İstanbul’da deprem olursa AVM ve mezarlıklarda toplanacağız

Genel & Güncel Konular

İstanbul’da deprem olursa AVM ve mezarlıklarda toplanacağız

İletigönderen İlteriş Kağan » Pzt Kas 02, 2020 15:48

İBB Deprem Risk Yönetimi ve Kentsel İyileştirme Daire Başkanlığı, 39 ilçede “Toplanma ve Geçici Barınma Alanı” belirleyerek kısa süre önce kamuoyuna açıkladı. Yıllardır imara açıldığı için tartışma konusu olan toplanma ve barınma alanları yerine belirlenen yeni alanlar içinde AVM’ler ve mezarlıklar bulunuyor.
Resim
İBB'nin yeni açıkladığı “Toplanma ve Geçici Barınma Alanları” içinde 859 toplanma alanı, 1017 adet geçici barınma alanı olmak üzere toplam bin 876 adet açık alan bulunuyor. Listede 2 bin 262 adet de kapalı barınma alanı var.

Toplanma alanlarının yüzölçümü 32 milyon 347 bin 530 metrekare, kapasitesi 21 milyon 565 bin kişi. Barınma alanlarının kapasitesi 1 milyon 988 bin 867 kişi, yüzölçümü ise 61 milyon 826 bin 525 metrekare. İmara açılarak üzerlerine AVM ve rezidanslar yapılması nedeniyle yıllardır eleştiri konusu olan deprem toplanma alanlarının yerine belirlenen yeni alanların listesi incelendiğinde ortaya ilginç bir sonuç da çıkıyor. Toplanma ve barınma alanları içinde AVM'lerin ve mezarlıkların bulunduğu görülüyor.
Resim
AVM'LER YARI KAMUSAL ALANLAR, İHTİYACIMIZ VAR”
İBB Deprem Risk Yönetimi ve Kentsel İyileştirme Daire Başkanı Dr. Tayfun Kahraman, bu durumla ilgili yaptığı açıklamada AVM'lerin yarı kamusal alanlar olduğuna dikkat çekerek “Yaşanması muhtemel bir kış depreminde bu alanlar kapalı olmaları nedeniyle bizim için çok önemli. Bu alanlarda barınacağız, ihtiyacımız olacak. AVM'lerin çoğu mühendislik hizmeti alarak afetlere dayanıklı şekilde yapıldıkları için bu yapıları kullanmak tüm İstanbul'un hayrına” demişti.

Mezarlıkların da afet sonrası en fazla 72 saate kadar insanların barınma alanlarına tahliye edilmeden önce ilk panik anında bir araya gelecekleri “toplanma alanları” içinde yer aldığını çünkü kentin merkezinde neredeyse başka boş alan kalmadığını vurgulayan Kahaman “Zincirlikuyu Mezarlığı, o bölgedeki en büyük tek kentsel boşluk. O bölgede 1999 yılında toplanma alanı ilan edilen kamuya ait bir arazide şu an AVM ve rezidanslar var. O bölgede çok da yoğun bir nüfus var. Zincirlikuyu Mezarlığını, Karacaahmet Mezarlığını kullanmak zorundayız. Dünyadaki örnekleri de böyle” açıklaması yapmıştı.

MİLLET BAHÇELERİ GEÇİCİ BARINMA ALANI
Belirlenen toplanma ve geçici barınma alanlarına “http://sehirharitasi.ibb.gov.tr” adresinden ulaşmak mümkün. Deprem nedeniyle konutları kullanılamaz hale gelen nüfusun barınma ihtiyacının karşılanacağı “geçici barınma alanları” olarak; millet bahçeleri, stadyumlar, meydanlar, açık spor alanları, parklar, askeri alanlar, spor tesisler ve AVM'ler belirlendi. Bu alanlar içinde Sultanahmet Meydanı, Taksim Meydanı ve Gezi Parkı, Şişli'deki Nişantaşı Citys AVM, Cevahir AVM, Trump AVM, Profilo AVM, Özdilek AVM, Kanyon AVM'nin de aralarında bulunduğu çok sayıda bina ve meydan yer alıyor.

MEZARLIKLAR TOPLANMA ALANI
Afet sırasında ve sonrasından insanların acilen ulaşacağı, büyük şoku atlatabilmeleri yakınları ile bir araya gelebilmeleri ve haberleşmelerine imkan veren küçük ölçekli “toplanma alanları” da AVM meydanları, açık otoparklar, mezarlıklar, eğitim, dini tesis ve resmi kurumların bahçeleri olarak belirlendi. Toplanma alanları içinde Gülhane Parkı, Sultanahmet Cami, İÜ Beyazıt Kampüsü, Maçka Parkı, Feriköy Mezarlığı, Zincirlikuyu Mezarlığı gibi noktalar bulunuyor.

TAHLİYE KORİDORLARI BELİRLENDİ
Afet anında binadan toplanma alanına, sonrasında toplanma alanından geçici barınma alanına erişimi sağlayacak olan tahliye koridorları ve tahliye güzergahları, yaya ve taşıt için ayırımları yapılarak belirlendi ve afet anındaki eylem planı oluşturuldu. Tespiti yapılan toplanma alanları; büyüklüklerine, fonksiyonlarına ve içerdiği hizmetlere göre ayrıldı.
Aklı Başında Bir Toplum Her 5 Yılda bir Meclisi Ve Yönetimi yenileyen Toplumlardır.
Bir hamalın yükü geçicidir; fakat sahtekâr bir politikacının yükü kalıcıdır çünkü onun dolandırıcılıklarının muazzam yükünü her daim akılsız toplumlar taşımaktadır.
Üçkâğıtçı politikacılar tarafından sürekli olarak kandırılan, tekrar tekrar aldatılan bir millet için hangi sıfat kullanılabilir? Şaşkın? Çok hafif! Ahmak? Yeterli değil! Beyinsiz? Evet, işte tam da sıfat budur! Aptal kalabalıklar, sahtekâr politikacıların en büyük servetidir!
Kullanıcı küçük betizi
İlteriş Kağan
Üye
Üye
 
İletiler: 2347
Kayıt: Cmt Şub 08, 2020 18:53

Re: İstanbul’da deprem olursa AVM ve mezarlıklarda toplanacağız

İletigönderen İlteriş Kağan » Pzt Kas 02, 2020 15:54

Türkiye'nin yüzde 95'inin deprem bölgesi olduğu ve nüfusun yüzde 98'inin de depremin etkisi altında kaldığı.Türkiye fay hatlarının yoğun olduğu bir ülkede"İnsanı deprem öldürmüyor. İnsanı, günlük hayatımızda yaşadığımız mekanlar üstümüze yıkılan binalar bunlar öldürüyor.
Resim
AFAD Ulusal Deprem Araştırma Programı (UDAP) tarafından desteklenen Türkiye Sismik Tehlike Haritasının Güncellenmesi başlıklı proje ile kamu ve üniversite işbirliği kapsamında hazırlanmıştır.

TUNCELİ: 1. derece deprem bölgesi
TEKİRDAĞ: 2. ve 3. derece deprem bölgesi
DÜZCE: 1. derece deprem bölgesi
KİLİS: 3. derece deprem bölgesi
OSMANİYE: 1. derece deprem bölgesi
KARABÜK: 1. derece deprem bölgesi
YALOVA: 1. derece deprem bölgesi
IĞDIR: 2. derece deprem bölgesi
ARDAHAN: 2. derece deprem bölgesi
BARTIN: 1. derece deprem bölgesi
BATMAN: 1. ve 2. derece deprem bölgesi
KIRIKKALE: 1. derece deprem bölgesi
KARAMAN: 5. derece deprem bölgesi
BAYBURT: 3. derece deprem bölgesi
AKSARAY: 4. ve 5. derece deprem bölgesi
ZONGULDAK: 2. derece deprem bölgesi
YOZGAT: 3. derece deprem bölgesi
VAN: 1. ve 2. derece deprem bölgesi
UŞAK: 1. ve 2. derece deprem bölgesi
ŞANLIURFA: 3. derece deprem bölgesi
TRABZON: 4. derece deprem bölgesi
TOKAT: 1. derece deprem bölgesi
SİVAS: 3. derece deprem bölgesi
SİNOP: 3. ve 4. derece deprem bölgesi
SİİRT: 1. derece deprem bölgesi
SAMSUN: 2. ve 3. derece deprem bölgesi
SAKARYA: 1. derece deprem bölgesi
RİZE: 4. derece deprem bölgesi
ORDU: 3. derece deprem bölgesi
NİĞDE: 4. ve 5. derece deprem bölgesi
NEVŞEHİR: 3. ve 4. derece deprem bölgesi
MUŞ: 1. derece deprem bölgesi
MUĞLA: 1. derece deprem bölgesi
MARDİN: 3. derece deprem bölgesi
KAHRAMANMARAŞ: 1. - 2. ve 3. derece deprem bölgesi
MANİSA: 1. derece deprem bölgesi
MALATYA: 2. derece deprem bölgesi
KÜTAHYA: 2. derece deprem bölgesi
KONYA: 3. 4. ve 5. derece deprem bölgesi
KOCAELİ: 1. derece deprem bölgesi
KIRŞEHİR: 1. derece deprem bölgesi
KIRKLARELİ: 4. derece deprem bölgesi
KAYSERİ: 3. derece deprem bölgesi
KASTAMONU: 3. derece deprem bölgesi
KARS: 2. derece deprem bölgesi
İZMİR: 1. derece deprem bölgesi
İSTANBUL: 1. - 2. - 3. derece deprem bölgesi
MERSİN: 3. derece deprem bölgesi
ISPARTA: 1. derece deprem bölgesi
HATAY: 1. derece deprem bölgesi
HAKKARİ: 1. derece deprem bölgesi
GÜMÜŞHANE: 3. derece deprem bölgesi
GİRESUN: 3. ve 4. derece deprem bölgesi
GAZİANTEP: 3. derece deprem bölgesi
ESKİŞEHİR: 2. ve 3. derece deprem bölgesi
ERZURUM: 2. derece deprem bölgesi
ERZİNCAN: 1. derece deprem bölgesi
ELAZIĞ: 2. derece deprem bölgesi
EDİRNE: 3. ve 4. derece deprem bölgesi
DİYARBAKIR: 2. derece deprem bölgesi
DENİZLİ: 1. derece deprem bölgesi
ÇORUM: 2. ve 3. derece deprem bölgesi
ÇANKIRI: 1. ve 2. derece deprem bölgesi
ÇANAKKALE: 1. derece deprem bölgesi
BURSA: 1. derece deprem bölgesi
BURDUR: 1. derece deprem bölgesi
BOLU: 1. derece deprem bölgesi
BİTLİS: 1. ve 2. derece deprem bölgesi
BİNGÖL: 1. derece deprem bölgesi
BİLECİK: 1. derece deprem bölgesi
BALIKESİR: 1. derece deprem bölgesi
AYDIN: 1. derece deprem bölgesi
ANTALYA: 2. ve 3. derece deprem bölgesi
ANKARA: 3. ve 4. derece deprem bölgesi
AMASYA: 1. derece deprem bölgesi
AĞRI: 2. derece deprem bölgesi
AFYON: 2. derece deprem bölgesi
ADIYAMAN: 1. ve 2. derece deprem bölgesi
ADANA: 2.- 3. ve 4. derece deprem bölgesi
Aklı Başında Bir Toplum Her 5 Yılda bir Meclisi Ve Yönetimi yenileyen Toplumlardır.
Bir hamalın yükü geçicidir; fakat sahtekâr bir politikacının yükü kalıcıdır çünkü onun dolandırıcılıklarının muazzam yükünü her daim akılsız toplumlar taşımaktadır.
Üçkâğıtçı politikacılar tarafından sürekli olarak kandırılan, tekrar tekrar aldatılan bir millet için hangi sıfat kullanılabilir? Şaşkın? Çok hafif! Ahmak? Yeterli değil! Beyinsiz? Evet, işte tam da sıfat budur! Aptal kalabalıklar, sahtekâr politikacıların en büyük servetidir!
Kullanıcı küçük betizi
İlteriş Kağan
Üye
Üye
 
İletiler: 2347
Kayıt: Cmt Şub 08, 2020 18:53

Dürüst ülkede rüşvet olmaz. Kanunsuz işler için rüşvet verilir.

İletigönderen İlteriş Kağan » Pzt Kas 02, 2020 15:55

Her deprem sonrası yazarım.
Türkiye’de vatandaş ile siyasetçi arasında ahlaksız antlaşma vardır.
“Sen benim kaçak, ruhsatsız, malzemeden çalınmış, çürük binama dokunma, görmezden gel, ben de senin İndira Gandilediklerini görmezden gelip, oyumu vereyim.
Fatura ortada!!
99 depreminde ağır hasarlı binaları bile boyayıp çaktılar millete. Kimsenin sesi çıkmadı. Paşa paşa oturuyorlar hala. Bütün gün zırlayan ve hiçbir şey yapmayan tuhaf bir halk. Ahlaksızlık vede zeka geriliği kaynaklı bir eylemsizlik var.
Haksız çıkar peşinde, görevini doğru yapmayan hükümetler, belediyeler ve küçük menfaatler sağlanarak bunları ısrarla tekrar tekrar seçmeye yönlendirilmiş seçmen döngüsü.
İmar barışı tamda bu dediğiniz.Oy uğruna gecekondulara göz yumulması. Kısaca üçkağıtçı bir düzen ve gönüllü kurbanlar
Resim
Dürüst ülkede rüşvet olmaz. Kanunsuz işler için rüşvet verilir.
Karadeniz Bölgesinde, dere yatağının elli metre yakınına değil tam orta göbeğine sekiz, on katlı bina yap sonra "Sel felaketi Allah'tan geldi" diye suçu Allah'a at ve kurtul.
Yumuşak zeminde sekiz on katlı binalara ruhsat ver, deprem olduğunda "Deprem Allah'tan geldi" diye suçu Allah'a at ve kurtul.
Fay kırıklarının tam üstünde milyonlarca yüksek binalarımız var, deprem olduğunda bu binaların yıkılacağı matematik kanunları kadar net... Önemli değil; "Her şey Allah'tan geldi" der kurtuluruz.
Peki ya vatandaş?.. Kiriş ve kolonun bağlantı noktasını gevşek bırak, çimento ve demirden çal, kontrol mühendisinin cebine yüz Dolar at ve ruhsatını al. Deprem olduğunda "Ne yapalım, her şey Allah"tan geldi" de suçu üstünden at.
Vatandaş çevresinden dolanip kendine avanta ne varsa üstüne atliyor. Sonuç bu.
Dilinden Allah kelamı düşmeyen siyasetçiler neden dere yatağına, fay kırığı üstüne bina yapılmasını önleyen kanunlar çıkarmazlar?.. On senede bir "İmar affı" çıkartarak para toplamayı ihmal etmezler ama. Tedbire gerek yok; onlar da "Her şey Allah'tan geldi" diyerek suçluyu ilan ederler.
İzmir depreminde utandım, en çok da Yunanistan'dan utandım. Tek bir binası yıkılmadı, sadece bir avlu duvarı yıkıldı, onun altında da iki çocuk öldü.
Ey OTlar , suçlu Allah değil, biziz!..
Topluma Muaviye- cahiliye zihniyeti hakim olmuş. Bu zihniyet Peygamber torunlarını katledip kendilerini "böyle olmasını Allah istedi, bunun olması icin de bizi görevlendirdi" diyerek faturayı Allah'a kes işlerdir. Bugün olanlar da bu zihniyet ile beslenen sözüm ona OTların marifeti. Yaptıkları her türli kötülüğü Allah'a fatura ederler.

Almanya'da imar yasası 1945'ten bu yana sadece 2 defa değişmiş. Türkiye'de ise son 11 yılda 164 kez değişti. 7 defa da imar affı çıktı.
Neden? Tipik bir ortadoğu zihniyetini benimsediğimiz için.

Bağcılar'da göreni şaşkına çeviren binanın havadan görüntülendi
https://www.youtube.com/watch?v=yvs-sSY ... a2uN7sty14
Resim
Aklı Başında Bir Toplum Her 5 Yılda bir Meclisi Ve Yönetimi yenileyen Toplumlardır.
Bir hamalın yükü geçicidir; fakat sahtekâr bir politikacının yükü kalıcıdır çünkü onun dolandırıcılıklarının muazzam yükünü her daim akılsız toplumlar taşımaktadır.
Üçkâğıtçı politikacılar tarafından sürekli olarak kandırılan, tekrar tekrar aldatılan bir millet için hangi sıfat kullanılabilir? Şaşkın? Çok hafif! Ahmak? Yeterli değil! Beyinsiz? Evet, işte tam da sıfat budur! Aptal kalabalıklar, sahtekâr politikacıların en büyük servetidir!
Kullanıcı küçük betizi
İlteriş Kağan
Üye
Üye
 
İletiler: 2347
Kayıt: Cmt Şub 08, 2020 18:53


Şu dizine dön: Genel - Güncel Konular

Kİmler çevrİmİçİ

Bu dizini gezen kullanıcılar: Hiç kayıtlı kullanıcı yok ve 1 konuk

x