Kendinizi kandırmayın! / Levent BULUT

Kendinizi kandırmayın! / Levent BULUT

İletigönderen Oguzhan34 » Pzr Tem 15, 2018 9:00

"Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi"nde daha önce 21 olan bakanlık sayısı, bazı bakanlıkların birleştirilmesiyle 16'ya düşerken, Başbakanlığa bağlı kurumlar Cumhurbaşkanlığına bağlandı. Bununla birlikte birçok kurumun görev ve yetkileri tekrar belirlenirken, yeni kurumları oluşturmak için de düzenlemeler yapılıyor. Bunlardan biri de yerel bir kredi derecelendirme kuruluşunun oluşumuna imkân sağlayan düzenleme.
Yani son yıllarda AKP iktidarında sık sık duyduğumuz "kendi kredi derecelendirme kuruluşumuzu açarız" söylemi bu düzenlemeyle gerçek olacak...
***
Önce şu konuya bir açıklık getirelim: Kredi derecelendirmesi; bir kişi, kurum veya ülkenin tüm finansal, ekonomik ve mali yükümlülüklerini yerine getirme kapasitesine dair tespit, gözlem ve analizlerin ifade edilmesidir. Bu derecelendirmeler, uzmanlaşmış kuruluşlar tarafından ve genel olarak malî geçmiş, cari varlık ve cari borçlar incelenerek yapılıyor. Bugün günümüzde Moody's, Standard & Poor's ve Fitch Ratings gibi firmalar sektörün hâkim kuruluşları olarak göze çarpıyor.
***
Yabancı yatırımcıları ülkelerine getirmeye çalışan devletler, "uluslararası" kredi derecelendirme kuruluşlarıyla irtibata geçmek zorunda. Aynı şekilde sermaye sahipleri de, başka bir ülkede yatırım yapmak için o ülkenin küresel göstergelerine ihtiyaç duyuyor.
İşte burada devreye kredi derecelendirme kuruluşları giriyor.
Şirketler ya da ülkeler, kendi istekleriyle bu kredi derecelendirme kuruluşlarıyla bir değerlendirme anlaşması yapıyor ve müşterileri oluyorlar.
Bu kuruluşlar ise bir ülkenin kredi notunu belirlerken de bazı kriterler uyguluyorlar. Meselâ; ülke ekonomisinin esnekliği, büyüme potansiyeli, ekonomik ve siyasî istikrarı, dış politika gelişmeleri, Merkez Bankası'nın bağımsızlık derecesi gibi değerlendirmelere bakıyorlar.
***
İşte bu kredi derecelendirmesi de bir ülkenin kredibilitesine dair bilgi sunuyor ve uluslararası yatırımcıya yol gösteriyor. Derecelendirme kuruluşlarının ileriye dönük görüşleri, bir ülkede uzun veya kısa vadeli yatırım ve iş kararları vermekte olan yatırımcıları yönlendiriyor. Türkiye'nin kredi notu süreci 1991 yılında başladı. O zamandan bugüne kadar da uluslararası kredi derecelendirme kuruluşları tarafından değerlendiriliyor.
***
Şimdi bu bilgilerin ışığında bakarsak sizce yerli ve millî bir kredi derecelendirme kuruluşu ne işimize yarayacak?
Bu kuruluş uluslararası arenada kendine müşteri bulabilir mi bilmiyorum fakat Türkiye'ye vereceği notu az çok tahmin edebiliyorum. Bu durum kendi kendine gelin güvey olmak demek değil de nedir? Arkadaş! sen bu kuruluşla tüm notlarını yükseltsen kimi inandırabilirsin? Belki sadece kendi vatandaşını... Fakat bu bir işe yaramaz ki. Yabancı yatırımcı senin kendi kendine verdiğin puana değil, uluslararası diğer kredi derecelendirme kuruluşlarının notuna bakar.
O kuruluşlardaki oranla, kendi kendine verdiğin oran arasında fark varsa, paradan para kazananlar bu notu yutmaz.
Yutmuyor da.
Sen çıkıyor ekonomide yüzde 7 rekor büyüdük diyorsun.
Dini imanı para olan babalar inanmıyor, gelmiyor.
Meselâ; Türkiye'ye uluslararası net doğrudan yatırım girişi ocak-nisan döneminde geçen yılın aynı dönemine kıyasla yüzde 21,9 azalmış.
Madem büyüyoruz yatırımcı neden gelmiyor?
Dış güçlerin siyasi kararları demeyin sakın.
Zira parasına para katacak olan büyük sermaye sahipleri, senin ülkenin diline, dinine bakmaz.
Bugüne kadar bakmadı da.
AKP iktidarı boyunca son 2-3 yıl hariç, yabancı yatırımcının Türkiye'ye ilgisi hep yüksek olmuştu.
Bunu kimse inkâr edemez.
Fakat artık istatistiklere göre yabancının ilgisi azaldı.
***
Kurulacak olan yerli ve millî kredi kuruluşu, dışarıdan borç bulabilmek için kurulan "Varlık Fonu" gibi bir işe yaramayacaktır.Ha yarayacak olsa, o zaman her ülke kendi kredi kuruluşunu kursun, sonra kendine bassın artı puanları, ardından yabancılara bak diğer kuruluşlar siyasî karar veriyor ama bizim yerli kuruluşumuzun bize puanı yüksek deyip yatırımcı çeksin. Var mı böyle bir dünya!Hadi sen kendine istediğin puanı yazdın diyelim. Ya diğer kuruluşlar ne olacak? Bu kredi kuruluşları müşterileri olan yatırımcıları yanlış yönlendirmek istemeyeceği için, sen kendine istediğin notu ver, ekonomin iyi değilse notunu yükseltir mi sanıyorsun?
***
Olayın özü şu kardeşim; dini imanı para olan yabancı para babaları risk görmezse, yatırım yaparken gelip sana sormaz. Yatırımını yapacaksa yapar, parasına para katar ve kazanmasına bakar. Bu yüzden kendinizi kandırmayı bırakın artık.
Levent BULUT
Kullanıcı küçük betizi
Oguzhan34
Üye
Üye
 
İletiler: 214
Kayıt: Cmt Eyl 08, 2012 0:34

Şu dizine dön: Gazete Köşe Yazarları

Kİmler çevrİmİçİ

Bu dizini gezen kullanıcılar: Hiç kayıtlı kullanıcı yok ve 0 konuk

x