Kılıç’a Düşen...

Kılıç’a Düşen...

İletigönderen kaye » Pzt Ara 29, 2008 10:56

GÜNDEM


MUSTAFA BALBAY


Kılıç’a Düşen...




Yazı aramızda, konu Anayasa Mahkemesi olunca, ister istemez “Aman mahkemenin yüceliğine gölge düşürecek bir yorumda bulunmayalım” kaygısına giriyoruz. Anayasa Mahkemesi, parlamenter sistemin denge taşı... Daha üstte bir kurum yok. Hem demokratik ortamın en sağlıklı biçimde sürmesini sağlama işlevi var hem de iktidarların çıkardığı yasaların anayasaya uygunluğunu denetleme görevi var.



Mahkemenin kararları sık sık tartışma konusu oluyor. Bunu da yadırgamamak gerekir. Çünkü verdiği karar bağlayıcı!



Bunca çok yönlü davaya karşın, Anayasa Mahkemesi’nin kararları evrensel hukuk anlayışına uygun oldu. Türbandan parti kapatmaya kadar, Türkiye’nin hem içinde hem dışında etkiler yaratan kararlar Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) tarafından da kabul gördü.



Geçmişte de mahkeme üyelerinin birbirleriyle ya da üyelerin başkanla farklı düşündüğü durumlar oldu. Bunlar gerekçe yazımlarına yansıdı. Ancak hiçbir zaman kamuoyu önünde mahkemenin güvenilirliğini sarsacak bir gerilim ortaya çıkmadı.



Ta ki Haşim Kılıç’ın başkanlığına dek...



*****************



Kılıç, yerel seçimler öncesinde nüfusu iki binin altında olan belediyelerin kapatılmasına ilişkin çıkışlarıyla sadece kendisine olan güvenin sarsılmasına neden olmadı, mahkemenin yüceliğini de tartışma konusu yaptı.



Kılıç’ın başkanlığında dikkamizi çeken noktaları maddeleyelim:



1- Mahkemenin gündemini belirleme yetkisi başkanda. Kılıç’la birlikte öncelik kriterleri belirsiz hale geldi. Örneğin, 1 Ekim’de yürürlüğe giren, sağlıkta ciddi değişiklikler getiren yasa, aylardır mahkeme gündemine alınmıyor. Aynı yasa daha önce mahkeme önüne gelmiş iptal edilmişti. Mahkeme kararları geriye işlemediği için bu aşamadan sonra iptal etse de uygulamada önemi kalmayacak.



2- AKP davası 4 ayda sonuçlanırken, DTP davası bir yılı aşkın süredir devam ediyor. Yerel seçime giderken DTP kararının çok kritik bir anda alınması halinde doğacak sonuçlar Türkiye’yi nasıl bir ortama sürükleyecek, belli değil.



3- AKP davasında 10’a 1 kalan Kılıç, dava sonucunu açıklarken uzun uzun siyasi yorum yapma gereği duydu.



4- 10 Kasım 2008’de Bilkent Üniversitesi’ndeki sempozyumda, anayasanın devletin temellerini tanımlayan değiştirilemez maddelerinin de değiştirilebileceğine ilişkin tavır koydu.



****************



Kılıç’ın son çıkışına yukarıdaki maddeler ışığında baktığımızda ortada çok da şaşılacak bir durum yok!



Kılıç’ın geçen haftaki görünümü de özetleyelim:



1- Mahkeme üyelerinden habersiz yazılı açıklama yaptı. Mahkeme tarihinde ilk kez üyeler başkana tavır koydu.


2- Anayasa Mahkemesi gibi yüksek yargı statüsündeki Danıştay’ı, anayasayı ihlal etmekte itham etti. Danıştay buna sert bir yanıt verme gereği duydu.



3- Yüksek Seçim Kurulu’nu fiilen yönlendirmeye girişmiş oldu; geri tepti.



4- Gösterdiği tepki Erdoğan’ın tepkisiyle örtüşmüş oldu.



5- Danıştay, bir anlamda hak genişletmesi yaptı. Daha önce mahkemeye gitmemiş belediyelere de bu hakkı tanıdı. Kılıç, apar topar açıklama yaparken tavrını özgürlüklerden yana değil, hak kısıtlamasından yana koymuş oldu.



Tablo ortada... Anayasa Mahkemesi’nde ikili bir güvensizlik sorunu oluştu:



1- Mahkeme üyeleriyle başkan arasında.



2- Mahkeme ile öteki yargı kurumları arasında.



Kılıç’a düşen, mahkemenin saygınlığını yeniden sağlamak için istifa etmektir!



ankcum@cumhuriyet.com.tr
Kullanıcı küçük betizi
kaye
Üye
Üye
 
İletiler: 1036
Kayıt: Pzr Oca 06, 2008 0:57

İletigönderen bozkurtlar diyari » Pzt Ara 29, 2008 11:14

Zaten basli basina bir facia bunun buraya getilirmesi.
Söylentilere göre bu zat ib-da c'nin üyesiymis.
Bu mirasi bizlerede Tarikatci özal birakmisti
Sanki memlekette hukukcu kalmamistiya....
Adam düsünün hukukcu bile degil yav...
Ticaretci buda orasini babalar gib satiyor( pardon)karistiriyor.
TÜRK GENÇLİĞİNİN ANDI !!!

EY TÜRK'ÜN BÜYÜK ATASI GAZI MUSTAFA KEMAL ATATÜRK !!!

Her zaman, her yerde ve her durumda Atatürk ilkelerinden ayrılmayacağımıza, çağdaş uygarlığa geçmek için bütün zorlukları yeneceğimize namus ve şeref sözü verip, kendimizi büyük Türk Milletine adarız.
Kullanıcı küçük betizi
bozkurtlar diyari
Üye
Üye
 
İletiler: 570
Kayıt: Cum Ara 19, 2008 11:27

İletigönderen Türk-Kan » Pzt Ara 29, 2008 14:48

Murat Culcu güzel bir espri yapti biraz evvel. :)

Kilic'in italyancasi nedir, bilen var mi?
Türk Genci, devrimlerin ve cumhuriyetin sahibi ve bekçisidir. Bunların gereğine, doğruluğuna herkesten çok inanmıştır. Yönetim biçimini ve devrimleri benimsemiştir.

Bunları güçsüz düşürecek en küçük ya da en büyük bir kıpırtı ve bir davranış duydu mu, "Bu ülkenin polisi vardır, jandarması vardır, ordusu vardır, adalet örgütü vardır" demeyecektir. Elle, taşla, sopa ve silahla; nesi varsa onunla kendi yapıtını koruyacaktır.
Kullanıcı küçük betizi
Türk-Kan
Kuvva-i Milliye
 
İletiler: 6735
Kayıt: Pzt Şub 19, 2007 20:56

İletigönderen taironas » Pzt Ara 29, 2008 15:06

Merhabalar ,

Bizde istifa mekanizması mı Var ki ?

- Onlarca bebek öldü o yavruların acısı dinmeden Sağlık Bakanı : Ben Ne yaptım ki İstifa edecekmişim dedi?
- Rtük Başkanı Zahit Akman (Malum Deniz Feneri vs...)
- Anayasa Mahkemesi Başkanı Haşim Kılıç (İktisat Mezunu Hukukla alakası bile yok ama En Önemli yerin başında üstelik
hareketleri sizlercede malum "istifa etmeyi gerektirecek bişey yok" dedi

Yani istifa ne zaman kırmızı kar yağar ozaman olur , siz bakmayın Akp den istifa edenlere onlar soğutuluyor tekrar görev verilecek onlara , asıl mesele halk çok sus pus , Bebekler ölür susarlar , ekranlara vatan hainleri dolar RTÜK bişe yapmaz susarlar , Anayasa mahkemesi İktisatcı başkanla yöneltilir sen Diploma ve eğitim bakımından yetersiz demez sadece bakarlar ve susarlar ,

Gelde düşünme acımasızcada olsa "insan hakettiği gibi yönetilir " cümlesini hatırlama herşeye susup bane ne ya diyene başka nasıl yönetim gerekir zaten ?

saygılar
TÜRKİ CUMHURİYETLERİ DEMEYELİM : TÜRK CUMHURİYETLERİ DİYELİM

ORTA ASYA DEMEYELİM : TÜRKİSTAN DİYELİM
Kullanıcı küçük betizi
taironas
Üye
Üye
 
İletiler: 142
Kayıt: Pzt Nis 28, 2008 3:21
Konum: TÜRKİSTAN

İletigönderen maydonos » Pzt Ara 29, 2008 18:47

istifa mekanizmasimi?bu mekanizma insanin vicdanindadir degerli arkadaslar.onur gurur nedir?biliyorsunuz sanirim.bunun icin ayri bir mekanizmaya gerek yotur.bu bir ahlak meselesidir.bizim toplumumuz maalesef bu degerleri bilmiyor.hirsizsan yalanci isen akilli ve itibarlisin.iyi kalpli ve adam gibi adamsan enayisin.bu degerleri biz hic yasamadik onur gurur..olmayan olgular bunlar, olmayincada yasanmaz..biz kotuyu seven toplum durumundayiz.iyilerimizin degerini bilmiyoruz..akp bana toplu halde gecmisteki osmanli yonetimlerini animsatiyor.biz toptan hastalikli bir toplumuz.bu hastaligi iyi hale getirecek bizi toparlayacak Ataturk gibi bir lidere ihtiyacimiz var...yada iyi bir tokat gerek bu topluma belki kendine gelir..
Resim


Ne MuTLu TüRkÜm DiYeNe
Kullanıcı küçük betizi
maydonos
Üye
Üye
 
İletiler: 1651
Kayıt: Çrş Haz 04, 2008 1:53


Şu dizine dön: Gazete Köşe Yazarları

Kİmler çevrİmİçİ

Bu dizini gezen kullanıcılar: Hiç kayıtlı kullanıcı yok ve 2 konuk

x