İYİ Parti Milletvekili Ahmet Çelik'ten Çin Muhipleri (Dostları) Cemiyeti ve Vatan Partisi Başı Şi Perinçek'in ihanetine cevap

Genel & Güncel Konular

İYİ Parti Milletvekili Ahmet Çelik'ten Çin Muhipleri (Dostları) Cemiyeti ve Vatan Partisi Başı Şi Perinçek'in ihanetine cevap

İletigönderen İlteriş Kağan » Çrş Şub 03, 2021 13:13

İYİ Parti İstanbul Milletvekili Ahmet Çelik, Vatan Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek'in İYİ Parti grup toplantısında yaptığı konuşmanın ardından Uygur Türkü Nursiman Abdurraşid'i ve Meral Akşener'i hedef almasına sert tepki gösterdi. Çelik, "milliyetçi" bilinen çevrelerin bu güruhla aynı siyasi ittifaklar içinde yer alıp kendi soydaşlarına yapılan zulme suskun kaldığına dikkat çekti.
Resim
Uygur Türkü Nursiman Abdurraşid'in İYİ Parti Grup Toplantısı'nda yaptığı konuşma ilgi odağı olurken, Vatan Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek ve kendisine yakın yayın organları Abdurraşid ile Meral Akşener'i hedef aldı.Konu ile ilgili İYİ Parti İstanbul Milletvekili Ahmet Çelik'ten sosyal medya hesabından dikkat çeken açıklamalarda bulundu.
Resim
Çelik yaptığı açıklamada, "Asıl şaşırdığımız, bunlar görevlerini yaparken "milliyetçi" bilinen çevrelerin bu güruhla dolaylı da olsa aynı siyasi ittifaklar içinde yer alıp kendi soydaşlarına yapılan zulümlere karşı bile suskun kalması." dedi.Çelik, "Nursiman Gül Abdurraşit'in Doğu Türkistan'daki soykırımı ve katliamı Meclis kürsüsünden dünyaya haykırmasının ardından malum "milliyetçiler" sus pus oturmayı sürdürürken onların Çin muhibi ittifak ortakları, İYİ Parti ve lideri Meral Akşener'i hedef aldı."  ifadeleri kullandı.Çelik, açıklamanın son bölümünde ise şöyle dedi; "Ey Çin muhiplerinin Türkiye borazanı Perinçek;Seni de, liderimiz sayın Akşener'i de bu millet çok iyi bilip tanıyor...Yalan ve iftiralarınla Doğu Türkistan'daki soydaşlarımıza uygulanan zulmü saklayamayacaksın!..İYİ Parti ve liderimiz sayın Akşener bu davanın takipçisi olarak her defasında, her platforma yalanlarınızı tokat gibi suratınıza çarpacaktır. Bundan hiç şüpheniz olmasın." 

Çelik'in açıklamasının tamamı şu şekilde;Tarih boyunca düşmanı ve haini eksik olmayan bir millet olduğumuz için günümüzde de bunların temsilcilerinin ortaya çıkmasına şaşırmıyoruz. Asıl şaşırdığımız, bunlar görevlerini yaparken "milliyetçi" bilinen çevrelerin bu güruhla dolaylı da olsa aynı siyasi ittifaklar içinde yer alıp kendi soydaşlarına yapılan zulümlere karşı bile suskun kalması.Bu acı gerçekle son olarak İYİ Parti lideri sayın Meral Akşener'in TBMM'deki grup toplantısında Doğu Türkistan'daki Çin zulmünü anlatması için kürsüyü Nursiman Gül Abdurraşit adlı Uygur Türkü kızımıza bırakmasıyla yüzleştik. "DÜNYANIN HİÇBİR ÜLKESİNDE KENDİ SOYDAŞLARINA SOYKIRIM YAPAN BİR ÜLKEYİ SAVUNAN BİR PARTİ YOKTUR"Nursiman Gül Abdurraşit'in Doğu Türkistan'daki soykırımı ve katliamı Meclis kürsüsünden dünyaya haykırmasının ardından malum "milliyetçiler" sus pus oturmayı sürdürürken onların Çin muhibi ittifak ortakları, İYİ Parti ve lideri Meral Akşener'i hedef aldı. Dünyanın hiçbir ülkesinde üstelikte kendi soydaşlarına soykırım yapan bir ülkeyi savunan bir parti yoktur. Bu sadece Türkiye'de olur, üstelik bu parti de iktidar ittifakının ortağıdır.Çin Muhipleri (dostları) Cemiyeti ve Vatan Partisi'nin başı Şi Perinçek, İYİ Parti'nin Çin zulmünü dünyaya duyurmasından o kadar rahatsız oldu ki, kontrolündeki yayın organlarıyla yalan ve iftira taaruzuna geçti.Dış güçlerin maşaları, Kurtuluş Savaşı döneminde de İstanbul'da İngiliz Muhiplerı Cemiyeti'ni kurup Kuvayı Milliye ve Mustafa Kemal önderliğindeki kurtuluş hareketini engelme faaliyetine girişmişlerdi.

Bu hainler, İngiliz hükümetinin maddi desteğiyle yurt genelinde örgütlenip Osmanlı İmparatorluğu'nun İngiltere'nin mandası (sömürgesi) olması adına çalışmışlardı. İhanetlerini meşrulaştırıp savunmak, taraftarlarını arttırmak için de İngilizlerin finans desteğiyle "İstanbul" adlı bir gazete yayınlamaktaydılar.Kurtuluş mücadelemiz bütün bu ihanetlere rağmen zaferle sonuçlanıp Türkiye Cumhuriyeti ile taçlandı. Ancak hainler hiç bir zaman hainliklerinden vazgeçmedi.1960'lı yıllarda kapitalist ABD ile komünist Rusya'nın emperyalist emellerle dünyaya hakim olma savaşı sürerken Asya'da Mao Tse Tung önderliğinde kurulan komünist Çin Halk Cumhuriyeti de bu yarışa katıldı. Rusya ve Çin'in hedefleri arasında Türkiye'de komünist bir devrim yaparak kendilerine bağlı komünist bir yönetim oluşturup ülkemizi işgal ederek sömürge düzeninde yönetmek de vardı.Ülkemizde kendilerine taraftar bulmakta zorlanmadılar. Fakat karşılarına hiç de hesapta olmayan; Türkiyenin bağımsızlığını bütünlüğünü savunan Türk milliyetçisi Ülkücüler çıktı. "Ne Amerika, ne Rusya ne Çin,  her şey Türklük için" diye her türlü emperyalizme karşı ortaya koydukları kesin çizgi ve bedenleriyle kurdukları mücadele hattı ile dış güçlere ve yerli uşaklarına geçit vermediler. "YALANLARI UTANMADAN SÖYLEYEBİLİYOR"Rus muhipleri Sovyetlerin dağılmasından sonra ortalıktan yok oldular. Ancak Çin muhipleri bugün de Türkiye üzerindeki kirli emellerinden vazgeçmiş değillerdir. Bugün Çin muhipleri, Şi Perinçek başkanlığında Vatan Partisi çatısı altında teşkilatlanmıştır. Yayın organları da var. Son yıllarda komünizmi savunmuyorlar. Zulmüne ortak oldukları Çini savunuyorlar.

Çin, Uygur Türklerine nazi soykırımı yapıyor, toplama kamplarında hapishanelerde katlediyor, Uygur kızları Çinli erkekle evlilik baskısıyla tecavüze uğruyor, Uygur evlerine bir Çinli erkek yerleştiriyor.Son yüzyılın en büyük etnik operasyonu yapılırken Türkiye'de Şi Perinçek'in liderliğini yaptığı Çin muhipleri partisi; Müslüman Uygurların terörist olduğunu, Çin'de zulüm ve katliam olmadığını, hatta Uygurların çok mutlu oldukları yalanlarını utanmadan söyleyebiliyor."SOYDAŞLARIMIZA UYGULANAN ZULMÜ SAKLAYAMAYACAKSIN"Bu da yetmezmiş gibi; insanlık dışı zulmü TBMM kürsüsüne taşıyan İYİ Parti ve onun lideri Meral Akşener'e yönelik alçakça iftira ve saldırılarda bulunabiliyor...Ey Çin muhiplerinin Türkiye borazanı Perinçek;Seni de, liderimiz sayın Akşener'i de bu millet çok iyi bilip tanıyor...Yalan ve iftiralarınla Doğu Türkistan'daki soydaşlarımıza uygulanan zulmü saklayamayacaksın!..İYİ Parti ve liderimiz sayın Akşener bu davanın takipçisi olarak her defasında, her platforma yalanlarınızı tokat gibi suratınıza çarpacaktır. Bundan hiç şüpheniz olmasın.Şunu da iyi bilin ki, Türk milliyetçileri Doğu Türkistan konusunda hiçbir zaman meydanı Çin muhiplerine bırakmayacaktır.
Resim
Resim
Resim
Resim

Vatansız alçağın Ağa babaları Çin ile Rusya köpeği apoşun artığı Bunlar Ankara'da Milliyetçi İstanbul'da VatanSever İç Anadoluda emekçi Röllerinde Ama Aslında has terörist
Resim
Resim
Resim
Resim
Resim
Resim
Resim
Aklı Başında Bir Toplum Her 5 Yılda bir Meclisi Ve Yönetimi yenileyen Toplumlardır.
Bir hamalın yükü geçicidir; fakat sahtekâr bir politikacının yükü kalıcıdır çünkü onun dolandırıcılıklarının muazzam yükünü her daim akılsız toplumlar taşımaktadır.
Üçkâğıtçı politikacılar tarafından sürekli olarak kandırılan, tekrar tekrar aldatılan bir millet için hangi sıfat kullanılabilir? Şaşkın? Çok hafif! Ahmak? Yeterli değil! Beyinsiz? Evet, işte tam da sıfat budur! Aptal kalabalıklar, sahtekâr politikacıların en büyük servetidir!
Kullanıcı küçük betizi
İlteriş Kağan
Üye
Üye
 
İletiler: 2327
Kayıt: Cmt Şub 08, 2020 18:53

Bin Kalıplı Perinçek ve Avanesinin İhanete Karmış Hazin Siyasi Serüvenine Dair

İletigönderen İlteriş Kağan » Çrş Şub 03, 2021 13:29

Bu hareket, her konuda olduğu gibi bu konuda da doğasına uygun olarak bir uçtan öbür uca savrulup durmuştur.
Hangi Perinçek?.. Doğu’dan Batı’ya 180 derecelik dönüş!
Sahi, siz hangi ara “Atatürkçü”ve Milliyetçi oldunuz, hangi ara “Mustafa Kemal’in askerleri” oldunuz?.. Daha düne kadar “Mao’cu” değil miydiniz siz?.. Daha düne kadar, “en koyu Atatürk düşmanı” olan siz değil miydiniz?..

Sizler henüz “portakal” bile değilken ya da “kısa pantolon”la dolaşırken, lideriniz Doğu Perinçek, “2000’e Doğru” dergisinde yazdığı yazılarda “Atatürk’e hakaret” ediyor, bundan dolayı da yargılanıyordu, haberiniz var mı?..
Resim

l Tarih 1 Temmuz 1987...
Doğu Perinçek ve derginin Yazı İşleri Müdürü Fatma Yazıcı, İstanbul 2. Asliye Ceza Mahkemesi’nde, “Atatürk’e hakaret”ten yargılandılar!..

l Tarih 20 Aralık 1988
Doğu Perinçek, 2000’e Doğru Dergisi’nde yazdığı yazıda; Atatürk için, “Puttu, yük oldu” demişti... “Atatürk heykelleri” için “put” diyen, “Kemalist ideoloji”nin de “yük” olduğunu söyleyen Perinçek; bu yazıdan dolayı, aynı mahkemede yargılandı ve “1 yıl 5 ay 15 gün hapis” cezasına çarptırıldı, iyi mi?..

DÜN, EN KOYU ERMENİCİ!
Durun, gitmeyin!..
“Daha karpuz kescez!”
Karpuz keselim ki; içi “kırmızı Mao’cu”, dışı “Çakma Vatan sever” Perinçek’in ne olduğunu herkes görsün!..

Son yıllarda, “Bir numaralı Ermeni protestocusu” görüntüsü veren ve hatta 2005’te gittiği İsviçre’de “soykırım, uluslararası bir yalan” dediği için bir süre gözaltına alınan Doğu Perinçek, acaba “daha önceki yıllar”da ne diyordu?..
bu Perinçek, kapatılan “Türkiye İşçi Köylü Partisi Dâvâsı”nda yaptığı “savunma”larda ne diyordu?..

Bu “savunma”ları daha sonra “Türkiye İhtilâlci İşçi Partisi Dâvâsı: Savunma” adıyla kitaplaştıran Bay Perinçek, “Ermeni soykırımını Osmanlı İmparatorluğu’nun gerçekleştirdiğini” iddia ediyordu!..

Kitabının “146. sayfa”sında, “Abdülhamit satın aldığı Kürt beylerine kurdurduğu Hamidiye Alayları’nı Ermeniler’in üzerlerine saldırtarak, her iki milleti birbirine kırdırdı ve mücadelelerini yok etmeye çalıştı” diyor, 154. sayfasında ise; “İttihatçı kompradorlar, milli azınlıklar üzerinde de baskı ve katliam politikası uyguladı. Doğuda yüz binlerce Ermeni’yi katletti. Geri kalanlarını da yurtlarından sürdü. Arap ve Kürt milliyetçilerine çeşitli baskılar uyguladı” iddiasında bulunuyordu!..

Durun, daha bitmedi...
Peki; son yıllarda “180 derecelik dönüş” yapan Doğu Perinçek, kendi imzasıyla Aydınlık Yayınları’ndan çıkan “Kıbrıs Meselesi” adlı kitabında ne diyordu?..

Diyordu ki;
“Türk Askeri, Ada’da işgalcidir, Rauf Denktaş da faşisttir!.. Rumlar, Türkler tarafından baskı altına alınmıştır!”

Devam ediyordu:
l “Türkiye’nin işgale dayanarak herhangi bir çözümü Kıbrıs’a zorla kabul ettirmesine karşıyız... Coğrafi federatif sistem adı altında Kıbrıs’ın fiilen taksim edilmesine, Kıbrıs halklarının birbirinden tamamen koparılmasına karşıyız (...) Bugün Rum milliyeti Türk işgalcileri tarafından uygulanan milli baskılar altındadır. Kıbrıs’ta yağma ve talana son verilmelidir.”

Perinçek, kitabın “32. sayfa”sında ise şunları yazıyordu:
l “Türkiye’nin Kıbrıs’ı işgalinden sonra halkların birbirine kırdırılması, görülmedik bir noktaya ulaşmıştır. Türk işgalinin devam etmesi Yunan askerlerinin adada kalmasına neden olmakta, Kıbrıs’ta yangınlar çıkaran iki süper devletle birlikte adadaki yabancı askeri kuvvetlerdir.”

İşte “46. sayfa”daki satırlar:
l “Türkiye hakim sınıfları, Kıbrıs’taki Türk toplumu üzerindeki baskıları ileri sürerek müdahalede bulundu. Yarın söz gelişi Türkiye’deki Kürt milliyetinin ezildiği ileri sürülerek yabancı bir devlet Türkiye’ye silahlı müdahalede bulunsa, bu müdahale haklı mı olacaktır?”

Ve “65. sayfa”da yazdıkları:
l “Kıbrıs’taki faşist Denktaş yönetimi, bu talan ve yağmayı kendi tekeline almak için kanun çıkarmak gereğini dahi duymaktadır. Bütün bunlar Türk Ordusu’nun silahlı bekçiliği altında yapılmaktadır.”

Perinçek; İşçi Partisi yayını olan 2000’e Doğru Dergisi’nin 15 Eylül 1991 tarihli sayısında ve yargılandığı Ankara Devlet Güvenlik Mahkemesi’nde şu sözleri sarfetmiş:
l “Kürt halkı yeni bir devrim yapacak, biji serhilden, biji halkımız. Bir referandum yapacağız, Kürt halkına soracağız. Hakkari’den başlayıp, Antep’e kadar herkese soracağız. Bu topraklarda ayrı bir devlet kurmak istiyor musunuz? Evet mi? Hayır mı?.. Sosyalist Parti iki halkın bir federasyonda birliğini, ortak iktidarını savunacak. Sosyalist Parti Türk ve Kürt halkı arasındaki son köprüdür...her iki milleti eşit düzeye getirerek sonunda biçim olarak bir federasyonda çözerek son vereceğiz...”

Bunları söyleyen, dahası;terörist Öcalan’la birlikte “PKK’nın Bekaa’daki kampları”nı ziyaret edip, teröristlerden “karanfil” alan veya veren “dünkü Doğu Perinçek”tir!..
“Bugünkü Perinçek” ise, “1 numaralı PKK düşmanı”(!)dır!.. Yersen!.
Aklı Başında Bir Toplum Her 5 Yılda bir Meclisi Ve Yönetimi yenileyen Toplumlardır.
Bir hamalın yükü geçicidir; fakat sahtekâr bir politikacının yükü kalıcıdır çünkü onun dolandırıcılıklarının muazzam yükünü her daim akılsız toplumlar taşımaktadır.
Üçkâğıtçı politikacılar tarafından sürekli olarak kandırılan, tekrar tekrar aldatılan bir millet için hangi sıfat kullanılabilir? Şaşkın? Çok hafif! Ahmak? Yeterli değil! Beyinsiz? Evet, işte tam da sıfat budur! Aptal kalabalıklar, sahtekâr politikacıların en büyük servetidir!
Kullanıcı küçük betizi
İlteriş Kağan
Üye
Üye
 
İletiler: 2327
Kayıt: Cmt Şub 08, 2020 18:53


Şu dizine dön: Genel - Güncel Konular

Kİmler çevrİmİçİ

Bu dizini gezen kullanıcılar: Hiç kayıtlı kullanıcı yok ve 2 konuk

x