İş hayatına yeni atıldığım yıllarda bir büyüğümün bana ettiği nasihati hiçbir zaman unutmam: “bak kızım, sen ne kadar iyi olursan ol, ne kadar aklına güvenirsen güven, kadrolarını doğru kurup çevreni en az senin kadar akıllı insanlarla dolduramadığın sürece başarılı olamazsın, tek adam olmak belki egonu tatmin edebilir ancak emin ol uzun vadeli başarıyı getirmez…” demişti.
Yazımı yazmadan önce internetteki haberleri tararken, bu sözün ne kadar haklı olduğunu ve sadece benim gibi ufaklıklar için değil bir başbakan için bile geçerli olduğunu anladım.

Başbakan Erdoğan, Cumartesi günü İstanbul Dolmabahçe’deki çalışma ofisinde spor dünyasından 4 ünlü ismi; futbolcu Mesut Özil, Arda Turan, yorumcu Rıdvan Dilmen ve yapımcı Acun Ilıcalı’yı ağırlamıştı.
Davete katılanlardan Mesut Özil, başbakana üzerinde tüm futbolcuların imzasının bulunduğu Real Madrid forması hediye etti.
Mesut’un hediyesinin üzerinde “Sayın Başbakan'a sevgilerimle” diye yazıyordu.

Buraya kadar her şey normal görünse de formanın üzerindeki sponsor firma dünyaca ünlü kumar sitesi “Bwin”di.
Kısacası bugüne kadar sigaraya, içkiye ve tabi kumara savaş açmış, içerisinde bu tip alışkanlıkları çağrıştıran isimlere bile tahammül edemeyen başbakanımız, dünyaca ünlü kumar sitesinin adını taşıyan formayla kameralara gülümsüyordu.
Bwin, tüm mal varlığını ortaya koysa dahi yaptıramayacağı reklâmı başbakanın dikkatsiz danışmanları sayesinde bir kuruş vermeden yapmayı başarmıştı.

Aslında bu günlerde oluşturduğu beceriksiz kadrolar yüzünden sıkıntıya düşen tek kişi sayın başbakan değil.
Anamuhalefet partisinin genel başkanı Sayın Kılıçdaroğlu’da çevresine topladığı kadrolar yüzünden her gün biraz daha kan kaybediyor.
CHP içten içe kaynıyor, son seçim anketleri yerlerde sürünüyor.
Atatürk’ten ve ulusalcı çizgiden uzaklaşıldıkça başkalarına gün doğuyor.


Bu konu başlı başına başka bir yazı mevzusu olduğundan daha fazla üzerine gitmeyeceğim, ancak esen rüzgâr fırtınaya döndüğünde Kılıçdaroğlu’nun doğru ekibi kuramadığı için epey sıkıntı çekeceğinden eminim…

Hain başlarına sayın denebilen bir ülke varmış. Suç, yandaki yöredeki beceriksizlerdeymiş. Yeni turuncu parti ATATÜRK'ten, ulusalcı çizgiden uzaklaşıyormuş ve esinti fırtınaya dönünce yeni turuncu baş da sıkıntı çekecekmiş.

Gökten üç elma düştü düşecek; öyleyse hemen "sayın" hain başlarını uyarıp yanlarındaki beceriksizlerin gerçek yüzünü gösterelim.