İşçiye bakıp PKK'yı gören Bakan!..
Sıkça yazarım o “mübarek” sözü..
“Layığınızla yönetilirsiniz!..”
Günahlarımızı sorgulayabiliyor
muyuz!!?
Yüce Yaradanın “sopası” yok derler..
“Sopa” yok, yerine “bunlar!..”
Ne günahımız varmış ki bedeli..!
Silopi-Habur’a bayrakları, Apo posterleri, savaş elbiseleri ile dalan güruhta, PKK’yı göremeyen iktidar...
TBMM sıralarında, hemen yanı başında, eşkıyabaşı mümessilleri olarak elinden geleni ardına koymayan “görevlilerin” suretinde çeteyi tespit edemeyen değerli büyüklerimiz!..
Ankara’da “hak arayan” işçiye bakar bakmaz teşhisi koydu!..
“Aralarında PKK’lı var..”
Tekrarlayalım.. Habur-Silopi’de davul çala çala.. Şehirlerin sokaklarında maytap patlatıp molotoflarla insanları yaka yaka varlığını iktidara duyuramayan eşkıya çetesini, gidip işçinin yanında bulabildiler ya helal olsun doğrusu!..
Ekabirden “Başbakan Yardımcısı ve Devlet Bakanı Hayati Yazıcı” bey, TEKEL işçilerinin eyleminde PKK’lıların da parmağı olduğunu söyledi. TEKEL sorunu tam çözülüyormuş ki, “İşe şeytan karıştı, hani 72 buçuk millet derler ya, Türkiye’de ne varsa, buna PKK da dahil bu işe fitne sokmaya başladı.” Değerli büyüğümüz durumu böyle açıklamış bulunuyorlar...
Yalan mı söylüyor Bakan..?
Tövbe!.. Haşahuzur..!
PKK “çadıra” bordolamış olabilir tabii..
İllevelakin adama sormazlar mı.. “Ey devletlû, sen vatandaşını itip kakarsan, işçinin ıstırabına paça kasnak dalarsan, elbette çadıra doğru bayrak sallayanlar olacaktır..”
PKK’nın Ankara’nın göbeğindeki eyleme kanca atmasından doğal ne var ki!?! Sayenizde değil mi ki, çete memleketin dört bir tarafında at oynatıyor?!! Militanları dağdan getirip siyasetin kapısını açmadınız mı!!. Savaş kıyafeti ile gelen PKK’lı, şu yeniden organize olan PKK partisinde görev almadı mı!!?
Eh işte, çadırında “ölüm diyetine” terk ettiğiniz işçiye de gider PKK, yolunu kesen ne ki!!? İktidarın “İşçi eyleminde PKK..” açıklamaları neden?..
Bu açıklamalar, şu sıralar sıkça organize edilen parti toplantılarında yapılıyor... TEKEL işçilerinin inancı İktidarı telaşlandırıyor... “Aç milletin tok iktidarı” manzarasının kendi tabanında da sorgulanacağının farkındadır muhteremler.. Vatandaş çok iyi biliyor ki, eylemdeki işçinin yüzde altmışı bu iktidara oy verdi.. Ama, sonuç ortada.. Bu yüzden “kurmaylar” zevahiri kurtarmak için “PKK” temasına can simidi gibi sarılıyorlar!.. Yani bu açıklamaları dinleyen, “Vay alçak işçiler, PKK ile vatanı satıyorlar” diyecek, iktidara hak verecek!..
Bu yetmiyor, ruhunu daha genç yaşta satmış Soros zibidileri köşe başlarına dikilip, işçiye, ‘Yetim hakkı yiyenler’ diye saldırtılıyor!..
İktidarın, PKK ile aynı havuza oturtmak istediği işçi, üç kuruşluk hakkını almanın peşinde..
Cumhurbaşkanı’nın beş yıldızlı saltanat kayığının, işçi çadırına teğet bile geçmeden Hint sineması ile kültürel ticari (!) nurlu ufukları yakalamaya gittiği bir dondurucu günde, o uçağın içindekilere “saygılarını” sunmaya bile mecali kalmamış bir durumda...
İşçi, çocuklarının nafakası uğruna ölümü göze almış, kendi canını ortaya koymuş direniyor..
Kimsenin canına malına göz dikmeden, kendi canı ile, güç sahiplerine “Buraya bakın” diye çağrı yapıyor..
Cevap, “Bunlar PKK ile şeytan işi yapıyor!!.” manasında!..
Ankara’ya gelmiş vatandaş, dağa mı çıkmış?!..
Ne yani dağa mı çıksın?!!
“Doğu” da dağa böyle böyle çıkmadı mı!?
İlker Paşa, MGK’da konuşsa ya!..
Behiç KILIÇ /12 Şubat 2010
http://www.yg.yenicaggazetesi.com.tr/yazargoster.php?haber=12026