İngiliz İşgalciler Bile Bu Kadar Tutuklamadı!

İngiliz İşgalciler Bile Bu Kadar Tutuklamadı!

İletigönderen Urunguj » Pzr Tem 25, 2010 0:39

Resim

İngiliz İşgalciler Bile Bu Kadar Tutuklamadı!
Yeniçağ Gazetesi / 25 Temmuz 2010


Yüzbaşı Barış Yurtseven, Ankara’dan tayin edildiği Hakkari’ye yeni gelmişti.
Sivil elbiseli olarak Yüksekova’dan yeni görev yeri Şemdinli’ye kendi imkanlarıyla gidecekti.

Yüksekova’da bir eczaneye girip ilaç aldı. Malumunuz reçeteler için kimlik isteniyor.
Barış Yüzbaşı mecburen kimliğini gösterdi. İlaçları alıp çıktı.

Aradan 10-15 dakika geçmeden uzaktan kumandalı bombanın patlaması ile havaya uçtu. Oradan gelip geçmekte olanlar yerde kıvranan Yurtseven’i uzaktan seyretmekle yetindiler. Kanlar içinde kıvranırken cankurtaran aracı yarım saat sonra gelebildi.

Tıpkı geçtiğimiz hafta Şemdinli’de yol ortasında vurularak şehit edilen uzman çavuş olayında olduğu gibi görgü tanığı bile yoktu kayıtlarda. Telefon dinlemesi, kimin ihbar ettiği, hangi ellerin tetiğe dokunup, bombayı patlattığına dair istihbarat raporu yoktu.

Barış Yüzbaşı tıpkı Türkiye Cumhuriyet’i gibi yaralı, yerde kıvranıyordu. Beş gün tutunabildi hayata. Ölmedi, şehit oldu hastanede. Acı ile kıvranan Türkiye Cumhuriyeti bölünmesin, yıkılmasın diye şehadet şerbetini içti. Binlerce silah arkadaşı gibi...

Öte yandan gazete manşetlerine 2007’de cereyan ettiği iddia edilen bir dinleme kaydı yansıdı. Batman’dan kalkan Heron’ların PKK’ya büyük zayiat verdiğini uçaktan gören pilot üsteğmen, Ankara Kızılay semalarında uçağı sağa çekerek ankesörlü telefondan Yarbay’a, “Ya çekin Heronları, ya düşürün” emri vermiş.

Telefonu dinleyen MİT de durumu Genelkurmay’a bildirmiş. Üsteğmen kim, Yarbay kim, belli değil. Ses analizi ile kimlikleri belli olamazmış. İhanete bakın hele... MİT bunu nasıl da yakalamış. Ama aynı MİT, Barış Yüzbaşı’yı örgüte bildiren eczacının, uzman çavuşun vurulduğu yerin telefonlarını nedense tespit edemiyor. Ama işgüzarlıkta rekor kıranlar böylesi dandik ihbarların peşine koşarak komaya girmiş, can çekişmekte olan memleket için cankurtaran çağırmıyor.

Gelelim Balyoz davasına...

52’si general 102 subay için yakalama kararının çıkarılmasına zil takıp oynayanlar var. İstanbul’u işgal eden İngiliz ordusu bile bu kadar general ve subayı tutuklamamıştı. Malta’ya sürgün edilenlerin sayısı Hasdal’ın, Silivri’nin yanında devede kulak.

Sevr Antlaşması'nın şartlarından biri de silahların toplanarak ordunun terhis edilmesi değil miydi? Bari terhis edin orduyu... Hayır bilmem kaç bin kişilik yeni ordu kurma projeniz varken YAŞ’ı falan da iptal edip, toptan terhis edin orduyu.

Dinlemeye takılan her şey gazete manşetlerinde. Daha Beşiktaş Adliyesi’nden tutuklama kararı imzalanmadan malum kanallar canlı yayında okuyordu isimleri. Bu dinleme tabii ki terörle mücadele adına haber bültenlerine yansımaz. Maksat nasıl olsa hasıl olmuştur. Terörle mücadele edenler içeride, teröristler fing atıyor. Yani taşlar, sopalar bağlı, köpekler serbest. Böyle köye can kurban...

Zamanlama da ilginç... 12 Eylül darbesinden beslenenler, 12 Eylül’ün acılarından hesap sorma adına pervasızca mücadele ediyor. Generallerin tutuklanma kararını 12 Eylül’den hesap sorma olarak yorumlayanlar dolaşıyor etrafta.

Tutuklama kararı çıkarılanların listesini koyun önünüze. Yüzde doksanı terör örgütünün canına okuyan personelden oluşuyor. Mevzideki generalleri, subayları alıp içeri tıkarsanız geride kalanlar ne yapar?

Başsız, komutansız ordu bozguna uğrar. Savaş alanında, dağda yenemedikleri Türk ordusunu hangi düşmanın bozguna uğratmak istediğinin cevabı belli değil mi?

Yarın Barış Yüzbaşı’nın cenazesini yazacağım. Hani Türkiye Cumhuriyeti bölünüp parçalanmasın diye yerde yaralı olarak kıvranıp yatan Barış’ın...

Adına, soyadına kurban olduğum Barış Yurtseven’in...


Yavuz Selim Demirağ
Kullanıcı küçük betizi
Urunguj
Üye
Üye
 
İletiler: 222
Kayıt: Cmt Ara 05, 2009 0:44

Re: İngiliz İşgalciler Bile Bu Kadar Tutuklamadı!

İletigönderen Urunguj » Pzt Tem 26, 2010 2:25

Peygamber Ocağı’ndan Peygamber kucağına

Yüzbaşı Barış’ı uğurlamak için gelenlere yine yasak kondu. Güvenlik gerekçesiyle cami avlusuna alınmayan halkın şehidine son vazifesini yapmasından kim rahatsız oluyor anlamıyorum. Yasak sadece Ankara’da değil. Geçtiğimiz günlerde Tokat’ın Artova ilçesinde araçlarına bayrak asarak şehit cenazesine gitmek isteyen vatandaşlara, “Sizi kim görevlendirdi?” diyen polisler vatandaşların törene katılmasına izin vermemiş. Yani yasak Türkiye geneline yayılmış gibi.
Yurtseven ailesinin duruşu görülmeye değerdi. Taziyeye gelip el öpen devre arkadaşlarına “Sizinle gurur duyuyorum” diyen baba emekli Albay Mehmet Yurtseven’in kollarında iki genç Harbiyeli vardı. Harbiyeliler silah arkadaşlarının düğün törenlerinde gelin ve damadı kılıçlarının altından geçirirler. Dün Kocatepe Camii’nin merdivenlerinin her iki yanında Yüzbaşı Barış’ın tabutunun geçişini selamlayarak onu düğüne gönderir gibi uğurladı Harbiyeliler. Okulun büyük bölümü Menteş kampında olmasına rağmen 30 Ağustos’ta Teğmen rütbesi takacak son sınıf talebelerinin hepsi Kocatepe’deydi. Kız öğrenciler hariç hepsi birden musallanın gerisinde cenaze namazı için saf tutarak haklarını helal ettiler Yüzbaşı Barış’a.
Şehit yakınlarının haklı öfkesi hükümet adına yalnız başına gelen Devlet Bakanı Ali Babacan’ın yüzünde patladı. Başbakan Erdoğan ve AKP’nin referandum telaşıyla açılışları mitinge çevirmesi ve şehit cenazesine katılmayışları öfkelendirdi insanları. Barış Yüzbaşının kız kardeşi Hülya “Bu adamların elini tutmam” diyerek Babacan ve Başbuğ’a gösterdiği tepki manidardı. Haksız da sayılmazdı elbette. Tabutun başında hıçkıra hıçkıra ağlayan “Rüzgârın oğlu Muhittin” i gördüm. MHP Eski Genel Başkan Yardımcısı Muhittin Çolak yeğeni Barış Yüzbaşıya ağlarken emekli Albay Nuri Alagöz, “Sayın Başbakan 30 yıl önce ölenler için ağlıyor, bir kere de şehitlerimiz için ağlasın da görelim” sözleri yankılandı avluda.
Ankara Müftüsü Hakkı Özer “Peygamber Ocağından, Peygamber kucağına yolcu ettiğimiz şehidimize haklarınızı helal ediyor musunuz?” dediğinde cemaatin “Helal Olsun” cevabındaki tok ses çınlattı Kocatepe’yi. Törene katılan binlerce subay, astsubayın ağızlarını bıçak açmasa da yüzlerindeki öfkeyi görmemek, hissetmemek mümkün değildi.
Hürriyet gazetesinin parlamento temsilcisi Süleyman Demirkan ile ayaküstü sohbet ettim. Vatandaşın cami avlusuna alınmayışını şikâyet etti görevlilere. Usanmadı protokolü aşıp, Genelkurmay Başkanına kadar ulaştırdı yasakları.
Peygamber Ocağından Peygamber kucağına yolcu ettiğimiz Yüzbaşı Barış Yurtseven ilk olmadığı gibi sonuncusu da olmayacak şehitlerimizin. Bu coğrafyada yaşamanın bedelini o ödedi. Bizim nasıl ödeyeceğimiz ise meçhul.

http://www.yg.yenicaggazetesi.com.tr/ya ... aber=14227
Kullanıcı küçük betizi
Urunguj
Üye
Üye
 
İletiler: 222
Kayıt: Cmt Ara 05, 2009 0:44

Re: İngiliz İşgalciler Bile Bu Kadar Tutuklamadı!

İletigönderen cemo45 » Pzt Tem 26, 2010 20:26

Gün gelicek içeri tıkılan askerler le bu vatanı tekrar kurtaracağız...
Kullanıcı küçük betizi
cemo45
Üye
Üye
 
İletiler: 2
Kayıt: Pzt Tem 26, 2010 20:25


Şu dizine dön: Gazete Köşe Yazarları

Kİmler çevrİmİçİ

Bu dizini gezen kullanıcılar: Hiç kayıtlı kullanıcı yok ve 3 konuk

x