İnam türkcülüğü nedir

Forumda gereksiz, yanlışlıkla açılmış veya kilitlenmiş başlıklar buraya taşınır.

İnam türkcülüğü nedir

İletigönderen Uluruh » Cum Oca 30, 2009 7:41

YOLRUH ATALI

İNAM TÜRKÇÜLÜĞÜ NEDİR?



İnsan sevdiğini nasıl seviyor? Seven sevdiğini gözünde yükseltmezse, yüceltmezse, ona değer vermezse, sevemez. Asil Sevgide, Akıdede, Amaçda yalnız durmadan sevmek gerekdir, özü de İnamla, İdrakla, Maneviyatla ve İradeyle.
Türkçülük de bir sevgi ister. Bu yolun özülünde, temelinde duran yüce Türk ulusuna, onun Türklük mahiyetine, Türk ırkına kutsal, sonsuz Sevgi!
Türkçü–Türk insanını, ulusunu ve onun Türklük mahiyetini bütünlükle seven, bu sevgiyi kutsal akıdeye çeviren, onun yolunda bin türlü çetinliklere, kavğalara dözen, ancak bu kavğadan doymayan, onu hayatının anlamı sayan kimsedir. Türkçü–bir vurğundur, aşıkdır; Türklük adlı bir hakikatın aşıkı. Türkçülük–Türkü ve Türklüğü sevmenin ruhsal yolçuluğudur. Türklüğün sırlarıyla dolu, onun yüceliğine, kamilliğine yetmek yolçuluğu.
Türkçülük bir İnam işidir, inam kaynağıdır. Türkün ezeliliğine, ebediliğine inanıp, değer verip onu sevmekdir. Türkü onun gerçekliğine beraber saymamak, her an olduğundan yüce tutmak, yüksek görmek işidir. Onun mahiyetindeki kudrete, peygamberliğe, büyüklüğe, yigitliğe, dünyaya her an hava ve su kibi gerek olmasına inamdır. İnam kaynağı olmak ölmezlikdir, türkün ölmezliğine inamdır.
Türkçülük bir İdrak işidir, düşüncemize yön veren, özü hakkında düşünce yaratan. Türkçülük o kadar kudetli bir olay ki, idrakımızı onun üzerinde kökleye biliyoruz, onunla dünyanı, hayatı, insanı alğılaya biliyoruz.
O bir Maneviyat yönü. Dünyaya türk kibi gelmek, bu gelişi bayram saymak, soyumuzdan gelen bütün yüce niteliklerimizi ömrümüzün anlamına çevirip sona kibi bu anlam üzerinde yaşamak. Biryüzlü, sözübütöv, dövüşken, korkmaz, yendiğinin başını kesmeğen Türk! Sona kibi yüce türk maneviyatına sığınıp yüce yaşamak mutluluğu.
Türk İradesiyle Türk Ruhu bütünleşiyor ve tasdik olunuyor. Türk İradesini yaratan Türk benliğidir. Türk bencil değil, benlikçidir. Benlikçilik benliği korumak, yüksek tutmak özelliğidir. Benliğinin yüceliğinde görünüyor, biliniyor Türk Vakarı, Türk İradesi!
Bu yazıda sunulan İnam türkçülüğü türkçülüğün şimdiyedek olmayan, yeni, görünmemiş seviyyesidir. Bu türkçülük yaratıltığı yerde–Azerbaycanda, öylece de dünyadakı bütün türkler için kurtarıcı türkçülük sayılıyor. Bu türkçülüğün yaratıcısı türkün büyük evlatı Asif Atadır (1935-1997). Türkçülük onun yarattığı Mutlaka İnam dünyabakış sisteminin öz adıyla bilinen terkip hissesidir. Mutlaka İnam dünyabakışı Asif Atanın türk peygamberi olarak öz ulusuna ve bütünlükde beşere sunduğu kurtuluş yoludur, harayıdır, peygamberliğin yeni düzeyidir. Mutlaka İnam dünyabakışı, felsefesi 45 kutsal kitapı kapsıyor. Kitaplar türkce yazılıp. Bu dünyabakışının başlıca ideası İnsanlaşmakdır. Felsefemize göre, yalnız İnsanlaşmadan sonra asil beşer yarana bilir ve insanlığın bütün sorunları öz çözümünü bulur. Atamız özünekadar olan türkçülükden konuşarken onu üç yere ayırıyor: ruhani türkçülük, tarihi türkçülük ve ideoloji türkçülük. O, ruhani türkçülüğün mahiyetinin en çok Azerbaycançılıkda, tarihi türkçülüğünse Türkiyede, Osmanlı tarihinde ifade olunduğunu vurğuluyor, ideoloji türkçülüğün Ziya Gökalp, Ali bey Hüseyinzade ve Mehmet Emin Resulzade yaratıcılığında ortaya çıktığını gösteriyor. Atanın yaratdığı İnam Türkçülüğü türkçülükde yeni, şimdiyedek olmayann olaydır. Bu yazıda onun başlıca yönlerini açmaya çalışacağız.
Bu çağacan olan türkçülük neye dayanıp, neyin üzerinde yükselip? Geçmiş türkçüler islamçılık ve Batıçılık kibi etmenleri türkçülüğe ortak etmişler. Aslında islam ve Batıçılık türk özümlüğünün, benliğinin, yüzünün, ruhunun neden ortağı olmalıdır, bunu bilmiyoruz!? Neden Türkçülük türk insanının ömründe özünün ruhsal ve gerçek yetkilerini yad değerlerle paylaşmalıdır? Bütün faciamız buradan başlıyor. Biz sayıyoruz ki, şimdiye kibi bu gidişlerle türk ulusu kurulmayıp ve bundan sonra da kurulamaz. Sonuc budur: türk, türkçülük ağacı islam ve Batı miyvesi yetirip, yene de bitirmekde. Bu meselede türkçülüğe birleştirilen, eklenen kazanıp, türkçülük yok. Çünki türk özümlüğünü, benliğini, yönünü, ideolojisini yaratmak için onları başının üzerine kaldırıp, onları kurtuluş sayıp. Bunun sonucudur ki, Türk insanının, ulusunun yaşam yönünü, yöntemini islamçılık ve Batıçılık belirliyor, bu işde türkçülük kesin olarak hiç bir iş göre bilmiyor ve bununla da formallaşıyor. Ona göre ki, türk onları başından indirmek, zor tahtından düşürmek istemiyor. Türkün özüyse islamın ve Batıçılığın ağır yükü altında inildiyor, ölüyor, “beniliğini, yüzünü yaratanlar” onun benliğini alıyorlar, yüzsüzleştriyorlar. Böylelikle, Türkün öz yüzü yitiyor. Onun yüzü dünyanın yüzünden seçilmiyor. Türk dünyaya benzemesiyle övünüyor. Dünyaya benzemek kurtuluşu hem de türkün ölümünü gerçekleştiriyor. O ölümüse her kes görmüyor.
Şimdi bütün türk ülkelerinde Türkçülük değerlendirilmiyor, milletçiliğe karşı yad, zararlı, azgın kuvvetler durmadan dövüşüyorlar. Çünkü türk ülkelerinin içerisi yadlıklardan oluşup. Yadlık o kadar güçlenip ki, türkçülük türk ülkelerinde bile ayak açıp yürüyemiyor. Milletçileri, türkçüleri hakimiyete yakın burakmıyorlar. Çünki ülke içindeki yad islam ve Batı değerleri kenardakı sahipleri tarafından her an destekleniyor. Hem islamın, hem Batıçılığın dünyada öz sahipleri var. Onları var oldukları ülkelerde kenardakı asil sahipleri, yaratıcıları koruyor, bunun için çoklu paralar işletiyorlar. Asil sahipler türklere islamı ve Batıçılığı kabul ettirdikden sonra, ona adıgeden yadlıklara sahiplik etmek olanağı veripler. Ancak bu sahiplik köleyin köleliğini yaratan bir şeye sahipliği, onu göz bebeği kibi korumasıdır. Türk Türkçülüğün sahipi olmalıdır, onunla özünü kurmalı, yaratmalıdır. Bu tür olmazsa, yad eller içimizi karıştıracak, sonuçda şimdi olduğu kibi türkün kurtuluşu baş vermeyecek.
Akıde işi çok çetin. İnsan bir yolun yolcusu ola bilir. Bir yolun bir ideası olur. Eski türkçüler Türkçülük, Batıçılık ve İslamçılık idealarını bir araya getirdiler ve bununla Türk ulusu kurtula bilmiyor. Üç şeyi bir arada tutmak ne demek? Bilmeliyiz ki, bunların her üçü özlüğünde ayrı-ayrı, yad yollardır. Neden bu yadlıklar türkün ömründe bir-birine böyle yakın oldu? Türk neden bu yadlıkların içerisine girmesine yol verdi? Şimdi türk hanki ideanın arkasınca gitsin? Özellikle türkçülükden kenardakı her iki yol daha zorlu, ağalık için daha gerekli! Türkün bu yolla gidip hanki duruma düştüğü, ne kazandığı gözlerimiz karşısındadır. Facianın içindedir türk! Neden türkün kurtuluşu yaranmıyor? Çünki hemen yadlıklar koymuyor! Hem islamçılık, hem de Batıçılık türkün yurtunda öz yadlıklarını sürdürmekde, işlerini görmekde! Türkçülük, türk değerleriyse ayaklar altında inildemekde, ölmekde. Türk ulusunun bir kısımının kiblesi islam, bir kısımının kıblesi Batı. Türkü öz yurtuna bağlayan bir kuvvetse yoktur!!! Şimdiki türkçülüğünse kıble olmak güçü yok! Türkün, Türklüğün öz kıblesi öz yurtunda yaranmazsa, türk soyu varlığını yitirecek! Şimdi Türkçülük denilen bir şey varsa, o, aslında islamçılık ve Batıçılıkla barışan, onunla anlaşan, öz sözü olmayan bir Türkçülükdür. Eğer çağdaş türkçülük bu değilse, o zaman yadlıklardan imtina etsin!
Bizim türk dünyasına sunduğumuz İnam türkçülüğü insanlaşmağa dayanıyor ve o hem de İdrak, Maneviyat, İrade türkçülüğüdür. Burada başlıca iş türk insanınını yaranmasıdır: özünü nakıslıklardan temizlemiş, öz dünyabakışı olan, yadlıklara yok değen, başkalarından idea dilenmeğen, insanlaşan, kamilleşen türk! Peygamberi özünden, ruhu özünden, kıblesi özünden, kitapı özünden! Bu dünyabakışı türkün başka ülkelerde kutsallık aramasına, bulmasına yol vermiyor, türkün kıblesini öz toprağında yaratıyor, onu türk toprağına bağlıyor! Bu büyüklükde türk dünyasında öpülmeğe, secdeye toprakmı azdır, yoksa secde edilesi, öpülesi kişi kabrimi? Bizler Asif Atanın sunduğu kibi dünyaya bakıyor ve insanlığımızı tasdik ediyor, kamilleşiyor, yadlıklarla kavğa ediyor, dünyaya gerek oluyor, beşere öğretmenlik yapıyoruz.
Mutlaka İnam felsefesi Türk mahiyetinden yaranıp, türk için yaranıp. Felsefe özü çok büyük. Burada dünyanın, hayatın, insanın yaranmasından başlamış ahlak, ekonomik, toplum, siyaset ve insanlığı düşündüren her bir şey öz düzgün çözümünü buluyor. Asif Ata eserlerini ilk olarak türkler, sonrasa bütün insanlar için yazıp. Söylediğimiz kibi, Mutlaka İnam insanlaşma–kamilleşme felsefesidir. Türkün insanlaşması onun ulusallığı, türklüğü üzerinde gidiyor, arapçılık, Batıçılığa dayanmıyor, hiç bir yadlığa esaslanmıyor, ona göre de bu insanlaşma türke, türkçülüğe sevgi yaratıyor. Burada Türkçülük İnsançılığa beraber oluyor. Türk İnsançılığı hem de beşere bir örnek kibi sunuluyor. İnsanlaşdıkca ulus, onun varlığı, türk insanı daha yakşı alğılanıyor. Burada Türkçüden kamilleşme isteniliyor, o kamil olmazsa, Türk ulusu şimdiki durumdan çıkamaz.
Ata felsefesinde İnsana, özellikle Türk insanına büyük değer veriliyor, onun beşere gerekliği vurgulanıyor. Türk ulusu, ırkı bu İnam felsefesinde göklere kaldırılıyor, onun beşere kurtuluş getireceğine inanılıyor, bugünkü dünyanın türk ruhuna muhtac olduğu söyleniliyor. Asif Ata türk ulusunu peygambersizlik felaketinden, onun yarattığı İnamsa ulusumuzu din geriliğinden, gereksizliğinden, anlamsızlığından kurtarıyor. Ata bizlere her zaman Mutlaka İnamın türk inamı olduğunu, özünün de türk peygamberi olduğunu söyleyip. Bu dünyabakışı yalansız, abuk-sabuksuz, cennet-cehennemsiz, kıyametsizdir, bütünlükle bilime, felsefeye esaslanıyor ve insanlığa düzgün, doğru, mutlak yön veriyor. Bu dünyabakışıyla türklerin öğreniciliğine son koyuluyor, o beşere öğretmenlik etmek hakkına yükseliyor. Azerbaycanda tam 50 yıldır Asif Atanın işi ortada. Azerbaycan önceki kibi türk dünyasının yüreğine dönüşmekde. Biz sayıyoruz ki, Azerbaycan yalnız türk dünyasının yok, dünyanın ruhani merkezine dönüşmekdedir.
İnam türkçülüğünde türk dinçi ve Batıçı değil. O, yalnız türkçü-insançıdır. Eğer türkçülük ermeniçiliğe, farsçılığa, ingilisçiliğe, yunançılığa, yaponçuluğa... beraber olacaksa, o, bize gerek değil. Çünki onlarda dünyaya ağalık isteği var. Birincisi dünyanın o çağı değil, ikincisi, ağalık çıkış yolu değil. Biz türkçüler imparatorluk hülyasıyla yaşamıyoruz. Beşere türkün ağalığı yok, atalığı gerekdir. Asif Ata cografi ve siyasi anlamda Turançılığı kabul etmiyor. Başlıca olarak türklerin ruhsal birliğini, Ruhsal Turançılığı – İnam, İdrak, Maneviyat ve İrade birliğini kaçınılmaz sayıyor, şimdiki türklerde olmayan. Türklerin Mutlaka İnam ideasıyla birleşeceğini ulusumuz için tek kurtuluş yolu biliyor!
Bizim türkçülüğümüz, ulusçuluğumuz insanlıkdan kenarda değil. Ulusçuluğu gayri insani yönle yok, insani yönle tasdik etmek olur. Çünki insançılıkdan kenardakı türkçülük başka ulusları sevmemeğe, öldürmeğe, yok etmeğe başlar. Ona göre Asif Ata inanıyor ki, türkçülük türkün yaratdığı, insanlaşma felsefesine dayanmakla öz büyük, yüce, hakiki tasdikini bula bilir. Şimdi Azerbaycanda İnam türkçülüğü öz kutsal işini görmekde, yadlıklarla durmadan kavğada. Bizim türkçülüğe bakışımız önceki, hay-küy, kışkırık, sözde türkçülük bakışlarından çok farklı. Fark özü keskin karşıdurma, tezat seviyesinde görünmekdedir. Biz türkçülüğe hiç bir yad ideanı ortak etmiyoruz, birleştirmiyoruz, onları türkçülüğün yaratılmasında, var olmasında gerekli, kaçınılmaz değerler saymıyoruz. Ona göre ki, Mutlaka İnam Türk dünyabakışının içerisinde türkçülük ideası öz doğru çözümünü buluyor.
Bizlerle başkaları arasında bu keskin tezatı yaratan nedir? Mutlaka İnam fesefesinin taleplerinden ileri gelen imtina kesinliği. Biz yadların her hanki yakşılarını değerlendiriyoruz, öğreniyoruz, ancak ruhumuzun mayasına katmıyoruz, ruhumuzu onunla yoğurmuyoruz. Biz bizi kurmak adıyla yok eden yadlıklardan, onların verdiği mutlulukdan imtina ediyoruz. İmtina etdiğimizin yerinese özümüzün yarattığımızı koyuyoruz. Bizim imtinamız Mutlakdır: ya özümüz olmalıyız, olamasak... Olmamak yoktur bizde. Çünki, felsefemiz ancak “var olmak!” ideası tanıyor. Bizden kenardakı türkçü insanlar türkü, türkçülüğü ancak tarihin geçmişinde, kitaplarda arıyorlarsa, biz özümüz soydaşlarımızın gözü karşısında türk için yeni değer yaratıyor ve hem de o değerle yaşıyoruz. Azerbaycanda bizden kenardakı türkçülük aslında demokratçılıkdan başka bir şey değil, ona göre ki, bu çağdaş siyasi dünyanın durumuna çok uyarlıdur. Biz Azerbaycanda, öylece de bütün türk dünyasında İnam Türkçülüğünden kamil, yetkin, gelecekli, türkü kurmak, yaratmak güçünde olan türkçülük görmüyoruz ve tanımıyoruz. Bu ilk bakışda bencillik kibi görünüyor, aslındasa böyle değil, başımızın üzerine kaldırdığımız idea ve bayrak doğrudan da çok büyükdür. Bizim Yolumuz uzun, işimiz ağır, İnamımız Mutlak, İdrakımız güçlü, Maneviyatımız vicdanlı ve temennasız, İrademizse yeterlidir!
Biz türkçülüğe felsefemizin içerisinde bakmakla onu büyük bir dünyabakışıyla kapsıyoruz, hemin dünyabakışı türkçülüğümüzün özülü, temeli oluyor ve bununla da türkçülüğümüz din düzeyine kalkıyor. Türkçülüğe bu tür yüce bakış nerede var? “Din” dediğimiz söz aslında İnamdır ve dinden de yücede duruyor.
İnam türkçülüğü ulus–din karşılaşmasında ulusa yüce, büyük değer veriyor, ulusu ebedi olay, ulusçuluğu ebedi idea adlandırıyor. Dini Ulusun yaşamından, ruhundan siliyor, yok ediyor, (çünki din olay kibi ruhsallığa yok, daha çok siyasete uygundur ve aslında onlar hem birlikde, hem de ayrılıkda insana karşıdırlar) onun yerine Mutlaka İnamı getiriyor. İnsanın İnsanlaşarak Kamilleşmesi ve Allahlaşması inamını! Dünyanı, Yaşamı, insanı bu kamil noktadan görüyor ve değerlendiriyor Türk. İnsan ulusun özüdür! Ulusal özellik birincidir, başlıcadır, ezelidir, ebedidir, onu nice yok ede bilirsin? İnsan ulusun özüdürse, demek ulus da insanın özüdür!
Biz sayıyoruz ki, din hiç zaman ebedi olay olmayıp, olamaz da! Din ulusdan ve insandan sonrakı geçici bir olaydır. Dini uluslar yaratıp, ulusu din yaratmayıp. Şimdi görün, müslümanlığı kabul etmiş ve etmemiş yüzlerle uluslara, öylece de yüce türk ulusumuza ne sunuluyor: bütün insanlar Yeryüzüne doğulanda islam, müslüman kibi geliyolar, ancak bunu onların özleri bilmiyorlar. Hiç deme, sözde ilk insan Ademden yüzü bu yana böyleymiş!
Güçle insanların beynine sokuyorlar ki, insan dünyaya dinçi kibi – müslüman olarak geliyor. Bu boyda yalan ne içindir? Ben bir türküm, yakşı, ben neden şimdiye kadar müslüman olduğumu duymamışım? Ya beni müslüman olmağa koymayan nedir? Yanıtım bu – Türklüğüm! Ben türk dünyabakışı Mutlaka İnamı kabul etmemişden önce bile bir an da dinçi, müslüman olmamışam, soyumdam gelen yüce ulusal değerler, gelenek ve göreneklere esasında yaşamışım.
İslam bin beş yüz yıldır ki, türkün içinde öz işini görmekde. Bütün türkler müslümanlaşıp, türkün islama kadar olan değerleri ölüp, islam değerleri türkü özünden bağımlı edip, arap değerlerinin türkün içine girmesine ve ona etki göstermesine yol açıp. İslam değeri ayrıca olarak gökden düşmeyip, o arapın doğal değerleri üzerinde boy gösterip, gelişip ve dünyaya yayılıp. Çünki değerin öz sahipi, sahipin de öz hükmü var.
Türk o şeyi özüne değer, yol kabul edip ki, arap onunla türkün başını kesip, esarete sokup. Çok facialıdır. Gerçeklik odur ki, türk arap tarafından soykırıma uğratılıp. Arapların bize etdiyi soykırımı unutmakmı olur? Dedelerimizin, analarımızın başını kesipler, ruhumuza itaat getiripler. Bakın adlarımız hepsi arap adları, müslüman adları. Eğer müslüman adı birebir arap adı değilse, onda araplap da evlatlarına türkün, farsın, afkanın... adını koysun! Müslümançılık–arapçılıktır aslında!
Türkcemizin yarısı arap sözleridir. Dünyaya arapın bakışıyla, düşüncesiyle bakıyoruz. Yaşamımızı onun dediği kibi kuruyoruz, onun haram saydığını haram, onun helal saydığını helal sayıyoruz. Onun dediği kibi giyiniyoruz. Kadına, erkeke onun düşündüğü kibi yanaşıyoruz. Türkün arap dönemi bitmeli, öz asıl dönemi, ebedi İnam Türkçülüğü aşaması başlamalıdır!
Türkler islamı kabul etdikden sonra aslında türklüğü, kardaşlığı, birliği yitirdiler, bir birine düşman kibi baktılar. Tarihen Osmanlı türkleriyle Azerbaycan türklerini bir-birine kırdıran şie-sünnülük olmayıpmı? Özlerinin şie ve sünnü olduklarını unutmayanlar türk olduklarını tezce unutdular. İslam ulus anlayışını aradan çıkardığı için şimdi de türkler özlerini ulus olarak “müslüman” adlandırıyorlar. Bireyimiz özünün müslüman olduğunu biliyor, ancak türk olduğunu anlamıyor. Korkulu bir durum yaranıp. Azerbaycanda “müslüman” sözü “türk” sözünü bedelleyip, onun karşılığında işleniyor. Dünyada onlarca ulus müslüman olurken neden türkler ulus olarak adlarını “müslüman” çağırsınlar? Bu onu gösteriyor ki, türk “islam ümmeti” yalanına yürekden inanıp, ne yazılkar ki şimdi de inanmakdadır.
Ulus yaşayacağı için ulusla ilgili her şey yaşayacak: dili, musikisi, yazısı, devleti, erdemliği, güzelliği, ruhu, boyu, saçı, gözü... hiç ne yitmeyecek yüce Türk ulusumdan! Biz ona göre varız ki, her an ulusdan yapışmışız, onun varlığında varlığımızı bulmuşuz. Ulusumun kökeni derinliklerde, dünyanın ilk yaranışında. Dinse dünkü bir olay. Bu boyda yüce ulusu nice dine sığıştırmak, sokmak olur? Eğer mahiyetce türk ulusu, türklük olayı islamın içine sığışıyorsa, bu, türkün küçülmesinden haber veriyor.
Bu çağa kibi bir çok gidişler, felsefeler ulusları, o sıradan Türkleri yok etmeğe çalışıplar. Sosyalizm de Sovyetler Birliğinde din kibi ulusların özgürlüğünü tanımıyordu, onları bir yere yığarak yapay ad vermişti: “sovyet ulusu”! Soysuz, kökü havada olan bir ulus! Ancak hiç kim özüne “sovyet ulusu” demiyordu, her ulus öz adıyla biliniyordu.
Batıyın oyunu olan şimdiki küreselleşmede de uluslar yoka çıkmalı, sınırlar götürülmeli, bir medeniyet, bir dil... yaranmalıdır! Bu ideanı ortaya atan Batı dünyasının özünde buna karşı çıkıyorlar. Kim öz ölmünü istiyor? Eğer insanlar, uluslar gereksiz bu idea için öz yokluklarına, ölümlerine razıdırlarsa, onda yurtlarını dünya ağaları amerikalılara, ingilizlere şimdiden versinler.
Aslında dinse sosyalizmden ve küreselleşmeden önce ulusu yok etmeğe başlayıp. Ancak nedense, “sovyet ulusu” kibi “islam ulusu” da yaranmıyor. Böyle bir ulus yoktur, olamaz. Bu sözü siyasi istekler için işletiyorlar. İran dünyaya dinle ağalık etmek istiyor. İranda neden “islam ümmeti, ulusu” oluşmuyor? Çünki ilk olarak fars özü farsçılığından, siyasi hegemonluğundan kurtula bilmiyor, özü birinci “islam ümmeti” olmuyor, başka ulusları, özünden iki defe çok olan 35 mılyon yüce türk ulusumu eziyor, öldürüyor. “İslam ümmeti” olmak farslaşmaktırsa, neden türk fars olmalıdır? Din daha çok siyasete gerek olduğu için yaşıyor, öz güçüyle yaşamıyor.
İnam Türkçülüğünde ulus ezeli, ebedi doğal olaydır! O, labaratuvarlarda yaratılmıyor! Asif Ata ulus hakkında diyor: “Ulusu Ulus eleyen üç nitelikdir: Etnik Birlik, Manevi Birlik, Arazi Birliği.
Etnik Birlik - Ulusun yaranması, Hayata gelmesi, Irkı özelliklerile ilgilidir.
Manevi Birlik – Dini, Felsefi, Bedi Servetlerle soydan-soya geçen, dayanıklı Görenek-Geleneklerle ilgilidir.
Arazi Birliği – Yurt anlayışının coğrafi Anlamıyla, Ulusun yaşadığı bütün mekanı ifade ediyor.
Bu üç yönün her biri esasdır.”
Biz yüce, kutsal Atamızın dediğinden kenarda ulus tanımıyoruz.
Bugün türkün arapla, farsla, kürtle ve müslümanlığı kabul etmiş bir çok uluslarla etnos birliği yoktur. Üstelik, türkün onlarla dil ve arazi birliği de yoktur. Türküm, özünü nice “islam ümmeti” saya bilirsin? İslam milleti olan Türk milleti olamaz! Biz buna inanmıyoruz, kabul etmiyoruz.
Dinin gitdiyi yol – sosyalizm, küreselleşme yoludur. Her üç yol ulusları yokluğa götürüyor. Ben senin yokluğunu istemiyorum, Türk Ulusum!
Atamız var olsun!
Kar ayı 29 yıl. (Ocak 2007). Bakı.
www.mutlakainam.tr.gg
Kullanıcı küçük betizi
Uluruh
Üye
Üye
 
İletiler: 19
Kayıt: Cum Oca 30, 2009 7:29

İletigönderen hirbo06 » Cum Oca 30, 2009 8:27

Moskova'da fazla kalmis beyefendi.... Anladik Turklugun musluman onmana engelmis, inandik... E be kardesim Bu muslumanliga ve kutsal dinlere ozgu bir kavram olan Peygamber vasfiyla kendini suslemen ne ola ki? Sen desene benim fikirlerim dini yonden Marxist Leninist bir cizgi tasirken, millet sevgim ise beni milliyetcilige itiyor, e hal boyle oluncada kendime bir din uydurayim, kendimi peygamber ilan edeyim, hem dinen musluman olmamis ve Marxist cizgimi takip ettirmis hemde Turkculukten odun vermemis olurum. Bir de Ziya Gökalp' leri, Mehmet Emin Resulzade' yi falan kendi hizmetine kullanmis, davasina temel yaratmis. O adamlar kerizmiydide peygamberlik ilan etmediler.... Fesuphanallah....
Kullanıcı küçük betizi
hirbo06
Üye
Üye
 
İletiler: 156
Kayıt: Cmt Kas 10, 2007 18:48
Konum: ONCE AHLAK,TERBIYE VE NEZAKET SONRA FIKIR ALISVERISI! SAYGIMIZ; BILGI,DUSUNCE VE EMEGE, REP'E DEGIL!

İletigönderen maydonos » Cum Oca 30, 2009 8:28

bu ne ya?yoneticimiz uyuyor mu?turkiyede biktik derken tarikatlardan bu ne ilavelerimi geliyor?
Resim


Ne MuTLu TüRkÜm DiYeNe
Kullanıcı küçük betizi
maydonos
Üye
Üye
 
İletiler: 1651
Kayıt: Çrş Haz 04, 2008 1:53

İletigönderen Çetin Taş » Cum Oca 30, 2009 9:33

Arkadaşlar.Diğer mesajlar zaten kilitlenmiş.Ama ben yine de sabırlı olmanızı isterdim.Çünkü ne saçmalıkları okuyoruz.Buna da sabır gösterebiliriz diye düşünüyorum.Çünkü Türklük ve Türklerin bugün içinde bulunduğu durum ile ilgili tartışmaya değer tespitler var.İşi sadece adamın peygamber olması iddiasına indirgemeyin.

Yanlış anlaşılmasın,taraf değilim burada.Yani yazılanlardan etkilendim ve İnam'ı peygamber kabul ettim sanılmasın :D Benim dini inancım olmadığını da bu sitedeki bazı arkadaşlarım biliyordur.
Kemalistim.Vatanımı her şeyden çok seviyorum.
Kullanıcı küçük betizi
Çetin Taş
Üye
Üye
 
İletiler: 2354
Kayıt: Pzt Şub 19, 2007 22:02

İletigönderen hirbo06 » Cum Oca 30, 2009 9:41

Cetin Tas ben tarafim acikcasi. Taraf oldugum ise su, sana katilarak belirteyim ki mesajlarin iptal edilmesi veya gulmece bolumu altina cekilmesi yersiz. RAM birak arkadas paylassin goruslerini, bence cek onceki mesajlarini yine eski yerlerine... Keza arkadasin paylasiminin amaci misyonerlik falan degil, Turkculuk fikrini yaymak kanisindayim. Bakma sen biz elestirel daldik, arkadasi biraz orseledik ama arkadas Turkculuk ve Turk birligi ana fikri etrafinda mesajlar atmakta... Paylasilmali... Yeni gelen arkadaslara hele hele diger Turk devletlerinden gelen arkadaslara biraz daha fazla tanlayis ve hosgoru... Dedigim uzere mesajlar yeniden yerlerine konulmali ama arkadasada bir mesaj atalimda sitelerinde ne varsa buraya tasimaya niyetli ayri basliklar altinda... iki uc mesaji yeterli...anliyoruz...
Kullanıcı küçük betizi
hirbo06
Üye
Üye
 
İletiler: 156
Kayıt: Cmt Kas 10, 2007 18:48
Konum: ONCE AHLAK,TERBIYE VE NEZAKET SONRA FIKIR ALISVERISI! SAYGIMIZ; BILGI,DUSUNCE VE EMEGE, REP'E DEGIL!

İletigönderen Ram » Cum Oca 30, 2009 10:04

"Türkçülüğü", peygamberlik iddiasındaki birinden öğrenmek isteyenler varsa yazıyı çöpten de okuyabilir.

Tartışmak istiyorsanız, çöpteki konuda yazanları buraya yapışıtırıp da tartışın. Ben de hepinizi acı acı izleyeyim. Zaten demokratik bir ortamdır burası, Türkiye gibi her saçmalık ve gereksizlik tartışılır. Esasen, ampûl medyasının öne sürdüğü üzere ülkemiz de güllük gülistanlıktır, zaman ayrılabilir. Değilse bile, Türk'ü, zaman ayırıp da okuyup değerlendirdiğiniz ve hatta tartışmak istediğiniz şu ilgili öğretiler kurtarır. İddia yalnızca peygamberlik iddası değildir zira.

Bundan sonra forumu, Fetullah'ın sevgi kelebeklerine de, Adnan hocacılara da açıyorum.

II. Millî Mücadele'yi meczuplarla yapalım.
Mevzuubahs olan; millete saltanatını, hâkimiyetini bırakacak mıyız, bırakmayacak mıyız¿? meselesi değildir. Mesele, zaten emrivâki olmuş bir hakikati ifadeden ibarettir. Bu, behemehâl, olacaktır. Burada içtima edenler, Meclis ve herkes meseleyi tabiî görürse, fikrimce muvafık olur. Aksi takdirde, yine hakikat usûlü dairesinde ifade olunacaktır.

Fakat ihtimâl, bazı kafalar kesilecektir!
Kullanıcı küçük betizi
Ram
Zûlme Karşı İsyan!
 
İletiler: 8167
Kayıt: Sal Şub 20, 2007 1:06
Konum: Aç haritaya bak!

İletigönderen Çetin Taş » Cum Oca 30, 2009 10:13

Huyum kurusun,karşı görüşte de olsam mümkün olduğu kadar kırmadan yazmaya çalışıyorum insanları.Bu Azeri arkadaşımızın tanıtmaya çalıştığı Azeri şahsiyetin peygamberliği ile ilgili iddialar elbette ciddiye alınacak şeyler değil.Tüm dinleri inceleyip sonucunda din diye önümüze konulanların UYDURMA olduğu düşüncesine varmış birisiyim.Elbette ki bu türden bir peygamberi de,iddia ettiği dini de kabul etmem imkansız.Ama bu arkadaşın yapıştırdığı yazılarda hepimizin kabul edeceği ve belki ayrı tartışma konuları doğurabilecek düşünceler de var.


Aşk olsun be Muhammed.Ne Adnan Hocacılara,ne Fetullahçılara ne de bu türden başka adamlara senden daha az tepki göstermeyeceğimi bilirsin.
Yoksa 2. Milli Mücadele'yi meczuplarla tabi ki yapmayalım.
Kemalistim.Vatanımı her şeyden çok seviyorum.
Kullanıcı küçük betizi
Çetin Taş
Üye
Üye
 
İletiler: 2354
Kayıt: Pzt Şub 19, 2007 22:02

İletigönderen Türk-Kan » Cum Oca 30, 2009 10:13

Heh, ben de düsünüyordum sitede ne eksik, ne eksik diye... :roll:

Gecenlerde bir arkadas ruh cagirmisti, sesi duyulmus :)
Türk Genci, devrimlerin ve cumhuriyetin sahibi ve bekçisidir. Bunların gereğine, doğruluğuna herkesten çok inanmıştır. Yönetim biçimini ve devrimleri benimsemiştir.

Bunları güçsüz düşürecek en küçük ya da en büyük bir kıpırtı ve bir davranış duydu mu, "Bu ülkenin polisi vardır, jandarması vardır, ordusu vardır, adalet örgütü vardır" demeyecektir. Elle, taşla, sopa ve silahla; nesi varsa onunla kendi yapıtını koruyacaktır.
Kullanıcı küçük betizi
Türk-Kan
Kuvva-i Milliye
 
İletiler: 6735
Kayıt: Pzt Şub 19, 2007 20:56

İletigönderen hirbo06 » Cum Oca 30, 2009 10:27

Asagidaki Mesajlar Uluruh'un gulmece kismindaki mesajlarinin bir kisminin buraya tasinmasidir.... Oradan takibi zor oluyor :)
http://www.guncelmeydan.com/forum/viewt ... 117#107117

Nerde kayisi kopuk, tahtasi eksik bizi bulur... Turkculuk anladikta kardesim zivanadan cikmayada luzum yok....!
hirbo06

bu ne ya bir anlayan varsa bana anlatsin?
maydonos

Yazıyı dikkatla okumanızı tavsiye ediyorum.
Uluruh

Okusak ne okumasak ne... Okudukta yaziyoruz burda, sitenede baktik ama arkadaslarin okumasina gerek yok, fotograflarin altina koydugun cumleleri okusunlar bu yazilarin ne dedigini anlarlar... Benim anlamadigim, senin anladigin nedir bu yazilarda onu anlamadim... Anlatta anlayalim... Bu arada sitemizede hos geldin Smile
hirbo06

Dur yolcu!

Sen nesin, neyin nesisin, kimin fesisin, nereden gelip nereye gitmektesin¿? Mürid isen selâmlaşalım, nebî isen tokalaşalım, akabinde anlaşalım.
Ram

Sabrlı olman gerek. Her şeye birden-bire yetmek istiyorsan. Tekce sen yok, bütün dünya şaşıracak. 50 yıldır şaşırmakta. Ne yapalım, bu Türkiyenin suçu yadları tanıyor, İnam Atayı-türk Peygamberini tanımıyor.
Ben de senin kibiydim. Şimdi kendim kibiyim. Bizi inkar etmek düşündüğün kibi de kolay değil. Ama razılaşmamak olur.
Asif Ata türkün kurtuluşudur. Bizim türkçülüğümüz de sizinkine benzemez. Neyse...

Yazıyı okuduktan sonra sizin idraka, düşünceye esaslanan sorularınıza yanıt vere bilirim.
Uluruh

Pekiyi al sana soru Azeri oldugunu umdugum kardesim,
Peygamber ne demektir? Tanimlarmisin.
Su senin Peygamber 45 kitap yazmis youtube' a videolar cikarmis Smile Ama her nasil olduysa tarih oncesi caglarda bile bir peygamber geldiginde yaptigi mucizelerle uzak diyarlardaki insanlarin bile ilgisini ceker, herkesin haberi olurdu... Senin peygamber dizimizin dibinde imis,universite falan da okumus ama ne varki reklami iyi yapamamis mi desek, mucizeler kisa mi kalmis desek, haberimiz olmadi... Bunu neye baglarsin...Smile Yaw vallahi beni guldurdun sabah sabah... Dedigim gibi aklimada yatmadi degil bu is ha Smile)...Ne debelenecen Cennet Cehennem diye, goster pasaport gibi aha kapi gibi TC kimligi:)) yirttin gitti...
hirbo06

Azeri arkadaşım.Yazıyı ancak yarısına kadar okuyabildim.Ama ne yazık ki edebi açıdan sıkıcı bir üslupla yazdığın için bitiremedim.
Sosyalist Rusya'da böyle bir adamın ortaya çıkıp PEYGAMBER olduğunu iddia etmesi cesaret işi.
Bunun ötesinde ben TANRI'ya inanırım.Ötesini sorgularım.

Sana gelen,gelebilecek eleştirilerden ürkmeden ama eleştiri sahiplerinin eleştirilerini de ciddiye alarak,propaganda cümlelerinden ziyade yalın cümleler kullanarak anlatmak istediklerini anlatmanı tavsiye ediyorum.
Cetin-Tas

Şimdi ulu ruhlu mürid, İnam atanı çağır anlaşalım. Burası benim din bölgem, kusuruma bakma, bu sitenin peygamberi benim. Yalnız Fetullah (R.A.K.L.D.V.S.N.O) hoca da peygamberliğini ilân etmişti. Bir konuşayım Fetullah ile, Orta Asya'dan kovulmuştu, yerini İnam atan doldurabilir.
Ram

Iyiydik ya, nesemiz yerine gelmisti Smile) Uluruh kardesim sen bizim kusurumuza bakma, de diyecegin ne ise... kendi cumlelerinle de ki karsilikli konusup anlasabilelim... Bu Peygamber isi bizim aklimiza pek yatmadi kusurumuza bakma... Ama ne yalan soyleyelim eglendik hani biraz Smile)
hirbo06

1.Dünyada Azeri adında bir ulus yok. Türkiyede böyle diyerek bizleri inkar ediyosunuz. Azerbaycan Güneyli - Kuzeyli yüce Türk ulusudur.
2. Tabii bizim Peygamberimiz Allahın yanına çıkmayıp, ondan kitap almayıp. Bizim Peygamber Türk ulusunun içinden çıkıp, dahşetli bir Peygamber hayatı yaşayıp, kendi inamını yaratıp, insanları arkasınca götürüp.
3.Biz din değiliz, İNAMız. Beşerin din dönemi bitti. Din insanı kurtara bilmedi. İnsan kamilleşmedi. Dünya mahva gidiyor.
4.İnam Atanın 45 kutsal kitapı var. Atamız -Peygamberimiz bizden hemen kitaplar esasında kamilleşmemizi talep ediyor. Bizi songünle (kıyamet) korkutmuyor, iyi işimize göre ödül, kötü işimize göre ceza vermiyor. Burada insanın her dakikası kamillik üste geçiyor. Bizim Peygamberimiz mucize yaratmayı bireyin özüne havale ediyor. Yani adam kendisiyle içeriden kavğa ederek kamil insan oluyor.
5. Asif Atanın işi 50 yıldır ortada. Bize insan gerektir, sürü yok. İnsan olmak düşündüğün kibi kolay olsaydı, beşer bu durumda olmazdı.
Bizim İnam felsefeye ve bilime esaslanıyor. Yolumumuzun adı Mutlaka İnamdır, yani Mutlak olana inamdır. Biz İnsana inanıyoruz, onu göklere kaldırıyoruz.

Yüreğin Karanlıkları Yarsın!
Uluruh



Cevaplara tesekkur ettik Uluruh,
Hele 1. ci sikta yazmis oldugun cevabi begendim. Azeri deyisimin sebebi seni ayirmak bizden yani Turk'ten gormedigimden degil Azerbaycan cografyasinda yasanyanlari bizim burada Azeri Turk'u olarak nitelendirmemizdendi. Ama inan sevindim Turk'lugunu savunmana. Yoksa bizim dememizdeki sebep dedigim gibi eskiden nasil beylikler isimleriyle anilirlardi Osmanogullari, Karamanogullari vs... O mahiyette bir isimlendirme. Beylikler gitti ulus devletler geldi, Azeri Turk'u, Uygur Turk'u, Kazak Turk'u vs deyisimizin sebebi birazda bu Turkler'in yasadigi bolgelerle isimleri eslestirmemizden. Yoksa sizin Turklugunuzden ve samimiyetinizden suphemiz yok.

2. 3. 4 ve 5.ci maddlerine istinaden sana yeni bir sorum daha olacak. Nezaket gosterir cevaplarsan sevinirim. Sizin su INAM anlayisi tam nedir? Din degil diye belirtmissin, din degil ise bu dinlere ozgu Peygamberlik kavramini kullanmak niye? INAM bilim ve felsefeyi esas alir demissin. Guzel guzel de bunu diyenin yani bilim ve felsefe esas olmali, Turk'luk ve Turkculuk etrafinda birlesmeliyiz fikrinden siz nasil olduda bir peygamber ve onun 45 kutsal kitabi sonucuna varabildiniz. Bizdede benzer gorusler oldu ve var Turancilik, bilimsel dusunce, Insanin kendini egitip gelistirmesi vs. ama bunlari dedigi icin ben peygamberim diyen yok... Bizdemi hata senin Inam Ata'da mi dersin...

Cevabini bu linke yaz ki kacirmamayim. Gulmece altinda takibi zor oluyor.
http://www.guncelmeydan.com/forum/viewt ... 087#107087
Saygilar

hirbo06
Kullanıcı küçük betizi
hirbo06
Üye
Üye
 
İletiler: 156
Kayıt: Cmt Kas 10, 2007 18:48
Konum: ONCE AHLAK,TERBIYE VE NEZAKET SONRA FIKIR ALISVERISI! SAYGIMIZ; BILGI,DUSUNCE VE EMEGE, REP'E DEGIL!

İletigönderen Türk-Kan » Cum Oca 30, 2009 10:30

Kusura bakmayin, benim sabrim bu tür sacmaliklari kaldirmiyor. Konuya ilgisi olan ruhun sitesinden takip etsin.

Önemli islerimiz var burada!
Türk Genci, devrimlerin ve cumhuriyetin sahibi ve bekçisidir. Bunların gereğine, doğruluğuna herkesten çok inanmıştır. Yönetim biçimini ve devrimleri benimsemiştir.

Bunları güçsüz düşürecek en küçük ya da en büyük bir kıpırtı ve bir davranış duydu mu, "Bu ülkenin polisi vardır, jandarması vardır, ordusu vardır, adalet örgütü vardır" demeyecektir. Elle, taşla, sopa ve silahla; nesi varsa onunla kendi yapıtını koruyacaktır.
Kullanıcı küçük betizi
Türk-Kan
Kuvva-i Milliye
 
İletiler: 6735
Kayıt: Pzt Şub 19, 2007 20:56


Şu dizine dön: Güncel Meydan Çöp Tenekesi

Kİmler çevrİmİçİ

Bu dizini gezen kullanıcılar: Hiç kayıtlı kullanıcı yok ve 0 konuk

x