İrticayla mücadele eylem planı

İrticayla mücadele eylem planı

İletigönderen Türk-Kan » Cmt Eki 31, 2009 3:15


İrticayla mücadele eylem planı



“Hayat felsefesinin garip bir tecellisidir ki, her faydalı ve her yeni şey karşısına, mutlaka, onu imha etmek için bir kara kuvvet çıkar... Buna bizim dilimizde irtica denir. Tedbirini almış olmak gerekir.”

*
“Bazı kimseler çağdaş olmayı, kâfir olmak sayıyorlar. Asıl küfür, onların bu zannıdır. İrtica, bilinçli ve organize hıyanet olayıdır... Her sarıklıyı hoca sanmayın.”

*

“Memleketi temelinden asıl yıkan, içerdeki cephenin suskunluğudur.”

*
“Düşüş, aczle başlamıştı. Milletin de zihni bozulmuştu. İnsan olmak için, mutlaka Avrupa’dan nasihat almak, bütün işleri Avrupa’nın emellerine uygun yürütmek, bütün dersleri Avrupa’dan almak gibi birtakım zihniyetler ortaya çıkmıştı. Oysa, hangi istiklal vardır ki, ecnebilerin nasihatleriyle, ecnebilerin planlarıyla yükselebilsin? Tarih böyle bir olayı kaydetmemiştir.”

*

“Dahili ve harici bedhahlar...”

*

“İnsan topluluğu, kadın ve erkek denilen iki cins insandan mürekkeptir... Kabil midir ki, bu kütlenin bir parçasını ilerletelim, ötekini ihmal edelim de, kütlenin bütünlüğü ilerleyebilsin?”

*

“Adalet, bir devletin esası olduğuna göre, mahkemeler lafzen değil, hakikaten bitaraf olmalıdır. Hükümetin otoritesi maskesi altında halka zorbaca vaziyet almak, yakışıksız muamelelere cüret etmek gibi haller, mutlaka önlenmelidir.”

*

“Arkadaşlar, efendiler ve ey millet, iyi biliniz ki, Türkiye Cumhuriyeti şeyhler, dervişler, müritler, memleketi olamaz.”


*

Adli Tıp’a gerek yok.

Islak imza...

Mustafa Kemâl.




NOT: 29 Ekim geçti. Çocukları okula gönderebilirsiniz artık... 10 Kasım’da şiddetli bir grip salgını daha bekleniyor, aman o zaman da göndermeyin... Sonra, 23 Nisan’a kadar hijyen.


Yılmaz ÖZDİL, 31 Ekim 2009
Türk Genci, devrimlerin ve cumhuriyetin sahibi ve bekçisidir. Bunların gereğine, doğruluğuna herkesten çok inanmıştır. Yönetim biçimini ve devrimleri benimsemiştir.

Bunları güçsüz düşürecek en küçük ya da en büyük bir kıpırtı ve bir davranış duydu mu, "Bu ülkenin polisi vardır, jandarması vardır, ordusu vardır, adalet örgütü vardır" demeyecektir. Elle, taşla, sopa ve silahla; nesi varsa onunla kendi yapıtını koruyacaktır.
Kullanıcı küçük betizi
Türk-Kan
Kuvva-i Milliye
 
İletiler: 6735
Kayıt: Pzt Şub 19, 2007 20:56

Re: İrticayla mücadele eylem planı

İletigönderen sessiz sedasız » Cmt Eki 31, 2009 15:26

yakında irtica'yla mücadele'de fikren ve madden kurucu başkanı olarak Gazi'yi de gıyabında yargılamaya başlarlar.hang, dalgada hatırlamıyorum ama ergenekon davasında Atatürk'ün Nutku da deliller arasında sayılmıştı...olur mu olur !
Sen ne kadar bilirsen bil,Senin bildiğin karşındakinin anladığı kadardır.
Kullanıcı küçük betizi
sessiz sedasız
Üye
Üye
 
İletiler: 988
Kayıt: Cum Mar 28, 2008 1:55
Konum: istanbul

Re: İrticayla mücadele eylem planı

İletigönderen Türk-Kan » Pzr Kas 01, 2009 3:14

İrtica İle Savaşmak Suç Mu?

Siz “Islak bir yazı”dan ne anladınız?

Bir kâğıt parçası demişlerdi. “Gerçeği nerde” diye sormuşlardı.

Biri bulmuş, önce bazı gazetelere, sonra da savcılıklara göndermiş!..

Adli Tıp hekimleri bir hastaya bakar gibi incelemişler, “evet bu belge doğru” demişler!

Savcılık hemen eyleme geçmiş, o mektupla gönderilen belgede adı geçen generalleri de sorguya çağırmış! Gelmezlerse, polis eliyle getirtirim, diyesiymiş!

Bunu daha önce de yapmadılar mı? Ordulara komuta etmiş koskoca paşaları alıp Silivri Hapishanesi’ne tıkmadılar mı? Kaç ay geçti? Daha da kaç ay geçecek? Yaşları yetmişi bulmuş generaller hastalanacak, sonra belki de ölecek! Bundan kim kazançlı çıkacak? İftiralar atarak Türk askerine kıyanlar mı? Yazdıkları çizdikleri çirkinliklerle, Türk askerini türlü suçlamalar altında bırakmaya çalışanlar mı?

İrtica ile mücadele!.. Cumhuriyet hükümetlerinin istediği bu değil miydi? Birtakım aydınlar bu konuda bir şeyler düşünmüşlerse, bunun suç neresinde? Her dönemde vatansever insanlar ülkenin irtica çıkmazından kurtulmasını istememişler midir?

Atatürk’ün dediklerini unutmayalım:

“Efendiler hayatın felsefesi, tarihin garip tecellisi şudur ki, her iyi, her güzel, her faydalı şey karşısında onu imha edecek bir şey belirir. Bizim lisanımızda buna irtica derler. İyi bir şey yaptınız mı biliniz ki bunu imha etmek için karşınıza muhalif, mürteci bir kuvvet çıkacaktır. Bu yüzden, yapmadan önce çıkacak kara kuvvetin imhası tedbirini almış olmak lazımdır.”

Mustafa Kemal bu sözü, 19 Ocak 1923 günü İzmit’te halkın karşısında söylüyordu.

Atatürk Cumhuriyeti 86 yıldır “irtica” denen kara kuvvetle savaşmaktadır. Ama iç ve dış düşman güçler zaman zaman halkı yanlışlıklara sürükleyebilmektedir. Günümüzde de kendilerine liberal adı veren eski solcular bu sapık eğilime katılmış görünüyorlar! Kara kuvvetin her türlü temsilcileriyle savaşmak Atatürk’ten bizlere kalan bir kutsal vasiyettir.

Atatürk’ün o konuşması günümüzde de güncelliğini koruyor.

“Efendiler, bütün millet emin ve müsterih olsun ki bugünkü inkılabı yapanlar ve onu tamamlamaya karar verenler, karşılarına çıkacak menfi kuvvetleri çıktığı noktada ezebilecek kudrette, kabiliyette ve tedbire maliktirler.”

İrtica ile mücadele 86 yıldan bu yana Türk milletinin, askeriyle siviliyle sürdürdüğü bir savaşımın adıdır. Bu gerçeği Cumhuriyetin 86. yılında anımsatmak bir görevdir. Islak ya da kuru hiçbir kâğıt parçası irticanın savunma aracı olamaz, olamayacaktır.


Oktay AKBAL, CUMHURİYET, 1 Kasım 2009
Türk Genci, devrimlerin ve cumhuriyetin sahibi ve bekçisidir. Bunların gereğine, doğruluğuna herkesten çok inanmıştır. Yönetim biçimini ve devrimleri benimsemiştir.

Bunları güçsüz düşürecek en küçük ya da en büyük bir kıpırtı ve bir davranış duydu mu, "Bu ülkenin polisi vardır, jandarması vardır, ordusu vardır, adalet örgütü vardır" demeyecektir. Elle, taşla, sopa ve silahla; nesi varsa onunla kendi yapıtını koruyacaktır.
Kullanıcı küçük betizi
Türk-Kan
Kuvva-i Milliye
 
İletiler: 6735
Kayıt: Pzt Şub 19, 2007 20:56

Re: İrticayla mücadele eylem planı

İletigönderen sessiz sedasız » Pzr Kas 01, 2009 3:49

anlamadığım husus Başbuğ neden "zaten irtica ve irtica'nın uygulayıcıları ile mücadele görevimizdir" türünden bir açıklama yapıp, "peki siz gericiliğin karanlığın adı olan irtica'yı kimden koruyorsunuz neden savunuyorsunuz ?" anlamına gelecek ifadelerle topu tayyiban efendinin üzerine atmıyorda sürekli başka şekillerde kendini savunmaya çalışıyor ? acaba Başbuğ'da mı irticanin mücadele edilmemesi gereken bir hareket olduğunu düşünüyor da tepkilerini bu şekilde kendini köşeye sıkıştıracak cinsten veriyor ?
Sen ne kadar bilirsen bil,Senin bildiğin karşındakinin anladığı kadardır.
Kullanıcı küçük betizi
sessiz sedasız
Üye
Üye
 
İletiler: 988
Kayıt: Cum Mar 28, 2008 1:55
Konum: istanbul

Re: İrticayla mücadele eylem planı

İletigönderen Ram » Pzr Kas 01, 2009 5:26

Mevzuubahs olan; millete saltanatını, hâkimiyetini bırakacak mıyız, bırakmayacak mıyız¿? meselesi değildir. Mesele, zaten emrivâki olmuş bir hakikati ifadeden ibarettir. Bu, behemehâl, olacaktır. Burada içtima edenler, Meclis ve herkes meseleyi tabiî görürse, fikrimce muvafık olur. Aksi takdirde, yine hakikat usûlü dairesinde ifade olunacaktır.

Fakat ihtimâl, bazı kafalar kesilecektir!
Kullanıcı küçük betizi
Ram
Zûlme Karşı İsyan!
 
İletiler: 8167
Kayıt: Sal Şub 20, 2007 1:06
Konum: Aç haritaya bak!


Şu dizine dön: Gazete Köşe Yazarları

Kİmler çevrİmİçİ

Bu dizini gezen kullanıcılar: Hiç kayıtlı kullanıcı yok ve 0 konuk

x