ilişkiler – İş birliği Tabakalığı yaratıyor.
Bağımlılık yaratan ülkeler Yüksek Tabaka sayılıyor, Bağımlılığa uğrayan ülkeler Aşağı Tabaka sayılıyor.
İş birliği artdıkca – Tabakalık artıyor.
Siyasi ilişkiler İş birliği Yadlığı yaratıyor.
İş birliği Yadlığı aradan kaldırmayıp – onun yöntemlerini yenileyip, Yad işbirliği yaranıp.
Aziz, yakın Bağımlılık olmuyor; İş birliği artdıkca – Yadlık Biçimini değişiyor - mahiyetini berkitiyor.
Siyaset ülkeleri bir-birine bağlamıyor, bir-birine karşı koyuyor.
Siyasi İşbirliği Bağımlılık yaratıyor – Bağımlılık ülkeleri karşı-karşıya koyuyor.
Ülkeler arasında iş birliği artıyor, Yadlık azalmıyor; Bağımlılık Yadlığı Yaşatıyor.

6.BİLİKLER – HAKİMLİKLER

Dünya (yahut kontinent) Birliğini Temsil eten Örgütler (Birleşik Milletler Konseyi, Avrupa Birliği ve başkaları) aslında Dünya Birliksizliğini Temsil ediyor.
Çünki Dünya Birliği yoktur, hele yaranmayıp.
Dünya Birliği yaranmadan Dünya Birliği Örgütleri yaranıp – aslında Dünya Örgütçüleri Dünya üzerinde hakimliklerdir, Dünya Ağalıklarıdır. Dünyanın Ağalık altında nizamlanmasıdır – Dünyaüstü Ağalıktır, Dünyaüstü Tabakalıktır, Dünyaüstü Yadlıktır.
Birliklerde ülkeler Ağalık çevresinde Birleşiyorlar, Rayetlik çevresinde Birleşiyorlar, Yadlık çevesinde Birleşiyorlar; Siyaset Dünyanı yöneltmeyin Ağalıktan başka Yolunu bilmiyor, Rayetlikten başka Yolunu bilmiyor, Yadıktan başka Yolunu bilmiyor.
Dünya birliklerinde bütün ülkelerin beraber, ten olduğu duyuruluyor; aslındasa Ağa Ağalığında, Rayet Rayetliğinden ayrılmıyor. Yukarı Yukarılığından, Aşağı Aşağılığından ayrılmıyor, Yağı (-düşman) Yağılığından ayrılmıyor.
Burada hem de Örgüt Ağalığı Yönü yaranıyor.
Örgüt Tabakalığı Yönü yaranıyor.
Örgüt Yadlığı Yönü yaranıyor.
Örgüt Rayetliği Yönü yaranıyor.
Dünya Birlikleri Dünyanın Siyasi Ahenkini koruyor – bu Ahenkdese Birlik yoktur.
Birliklerin ilan etdikleri Beşeri değerler Ağalıksız olmuyor, Rayetliksiz olmuyor, Tabakalıksız olmuyor. Onlar aslında siyasi değerlerdir.
Dünya Birlikleri Beşer Birlikleri Yaratmıyorlar – Beşer Birliksizliğini koruyorlar - Ağalığı, Rayetliği, Tabakalığı, Yadlığı.

7.ETKİ DAİRELERİ – SİYASİ BUKAĞILIK

Siyaset Dünyanı Etki Dairelerine bölüyor – ülkeleri Bukağılıyor.
Etki Ağalığı yaranıyor.
Büyük ülkeler küçük ülkeleri öz etkilerine salmak için rekabete giriyorlar; Etki ağalığı uğrunda siyasi savaş gidiyor; Bir ülkeni etkiye salmak için bir çok ülke savaşıyor; Rayet ülke Ağa ülkelerin etkisi altında parçalanıyor – Etki Dairesi Bukağı Dairesi oluyor aslında.
Yüksek Tabaka Aşağı Tabakanı bukağılıyor.
Etki Yadlığı Yaranıyor.
Ülkelerin Varlığı çiğneliyor, bunu siyasi etkinlik adlandırıyorlar; bencillik kudret sayılıyor. Etki Dairesinden yoksun olmak – Büyüklükden yoksun olmaktır; Etkiye uğramak sıradan bir iş sayılıyor, siyasi erdemlik onu kabul ediyor. Etki Dairesi Büyüklük yaratıyor. Küçüklüğe etki göstermek yoluyla Büyüklük yaranıyor; Siyaset Birinin küçülmesiyle başkasının böyümesini olumsuz durum saymıyor, çünki siyaset Büyüklüğün tarafındadır, küçükleri ayırarak kimsesiz saklamak siyasetde yol verilendir.
Siyasetde Dünyanı Nizamlamak onu Bukağılamak demektir aslında.
Siyaset Etki Dairesinden kurtulmuş küçük ülke tanımıyor. Siyaset küçük ülkeni öz etki Dairesine sokmayan Büyük ülke tanımıyor. Büyük ülkeler küçük ülkeleri Etki Dairelerine sokmakta özgürdürler.
Etki Dairesinde olan ülkeler – Bağımsızlığını yitiren ülke sayılmıyor.
Aslında Etki Dairesinde olmayan Bağımsız küçük ülkeler Yoktur.
Aslında Dünyada Bağımlı Bağımsızlık hükümsürüyor.
Küçük ülkeler hem Bağımsız oluyorlar, hem de Bağımlı. Hem devlet bağımsızlığı ilan ediliyor, onun Sembölleri tasdik olunuyor, hem de Etki Bukağıları kalıyor, saklanıyor.
Bağımsızlıkla Bağımlılık birlikte yaşıyor.
“Mutlaka Bağımsızlık yoktur” – diyor siyasetçiler. Siyasetde mutlaka hiç ne yoktur. Ona göre de Siyaset aslında Bağımsızlık tanımıyor, ancak onu tanıyan kibi görünüyor.

8. DÜNYAÇILIK – AYRILIKÇILIK

Dünyaçılık (Küreselleşme) – Ayrılıkçılığı (Separatizmi) yaratıyor.
Dünyaçıkık – Dünya Ağalığına hizmet ediyor.
Dünya deyilince Dünya Ağalağı anlaşılıyor.
Dünyaçılık Ağaçılık oluyor aslında – Ağaçı Ameli, Ağaçı Düşüncesi oluyor. Ona göre de ülkelerde Ayrılmaya meyil yaranıyor. Ayrılmak kurtuluş sayılıyor – Geniş Dünyaçılıktan Dar Ayrılıkçılık türeyor.
Yukarı Tabaka Dünyaçılığından Aşağı Tabaka Ayrılıkçılığı türeyor.
Dünya Yadlığından Ayrılıkçılık Yadlığı türeyor.
Dünya küçük ülkelerden yüz cevirirken küçük ülkeler Ayrılmaya yüz tutuyorlar.
Dünya büyüklere kalanda küçükler Ayrılmaya sarılıyorlar.
Dünyaçılar (küreselciler, globalistler – dilmancın notu) “Dünya benem” deyince – Ayrılıkçılar öz Dünyalarını Dünyadan kenarda görmelidirler.
Dünyaçılar Dünya ülkelerine Yabançısallık Telkin ediyorlar; yabançılığa karşı Özümçülük* (*kendisine değerverme, kendisini tanıma – dilmancın notu) uğrunda Ayrılık baş kaldırıyor.
Küresel Düşünce, Kozmopolitizm “Dünya Vatanımdır” İdeası Vatansızlık moralı yaratıyor, hemin durum Dünyaçılığa karşı itiraz oluşturuyor, hemin itirazsa Dünyaya karşı inkarçılık Duygusu uyatıyor.
“Eğer Dünya – Vatansızlıktırsa, o, Vatançıya gerek değil, ondan Ayrılmak, ona karşı durmak gerek. Vatan özü Dünyadır, bu Dünya Vatançıya yetir.”
Dünyaçılığı Siyaset yaratıp, Ayrılıkçılığısa Siyasetden hiddetlenenler.
Aslındasa Dünya - ayrı - ayrı ülkelerden oluşup ve her kesin olmalıdır, ancak bu, siyasete karşıtır, çünki Ağalığa, Rayete, Yadlığa karşıtır.

9.BİRLEŞME (ENTEGRASYON) – EKSİLME

Birleşme (Entegrasyon) küçük ülkeleri Artırmıyor, Eksiltiyor; Büyük ülkeleri Böyütüyor.
Bir Ekonomi – Büyük ülkelerin ekonomi Ağalığını sağlıyor. Bir Siyaset - Büyük ülkelerin siyasi Ağalığını sağlıyor. Bir Kültür - Büyük ülkelerin kültürel Ağalığını sağlıyor. Birleşme Tabakaleşmeni aradan kaldırmııyor - Tasdik ediyor. Yadlığı aradan kaldırmıyor - Yenileştiriyor. Birleşme ekonomik Gelişmenin karşısında engel yaratıyor, onu Ağalık – Rayetlik çerçevesinde saklıyor. Birceleşmiş ekonomiye katılan aslında öz Birliğini yitiriyor. Ekonomiler Birleştikce öz Bağımsızlıklarını yitiriyorlar, Ağalık berkiyor, Rayetlik artıyor, Bağımlılık çokalıyor. Sonuçta Birleşmeden kurtarmak, özgür olmak isteği yaranıyor, yaranmalıdır.
Birleşmek (Entegrasyona katılmak) Siyasi gelişmenin karşısında Engel yaratıyor, onu olğun, standart kalıplara salıyor; kurumlara, kurallara yöneltiyor, gelişmeni şemalardan bağımlı ediyor, onun ufuklarını daraltıyor, Birlik Bukağısı yaranıyor, sonuçta Birleşmeğe katılanlar ondan çıkmak istiyorlar, istemelidirler.
Yüzde monolitlik içdeki dağınıklığı gizlete bilmiyor.
“Birleşme” Birlik yaratmıyor, çünki Değişikliğe karşıtır.
Ağalık – Değişikliğe karşıtır.
Tabakalık - Değişikliğe karşıtır.
Yadlık - Değişikliğe karşıtır.
Değişiklik olmayan yerde Birlik yoktur. Birleşme Birlik yaratmıyor. Ağalığın Artması Birleşmenin Artmasıdır. Tabakaçılığın Artması – Birleşmenin Azalmasıdır. Birleşmenin Artması Yadlığın Artmasıdır.
Sonuçta Birleşme Yadlığı artıyor.
Birleşme Kültürel Gelişmenin karşısını alıyor, onun yaratmak olanaklarını azaltıyor, onu aynileştiriyor, benzersizlik, karşılıksızlık çekiminden ayırıyor. Ağa Kültürlere boyun eğen Rayet kültürleri, Yukarı kültürlere boyun eğen Aşağı kültürler türeyor.
Kültürler Birleşdikce onların arasında Yadlık artıyor.
Birleşme sonuçta Yadık yaratıyor, yaratmalıdır.
Asıl Birlik – İnsanlık İstiyor.
Çağdaş Birleşmede o, yoktur.

10. BEŞERİLİK- ULUSALLIK

Beşerilik – Ulusallığın içinde olmalıdır.
Beşerilik Ulusallığın dışında olanda, üzerinde olanda o, Ağalığa dönüşüyor.
Beşerilik vasıtasıyla Büyük ülkeler küçük ülkeler üzerinde Ağalık ediyolar; - eksilen Ulusallık artan Tabakalık yaratıyor – Tabakalık Yadlık türetiyor.
İnsanın Yaşamak hakkı – ulusların Yaşamak hakkından ayrılanda Yadlaşıyor.
Eğer Uluslar yaşamağa haklı değillerse, eğer onlar doğrudan da, aradan kalkmalıdırlarsa, Ulussuz beşer yaranmalıdırsa, onda insan da yaşamamalıdır, yaşamağa kadir değil.
Uluslarsız Beşer ideası İnsanın yaşamak hakkına karşıtır aslında.
İnsan Özgürlüğü hakkı Uluslar Özgürlüğü hakından Ayrılırsa, Yadlaşır.
Eğer Uluslar Özgürlüğü yoktursa, İnsan Özgürlüğü Yoktur. Eğer Uluslar Ağalara ve Rayetlere bölünüyorsa, İnsanlar da Ağalara ve Rayetlere bölünüyorlar. Ağalar ve Rayetler olan yerde Özgürlük yoktur.
Özgürlük olmayan yerde Yadlık hükümsürüyor. Eğer İnsanların Beraberlik hakkı Ulusların beraberlik hakkınadan Ayrılırsa – Yadlaşır. Uluslar Yukarı ve Aşağı tabakalara bölünen Yerde – Beraberlik Yoktur.
Ulusdan kenarda ulusa karşı yaratılan Beşerilik mahiyetce Beşere karşıtır, çünki ulussuz Beşer yoktur. Beşeri ulusdam yoksun etmek – Ulusu şahsıyetden, bireyden yoksun etmekdir.
Beşer hak olduğu derecede - Ulus da haktır.
Siyaset sonuçda Beşeri ulussuzlaştırmak istiyor. Beşeri ulusa karşı koymak – onu özüne karşı koymaktır aslında.

11.OYUN – OYUNÇULUK

Siyaset oyundur. Oyunda Kazanan – Yitiren oluyor.
Siyasetde Kazanan Büyük sayılıyor, Yitiren küçük.
Siyaset hakikat aramıyor, Kazanç arıyor.
Siyasetde Kazanan Ağa oluyor, Yitiren rayet. Kazanan Yukarı Tabaka oluyor, Yitiren Aşağı Tabaka.
Oyun – Yadlıktır.
Siyaset Seçim Oyunu Yaratıyor.
Seçilen Kazanıyor – Seçilmeğen Yitiriyor.
Siyaset seçmenleri seçim oyununda oynatıyor, seçilenler seçtiriliyor, seçtirilmek oyunu oynatılıyor; seçtirilenler kazanıyor, seçtirilmeyenler yitiriyor.
Siyaset Ulus hakimiyeti – Demokrasi oyunu oynuyor – Ulus üzerinde hakimiyet Ulus hakimiyeti kimi sunuluyor, ulus oynatılıyor, hakimiyet kazanıyor.
Bu oyunda Ulus hiç zaman kazanmayıp; oynatan daim kazanıp, oynatılan yitirip.
Siyaset Rekabet Oyunu yaratıp, Rekabetin Eli açıklığı Yadlıktır, Rekabet – Yeterince, Bolluca Yadlık Eli açıklığı paylıyor, Rekabette Kazanan Ağa oluyor, Yitiren – Rayet; Kazanan Yüksek Tabaka sayılıyor, Yitiren Aşağı Tabaka.
Siyaset Alış-Veriş Oyunu yaratıyor.
Satan – satılan oyunu.
Ağalar satıyor, Rayet - satılıyor; Yukarı Tabaka satıyor, Aşağı Tabaka satılıyor.
Alış-veriş Oyunu Yadlık yaratıyor. Yadlıktan Yağılık türeyor, Ağa kazanıyor, Rayet yitiriyor.
Yukarı Tabaka kazanıyor, Aşağı Tabaka yitiriyor.
Siyaset Yönetiçilik Oyunu yaratıyor.
Yönetiçiler cemaatı oynatıyor, hakimler kazanıyor – Bağımlılar yitiriyor.
Siyasi Dünya – Oyunlar alanıdır – Oynatanlar ve oynayanlar temaşası, gösterisidir.

12. SİYASİ ETKİNLİK - ÖZGÜR BENCİLLİK

Siyaset – Bencillik Özgürlüğüdür aslında.
Ağalık Özgürlüğüdür.
Tabakalık Özgürlüğüdür.
Yadlık Özgürlüğüdür.
Siyasi Etkinlik Bencilliğe hizmet ediyor.
Ağalık Özgürlüğünden – Esaret türeyor.
Yadlık Özgürlüğünden – Esaret türeyor.
Bencillik Özgürlüğü – Esaret Özgürlüğü oluyor.
Siyasetde şimdiye kadar en çok Bencillik Özgürlüğü gerçekleşip.
Beraberlik Adıyla Bencillik.
Kardeşlik Adıyla Bencillik.
Edalet Adıyla Bencillik.
Hakikat Adıyla Bencillik.
Siyaset – Bencillik Taşıyıcısı olup.
Ağalık – Taşıyıcısı.
Tabakalık -Taşıyıcısı.
Yadlık - Taşıyıcısı.
Tüm Özgürlükler Ağalıkla sonuçlanıp.
Tabakalıkla sonuçlanıp.
Yadlıkla sonuçlanıp.
Siyasi Etkinlik – Bencillik etkinliği olup aslında.
Ağaların Rayetlerle yanaşması olup.
Yukarı Tabakanın Aşağı Tabakaya yanaşması olup.
Yadların bir-birine yanaşması olup.
Tüm Esaretler Bencillik Özgürlüğünden yaranıp, Bencillik Özgürlüğü yaranıp.

13. SİYASET BOZĞUNLUĞU (AHLAKSIZLIĞI)

Siyaset adamları bozuyor, ahlaksızlaştırıyor, Yağılıkla Birleşen Dostluk Telkin ediyor, Yalanla Birleşen Hakikat Telkin ediyor, Bozğunlukla Birleşen Ahlak Telkin ediyor. Ağalığı Doğrultmaya çalışıyor, Yağılığı Doğrultmaya çalışıyor.
Siyaset Ahenki Hakikat Ahenkine karşıtır. Edalet Ahenkine karşıtır.
Siyaset İnamı – İnamsızlıktır.
Dünyaya İnanan – Ağaya İnanmaz.
Hayata İnanan – Ağaya İnanmaz.
İnsana İnanan – Ağaya İnanmaz.
Dünyaya İnanan – Tabakalığa İnanmaz.
Hayata İnanan – Tabakalığa İnanmaz.
İnsana İnanan – Tabakalığa İnanmaz.
Dünyaya İnanan – Rayetliğe İnanmaz.
Hayata İnanan – Rayetliğe İnanmaz.
İnsana İnanan – Rayetliğe İnanmaz.
Dünyaya İnanan – Yadlığa İnanmaz.
Hayata İnanan – Yadlığa İnanmaz.
İnsana İnanan – Yadlığa İnanmaz.
Siyasi İdrak – Ruhsal İdraka karşıtır.
İnsandakı Mutlakalığı alğılayan – Ağalığı yoketmelidir.
Rayetliği yoketmelidir.
Tabakalığı yoketmelidir.
Yadlığı yoketmelidir.
Siyasi Ahlak – Maneviyata karşıdır.
Vicdan hakimliyi – Ağalığı kabul etmez.
Rayetliği kabul etmez.
Tabakalığı kabul etmez.
Yadlığı kabul etmez.
Temmennasızlık – Ağalığı kabul etmez.
Rayetliği kabul etmez.
Tabakalığı kabul etmez.
Yağılığı kabul etmez.
Özverililik Ağalığı kabul etmez.
Rayetliği kabul etmez.
Tabakalığı kabul etmez.
Yağılığı kabul etmez.
Siyasi İrade Ruhsal İradeye karşıtır.
Ruhsal İrade -Ağalığı kabul etmez.
Rayetliği kabul etmez.
Tabakalığı kabul etmez.
Yağılığı kabul etmez.
Siyaset – Mahiyetce Ruhsallığa karşıtır – İnsaniliğe karşıtır.

14. SİYASETDEN ÇIKMAK

Ağalıktan İmtina etmek – Siyasetden çıkmaktır.
Rayetlikten İmtina etmek – Siyasetden çıkmaktır.
Tabakalıktan İmtina etmek – Siyasetden çıkmaktır.
Yadlıktan İmtina etmek – Siyasetden çıkmaktır.
Bunun için İnsaniliğe Yetmek gerek.
İnama yetmek gerek.
Dünyanın, Hayatın, İnsanın Mutlaka, Ezeli, Ebedi, Sonsuz, Kamil Mahiyetine İnanmak gerek.
İdraka yetmek gerek.
İnsanın Ortamdan, Çevreden, Zamandan, Toplumdan Üstünlüğünü alğılamak gerek.
Maneviyata yetmek gerek.
Vicdan Hakimliğine, Temennasızlığa, Özverililiğe Yükselmek gerek, İradeye yetmek gerek.
Zamana, Ortama, Çevreye, Topluma karşı durmak gerek.
Siyasetden çıkmak üçün İnsanlaşmak gerek.
Siyasi Dünyanı yoketip Ruhsal Dünya yaratmak gerek.

16 Dözüm günü, Kar ayı,18 yıl. Baku. (Ocak, 1997)

Azerbaycan türkcesinden Türkiye türkcesine uyarlayan Yolruh Atalı
( 12 Aralık 2007)

Anladik sitedeki her naneyi buraya postalamaya gerek yok ilgilenen sitenize gider gorur.... Yaw aklima yatmadida degil ha... Ne dusunup duracan Cennet Cehennem diye, pasaport gibi goster aha TC kimligi diye otomatikman yirttin:)). Yalniz anlamadigim her felsefi bir dusunce uzerine kafa yoran Peygamberlik ilan edip bir din kursaydi dunya dinlerden gecilmezdi.. Kant, Durkheim, Descartes, Marx, ..sirala oglu sirala... Bunlarin kafa calismamis birde peygamberlik ilan edip bir web sitesi kursalarmis olmus gitmisti.... Bilememis garipler