Kimi liyakatsizlikten, kimisi adaletsizlikten şikâyetçi; eğitimli gençler, dönmemek üzere yurt dışına çıkma planı yapıyor

Genel & Güncel Konular

Kimi liyakatsizlikten, kimisi adaletsizlikten şikâyetçi; eğitimli gençler, dönmemek üzere yurt dışına çıkma planı yapıyor

İletigönderen İlteriş Kağan » Prş Eki 14, 2021 1:06

Eğitimli binlerce genç dönmemek üzere yurt dışı planı yapıyor. Ayrılma kararlarının arkasında birçok neden var: “Toplumsal barış ve huzur ortamının zayıflığı, siyasi ve ekonomik belirsizlik, gelecek kaygısı ve kendilerini geliştirebilecek imkanların az olması”

Türkiye’de doğup büyümüş, eğitimini burada almış fakat geri kalan hayatını yurt dışında geçirmek isteyen gençlerin sayısının giderek arttığı bir sır değil. Bu düşüncede olan gençlerin bazıları ülkedeki siyasi, toplumsal ve ekonomik durumdan yakındığı; bazılarıysa kariyerlerini yurt dışında daha ileriye taşıyabileceklerine inandığı için ülkelerinden ayrılıyor.

Prof. Dr. İlber Ortaylı da verdiği bir röportajda gündemde olan bu konu üzerine “Dışarıya göçmeyin. Vatanınızda kalın, Türkiye’de kalıp işleri düzeltmeye katkıda bulunun’’ diyerek gençlere tavsiyede bulunmuştu. Prof. Dr. Ortaylı’nın bu yorumu özellikle sosyal medyada tartışması konusu oldu. Kimi destekledi, kimi ise karşı çıktı. Bu tartışma üzerine hayatlarını yurt dışında kurmak isteyip bavulları hazır bekleyen ve halihazırda bu hayaline kavuşmuş gençlere gitme sebeplerini, gelecek planlarını ve bir gün Türkiye’ye dönmek konusunda ne düşündüklerini sorduk. Kimi “Mesleğimi Türkiye’de geliştirebilecek imkan yok” dedi. Kimi yaşam şartlarından şikayet ederek düzelmesi konusunda ümidini kaybettiği için gitmeye karar verdiğini söyledi. Kimi ise liyakat, öngörülemezlik, adaletsizlik, değer görmeme gibi sorunlara işaret etti. İşte onların ağzından yurtdışına gitme hikayeleri…

Resim
Ayça Meriç Çelik

Türkiye’ye olmasa da dünyaya katkım olur

Ayça Meriç Çelik (23), Hacettepe Üniversitesi Bilgisayar Mühendisliği mezunu

Mezun olduktan sonra bir sene boyunca Türkiye’de özel sektörde çalışırken bir yandan da yurt dışında yaşamak için hazırlıklarımı yaptım. Ağustos 2021’de Londra’daki Palantir şirketinde yazılım mühendisi olarak işe başlayacağım. Yurt dışına gitmedeki asıl sebebim toplumdaki huzursuzluk ve ülkede bir öngörülemezliğin hakim olmasıydı. Olumlu haberlerin olumsuzlar arasında kaybolması beni çok bunalttı. Diğer büyük beklentim ise işlerde liyakate daha çok dikkat edilmesi ve toplumsal hayatın daha düzenli ve sistemli ilerlemesi. Ayrıca kariyerimi yurt dışında daha iyi bir noktaya taşıyabilme imkanım olacak. “İleride ülkene dön, buraya faydan dokunsun’’ sözlerini çok fazla duydum. Ben de doğduğum ülkeye faydam dokunsun isterim ama orada kalarak belki Türkiye’ye değil ama dünyaya ve insanlığa da bir katkı sunabiliriz.

Resim
Gülen Özcan

Rektör atama olayı bende kırılma yarattı

Gülin Özcan (23), Boğaziçi Üniversitesi Sosyoloji Bölümü

Daha iyi bir eğitim almak için yurt dışına gitmek, orada yaşamak istiyorum. Bu zaten kendimi bildim bileli aklımda olan bir şeydi fakat üniversitemize rektör atanması olayından sonra yaşananlar bu kararımın tuzu biberi oldu. Sene sonu itibarıyla İsviçre, Cenevre’de yüksek lisansıma başlayacağım. Bir gün kendimi geliştirdiğimde ülkeme katkım olmasını isterim, fakat o gün ne zaman gelecek bilmiyorum. Türkiye’nin toplumsal ve ekonomik olarak içinde bulunduğu durum, gelecekte ne olacağının belirsiz olması beni bu konuda cevapsız bırakıyor.

Türkiye’ye dönmek bir adım geri atmak gibi

Berfin Şimşek (26), Koç Üniversitesi Elektrik-Elektronik Mühendisliği ve Matematik mezunu
Resim
Mezun olduktan sonra akademik kariyerimi devam ettirmek üzere İsviçre, Lozan’a geldim. Şu anda École Polytechnique’te doktora yapıyorum. Düzenli bir hayatım, üretken olabildiğim bir işim var. Beklentilerimin karşılandığını söyleyebilirim. Türkiye’ye dönmek bir adım geri gitmek olacakmış gibi hissediyorum. Mesleğimden dolayı bir katkım olacaksa nerede olursa olsun düşüncesindeyim; bu Türkiye de olabilir İsviçre de olabilir. Kendimi böyle bir zorunluluğa sürükleyip kişisel mutluluğumu es geçmek istemiyorum ve bu benim en doğal hakkım.

Hayallerimi ülkemde çalışarak yakalayamam

Yiğit Barkın Ünal (23), Hacettepe Üniversitesi Bilgisayar Mühendisliği mezunu
Resim
Londra’daki Bloomberg şirketinden yazılım mühendisi olarak çalışma teklifi aldım, Ağustos ayında işe başlayacağım. Dünyayı gezmek için çalışıyorum. Bu hayalimi gerçekleştirebilecek ekonomik gücü ise Türkiye’de çalışarak kazanamayacağım açık. Yaşam standartları da ortada. Bu sebeple hayatımı yurt dışında kurmayı tercih ettim. Bloomberg’deki işi bulmasam da yurt dışına çıkardım, yüksek lisansıma devam ederdim. Ailem de bu konuda benimle aynı fikirde zaten.

Fırsat bulmuşken niye geri döneyim?

Aydın Ulu (23), Galatasaray Üniversitesi Hukuk Fakültesi son sınıf öğrencisi
Resim
Ağustos’ta Johns Hopkins Üniversitesi’nde (ABD) Uluslararası İlişkiler yüksek lisansına başlayacağım. Yurt dışı hayalim vardı ancak ülkenin özellikle son yıllardaki genel huzursuzluğundan dolayı kararım netleşti. Prof. Dr. İlber Ortaylı üniversitede hocamdı, kendisi ‘Vatanınızda kalın’ diyor, bazıları da ‘Orada birkaç yıl kal, sonra ülkene hizmet etmeye dön’ diyor. Yurt dışında kaliteli bir hayat sürmek için fırsat bulmuşken neden geri döneyim? Benim ve yaşıtlarımın ülkeye bir borcu olduğunu düşünmüyorum. Elbette buna katılmayan arkadaşlarıma da saygılıyım ama kimsenin bu düşüncemden dolayı beni yargılamaya hakkı yok. Ancak bir gün Türkiye’de emeklerimin karşılığını alabileceğimi bilsem dönerim. Ülkemle bir sorunum yok ki. İstanbul yaşamayı en çok sevdiğim ve yakın arkadaşlarımın olduğu şehir, buna rağmen gidiyorum.

Mesleğimi ülkemde yapmak istememem acı

Şule Güneş (24), Marmara Üniversitesi Tıp Fakültesi 6. sınıf öğrencisi
Resim
Bu seneye kadar yurt dışı planım yoktu. Fakat Ankara, Keçiören’deki bir hastanede doktorlara hasta yakınlarının saldırdığını, doktorların ise barikat kurduğunu görünce ‘Ben bu insanlara mı hizmet edeceğim, emeğimin karşılığını nasıl alacağım’ diye düşündüm ve bugün bu noktaya geldim. Mesleği ülkemde yapmak istememem çok acı bir durum. ABD’ye gitmek için sınavlara hazırlanıyorum, mesleğimin orada çok kıymetli olduğunu biliyorum. Orada doktor olmak için o kadar emek harcadıktan sonra Türkiye’ye dönmem herhalde. Ancak eğer bir doktor olarak kendimi burada güvencesiz hissetmesem, emeğimin karşılığını alabileceğimi bilsem geri dönebilirim.

40’a yakın gence Silikon Vadisi’nde iş bulduk

Selim Önal (36), Sabancı Üniversitesi Bilgisayar Bilimi ve Mühendisliği mezunu
Resim
2008’de Sabancı Üniversitesi’nden mezun oldum ve 2010’dan bu yana San Francisco’da yaşıyorum. Salesforce’un sahip olduğu Quip şirketinde grup teknik liderliği pozisyonundayım; 5 farklı takımda toplam 35 kadar mühendisle beraber çalışıyorum, o takımların projelerinin teknik olarak başarılı olmasından sorumluyum. Şu an çalıştığım şirketin sağladığı hem maddi imkanları hem de profesyonel tatmini Türkiye’de şu aşamada bulabileceğime inanmıyorum. Aynı zamanda, toplumsal barışı ve huzuru arttırmalı, siyasi ve ekonomik belirsizlikleri gidermeliyiz ki insanlar geleceklerini ülkelerinde görebilirsinler diye düşünüyorum. Hala kendimi evde hissettiğim ülke Türkiye olsa da bu nedenlerden dolayı, kısa vadede Türkiye’ye dönmeyi düşünmüyorum.

Mayıs 2016’da eğitim ve sosyal hizmet alanlarında çeşitli projeler üreten Kesişen Yollar Derneği’ni kurdum. Bugüne kadar staj bursu programımızdan yaklaşık 40; danışmanlık hizmetimizden ise 300’ün üzerinde öğrenci faydalandı.

Silikon Vadisi’nde çalışmayı hedefleyen gençlere odaklandığımız DevPaths isimli programımız sayesinde ise 40’a yakın gencimiz Silikon Vadisi şirketlerinde iş sahibi oldu. Onlara iş başvurularına hazırlanmasından iş hayatlarına kadar olan süreçte yardımcı oluyoruz.

Hukuk tanınmadığından gitme kararı aldım

Rana Gülnihal Genç (26), Bahçeşehir Üniversitesi Hukuk Fakültesi mezunu
Resim
Kendimi bildiğim bileli farklı ülkelerde yaşamak isteyen biriyim. Hiçbir zaman bir millete, ülkeye ait hissetmedim. Özellikle üniversiteye geçtikten, dünyadan daha çok haberdar olduktan sonra Türkiye’de yaşayarak çok şey kaçırdığımı hissetmeye başladım.

Yasal stajım sırasında izlemek için katıldığım bir duruşmada Uluslararası Af Örgütü’nün ve BM’nin konuyla ilgili raporları okunuyordu; hakim bu raporları okuyan avukata “Geçin bunları, alakasız’’ dedi ve güvenlik görevlilerine söyleyerek onu salondan attırdı. Bu hukukun zerre kadar tanınmadığının ilanıydı benim için. Kırılma anı bu oldu ve ülkemden ayrılma kararı aldım. Bunlar başta bir hukukçu olarak ve temel haklarına sahip, medeni bir şekilde yaşamaya çalışan biri olarak katlanabileceğim durumlar değil.

Şikayet ettiğim şeylerin değişmesi demek aslında Türkiye’nin başka bir ülke olması demek. Bu sebeple bir gün Türkiye’ye döneceğimi, istediklerimi orada bulabileceğimi pek sanmıyorum. Bu yıl sonunda İtalya’daki yüksek lisansım bitiyor, çeşitli dernek ve uluslararası örgütlerde iş arıyorum. İş bulamasam dahi Türkiye’ye geri dönmemek için farklı alanlarda da uzun süre çalışmayı göze alırım. Umarım doğduğum ülkede her şey öngörülenin aksine hızlı bir şekilde düzelir ve geleceği çok daha güzel olur.

Çalışmak için yaşamak mı, yaşamak için çalışmak mı

Sare Genç (26), İstanbul Teknik Üniversitesi Mimarlık Fakültesi mezunu
Resim
Erasmus programı kapsamında İtalya’da 7 ay kaldım. Bu sürede farklı kültürlerle ve insanlara karşılaşmayı, orada yaşamayı çok sevdim. İnsanlar çok mutluydu ve hayat yavaş akıyordu. Böyle kaliteli bir yaşam mümkünken Türkiye’deki hayatımı sorgulamaya başladım. Mimarlık da farklı kültürlerden beslenen bir alan olduğu için yurt dışında bir hayat kurma kararı aldım.

Gitme sebeplerimden biri Türkiye’de mimarlığın hakkıyla yapılmasının sınırlı olması. Aslında bir mimar bina tasarımından daha çok bir yaşam tasarlar. Bu açıdan düşününce odağımızın insan olması gerekiyor fakat ülkedeki rant düzeni bize bu hakkımızı vermiyor. Bir diğer sebep ise iş ve kişisel yaşam dengesinin olmaması. Türkler çalışmak için yaşıyor, Avrupa’daki insanlar ise yaşamak için çalışıyor. Verdiğim emeğin karşılığını alabildiğim bir yerde yaşamak istiyorum. Son sebep ise Türkiye’de kadın olmanın getirdiği bir sürü zorluk… Kendi çevremde dahi güvende hissetmediğim durumlar oldu.

Kendimi kıymetli hissetmek istiyorum

Cihat Toker (23), Galatasaray Üniversitesi Siyaset Bilimi mezunu
Resim
Çevremdeki herkeste olduğu gibi bende de en azından birkaç yıllığına yurt dışına gitme düşüncesi vardı. Erasmus programı ile yurt dışına gidip oradaki hayatı gördüğümde de kendi kendime “Ne rahat hayatlar varmış’’ dedim ve planımı yapıp uyguladım. Bunun için ilk adım olarak Fransa’nın güneyindeki Aix-en-Provence şehrindeki Sciences Po’da burslu bir şekilde okumaya gideceğim.

İlber Hoca ülkemizde kalmamızı, sorunları çözmek için emek harcamamızı tavsiye ediyor ancak ümit kıran, heyecanımı törpüleyen olaylar yaşadığım için bu kararı aldım.

Bir iş görüşmemi unutamıyorum, 2 yabancı dil istiyorlar; ben de 3 dil var ama önerdikleri maaş asgari ücret. Ayrıca size iş görüşmelerinde gelecekle ilgili de bir projeksiyon çizilmiyor. Böyle bir adaletsizlik olabilir mi? Sanırım yurt dışına gitme kararını almamdaki temel sebeplerden biri de bu; kendini kıymetli hissetmek. Oradaki tecrübem bana bunu yaşatmıştı.

Almanya’da doktora saldırı hayal bile edilmez

Elif Beyza Uçar (26), Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi mezunu
Resim
Birinci sınıftan itibaren yurt dışına gitme hayalim vardı. Ancak birkaç sene sonra, üst dönemimdeki arkadaşların staj dönemlerindeki nöbetlerde ne kadar çok çalıştığını gördüğümde nihai kararımı verdim. Arkadaşlarım TUS sınavına çalışırken ben Almanca öğrenmeye başladım. Bir yılın sonunda orada çalışmaya yetecek kadar Almancam olmuştu. Son sınıfta Erasmus+ programı sayesinde 12 aylık stajımın 10 ayını Almanya’da yaptım. Almanya’da çalışmak için ise 2 önemli sınav bulunuyor; birine tıbbi dil sınavı, diğerine de doktorluk lisansı diyebiliriz. 2. sınav 12 saat süren, tıp eğitimi boyunca öğrendiğimiz her şeyin sorulduğu bir sınav. Bunlarda başarılı olunca Almanya, Stuttgart’taki bir hastanenin radyoloji bölümünde çalışmaya başladım. Almanya’da diğer mesleklere göre çok fazla para kazanmıyor doktorlar ancak burada hasta yakınlarının doktora saldırması gibi bir durum hayal bile edilemez. Burada doktor olmaktan memnunum ve dönmeyi düşünmüyorum. Yaşlandığımda deniz kenarındaki bir evde tatil yapmak için Türkiye’ye gelebilirim…

Ülkeme dönmek için uygun zemin yok

Ömer Doğancı (27), Galatasaray Üniversitesi Hukuk Fakültesi mezunu
Resim
Üniversite hayatıma başladığımda aklımda sadece birkaç yıllığına yurt dışına çıkmak vardı, ancak mezun olduktan sonra burada bir hayat kurmayı istedim. Yüksek lisans yapmaksa bunun ilk adımı olarak görülüyordu ve ben de bu yoldan gittim. Şu an kazandığım burs programı kapsamında University of Bristol’de şirketler hukuku alanında yüksek lisans yapıyorum. Doğduğum ülke olmasına rağmen Türkiye öyle bir hale geldi ki, İngiltere benim için daha öngörülebilir bir yer oldu. Elbette bir gün dönüp ülkeme katkı sunmak isterim fakat Türkiye’de bunun için uygun bir zemin yok. Tamam, Türkiye’de avukatlık mesleği ile ev ve araba alabilir, rahat bir yaşam sürebilirdim. Ancak burada çok büyük ihtimalle avukatlık yapamayacağım, daha sıradan bir isme sahip olacağım. Tüm bunlara rağmen şu an İngiltere’deyim. Çünkü kendi potansiyelimi burada kullanabileceğimi biliyorum.

“Apple’da yazılım mühendisi olarak çalışacağım’’

Boran Yıldırım (25), Bilkent Üniversitesi Bilgisayar Mühendisliği mezunu
Resim
Ankara TED Koleji’nden, sonrasında Bilkent Üniversitesi Bilgisayar Mühendisliği’nden mezun oldum. Şimdiyse ABD’deki Northeastern Üniversitesi’nde master yapıyorum. İki yıldır buradayım. İki hafta sonra Apple’da yazılım mühendisi olarak çalışmaya başlayacağım.

Yurt dışında benimle aynı alanda çalışan bir tanıdığımın dediklerinden etkilendim. Teknolojinin en güçlü olduğu yer olan ABD’de yaşamak, kariyerimi orada ilerletmek istedim. Ailem de bu süreçte beni destekledi, benim için ne yapabilirlerse yapacaklarını söylediler. Onların desteği de bana güç verdi. Bu kararı almak son derece mantıklı olsa da birbirimizden ayrılmak çok zor oldu tabii. Annemin havalimanında beni uğurlarken ağlamasını unutamıyorum. Bunlar yurt dışına giden insanlardan hep duyduğumuz şeyler fakat bizzat yaşaması çok zor.

‘Ne olursa olsun yurt dışına gitmek istiyorum, gemileri yaktım’ diyen biri değildim. Orada daha iyi bir kariyer yapabileceğimi düşündüğüm için gidiyorum. Örneğin bir mühendis olarak oraya gidip Uber şoförlüğü yapmazdım. Sektörümde kendimi geliştirdiğime inandığım yerde Türkiye’ye dönmeyi düşünebilirim.
Aklı Başında Bir Toplum Her 5 Yılda bir Meclisi Ve Yönetimi yenileyen Toplumlardır.
Bir hamalın yükü geçicidir; fakat sahtekâr bir politikacının yükü kalıcıdır çünkü onun dolandırıcılıklarının muazzam yükünü her daim akılsız toplumlar taşımaktadır.
Üçkâğıtçı politikacılar tarafından sürekli olarak kandırılan, tekrar tekrar aldatılan bir millet için hangi sıfat kullanılabilir? Şaşkın? Çok hafif! Ahmak? Yeterli değil! Beyinsiz? Evet, işte tam da sıfat budur! Aptal kalabalıklar, sahtekâr politikacıların en büyük servetidir!
Kullanıcı küçük betizi
İlteriş Kağan
Üye
Üye
 
İletiler: 2100
Kayıt: Cmt Şub 08, 2020 18:53

Re: Kimi liyakatsizlikten, kimisi adaletsizlikten şikâyetçi; eğitimli gençler, dönmemek üzere yurt dışına çıkma planı yapıyor

İletigönderen İlteriş Kağan » Çrş Eki 27, 2021 19:37

Yurtdışına çıkış yapan binlerce doktordan biri...
Video da açıklama kısmında tum bilgiler var. Nasıl çıkılır.

Acı gerçeklerde bugün: Doktorların ve doktor adaylarının ilk hedefi Almanca öğrenmek.
Maalesef durum bu! O çok kıymet verdiğiniz (!) sağlık çalışanları şu an Almanca öğrenmek için çabalıyorlar, daha iyi şartlarda çalışabilecekleri bir ülkede iş bulabilmek umuduyla.

Almanya'da çalışmak #1 - Mühendis
https://www.youtube.com/watch?v=-hHMkIIid1Q

Emin’in Mardin’den Berlin’e uzanan hikayesi. Almanya’da çalışmak #3 - Doktor
https://www.youtube.com/watch?v=U4j2L-5NvE4
Aklı Başında Bir Toplum Her 5 Yılda bir Meclisi Ve Yönetimi yenileyen Toplumlardır.
Bir hamalın yükü geçicidir; fakat sahtekâr bir politikacının yükü kalıcıdır çünkü onun dolandırıcılıklarının muazzam yükünü her daim akılsız toplumlar taşımaktadır.
Üçkâğıtçı politikacılar tarafından sürekli olarak kandırılan, tekrar tekrar aldatılan bir millet için hangi sıfat kullanılabilir? Şaşkın? Çok hafif! Ahmak? Yeterli değil! Beyinsiz? Evet, işte tam da sıfat budur! Aptal kalabalıklar, sahtekâr politikacıların en büyük servetidir!
Kullanıcı küçük betizi
İlteriş Kağan
Üye
Üye
 
İletiler: 2100
Kayıt: Cmt Şub 08, 2020 18:53

Anket sonuçlarına göre gençlerin yüzde 61'i Türkiye'den gitmek istiyor

İletigönderen İlteriş Kağan » Pzr Kas 14, 2021 19:38

İstanbul Ekonomi Araştırma'nın yaptığı araştırmanın sonuçlarına göre; gençlerin yüzde 61'i daha iyi bir yaşam için Türkiye’den gitmek istiyor.
Resim
İstanbul Ekonomi Araştırma, 18-30 yaş arası gençler arasında bir araştırma gerçekleştirdi. Araştırmaya göre "daha iyi bir yaşam için göç etmeyi" tercih edeceklerini söyleyen gençlerin oranı yüzde 61'i buldu.

Üç bin kişi ile yapılan araştırmaya göre gençlerin yüzde 83'ü ailesinin ekonomik durumu ile endişe ederken, yüzde 29'u "Mevcut gelirimle geçinmekte çok zorlanıyorum” dedi. Gençlerin yüzde 31'i, “Mevcut gelirimle ancak geçiniyorum” derken, “Mevcut gelirimle zor geçiniyorum” diyenlerin oranı yüzde 27 olarak belirlendi. Gençlerin sadece yüzde 13'ü geliriyle çok rahat geçinebildiğini ifade etti.

Gençlerin yüzde 54'ü gelecek planları ile hemen her gün meşgul olduğunu açıkladı.

Bunlarla birlikte araştırmaya göre gençlerin yüzde 24'ü daha iyi bir yaşam sürmek için siyasete katılımı tercih ediyor.
Aklı Başında Bir Toplum Her 5 Yılda bir Meclisi Ve Yönetimi yenileyen Toplumlardır.
Bir hamalın yükü geçicidir; fakat sahtekâr bir politikacının yükü kalıcıdır çünkü onun dolandırıcılıklarının muazzam yükünü her daim akılsız toplumlar taşımaktadır.
Üçkâğıtçı politikacılar tarafından sürekli olarak kandırılan, tekrar tekrar aldatılan bir millet için hangi sıfat kullanılabilir? Şaşkın? Çok hafif! Ahmak? Yeterli değil! Beyinsiz? Evet, işte tam da sıfat budur! Aptal kalabalıklar, sahtekâr politikacıların en büyük servetidir!
Kullanıcı küçük betizi
İlteriş Kağan
Üye
Üye
 
İletiler: 2100
Kayıt: Cmt Şub 08, 2020 18:53

Re: Kimi liyakatsizlikten, kimisi adaletsizlikten şikâyetçi; eğitimli gençler, dönmemek üzere yurt dışına çıkma planı yapıyor

İletigönderen MİLLİ KURT ATILIMI ! » Pzt Kas 15, 2021 4:27

Herşey mal mülk herşey para pul, bu hormonlu neoliberal sistemde. İnsanların birbirini ne kadar parası var diye, ne kadar malı mülkü var diye tarttığı bu rüküş neoliberal sistemde, yurtdışında daha refah içinde, ekonomik olarak daha rahat, ve daha çok para ile yaşamak isteyen gençlerimize ne diyeceğiz? Kimse bu ahlaksız ve eşit olmayan sistemi değiştiriyor mu? İnsanın parayla ölçüldüğü bu sistemde yurt dışında daha çok para kazanmak isteyen gençlerimize ne diyeceğiz? Amerikan endüstrisini ve teknolojisini geliştiren Türkiye'nin zeki gençlerine ve onların milyonlarca Amerikalı çoçuklarına ne diyeceğiz? Gel Türkiyeye de bakalım ne kadar malın mülkün ve paran var mı diyeceğiz? Bu neoliberal saçmalık, adına kapiyalism denilen saçmalık, elimizi kolumuzu bağlıyor. Yeterli su ve tarım, ve çimento kaynaklarımız var, bu yüzyıl içinde iki milyar nüfusa çıkamaz isek, bilimin binbir alanında çalışacak milyonlarca dahi mühendis ve bilim adamımız olmaz ise , bu yüzyılı da ıskalıyoruz. Bugün Amerika ile, Avrupa ile başedemeyen bir medeniyet, yükselen medeniyetler ve bilim yarışında iki milyar nüfuslu Çin ve Hindistan ile hiç yarışamaz. Bir an önce sosyo-politik-ekonomik sistemin değişmesi gerekmektedir ! 18 yaşına gelenlere ev, giderler, kreş, eğitim herşey devlet tarafından verilmelidir.
Kullanıcı küçük betizi
MİLLİ KURT ATILIMI !
Üye
Üye
 
İletiler: 291
Kayıt: Çrş Kas 03, 2021 12:10

Re: Kimi liyakatsizlikten, kimisi adaletsizlikten şikâyetçi; eğitimli gençler, dönmemek üzere yurt dışına çıkma planı yapıyor

İletigönderen MİLLİ KURT ATILIMI ! » Pzt Kas 15, 2021 13:18

Bir an önce gençlere ev ve masraflar verilmeli "eşit bölüşüm ve paylaşım" felsefesi gereği. bunun karşılığında devlet özel sektörde iş bulamayanları çalıştıracak. boş oturulmayacak, ya eğitim ya çalışma. yapılması gereken o kadar çok şey var ki, 10 milyon genç işşiz oturmamalı. bir an önce eşit paylaşım felsefesini benimsemeliyiz.
Kullanıcı küçük betizi
MİLLİ KURT ATILIMI !
Üye
Üye
 
İletiler: 291
Kayıt: Çrş Kas 03, 2021 12:10

Kapsamlı beyin göçü raporu gençlerin rahatsızlıklarını gözler önüne serdi

İletigönderen İlteriş Kağan » Sal Kas 23, 2021 10:00

CHP “beyin göçü” raporu hazırladı. İktidar baskısı, kayırmacılık, liyakatsizlik, farklı yaşam tarzlarına düşmanlık, toplum mühendisliği gibi uygulamalardan rahatsız olan gençler, politik ve ekonomik durumun düzelmemesi durumunda ülkelerine geri dönmeyi düşünmüyor.
Resim
CHP, Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu’nun da katıldığı toplantılarda son dönemde Türkiye’yi terk eden gençlerle görüştü. Göç eden gençleri dinleyen CHP, “beyin göçü” raporu hazırladı. Rapora göre iktidarın oluşturduğu “baskı ortamının” yanı sıra “kayırmacılık”, “farklı yaşam tarzlarına düşmanlık” ve “toplum mühendisliği” uygulamaları göçü tetikliyor.

Cumhuriyet'ten Erdem Sevgi'nin haberine göre; CHP Gençlik Politikalarından Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Gökçe Gökçen’in yürüttüğü “Hep Birlikte” projesi kapsamında Kılıçdaroğlu’nun da katıldığı toplantılar yapıldı.

CHP’li Gökçen tarafından hazırlanan raporda, şu bilgilere yer verildi:

- TÜİK verilerine göre 2016’da 69 bin 326, 2017’de 113 bin 326 ve 2018’de 136 bin 740 vatandaş Türkiye’yi terk etti.

- Sosyal Demokrasi Vakfı’nın (SODEV) araştırmasına göre, Türkiye’deki gençlerin yüzde 62.5’i, imkânları olsa yurtdışında yaşamak istiyor.

- Göçmenlerin büyük bölümü 40 yaş altı. İstanbul, Ankara, İzmir, Antalya gibi büyükşehirlerden gidenler iyi eğitimli gençlerden oluşuyor.

"KAYIRMACILIK, YOLSUZLUK"

CHP’nin çalışma yürüttüğü odak grubu gençler, Türkiye’yi terk etme gerekçelerini şöyle sıralıyor:

- Hukuk ve insan hakları ihlalleri, seçimlere ve kurumlara olan güvensizlik.

- İfade özgürlüğünün kısıtlanması, basın özgürlüğü ve sosyal medya üzerindeki baskı.

- Kayırmacılık ve yolsuzluk, liyakate olan inancın kaybolması.

- Toplumsal cinsiyet eşitsizliği ve özellikle kadınların yargı ve kolluk güçleri tarafından yeterince korunduğunu hissetmemesi.

- Yaşam tarzına, kimlik ve tercihlere yönelik hissedilen baskı.

Rapora göre, “Ne olursa Türkiye’ye dönmeyi düşünürsünüz” sorusu yöneltilen gençlerden alınan yanıtlar ise özetle şöyle:

- Refah düzeyinin artma belirtilerini görürsem ülkeme dönüş yaparım.

- Fikir ifade özgürlüğü, cinselliğin tabu olmaması durumu dönmek için yeterli olabilir.

- İktidar gider ve yerine daha liyakate dayalı bir sistem gelirse hemen dönerim.

- Güvenebileceğim bir adalet sistemi bulunduğuna inanırsam ve ülkemizde siyaset, ekonomi ve eğitim alanlarında günden güne pozitif yönde gelişmeler olduğunu görürsem dönerim.
Aklı Başında Bir Toplum Her 5 Yılda bir Meclisi Ve Yönetimi yenileyen Toplumlardır.
Bir hamalın yükü geçicidir; fakat sahtekâr bir politikacının yükü kalıcıdır çünkü onun dolandırıcılıklarının muazzam yükünü her daim akılsız toplumlar taşımaktadır.
Üçkâğıtçı politikacılar tarafından sürekli olarak kandırılan, tekrar tekrar aldatılan bir millet için hangi sıfat kullanılabilir? Şaşkın? Çok hafif! Ahmak? Yeterli değil! Beyinsiz? Evet, işte tam da sıfat budur! Aptal kalabalıklar, sahtekâr politikacıların en büyük servetidir!
Kullanıcı küçük betizi
İlteriş Kağan
Üye
Üye
 
İletiler: 2100
Kayıt: Cmt Şub 08, 2020 18:53

Yakında ülkede uzman doktor kalmayacak. Tehlikenin farkında mısınız?

İletigönderen İlteriş Kağan » Cum Oca 28, 2022 21:29

İstifa edip Almanya’da göreve başladılar!
Almanya’da göreve başlayan 3 Türk doktorun Instagram’da paylaştığı fotoğraf sosyal medyada çok konuşuldu.
Resim
Yurt dışına gitmek için başvuru yapan hekim sayısı son 10 yılda 24 kat arttı. Türkiye’de çalışan doktorlar mesai saatlerinden ve aldıkları ücretten pek memnun değil.

Doktorların büyük bir kısmı yabancı dil öğrenerek yurt dışına çıkmayı düşünüyor. Son olarak sosyal medyadaki bir fotoğraf çok konuşuldu.

"SAYIMIZ HER GEÇEN GÜN ARTIYOR"
Türkiye’den ayrılan 3 Türk doktor Almanya’daki çalıştığı hastaneden fotoğraf paylaştı. Doktorlar, “Bugün vizitte serviste 3 Türk hekim olduk. Sayımız her geçen gün artıyor burada” notunu düştü.
Aklı Başında Bir Toplum Her 5 Yılda bir Meclisi Ve Yönetimi yenileyen Toplumlardır.
Bir hamalın yükü geçicidir; fakat sahtekâr bir politikacının yükü kalıcıdır çünkü onun dolandırıcılıklarının muazzam yükünü her daim akılsız toplumlar taşımaktadır.
Üçkâğıtçı politikacılar tarafından sürekli olarak kandırılan, tekrar tekrar aldatılan bir millet için hangi sıfat kullanılabilir? Şaşkın? Çok hafif! Ahmak? Yeterli değil! Beyinsiz? Evet, işte tam da sıfat budur! Aptal kalabalıklar, sahtekâr politikacıların en büyük servetidir!
Kullanıcı küçük betizi
İlteriş Kağan
Üye
Üye
 
İletiler: 2100
Kayıt: Cmt Şub 08, 2020 18:53

son zamanlarda artan beyin göçü

İletigönderen İlteriş Kağan » Sal Şub 15, 2022 11:07

Bir yazılım mühendisinin, "İnsanlık için küçük, benim için büyük bir adım

Bugün İsveç'e, Göteborg'a taşındım

Haftaya Volkswagen'in yan firması olan WirelessCar'da Yazılım Mühendisi olarak başlıyorum" şeklinde yaptığı paylaşımı Uğur Dündar, "Yazık. İyi eğitim almış değerli gençlerimizin geleceklerini bu cennet vatanda değil de başka diyarlarda aramak zorunda kalmaları yüreğimizi yakıyor...
#BeyinGöçünüDurdurun" şeklinde alıntılayarak paylaştı.

Resim
Aklı Başında Bir Toplum Her 5 Yılda bir Meclisi Ve Yönetimi yenileyen Toplumlardır.
Bir hamalın yükü geçicidir; fakat sahtekâr bir politikacının yükü kalıcıdır çünkü onun dolandırıcılıklarının muazzam yükünü her daim akılsız toplumlar taşımaktadır.
Üçkâğıtçı politikacılar tarafından sürekli olarak kandırılan, tekrar tekrar aldatılan bir millet için hangi sıfat kullanılabilir? Şaşkın? Çok hafif! Ahmak? Yeterli değil! Beyinsiz? Evet, işte tam da sıfat budur! Aptal kalabalıklar, sahtekâr politikacıların en büyük servetidir!
Kullanıcı küçük betizi
İlteriş Kağan
Üye
Üye
 
İletiler: 2100
Kayıt: Cmt Şub 08, 2020 18:53

Hekimler göçü: Sayıları katlanarak artıyor!

İletigönderen İlteriş Kağan » Çrş Mar 09, 2022 18:29

Yurt dışına giden hekim sayısı katlanarak artıyor. Geçen yılın aynı dönemine göre yurt dışına gitmek için başvuru yapan hekim sayısı iki kat artarken, son 10 yılda, yıl başına yurtdışını tercih eden hekim sayısı 59’dan 1400’lere yükseldi.
Resim
Erdoğan’ın hekimlere yönelik “Varsın gidiyorlarsa gitsinler, bizler de üniversiteleri yeni bitiren doktorlarımızı istihdam ederiz. Bunlarla yola devam ederiz” şeklindeki açıklamasıyla birlikte yurt dışına giden hekimler yeniden gündeme oturdu.

Türk Tabipleri Birliği (TTB) verilerine göre yıllara göre yurt dışına göç eden ve orada çalışabilmek için sicil belgesi alan hekimlerin sayısındaki artışı SÖZCÜ okurları için derledik.

2012'DE 59 HEKİM YURT DIŞINI TERCİH EDİYORDU, ŞİMDİ 1400'LERİ GEÇTİ
Son 10 yıla baktığımızda yıl yıl, yurt dışını tercih eden hekim sayısı giderek artıyor. 2012'de yurt dışına göç eden ve sicil belgesi isteyen doktor sayısı 59 iken bu sayı 2013'te 90'a, 2014'te 118'e çıktı.

2020'ye kadar bu sayının giderek arttığı görülüyor. 2015'te 150 hekim yurt dışına göç ederken 2016'da bu sayı 245'e, 2017'de ise 482'ye yükseldi. 2012-2017 arasında, 5 yıl içerisinde göç eden hekim sayısı sekiz katına çıktı.
Resim

SON 5 YILDA DRAMATİK ARTIŞ
Son 5 yıla baktığımızda da dramatik artış tüm hızıyla devam ediyor. 2018'de göç etmek için sicil kaydı isteyen hekim sayısı 802'ye çıkarken 2019'da ilk defa 1000'in üzerine çıkarak 1047 oluyor.

2020'de 931'e inen sayı 2021'de yüzde 50'den fazla bir artışla 1405'e yükseliyor. Yıllara göre baktığımızda elimizdeki son veri 2021 yılında 1405 hekimin yurt dışına gitmek için sicil belgesi istediğini gözler önüne seriyor.

GEÇEN YILA GÖRE İKİ KATTAN FAZLA
Bu yıla geldiğimizde ise artışın katlanarak devam ettiğini söylemek yanlış olmaz. Çünkü 2021 yılının ocak ayında sicil kaydı yapan hekim sayısı 90 iken 2022'nin ocak ayında bu sayı 197'yi buldu.

Yine 2021'in şubat ayında 76 hekim yurt dışında çalışmak için başvuru yaparken bu yılın şubat ayında başvuru yapan hekim sayısı 157. Yani geçen yıla göre bu yıl yapılan başvurular iki katından fazla arttı.
Aklı Başında Bir Toplum Her 5 Yılda bir Meclisi Ve Yönetimi yenileyen Toplumlardır.
Bir hamalın yükü geçicidir; fakat sahtekâr bir politikacının yükü kalıcıdır çünkü onun dolandırıcılıklarının muazzam yükünü her daim akılsız toplumlar taşımaktadır.
Üçkâğıtçı politikacılar tarafından sürekli olarak kandırılan, tekrar tekrar aldatılan bir millet için hangi sıfat kullanılabilir? Şaşkın? Çok hafif! Ahmak? Yeterli değil! Beyinsiz? Evet, işte tam da sıfat budur! Aptal kalabalıklar, sahtekâr politikacıların en büyük servetidir!
Kullanıcı küçük betizi
İlteriş Kağan
Üye
Üye
 
İletiler: 2100
Kayıt: Cmt Şub 08, 2020 18:53

Doktorların ve gençlerin yurtdışına mecbur bırakılması; AKP'nin yüklenici firma olduğu BOP ihalesinin sonucudur!

İletigönderen İlteriş Kağan » Çrş Mar 09, 2022 23:35

Doktorların ve gençlerin yurtdışına mecbur bırakılması; AKP'nin yüklenici firma olduğu BOP ihalesinin sonucudur!
Yerlerine Afgan, Pakistanlı, Suriyeli doktorlar yerleştirilecek!
Gençlerin gidişiyle hakim nüfus değişecek!
Suriyelilerin sayısı Şubat'ta Ocak'a göre 10 bin kişi arttı!
Türk egemenliği tehdit altında!
Aklı Başında Bir Toplum Her 5 Yılda bir Meclisi Ve Yönetimi yenileyen Toplumlardır.
Bir hamalın yükü geçicidir; fakat sahtekâr bir politikacının yükü kalıcıdır çünkü onun dolandırıcılıklarının muazzam yükünü her daim akılsız toplumlar taşımaktadır.
Üçkâğıtçı politikacılar tarafından sürekli olarak kandırılan, tekrar tekrar aldatılan bir millet için hangi sıfat kullanılabilir? Şaşkın? Çok hafif! Ahmak? Yeterli değil! Beyinsiz? Evet, işte tam da sıfat budur! Aptal kalabalıklar, sahtekâr politikacıların en büyük servetidir!
Kullanıcı küçük betizi
İlteriş Kağan
Üye
Üye
 
İletiler: 2100
Kayıt: Cmt Şub 08, 2020 18:53

Türkiye'ye gelenler ile gidenlere bir bakın. Doktorlarımızı kaybediyoruz, ülkemize gelenler de bunlar

İletigönderen İlteriş Kağan » Cum Mar 11, 2022 23:38

Türkiye doktorlarını her geçen gün kaybederken, kontrolsüz şekilde sayıları yüzbinleri aşan mültecilerin ülkeye giriş yapması tepki çekiyor.
Resim
Siyaset Bilimci Doç. Dr. Kenan Karataş Twitter hesabından dikkat çeken bir görüntü paylaştı.

“Yeni Türkiye’nin eğitim ve liyakat sistemi bu olsa gerek” diye not düştüğü fotoğraftın bir bölümünde mülteciler diğer bölümde ise doktorlar yer alıyor.

İşte Karataş'ın o paylaşımı:
Resim
Geçtiğimiz hafta yapılan Tıpta Uzmanlık sınavında (TUS) gözetmenlik yapan bir arkadaşından bilgi aldığını belirten Mengü, sınavda yabancı uyrukluların ağırlıkta olduğunu, Türkçe bilmedikleri için sınav kurallarına uymadıklarını iddia etmişti.

Erdoğan geçtiğimiz günlerde doktorları hedef almış, “Doktorlar az para aldığı için ayrılıyorlarmış, gidiyorlarsa gitsinler, buralar boş kalmaz!” ifadelerini kullanmıştı.

Gafil gezme şaşkın bir gün işgal edileceksin bu sefer fiilen.“İhaneti göremeyen boynunu celladın satırına gönüllü uzatır.“
gafil-gezme-saskin-bir-gun-isgal-edileceksin-bu-sefer-fiilen-ihaneti-goremeyen-boynunu-celladin-satirina-gonullu-uzatir-t49675.html?hilit=gafil%20gezme
Aklı Başında Bir Toplum Her 5 Yılda bir Meclisi Ve Yönetimi yenileyen Toplumlardır.
Bir hamalın yükü geçicidir; fakat sahtekâr bir politikacının yükü kalıcıdır çünkü onun dolandırıcılıklarının muazzam yükünü her daim akılsız toplumlar taşımaktadır.
Üçkâğıtçı politikacılar tarafından sürekli olarak kandırılan, tekrar tekrar aldatılan bir millet için hangi sıfat kullanılabilir? Şaşkın? Çok hafif! Ahmak? Yeterli değil! Beyinsiz? Evet, işte tam da sıfat budur! Aptal kalabalıklar, sahtekâr politikacıların en büyük servetidir!
Kullanıcı küçük betizi
İlteriş Kağan
Üye
Üye
 
İletiler: 2100
Kayıt: Cmt Şub 08, 2020 18:53

Almanya'ya giden doktorların fotoğrafı tartışma yarattı: İşte hekim göçünün röntgeni

İletigönderen İlteriş Kağan » Sal Haz 07, 2022 1:26

Almanya'ya giden doktorların Düsseldorf kentinde bir araya gelerek fotoğraf paylaşması Türkiye'de gündem oldu. Sosyal medyada binlerce beğeni alan fotoğrafın altına uzman ve pratisyen hekimler ile tıp fakültesi öğrencileri “Giderlerse gitsinler, gitmişler” yorumu yaptı. Yaşananlar ise Türkiye'deki 'hekim göçü'nü tekrar gündeme getirdi. TTB verilerine göre bu yılın beş ayında günde yedi olmak üzere 942 doktor ülkeden ayrıldı. Bunların 491'i uzman, 445'i ise pratisyen hekim.
Resim
Türkiye'de yurtdışına giden doktorlar Almanya'da çekilen bir fotoğrafın ardından tekrar gündeme oturdu. Önceki gün Almanya'nın Düsseldorf kentinde ülkeye giden Türk doktorlar bir araya geldi ve çekilen fotoğraf Dr. Hakan Bahadır tarafından 'Giderlerse gittik' notuyla paylaşıldı. Paylaşım sosyal medyada binlerce beğeni aldı. “Giderlerse gitsinler, gitmişler” yorumu yapıldı. Bazı kullanıcılar “Fakülte (tıp fakültesi) bitse de o fotoğraftaki yerimizi alsak” yorumu yaptı. Viral olan fotoğrafın ardından Türkiye'den gitmek isteyen doktorların durumu bir kez daha gündeme geldi.

'VARSIN GİDİYORLARSA GİTSİNLER'
Cumhurbaşkanı Erdoğan 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü'nde Beştepe'de yaptığı konuşmada yurtdışına giden doktorlar için “Açık konuşuyorum, varsın gidiyorlarsa gitsinler. Biz asistan doktorlarımız ile buralarda devam ederiz” demişti. Erdoğan'ın bu sözlerine muhalefet ve sağlık camiası büyük tepki göstermişti.

5 AYDA 942 DOKTOR 'GİDİŞ BİLETİ' ALDI
Türk Tabipleri Birliği'nin (TTB) verileri ise 'doktor göçü'nün geldiği vahim noktayı bir kez daha gözler önüne serdi. Geçen mayıs ayında geçen seneye göre 'İyi Hal' (Good Standing) belgesi alan doktor sayısı iki katına çıktı ve rekor kırdı. Geçen sene toplam 1405 doktor başvururken, bu yılın ilk 5 ayında sayı şimdiden 942’ye ulaşmış durumda. TTB Genel Sekreteri Vedat Bulut, TTB'den günlük ortalama 7 hekimin yurtdışına çıkmak için sicil belgesi aldığını söyledi. Geçen yıl mayısta bu rakam 83'tü. Haziran ayı itibariyle de bini geçmesi bekleniyor. Yıl sonunda ise tarihi rekor kırarak 2000'e ulaşabileceği tahmin ediliyor.

Almanya'nın Düsseldorf kentinde ülkeye giden Türk doktorlar bir araya geldi ve çekilen fotoğraf Dr. Hakan Bahadır tarafından 'Giderlerse gittik' notuyla paylaşıldı.

BU YIL EN ÇOK UZMANLAR GİTTİ
TTB'nin verilerine göre, ocak ayında 101'i uzman, 96'sı pratisyen olmak üzere 197, şubatta 81'i uzman, 76'sı pratisyen olmak üzere 157, martta 122'si uzman, 91'i pratisyen olmak üzere 213, nisanda ise 110'u uzman, 104'ü pratisyen olmak üzere 214 hekim, mayıs ayında da 77'si uzman, 84'ü pratisyen toplam 161 kişi doktor gitmek için 'İyi Hal' belgesi aldı. Söz konusu verilere göre son beş ayda giden doktorların 491'inin uzman, 445'inin pratisyen. Göçte mayıs ayında ilk beş sırada 'aile hekimliği', 'acil tıp', 'anesteziyoloji ve reanimasyon', 'iç hastalıkları', 'ruh sağlığı ve hastalıkları' branjları var.

SON 10 YILDA 23 KAT ARTTI
Son 10 yıla baktığımızda ise yıl yıl, yurt dışını tercih eden hekim sayısı giderek artıyor. 2012’de yurt dışına göç eden ve sicil belgesi isteyen doktor sayısı 59 iken 2019'da bu sayı ilk defa binli rakamlara ulaşarak 1047 oldu. Son üç yılda ise sadece 2020 yılında 1000'in altına inebildi. 2021 yılında 1405 ile rekor kırılırken bu yıl bu rakamın da üzerine çıkılacağı düşünülüyor.

GENÇLER TUS'TAKİ BRANJLARI TERCİH ETMİYOR
Öte yandan Bulut, TUS'taki branjlara dikkat çekerek “Son TUS tercihlerine de değinerek özellikle beyin cerrahisi, kadın hastalıkları ve doğum, kalp-damar cerrahisi gibi branşlarda gençler tercih yapmamaya başladı. Mevcut uzmanların da hızla Türkiye'den gitme yoluna girmesiyle ülkedeki sağlık sistemi tıkanabilir” uyarısında bulunuyor.

10 BİN DOKTOR KAMUDAN İSTİFA ETTİ
TTB İkinci Başkanı Doç. Dr. Ali İhsan Ökten'in verdiği bilgiye göre ise pandemideki yasağın sonlanmasının ardından yaklaşık 10 bin doktor kamudan istifa etti. Doktorların istifa nedeninin çalışma koşullarının giderek kötüleşmesi ve düşük maaşlar olduğunu belirten Ökten, göçün daha da artacağı uyarısında bulundu: “Bir doktor arkadaşımız neredeyse günde 100 hastaya bakıyor. Çalışma koşullarının getirdiği tükenmişlik sendromu kamudan kaçışı hızlandırıyor. Doktor göçü arttıkça kalanların iş yükü artıyor. Bu da kaçışı daha da hızlandıracak.” Kamudaki doktor istifalarının en somut örneği ise Şanlıurfa'daki Harran Üniversitesi Hastanesi’nde yaşandı. İstifalar nedeniyle hastanede 9 bölüm kapandı.

SAĞLIKÇILARIN YÜZDE 71'İ GİTMEK İSTİYOR
Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası'nın (SES) geçtiğimiz ay 2 bin 63 sağlık emekçisi ile çevrimiçi yaptığı anket verilerine göre, sağlıkçıların yüzde 71’i yurtdışına gitmeyi düşünüyor, en az yüzde 86.86’sı ise imkân bulduğunda mesleği bırakmak istiyor. Teknisyenlerin yüzde 92.31’i, memurların yüzde 92.06’sı, hemşirelerin yüzde 91.92’si ebelerin yüzde 88.39’u ve hekimlerin yüzde 79.55’i imkân bulduklarında mesleklerini bırakacaklarını söyledi. Sağlıkçıların yüzde 33.49’u ise yurtdışına gitme konusunda kararsızken.
Aklı Başında Bir Toplum Her 5 Yılda bir Meclisi Ve Yönetimi yenileyen Toplumlardır.
Bir hamalın yükü geçicidir; fakat sahtekâr bir politikacının yükü kalıcıdır çünkü onun dolandırıcılıklarının muazzam yükünü her daim akılsız toplumlar taşımaktadır.
Üçkâğıtçı politikacılar tarafından sürekli olarak kandırılan, tekrar tekrar aldatılan bir millet için hangi sıfat kullanılabilir? Şaşkın? Çok hafif! Ahmak? Yeterli değil! Beyinsiz? Evet, işte tam da sıfat budur! Aptal kalabalıklar, sahtekâr politikacıların en büyük servetidir!
Kullanıcı küçük betizi
İlteriş Kağan
Üye
Üye
 
İletiler: 2100
Kayıt: Cmt Şub 08, 2020 18:53

465 doktor daha göç yolunda

İletigönderen İlteriş Kağan » Prş Mar 02, 2023 20:07

Doktorların yurt dışına göçü durmuyor. 2023’ün ilk iki ayında toplam 465 doktor, Türk Tabipleri Birliği’nden (TTB) gideceği ülkeye sunmak üzere iyi hal belgesi istedi.
Resim
Kendilerine Türkiye’de gelecek göremeyen hekimler, daha iyi koşullarda çalışma ve yaşama umuduyla yurt dışına göçüyor.

2012’de sadece 59 hekim iyi hal belgesi için başvurmuştu. Bu sayı 2013’te 90, 2014’te 118, 2016’da 245’ti. 2017’den itibaren başvurularda ciddi bir ivme var. 2017’de 482, 2018’de 802, 2019’da 1057, 2020’de 931, 2021’de ise 1405 hekim söz konusu belgeyi talep etti.

Geçen yıl belge için başvuranların bin 341’i prastisyen, bin 344’üyse uzman hekimdi.
Avrupa ülkeleri, Kanada, ABD, Birleşik Arap Emirlikleri, Katar’da gelecek görenler arasında sadece kamu ya da üniversitede çalışanlar değil, serbest çalışan hekimler de var.
Son 11 yılın ilk iki ayında iyi hal belgesi alan hekimlerin sayısı ise şöyle: 2012’de altı, 2013’de 21, 2014’de 24, 2015’de 27, 2016’da 30, 2017’de 76, 2018’de 81, 2019’da 194, 2020’de 158, 2021’de 166, 2022’de 354.

BEYAZ REFORM ÇARE OLMADI
Sağlık Bakanı Fahrettin Koca’nın Beyaz Reform dediği düzenlemeler de hekimleri yurtta tutmaya yetmedi. Beyaz Reform’un açıklandığı Ağustos 2022, yılın en çok iyi hal belgesi talep edildiği ay olarak kayda geçti. Ağustosta 281, eylülde 255, ekimde 215, kasımda 264, aralıkta da 268 hekim iyi hal belgesi için TTB’ye gitti.

Erdoğan geçen yıl, “Varsın giderlerse gitsinler. Biz de yeni yetişen hekimlerle, asistanlarla götürürüz” demiş, bir hafta sonra ise şöyle konuşmuştu: “Bu anlayışla hareket edenlerin çok uzak olmayan gelecekte istikametlerini yeniden ülkelerine çevireceklerinden şüphe duymuyorum.”
Aklı Başında Bir Toplum Her 5 Yılda bir Meclisi Ve Yönetimi yenileyen Toplumlardır.
Bir hamalın yükü geçicidir; fakat sahtekâr bir politikacının yükü kalıcıdır çünkü onun dolandırıcılıklarının muazzam yükünü her daim akılsız toplumlar taşımaktadır.
Üçkâğıtçı politikacılar tarafından sürekli olarak kandırılan, tekrar tekrar aldatılan bir millet için hangi sıfat kullanılabilir? Şaşkın? Çok hafif! Ahmak? Yeterli değil! Beyinsiz? Evet, işte tam da sıfat budur! Aptal kalabalıklar, sahtekâr politikacıların en büyük servetidir!
Kullanıcı küçük betizi
İlteriş Kağan
Üye
Üye
 
İletiler: 2100
Kayıt: Cmt Şub 08, 2020 18:53

Hekim göçü durdurulamıyor! 881 doktor yurt dışına gitmek için adım attı

İletigönderen İlteriş Kağan » Sal May 02, 2023 17:53

Son yıllarda sağlık çalışanlarına yönelik şiddette patlama yaşanırken, ayrıca fazla mesai düşük ücret gibi birçok sorun hekim göçünü katladı. Türk Tabipleri Birliği (TBB), 2023'ün ilk 4 ayında yurtdışına gitmek isteyen doktor sayısının 881'e yükseldiğini açıkladı.
Resim
Türkiye'de sağlık çalışanları şiddet, ağır çalışma koşulları ve düşük ücretler nedeniyle yurt dışına göç ediyor. Türk Tabipleri Birliği (TTB), sağlık çalışanlarına yurtdışında çalışma vizesi anlamına gelen 'İyi Hal Belgesi' verenlerin sayısının arttığını duyurdu.

TTB'nin her ay yayımladığı verilere göre, yılın ilk dört ayında toplam 881 hekim, mesleğini yurt dışında icra etmeyi tercih etti. Ocakta 251, şubatta 465, martta 235 hekim, Nisanda ise 181 hekim iyi hâl belgesi talep etti.

2012'de sadece 59 hekim iyi hâl belgesi için başvururken, 2013'te 90, 2014'te 118, 2016'da 245 hekim iyi hâl belgesi istedi. Geçen yıl belge için başvuranların 1341'i pratisyen, 1344'ü ise uzman hekimdi.
Aklı Başında Bir Toplum Her 5 Yılda bir Meclisi Ve Yönetimi yenileyen Toplumlardır.
Bir hamalın yükü geçicidir; fakat sahtekâr bir politikacının yükü kalıcıdır çünkü onun dolandırıcılıklarının muazzam yükünü her daim akılsız toplumlar taşımaktadır.
Üçkâğıtçı politikacılar tarafından sürekli olarak kandırılan, tekrar tekrar aldatılan bir millet için hangi sıfat kullanılabilir? Şaşkın? Çok hafif! Ahmak? Yeterli değil! Beyinsiz? Evet, işte tam da sıfat budur! Aptal kalabalıklar, sahtekâr politikacıların en büyük servetidir!
Kullanıcı küçük betizi
İlteriş Kağan
Üye
Üye
 
İletiler: 2100
Kayıt: Cmt Şub 08, 2020 18:53

Korkutan doktor göçü...

İletigönderen İlteriş Kağan » Pzr May 28, 2023 5:32

Önlenemeyen sağlıkta şiddet doktorları göçe zorluyor. 2012’de 59 doktor yurtdışında çalışmak için iyi hal belgesi alırken 2022’de bu rakam 2 bin 685’e yükseldi. Son 10 yılda yurtdışına gitmek için başvuran hekim sayısının 40 kat arttığına dikkat çeken Türk Tabipleri Birliği (TTB) “Artık değişim zamanı” dedi.
Resim
TBB’nin verilerine göre Türkiye’de günde ortalama 80’den fazla sağlıkta şiddet vakası yaşanıyor ve hekimlerin yüzde 84’ü meslek hayatlarında en az bir kez fiziksel veya sözel şiddete uğruyor. Öte yandan açıklamada son 10 yılda 110 bini aşkın sağlıkta şiddet bildirimi yapıldığına da dikkat çekildi.

Sağlıkta yaşanan sorunlara yer verilen açıklamada Türkiye’nin cinsel sağlık ve üreme sağlığında (CSÜS) kadın-erkek eşitsizliği sıralamasında 2022 yılı raporuna göre 146 ülke içinde 124. sırada olduğuna, aylarca randevu sırası beklendiğine, doktorların hastaları beş dakikada muayene etmek zorunda bırakıldığına, özel sağlık kurumu ve yatak sayısındaki artışın kamu sağlık kurumlarındaki artış hızının beş katını geçtiğine, Türkiye’de yıllara göre toplam sağlık harcamalarının GSYH içindeki payının 2002’de yüzde 5.4 iken 2021’de yüzde 4.9’a düştüğüne, Sağlık Bakanlığı kurumlarında 2002 yılında 11 bin olan taşeron işçi sayısının 2021 yılında 252 bin 626’ya çıktığına dikkat çekildi.
Aklı Başında Bir Toplum Her 5 Yılda bir Meclisi Ve Yönetimi yenileyen Toplumlardır.
Bir hamalın yükü geçicidir; fakat sahtekâr bir politikacının yükü kalıcıdır çünkü onun dolandırıcılıklarının muazzam yükünü her daim akılsız toplumlar taşımaktadır.
Üçkâğıtçı politikacılar tarafından sürekli olarak kandırılan, tekrar tekrar aldatılan bir millet için hangi sıfat kullanılabilir? Şaşkın? Çok hafif! Ahmak? Yeterli değil! Beyinsiz? Evet, işte tam da sıfat budur! Aptal kalabalıklar, sahtekâr politikacıların en büyük servetidir!
Kullanıcı küçük betizi
İlteriş Kağan
Üye
Üye
 
İletiler: 2100
Kayıt: Cmt Şub 08, 2020 18:53


Şu dizine dön: Genel - Güncel Konular

Kİmler çevrİmİçİ

Bu dizini gezen kullanıcılar: Hiç kayıtlı kullanıcı yok ve 3 konuk

x