Kemal Kılıçdaroğlu ile Melih Gökçek'in Yüzleşmesi...

Genel & Güncel Konular

Kemal Kılıçdaroğlu ile Melih Gökçek'in Yüzleşmesi...

İletigönderen kaye » Prş Ara 18, 2008 6:26

Melih Gökçek, Uğur Dündar'ı düelloda deliye çevirdi...



Uğur Dündar düello yönettiğine yöneteceğine bin pişman oldu. Gökçek burnundan getirdi. Öyle diyaloğlar yaşandı ki. İşte hepsi;

GAZETECİLER/ÖZEL

Uğur Dündar düelloyu yönettiğine bin pişman oldu. Gökçek onu öyle bir çileden çıkardı ki... Sert çıktı olmadı, nasihat etti yine susturamadı, bir ara sesini kestirmeyi bile düşündü...

Meslek hayatının en çileli düellosunu yöneten Dündar, üç kez pes etti... Yayını bitirmeye kalktı ama Gökçek bunu da takmadı...

Sonunda Dündar öyle çileden çıktı ki, "ben sizin olduğunuz bir oturum bir daha yönetmek istemem doğrusu" demek zorunda kaldı...


İŞTE YAŞANAN DİYALOGLARDAN BAZILARI;

Gökçek-Uğur bey böyle bir mantık olmaz...
Dündar-Telaşlanmayın...
Gökçek-Telaşlanan sizsiniz...
Dündar-Siz bana izin vermiyorsunuz ki sorayım... Lütfen ben 40 yıllık gazeteciyim, saygı duyun...
Gökçek-Bunlar tırışkadan işler (Kılıçdaroğlu'na diyor)...
Dündar-Lütfen üslubunuza dikkat edin... O zaman tatil edelim efendim...
Gökçek-Tamam tatil edelim...

Gökçek-Konunun haricine çıkmayacağız dediniz siz bana telefonda Uğur Bey...
Dündar-Evet dedim ama siz izin vermiyorsunuz ki...
Gökçek-Şu 168 dolar meselesi... Sayın Uğur Dündar siz verdiğiniz sözü tutmuyorsunuz...
Dündar-Size 25 dakika süre vereceğim... Ama... ama sizin bu müdaheleleriniz daha çok artırıyor...

Gökçek-Beyefendiye gelirken taktik vermişler. Beyefendi yalan söylüyor, şerefli bir insan yalan söylemez...
Dündar-Şimdi dürüstçe ifade etmem gerekirse, Melih Bey... Melih Bey...

Gökçek yine bildiğini okuyor. Kılıçdaroğlu'nu konuşturmamaya yeminli gibi.. Ne sorduğu soruların yanıtını dinliyor, ne de Dündar'ın çıkışlarına aldırıyor... O kendi havasında...
Dündar bir ara "Sayın Gökçek 2 dakika izin verir misiniz... Lütfen... Lütfen... " diyerek adeta yalvarır bir ses tonu ile seslendi. Ama ne mümkün...

DÜNDAR BAĞIRMAK ZORUNDA KALDI

Gökçek yine bildiğini okumaya devam edince Dündar bu kez sert davranmak zorunda kaldı. Bağırarar;
-Sayın konuklar lütfen beni dinler misiniz? İstirham ediyorum...

Ses yükselince Gökçek susar gibi oluyor. Ama sadece kısa bir süre için... Çünkü 30 saniye sonra yine Kılıçdaroğlu'nun sözünü kesiyor, Dündar'ı yine çileden çıkarıyor. Bu kez "hortum" kelimesine takıyor.

Dündar: Hortum kelimesini kullanmayın... (Kılıçdaroğlu'na diyor)
Gökçek -Hortum sizin partinize yakışır...
Dündar-Lütfen Melih bey hortum kelimesini kullanmayalım... Ben müdahele ettim efendim, lütfen... (Dündar bunları sinirli ve yüksek bir sesle söylemek zorunda kalıyor)

DÜNDAR'I DA İTHAM ETTİ

Kılıçdaroğlu'nun 5 dakikalık konuşması sırasında yaşanan diyaloglardı bu yazdıklarımız. Tahmin edeceğiniz gibi Kılıçdaroğlu pek konuşamadı, düello Dündar ile Gökçek arasında geçti. Sonra Gökçek'in 25 dakikalık süresi başladı. Gökçek sorulara yanıt vermek yerine Karayalçın'a sataşınca Dündar yine çileden çıktı.

Dündar-Melih bey izin verir misiniz? Sayın Kılıçdaroğlu konuşurken 2 dakikada bir sözünü kestiniz, Sayın Kılıçdaroğlu sizi dinliyor. Ama siz Kılıçdaroğlu'nun sorularına cevap vermek yerine Karayalçın dönemini açıyorsunuz... Size sorulan sorulara cevap veriniz...

Gökçek aldırmıyor, aynen bildiğini okumaya devam ediyor. "Karayalçın döneminde alınmamış sayaçları alınmış gibi gösterince Dündar yine araya giriyor.

Dündar-Lütfen alınmamış bir şeyi alınmış gibi olmaz... Karayalçın burada değil, söz hakkı var. Burda olmayan bir kişiyi dövdürmeyiz...
Gökçek-Siz niye Karayalçın'ın avukatlığına soyunuyorsunuz ki..
Dündar-Ben adaleti tesise çalışıyorum...
Gökçek-Kılıçdaroğlu konuşuyor onu kesmiyorsunuz, benim konuşmamı kesiyorsunuz...
-Hayır sizinkini de kesmiyorum, devam edin...

SESSİZCE DİNLEYİN İSTİRHAM EDİYORUM

Gökçek konuşmasını bitirince Dündar ısrarla "bitti mi konuşmanız. Bitmediyse devam edebilirsiniz" dedi. Nedeni de sonra Kılıçdaroğlu'nun konuşmasını kesmemesini sağlamaktı. Ama ne mümkün...

Dündar-Size ayırdığım süreden mennunsunuz değil mi Sayın Gökçek... Sayın Kılıçdaroğlu sizin sözünüzü hiç kesmedi, sizden de aynısını istirham ediyorum... Sessizce dinleyiniz istirham ediyorum...
Gökçek-Konunun dışına çıkmadığı müddetçe...

Dündar Gökçek'in susucağını umdu ama yine yanıldı. Gökçek, Kılıçdaroğlu'nu konuşturmamaya yeminliydi. Ne laftan ne sözden anlıyordu.

5 DAKİKA TAHAMMÜL EDEMEZ MİSİNİZ?

Dündar-Ama sayın Gökçek lütfen istirham ediyorum... Sayın Gökçek lütfen ama hiç konuşturmuyorsunuz Sayın Kılıçdaroğlu...
Gökçek-Biz hangi konuyu konuşacaktık, sayacı mı? O konuyu konuşmuyorsunuz...
Dündar-Sayın kılıçdaroğlu 15 dakika sizin konuşmanızı hiç kesmeden dinledi. Bir 5 dakika tahammül edemez misiniz lütfen!

Gökçek "tamam" dedi ama sadece 30 saniyeliğine... Çünkü yine lafın tam orta yerine daldı;

Gökçek-Soruya cevap veriyim mi , soru sordu cevap veriyim...
Dündar-Lütfen bitirsin...
Gökçek-Soru sordu... Sayın Dündar bakın 50 tane konuya girdik, ordan oraya geçiyor ordan oraya geçiyor...
Dündar-Soru sorma makamı burası Sayın Gökçek...
Gökçek-İyi de siz soruyu sormuyorsunuz.
Dündar- Size süreden müsterih misiniz, yetti mi süre diye ısrarla sordum...
Gökçek-Evet ama Kılıçdaroğlu'nun süresi bitti
Dündar-Niçin bitsin efendim, benim ağzımdan süre bitti diye bir kelime çıktı mı.
Gökçek-İstirham ediyorum, bir sual sordum şunun cevabını verin diye niye sormuyorsunuz...

DÜNDAR ARTIK BİN PİŞMAN

Dündar-Aaa Sayın Melih Gökçek beni şu açık oturumu yaptığıma pişman etmeyin... Lütfen...
Gökçek-Gelin CHP'deki yolsuzlukları konuşalım...
Dündar-Sayın Gökçek ben açık oturumu bitirmek durumundayım...
Onları arenaya katılır dilediğiniz kadar tek başına konuşur anlatırsınız...
Dündar-Sevgili seyirciler bakın size seslenirken bile zorluk çekiyorum. Elimden geldiği kadar adil bir yönetim gösteriyorum. Gökçek'i hoşgörü ile karşılamaa çalışıyorum. Ben bu oturumu adil bir şekilde yönetmek istiyorum...

GÖKÇEK'İ NASİHAT VEREREK SUSTURMAYA ÇALIŞTI

Gökçek-Sayın Dündar başka konuyu konuşacaksak...
Dündar-Ama sayın Gökçek konu başka değil, konu doğalgaz sayaçları... Bakın herşeyi hatırlatıyorum, izin verin ben sorayım, lütfen...

Dündar, Gökçek'i yine susturamıyor... Ricalar da kar etmeyince bu kez nasihat niteliğinde bir küçük uyarıda bulunuyor

Dündar-Bakın ben 40 yıllık televizyoncuyum. Şu noktada şu hatırlatmayı yapmak zorundayım. Bir kişi yüksek sesle ağresif bir üslupla konuşursa, inanın seyirci o kişiyi vicdanında mahkum eder. Onun için sükunetle dinleyin. Ben soracağım efendim...
Gökçek-Ama başka konularda konuşuyor
Dündar-Siz laf arasında doğalgaz dışında belki 20 konuyu dile getirdiniz. İstirham ediyorum, rica ediyorum, sükunetle dinleyin... İzin verir misiniz sayın gökçek, lütfen...

SESİNİ KESMEYİ DÜŞÜNÜYOR

Bu nasihat ile de Gökçek'i susturamayan Dündar, bu kez "sesini" yayından almırma noktasına geliyor.

DÜNDAR: Gerçekten üzgünüm. Sesinizi kıstırmak zorunda kalabilirim.
GÖKÇEK: Taraf tutuyorsunuz. Sorumun cevabını versin.

(Bu arada Dündar, sesi almaya hazırlanan rejiye "Hayır hayır, melih Gökçek'in sesini almayın uyarısını yapıyor. )

DÜNDAR KIZIP BİTİRMEYE KALKIYOR

Dündar-Lütfen hakaret etmeyin, size hakaret etme hakkını tanımıyorum. Sayın Gökçek ben bu açık oturumu burda bitiriyorum. Lütfen bitirin efendim. Susmadan konuşun ve bitirin konuşmanızı...
Gökçek-Bakın sayın uğur dündan ben susuyorum, siz hala başka konulara izin veriyorsunuz...
Dündar-Lütfen beni burda taraf gibi göstermeyin...
Gökçek-Ama taraf tutuyorsunuz...

AMAN... AMAN... AMAN...

Melih Gökçek, bu kez Kılıçdaroğlu'nun Almanya mevzunu açmaya kalkıyor...

Dündar-Aman... aman... aman... Siz Ankara'nın büyükşehir belediye başkanısınız lütfen makamınıza uygun davranın. İstirham ediyorum...

Sonunda pes eden yine Uğur Dündar oluyor. "Buyrun sayın dökün" deyip, meydanı Gökçek'e bırakıyor... Gökçek arka arkaya bir çok kişi hakkında iddialar sıralıyor...

Dündar-Bitti mi efendim... Bakın dosyalarınızın arasında başka kalmış olmasın. Bitti mi efendim... Saydınız... Ben burda olmayan Melih Gökçek'in gıyabında suçladığı herkes için söz hakkı doğmuş olduğuna inanıyorum. Sayın Gökçek'in susturuldum dememesi için defaetle soruyorum. Bitti mi efendim...

LÜTFEN SUSUP DİNLER MİSİNİZ

Uğur Dündar bir uyarı daha yaparak sözü Kılıçdaroğlu'na vermek istiyor...

Dündar-Lütfen hiç kesmeden istirham ediyorum, rica ediyorum, çok çok rica ediyorum, susup dinler misiniz...

Gökçek-Hakaret ettirmeyeceğim deyip hakeret ettiriyorsunuz.
Dündar-Burada sayın gökçek 50 iddia dile getirdiniz 2 dakika dinlemiyorsunuz.

Gökçek-Sayın Kılıçdaroğlu destan mı yazacağız . Bakın sayın Dündar ben ses etmedikçe destan yapıyor.
Dündar-Lütfen... lütfen... toparlıyor...
Gökçek-Nasıl toparlıyor efendim...
Dündar-Siz burda bulunmayan onlarca insana suçlamalarda hakaretlerde bulundunuz... Doğalgazın dışında, 'D'sinin dışında bir mevzu dile getirdi mi efendim...
Gökçek-Siz bana doğalgaz sayaçlarının dışına çıkartmayacağım dediniz...
Dündar-Niye korkuyorsunuz ki...

DÜNDAR'IN VEDASINI BİLE KESTİ

Kılıçdaroğlu, Almanya iddiası ile ilgili konuyu açıklamaya kalkınca da Gökçek yine konuşturmadı.

Gökçek-Sayın Dündar sizi uyarıyorum, çok yanlış bir konuya giriyor...
Dündar-Siz dile getirdiniz, bir insanın onuru şerefi ile ilgili iddiada bulunacak sonra buna cevap verilmesin diyeceksiniz.

Gökçek baktı ki olmuyor eline bir dosya alıp, Kılıçdaroğlu'nun açıklası boyunca onu yüksek sesle okudu...

Dündar-"Ben bu açık oturumunu burada kesmek zorundayım..." dediği anda bu kez de vedayı kesti...
Dündar sonunda çileden çıkıp;
-"Ben açıkçası sizin olduğunuz bir açık oturumda bulunmak istemem doğrusu.. Adabı bozmayın... " demek zorunda kaldı...

Bir düello işte böyle geçti.
Melih Gökçek Dündar'ı resmen çıldırttı...
Yılların televizyoncusu havlu attı...


MELİH GÖKÇEK'TEN DÜNDAR'A VERYANSIN
Düello'dan sonra Habertürk'te Özge Özsağmanın programına katılan Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek "Laf aramızda siz de Uğur Dündar'ı yanlı buldunuz değil mi?" diye sordu. Özsağman bu soruya cevap vermeyince kendisi şöyle devam etti. "Bu kadar yanlı davranacağını bilsem kesinlikle çıkmazdım. Cumhurbaşkanı kardeşi konusunu açmasını söyledim ama açmadı."



Kaynak




Not: Ses ve Görüntü Aynı Anda İlerlemiyor, Konuşmalar Bitince Sonraki Videoya Geçebilirsiniz...



Kemal Kılıçdaroğlu - Melih Gökçek / Yüzleşme





















Kullanıcı küçük betizi
kaye
Üye
Üye
 
İletiler: 1036
Kayıt: Pzr Oca 06, 2008 0:57

Re: Kemal Kılıçdaroğlu ile Melih Gökçek'in Yüzleşmesi...

İletigönderen asimerter » Prş Ara 18, 2008 13:43

kaye yazdı: Melih Gökçek, Uğur Dündar'ı düelloda deliye çevirdi...



Uğur Dündar düello yönettiğine yöneteceğine bin pişman oldu. Gökçek burnundan getirdi. Öyle diyaloğlar yaşandı ki. İşte hepsi;

GAZETECİLER/ÖZEL

Uğur Dündar düelloyu yönettiğine bin pişman oldu. Gökçek onu öyle bir çileden çıkardı ki... Sert çıktı olmadı, nasihat etti yine susturamadı, bir ara sesini kestirmeyi bile düşündü...



Gökceke Ugur Dündar iyi dayandi ben olsam programdan kovardim......
Kullanıcı küçük betizi
asimerter
Üye
Üye
 
İletiler: 17
Kayıt: Cmt Şub 09, 2008 16:58

Re: Kemal Kılıçdaroğlu ile Melih Gökçek'in Yüzleşmesi...

İletigönderen kaye » Prş Ara 18, 2008 16:10

asimerter yazdı:Gökceke Ugur Dündar iyi dayandi ben olsam programdan kovardim......


Erken bitirecekti programı ama Kılıçdaroğlu bitirmemesini istedi Dündar'dan. "Hazır yakalamışken" diye de bir sebep belirtti Dündar'a. Dündar bu yüzden bitirmedi bu programı biraz da..
Kullanıcı küçük betizi
kaye
Üye
Üye
 
İletiler: 1036
Kayıt: Pzr Oca 06, 2008 0:57

Gökçek: Kumpasa geldim

İletigönderen Pınar » Prş Ara 18, 2008 17:32

Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek, ''Beni kumpasa getirdiler. Kılıçdaroğlu ile tekrar bir televizyon kanalında tartışmak istiyorum'' dedi.

Gökçek, konutunda gazetecilere, CHP Grup Başkanvekili Kemal Kılıçdaroğlu ile arasında geçen televizyon programıyla ilgili değerlendirmelerde bulundu.

Tartışma programını yöneten Gazeteci Uğur Dündar'ın ''yanlı'' bir tutum izlediğini öne süren Gökçek, ''Sayın Dündar, sürekli Kılıçdaroğlu'nun yanında yer alarak onu destekleyici ifadelerde bulundu. Beni kumpasa getirdiler'' dedi.

Vatandaşların da bu durumu izlediklerini dile getiren Gökçek, program öncesi kendisine iletilen konuların dışına çıkıldığını iddia etti. Yapılan program ile Dündar'ın, ''tarafsızlık karizmasının yerle bir olduğunu ve çizildiğini'' ileri süren Gökçek, Kılıçdaroğlu ile ''Tarafsız bir televizyon kanalında, Uğur Dündar'ın yönetmediği bir programda yeniden tartışma yapmak istediğini'' söyledi.

Programda, Kılıçdaroğlu'na sorduğu 13 soruya net cevap alamadığını ileri süren Gökçek, şunları kaydetti:

''Kılıçdaroğlu 13-0 mağlup oldu. Çıkacağım televizyon kanalında Kılıçdaroğlu sanık olacak, ben savcılık yapacağım. Hangi televizyon kanalında isterse onda çıkacağım. TRT gibi tarafsız bir kanal olabilir. Ben agresif değildim, bilinçli olarak tavır koydum. Size 'hortumluyorsunuz' demişlerse sessiz kalamazsınız, bu mümkün değildir. Ben üslubumdan zerrece pişman değilim. Çünkü kumpas böyle bozulurdu.''

Gökçek, bir gazetecinin Uğur Dündar'ın bir televizyon kanalında yaptığı açıklamadaki ''kendisine sabır taşı ödülünün verilebileceği'' yönündeki sözlerinin anımsatılması üzerine, ''Kendi yandaşları verebilir. CHP'ye iyi bir yandaşlık etti. Adının İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı için geçtiğini duyuyoruz. Bence ona kumpas ödülü verilmesi lazım'' dedi.

Melih Gökçek, Ankara Büyükşehir Belediye Başkan adaylığına ilişkin bazı yorumlar yapılmasına ilişkin görüşlerinin sorulması üzerine, ''Bu tür yorumları CHP yanlısı basın yapıyor. Bunlar bir de parti içerisinde beni sevmeyen muhalif kişiler tarafından yapılan yorumlardır'' diye konuştu.

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'la Kılıçdaroğlu ile yaptığı tartışma programına ilişkin herhangi bir görüşmesinin olup olmadığının sorulması üzerine Gökçek, ''Sayın Başbakan programı izlememişler. Ben de bu konuya ilişkin olumsuz bir şey görüyor musunuz, hissediyor musunuz'' dedi.

Gökçek, programa herhangi bir sakinleştirici alıp çıkmadığını belirterek, ''Ben Kılıçdaroğlu gibi bazı sakinleştiriciler kullanmıyorum, almıyorum. Kılıçdaroğlu'nun bazı sakinleştiriciler aldığını duydum. O da ne kullanıyor, ne alıyorsa bize de söylesin'' diye konuştu.

Gökçek ayrıca, ''yayın sırasında çok terlediği ve sıkıntılı göründüğüne'' ilişkin değerlendirmelerle ilgili ''Ben Kılıçdaroğlu'nun durumunda değildim. Benim sarf ettiğim efor, iki kişiye karşı mücadeleydi'' dedi.

Kaynak
Halk tarafından devlete "Sen bana hizmet etmek için varsın, bunun ötesinde senin bir anlamın yok" dendiğinde herşey yoluna girecektir...

(Osman Pamukoğlu)
Kullanıcı küçük betizi
Pınar
Üye
Üye
 
İletiler: 1380
Kayıt: Çrş Haz 06, 2007 7:47

İletigönderen arsipel » Prş Ara 18, 2008 17:40

bu düellonun linklerini de bir zman sonra verebilirseniz çok memnun oluruz. Dün programı izlerken MElihe çok güldüm. Adam ,rezil oldu ama bunu kendisi bilmiyor. Öyle ya hırsızlarda utanma olmaz. Allah bir insanı ancak böyle rüsva edebilir. Ve bu herifler Allah adına Muhammed adına konuşmaktalar. Yazıklar olsun tıynetlerine. Bİr de bu AKP sevdalılarına yazıklar olsun.
Kullanıcı küçük betizi
arsipel
Üye
Üye
 
İletiler: 116
Kayıt: Pzr Nis 06, 2008 19:22

İletigönderen sevdayelleri » Prş Ara 18, 2008 17:52

Tartismadan daha cok Gökcekin cenesini dinledik... Kilicdaroglu da, Dündar da gercekten iyi dayandilar bu adama. Gerci hicbir sey degismez... Yine gelecek Ankaraya. Halkimizin oyu, biraz da hayali secmenlerin oyu... Kurtulus yok..
Ne günlere kaldik ey gazi hünkar... Esek vezir oldu, katir mühürdar...
Kullanıcı küçük betizi
sevdayelleri
Üye
Üye
 
İletiler: 100
Kayıt: Çrş Tem 09, 2008 3:06

İletigönderen asimerter » Prş Ara 18, 2008 19:15

ik2 yazdı:
sevdayelleri yazdı:Yine gelecek Ankaraya. Halkimizin oyu, biraz da hayali secmenlerin oyu... Kurtulus yok..

Şimdilik ciddi bir kamuoyu araştırması yok, dolayısıyla umutsuz olmanıza gerek yok iktidarlarda bunu arzular. Diğer yandan demokraside halkın oyu ne derse saygı duymak gerekir.

Bana göre bu tartışmadan ne akp, ne de chp galip gelmiştir. Akpnin ne olduğunu kendime göre biliyorum o yüzden tercih etmiyorum diğer yandan chpnin de ondan aşağı kalır yanı olmadığını biliyorum onuda tercih etmiyorum. Bu oturumda da şunu gördüm bir taraf diğer tarafı konuşturmuyor sürekli keserek baskıya alıyor kısacası tribün taktiği kullanıyor, diğer tarafta kimse kusura bakmasın çamur at izi kalsına döndürdü. Süreki yeni iddaları saymaktansa, oturumum başında çıkaracaktı 160€ faturayı bitirecekti.


Gökcekin taktigi karsisindakini delirtmek en yakinindaki de Ugur Dündari zaten....
Kullanıcı küçük betizi
asimerter
Üye
Üye
 
İletiler: 17
Kayıt: Cmt Şub 09, 2008 16:58

İletigönderen sevdayelleri » Prş Ara 18, 2008 19:46

asimerter yazdı:
ik2 yazdı:
sevdayelleri yazdı:Yine gelecek Ankaraya. Halkimizin oyu, biraz da hayali secmenlerin oyu... Kurtulus yok..

Şimdilik ciddi bir kamuoyu araştırması yok, dolayısıyla umutsuz olmanıza gerek yok iktidarlarda bunu arzular. Diğer yandan demokraside halkın oyu ne derse saygı duymak gerekir.

Bana göre bu tartışmadan ne akp, ne de chp galip gelmiştir. Akpnin ne olduğunu kendime göre biliyorum o yüzden tercih etmiyorum diğer yandan chpnin de ondan aşağı kalır yanı olmadığını biliyorum onuda tercih etmiyorum. Bu oturumda da şunu gördüm bir taraf diğer tarafı konuşturmuyor sürekli keserek baskıya alıyor kısacası tribün taktiği kullanıyor, diğer tarafta kimse kusura bakmasın çamur at izi kalsına döndürdü. Süreki yeni iddaları saymaktansa, oturumum başında çıkaracaktı 160€ faturayı bitirecekti.


Gökcekin taktigi karsisindakini delirtmek en yakinindaki de Ugur Dündari zaten....


Dediklerinize katiliyorum. Ama umut konusunda nasil umutlu olalim ki? Ülkemizin genel gidisati maalesef bu yönde degil.

Evet CHPnin de ne oldugu belli. Ama icimiz yansa da yine CHPye oyumuzu vermek zorundayiz. Artik temel degerler tartisilir oldu. En azindan Cumhuriyeti, Atatürkü ve Laik düzeni önce kurtaralim... Yok, alternatif yok. Kime verecegiz? Birlesin sagdakiler, soldakiler; ciksinlar adam gibi bir sloganla, sürüklesinler kitleleri... Nerede? Kendi kendilerini yiyip bitiriyorlar... CHP ile DSPnin ne farki var? Bölündükce bölündüler... Sonra basimiza bunlarin gelmesine sebep oldular.

Sözün özü ben sahsen bu yapida cok da umutlu degilim. Bize düsen görev, tek kalana kadar degerlerimizi Atatürkün Türkiyesini ve Cumhuriyetimizi savunmaktir.

Halkimiz Melih Gökcegin ne iddialarini, ne de kendisina isnad edilenlere bakiyor... Adam "Müslüman" diyor... Zihniyet budur.
Kullanıcı küçük betizi
sevdayelleri
Üye
Üye
 
İletiler: 100
Kayıt: Çrş Tem 09, 2008 3:06

bazi insanlar liyakatin rahmeti ile,bazi insanlar da hakkin

İletigönderen neseikbal » Prş Ara 18, 2008 23:21

bazi insanlar liyakatin rahmeti ile,bazi insanlar da hakkin rahmeti ile bulunduklari mevkileri terk etmek zorunda kalirlar... yoksa dunyada tum krallar olumsuz olurdu ve ortaligi firavunlar sarardi......
o gune kadar ya deve ya deveci olur...dert etmeyin deveye okuma ogretmek zorunda kalmayacaksiniz der nasrettin...ve deveci ölür
Kullanıcı küçük betizi
neseikbal
Üye
Üye
 
İletiler: 3
Kayıt: Cmt Kas 15, 2008 23:52

İletigönderen Panzehir » Cum Ara 19, 2008 15:57

Bıraksınlar bu ayak takımı oyunlarını.. Danışıklı Dövüş filminin devamıydı bu, millet de uyumaya, şu galip geldi, şunun çenesi düştü, şu şunu konuşturmadı demeye devam etsin, 6 gözlük de parayı götürsün...

Gün gelir devran döner
Adımıza türküler söylenir bu şehirde!..
...
Kullanıcı küçük betizi
Panzehir
Site Yöneticisi
Site Yöneticisi
 
İletiler: 3483
Kayıt: Pzr Şub 18, 2007 20:02

İletigönderen Pınar » Cmt Ara 20, 2008 9:51

Melih Gökçek, Kılıçdaroğlu’nun gündeme getirdiği "354 milyarlık faturayı" reddetti ve bu fatura için hiçbir ödeme yapmadığını açıkladı. Ancak faturada, 54 milyar liralık KDV de yer alıyor. SESAR şirketinin ödenmeyen bir fatura için Maliye’ye 54 milyar lira KDV vermesi ise kuşkulu bulunuyor.




Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek, CHP Grup Başkanvekili Kemal Kılıçdaroğlu’nun gündeme getirdiği ‘’354 milyarlık faturayı’’ reddetti ve bu fatura için hiçbir ödeme yapmadığını açıkladı. AKP ve Genel Başkan Recep Tayyip Erdoğan’ın aleyhinde de kamuoyu araştırması yapıldığı görülen faturada, 54 milyar liralık KDV de yer alıyor.

Gökçek bu fatura için ödeme yapmadığını öne sürerken, SESAR şirketinin ödenmeyen bir fatura için Maliye’ye 54 milyar lira KDV vermesi ise kuşkulu bulunuyor. Gökçek’in savunmasına göre, SESAR Gökçek’ten 300 milyar lirayı tahsil edemediği halde Maliye’ye 54 milyar KDV ödüyor. Ancak Gökçek "Parası ödenmeyen bir fatura içim Maliye’ye KDV ödenir mi?" sorusuna da ‘’Ben bilemem, belki de KDV de ödenmemiştir’’ dedi. Gökçek bu faturanın SESAR tarafından emrivaki biçimde önüne getirildiğini kendisinin bir araştırma talebi ve danışmanlık hizmeti istemediğini de belirterek "Reddettim ve ödemedim" dedi.

EVİNDEN ÇIKTI
Kemal Kılıçdaroğlu, Ergenekon davası dosyasında, Gökçek’in SESAR adlı danışmanlık firmasına Başbakan Tayyip Erdoğan hakkında araştırma yaptırmak için 354 milyar (354 bin YTL) lira ödediğini gösteren bir faturayı açıklamış ve "Bunun 54 milyarı KDV. Bu fatura doğru. Gökçek, bu parayı fiilen ödedi" demişti. Kılıçdaroğlu’nun bahsettiği fatura 13.06.2003 tarihini taşıyor. Faturanın açıklamalar bölümünde, alt alta sıralanmış şu ifadeler yer alıyor:

- Danışmanlık Ücreti. (Ağustos 2002-Ocak 2003, 6 ay): 216.457.627.100 TL.
- AKP Başkanı R.T. Erdoğan’ın Tutarsızlıkları Araştırması : 18.038.135.590 TL.
- AKP’nin İktidara Gelmesi Nasıl Önlenir Araştırması: 24.050.847.450 TL.
- R.T. Erdoğan İktidara Geldiğinde Nasıl Yıpratılır Araştırması: 42.088.983.050 TL.
- Toplam: 300.635.593.100 TL.

KDV: 54.114.406.650 TL
Genel Toplam: 354.749.999.350 TL."

SESAR (Siyasi Ekonomik, Sosyal Araştırmalar ve Strateji Geliştirme Merkezi) Başkanı İsmail Yıldız, Ergenekon kapsamında terör örgütüne üye olma, askeri itaatsizliğe teşvik gibi suçlardan tutuklanmıştı.Bu fatura da Yıldız’ın Ankara’daki evinde bulunmuş ve Ergenekon davasının 22. Klasörüne konulmuştu.

Gazeteport
Halk tarafından devlete "Sen bana hizmet etmek için varsın, bunun ötesinde senin bir anlamın yok" dendiğinde herşey yoluna girecektir...

(Osman Pamukoğlu)
Kullanıcı küçük betizi
Pınar
Üye
Üye
 
İletiler: 1380
Kayıt: Çrş Haz 06, 2007 7:47


Şu dizine dön: Genel - Güncel Konular

Kİmler çevrİmİçİ

Bu dizini gezen kullanıcılar: Hiç kayıtlı kullanıcı yok ve 6 konuk

x