Kamu gelirini satmak, özelleştirme değil

Hükümetlerin işi, ekonomideki mevcut kaynakların etkin kullanılmasını sağlamak ve yeni kaynak yaratmaktır. Yeni kaynak yaratmanın bir çok yolu vardır.. Örneğin ekonomideki atıl kaynakları harekete geçirerek kaynak yaratılır.
Örneğin, kullanılmayan arsa ve araziye daha yüksek vergi koyarsanız, bu arazi ve arsaları boş tutmanın maliyeti artar. Sahipleri bunları kullanır. Kaynak yaratılmış olur.

Örneğin, hükümetler vergilendirilmeyen şehir rantlarını vergilendirmek suretiyle kaynak yaratabilir.
Örneğin, istihdam üstündeki vergi ve prim yükü düşürülüp, kayıt dışı istihdam kayıt altına alınarak, toplam vergi geliri artabilir.

Ve nihayet, devlete yük olan ve devletin işi olmayan, özel mal üreten kamuya ait fabrikalar, kamuya ait oteller, özelleştirilerek, hem devletin asıl işlerine dönmesi sağlanır, hem de devlet zarardan kurtulmuş olur.
AKP Hükümeti, kaynak yaratmayı, kamunun elinde ne varsa satarak, kamunun gelirlerini iskontolu devrederek, nereden gelirse gelsin, maliyeti ne olursa olsun, para gelsin şeklinde uygulamaktadır. Bunun adı kaynak yaratmak değil, mevcut kaynakları çar çur etmektir.

Sosyal faydasını, stratejik önemini bir tarafa bırakın... Devlete gelir getiren kuruluşları özel sektöre devretmek demek, Milli Piyango’da olduğu gibi, devletin ilerideki gelirlerini bugünden kullanmak demektir.
Milli Piyango ve şans oyunları, devletin önemli bir gelir kaynağıdır. 2007 yılında 1.5 milyar lira getirdi. 2008 yılı geliri açıklanmadı ancak belli ki 2 milyar liraya yakın bir gelir sağlayacaktır.

Buna rağmen Milli Piyango’nun lisansı on yıllığına özel sektöre devredilmek isteniyor.

İhaleye katılan firmalar, Özelleştirme İdaresi’nin tespit ettiği 1.6 milyar lirayı çok buldu. Belli ki özel sektör, Milli Piyango’yu daha ucuza alacaktır. Devletin özelleştirmeden elde edeceği 1 milyar dolardan fazla olan bu gelir ve ayrıca alacağı yüzde 3 hasılat payı toplamı, 2 yılda elde edeceği geliri ancak karşılıyor. Buna karşılık devlet 8 yıllık gelirden yoksun oluyor.
Öte yandan Milli Piyango’nun özel sektöre devri, aynı zamanda sosyal maliyet getirecektir. Özel sektör lobi oluşturacak. Yeni yarışmalar icat ederek, bilgisayarla ve telefonla da kumar oynatarak, kumar tekeli kuracak ve toplumu yozlaştıracak. Halkı kumarbaz yapacaktır.

Dünyada, ABD dışında milli piyangolar devlete aittir. ABD’de de hasılattan elde edilecek gelirle okul yapılması gibi şartlar vardır. Yunanistan ve İtalya’da milli piyangonun yüzde 51’i devlete aittir. İhaleye giren Yunan firması OPAP’ın da yüzde 51’i devletindir. Yüzde 49’u ise halka arz yoluyla satılmıştır.
Fransa ve Almanya’da bu idarelerin tamamı devletindir.
AKP’ye Milli Piyango yetmeyecek, arkasından paralı yollar ve köprü gelirlerini satacaktır.
Özel sektör paralı yollara ve köprülere fiyat teklifi verirken, iskonto oranını, faizin üstünde tutacak. Bankadan faizle borç alacak. Üstüne kâr koyacak. Örneğin, 20 yıllık geliri bu iskonto oranı ile bugünkü değere indirecek... Bu değer üzerinden teklif verecek. Devletin kendisi bu borcu alsa, daha düşük faiz ödeyecektir.

O halde siyasi iktidar neden paralı yolları ve köprüleri özel sektöre devrediyor?

İki nedeni var;

Birisi, bu yolla kamunun borç yükü düşük gösteriliyor.

İkincisi; hükümet kendi adamlarına, yandaşlarına imkan sağlıyor...

Kaldı ki, özel sektör karayollarının ve köprülerin bakımını en az maliyetle, en ucuzundan yapmaya çalışacak. 20 yıl sonra devlete enkaz devredecek.

KAYNAK

Kamu mallarini satmak,toprak satmak cok kotudur! insanin evini,evindeki anasini satmasi gibi bir seydir ya! akp'lilerde
nasil bir etik degersizlik(ahlaksizlik) genislik,mide varki! bunlari hic dusunmeden ulkemizin her seyini satabiliyor!Bunlari
anlayabilen birisi varsa burada ekonomik yalan olarak da olsa anlatsinda dinleyelim!Cok sinirlendim daha cok konusa-
mayacagim,yoksa kotu seyler cikacak!

jamesB07 yazdı:Kamu mallarini satmak,toprak satmak cok kotudur! insanin evini,evindeki anasini satmasi gibi bir seydir ya! akp'lilerde
nasil bir etik degersizlik(ahlaksizlik) genislik,mide varki! bunlari hic dusunmeden ulkemizin her seyini satabiliyor!Bunlari
anlayabilen birisi varsa burada ekonomik yalan olarak da olsa anlatsinda dinleyelim!Cok sinirlendim daha cok konusa-
mayacagim,yoksa kotu seyler cikacak!

Insanda (insan bile demek istemiyorum) doymazlik, bencillik, hirs ve vatansizlik bir araya gelirse,ve tüm bunlarin üzerine %47 (aldatma belki de sahtekarlikla) oy da koyarsan bunlar olur be anam. Ve bir düsün ki hala meydanlari doldurabiliyorlar. Maglesef her millet laik oldugu hükümet tarafindan yönetiliyor. Bize düsen bu milleti en kisa zamanda uyandirmak egitmek ve bu sekilde kurtarmaktir. Yoksa bunlar daha iyi günlerimiz. Kuran da yazdigi gibi. Yunus suresi. "Allah aklini kullanmayanlarin üzerine pislik yagdirir". Bu durumda bizde de AKP yagiyor. Hepimize gecmis olsun. Umarim en yakin zamanda uyanip da kendimize geliriz. AMIN

inanıyorum ki bunlarıda silip atıcağız memleketten,hatırlarız anap ı dyp yi onlarda çok ihanet etti bu memlekete,ama bu akpliler onlar gibi hesapsız kalmamalı ,onlardan bu kahpeliğin ve hainliğin hesabı sorulmalı.... iç ve dış tehditlere 1938 den bu yana mücadele vermekteyiz, allah ın izni ile türk karakteri türk ruhu zaferle bunlarında üstesinden gelecektir..

haklısın kimler geldi de geçti bu memleketten...bunlarda bir şekilde silinip gidecek.ama bunlar silinip gitse de yargılanıp asılsada bu memlekete verdikleri zararlar yıllarca telafi edilemeyecek.öyle bir kısır döngüdeyiz ki...gelecek dönem işbirlikçi olmayan bir hükümet göreve gelse ve 4-5 yıl bunların zararlarını telafi edecek şekilde hareket etse,olması gerektiği gibi dış ilişkiler ayarlansa olması gerektiği gibi yasalar çıkmaya başlasa bir sonraki dönemde gelecek akp türevi bir parti tarafından 5 yılda zar zor yapılan tüm olumlu işler 1 yılda geriye döndürülebilir.demek istediğim bu tür özelleştirme,ülkenin kırmızı çizgileri üzerine yapılan politikalar ve benzer kritik şeyler bir şekilde partiler üstü olması gerekiyor.özellikle de bizim kadar üzerinde oynanan bir memlekette.ülkenin uzun vadede ki gidişhatını sadece bir dönem halkın iradesini temsil eden bir partinin belirlememesi gerekiyor.bu nedir ki ? devletçi yada halkçı bir parti gelsin.5 yıl boyunca devletçi,halkçı politikaları yürürlüğe koysun daha sonra sağcı yada liberal bir parti gelsin (abd tarafından getirilsin) ne var ne yok satsın,halkıda emekçileride emperyalistlerin kucağına atsın .bu kısır döngüde böyle devam etsin.bu şekilde biz 3-5 seçimde bir anlık zaferler kazanmaktan başka birşey yapamayız.uzun vadede her şekilde kaybetmeye mahkumuz.

peki sence biz bu durumda ne yapmaliyiz sessiz sedasız kardes ?

Ya kusura bakmayın da kimse silinip gitmedi bu memleketten üstü örtüldü kadrolar yine aynı kaldı parit ismi değişti iki gecede dalga geçerek ampül logosuyla bir parti kurdular koalisyon işini bitirdi içerdeki karışıklığın istifadesiyle devirlerini yaptılar AKP yi şak diye getirdiler, RT yi akladılar neymiş efendim aklanmış adamların bimlemkaç yerden davaları hala var Cumhur başkanı dahil şakşuka yaptılar halada kimseden gık çıkmıyor ne muhalefeti var bu memleketin nede bilmemnesi. oyun aynı oyun gidecekler evet ama bir şey olmadan gidip yataklarında ölecekler daha öncekiler gibi evet geçmiş olsun şimdilik ancak bir gün geçmiş olsun diyemeyeceğiz çünki bu RT ve kadrosundan çok daha pis biçimlenmiş terbiyesizden daha terbiyesiz ve acımasızdan da acımasız zalim başka genç kadroları var tam CİA yetiştirmesi, devlet var deniliyor, ama herşey raflarda oraflarda tutup bize birşey olmaz diyenlerde şimdi içerde hangi bilgiyi hangi rafa koyduklarını şaşırdılar artık o günün saat 9 u 5 geçesinden beridir böyle, herkez atıp tutuyor ama kimsenin birşey yapabileceğide yok alt kadrolar hiç değişmedi kimler geldii kimler geçti ama onlar değişmedi. Şaşırıyoruz nasıl bunca insanı atın alabilirler diye işte alabildikleri insanın da bir gelmişi var yani geriye doğru evrimleşmesi var atası kim bunların ve aldıkları mirasla hala devşirme kim devşirir insanları bir kaçgünde hazır değilse değiştiremez değilmi değişmiyorlarki üst kılıf değişiyor sadece ve o güruh hemen adapte oluveriyor inanılmaz geliyor değilmi evet inanılır çünkü hazır bir kitle var satılık herzaman örgütlenmiş biçimlenmiş sessiz içimizde ve onlar her an herkeze birilerini satabilir durumda gerçek olsun olması uydurduklarıyla geçinen sayısını hiç bilmediğimiz birileri var. o birileri yüzünden de başımıza getirildiğini düşündüklerimiz var aymaz, kültürsüz kelle paça gezinen hiç bir kültürel birikimi ilmi fikri birikimi olmayan sadece müsfedte şekile bürünmüş bir acayip kılıksız ortada geziniyor efendi modunda kolpacı bir okadar da zalim, evet değişen giden bir şey olmuşmu ki neler gitti diyebiliyoruz kimse gitmedi hiç biride gitmeyecek

halkın sağlam bir şekilde eğitilmesi gerek.bu şekilde kandırılma,dinini kullandırma ve özenti (ab-abd'ye) zaaflarından kurtarılır.daha sonra hızla devletçilik geliştirilir,ordun sanayin eğitimin kültürün millileştirilir, ab ve abd ile yapılan anlaşmalar gözden geçirilerek milli menfaatler doğrultusunda gereken düzenlemeler yapılır.imf ile olan bütün anlaşmalar iptal edilir.her ne pahasına olursa olsun gümrük birliği gibi getirisi olmayan ve sadece götürüsü olan anlaşmalar iptal edilir ve gerektiği şekilde ülke ve bölge menfaatlerince etrafındaki ülkelerle müzakereler bağımsız bir şekilde arttırılır.bunlar yapılmadan öncede eğittiğin halk, düzlüğe çıkabilmek için bir süre çekeceği yokluğa zorluğa ikna edilir.çünkü bu şekilde davrandıktan sonra tekrar kendi tütünümüzü üretmeye başlamadan daha bu memlekette sigara bile bulunmaz.bütün emniyet,ordu,eğitim ve devletin her kademesinde ki cemaat yapılanmasından kurtulunur.gerçekten ciddi mahkemeler kurulup bu ülkede hükümette olan,hükümetin eteklerinde olan, ayrıca geçmiş dönemlerde politika yapmış olan (çiller kenan evren vs) sayısız kişinin en ağır şekilde cezası verilir.gerekirse bir daha tehdit oluşturmaması için idam edilir.

pek çok kişi katılmayacaktır ama bana göre bu kısır döngü demokrasi yada insan hakları çerçevesinde çözülecek bir mesele değil.(tabi tayyip ve benzerlerini insan yerine koyuyorsak.) çünkü zaten bu kadar ab ve abd müdahalesine açık olan bir memlekette bunları uzun vadede demokrasi çerçevesinde yapalım dersek kendimize ayak bağı etmiş oluruz ki ab ve abd bu hareketimize bir şekilde çözüm bulur.bu saatte ve sınav öncesi gerginliğiyle kafa anca bu kadar çalışıyor.daha da fazla konuşursam sınava giremeden gongonokom davası diye alır götürürler valla

Yazdiklarini bir yol haritasi olarak alacak olursak sanirim ülke olarak düzlüge cikilabillir. Samimi düsüncelerin icin tesekkürler. Sen en iyisi artik sinavina bakmamak icin bahane arama (eger öylese) Sinav icin de bol sans