Kötü yönetime razı olun yoksa vatan elden gider

Genel & Güncel Konular

Kötü yönetime razı olun yoksa vatan elden gider

İletigönderen İlteriş Kağan » Cmt May 06, 2023 5:56

“Biz seçimi kaybedersek terör örgütleri vatanımızı işgal edecekler” iddiasında bulunmak ancak ülkenin geleceğiyle ilgili söyleyecek sözü olmamanın ürettiği bir çaresizliğin ifadesi olabilir.

Bugün Türkiye’nin geleceğini tehdit eden yegâne problem Başkanlık sistemi adı altında sürdürülen yanlış ve kötü yönetimin devlet kurumlarını etkisizleştirmesi, milleti kutuplaştırması, milli çıkarları siyasi çıkarlara kurban etmesi sonucunda ortaya çıkan vahim gidişattır. Konuşulması gereken mesele budur.
Ekonomide, tarımda, üretim gücüyle dünyanın 16. büyük ekonomisi (bugün itibarıyla 21. sıraya düşmüşüz) hasılı her alanda ortaya çıkan korkutucu tablonun nasıl düzeltileceğini konuşmamız lazım.

Siyasi iktidarın amacı ise seçim sürecinde işsizlik, yoksulluk, yolsuzluk, zamlar vs. konuşulacağına “vatan, millet, din kitap” konularında tartışmaların gündemi doldurması. Gündemi boyuna oraya getirmek, orada tutmak için elinden geleni yapıyor. Artık seçimin az çok görünmeye başlayan sonucunu değiştirme imkânı kalmasa da önemli bir kitleyi de bu propagandaya inandırabiliyor.

Bu kitlenin varlığı tek başına bir şaşkınlık kaynağı kimilerimiz için. Oysa bu kitle hâlâ var olduğu gibi hep de var olacak.

Daha da önemlisi, çok kısa bir süre önce “dünyanın hâkimi olmak üzere olduğumuza” yürekten inanan onca insan şimdi de “birilerinin vatanımızı elimizden almak üzere olduğuna” nasıl bu kadar kolaylıkla inanabiliyorlar?

Bir tezat görmüyorlar mı bu iki söylem arasında? Ayrıca vatanımızın “ne şekilde” elden gideceğini anlatan senaryonun saçmalığını görmüyorlar mı? Çünkü iktidar sözcüleri bu konuda yalnızca “PKK’nın ülkemizi bölme emellerinin gerçekleşmesinden” bahsediyorlar.

Bu nasıl olacakmış? Kandil’de yuvalanmış bulunan terör örgütü Türkiye’deki muhalefet partilerine talimat vermiş, onlar da bu talimat doğrultusunda 14 Mayıs’ta yapılacak seçimle hükümeti devireceklermiş. Sonra da ülke yine terör örgütünün talimatıyla bölünecekmiş.

Bir terör örgütü ülkedeki muhalefet partilerine nasıl talimat verebiliyormuş peki? Anladığım kadarıyla bunu soran yok. İçişleri Bakanı’nın daha birkaç ay önce PKK’nın tamamen bitirildiğini müjdeleyip “Sadece 8-9 vilayette 120'nin altında terörist kaldı” diye açıklama yaptığı hatırlanmadığı için herhalde.

Demek ki küçük çocukları bile kandırması artık mümkün olmayan masallara kolayca inanan koca koca adamları “Kötü yönetime razı olun, yoksa vatan elden gider” diye korkutabilmek aslında büyük başarı sayılmaz!

Bu insanlar ülkedeki enflasyonun da dış güçlerin ekonomik saldırılarının sonucu olduğuna inanmışlardı zaten. Bunu söyleyen kişinin kendilerine doğru olmayan bir bilgi vermesi ihtimalini asla akıllarına getirmedikleri için.

Ne de olsa toplumun belirli bir oranı (neredeyse yüzde doksanı) seçim pusulasına mühür basarken rasyonel gerekçelerle hareket etmiyor. Daha ziyade duygusal faktörler tercihimizi belirliyor.

Toplumun iki karşıt duygusal kutup etrafında birbirine yakın oranda ikiye bölünmüş olması ve yüzde onun basireti sayesinde iktidar değişimi mümkün oluyor.

Yüzde doksanın iktidar değişimine imza attığı örnek vakalar da siyaset tarihinde eksik değil. Hatta bunlardan biri de ülkemizde yaşandı. 2002 seçiminde iktidarda bulunan Ecevit'in partisi “artık ülkeyi yönetemez duruma geldiği” düşüncesiyle cezalandırıldı. İktidar partisinin oyu yalnızca üç sene içinde yüzde 22’den yüzde 1’e düşmüştü.

Aslında bugünkü durum da 2002’deki şartlarla çok daha kötü. Ama şimdikiler o zaman Ecevit’in yapamadığı şeyleri yapabiliyorlar. Türkiye’nin geleceğine ilişkin ümit veremeseler de korku salabiliyorlar. Kendilerinin yerine gelecek hükümetin milli çıkarları koruyamayacağı iddiasıyla mevcut iktidarın “her şeye rağmen” yerinde kalmasına rıza göstermemizi istiyorlar.

Ecevit bunu yapmamıştı. “Ben gidersem benim yerime gelenler ülkeyi batırır, terör örgütlerine teslim ederler” demeyi akıl edememişti. Bunu yapsaydı belki yine seçimi kaybederdi ama oylarının tamamını kaybedip siyaset sahnesinin dışına düşmezdi belki. Şimdikiler iktidarı kaybetseler bile siyaset sahnesinde kalabilmenin hesabını yaparak hareket ediyorlar. Bunun da yolu “din, kitap, vatan, millet” retoriğiyle klasik sağ seçmenin bir bölümünü yanında tutabilmek.

Oysa Türkiye'de yaşanan sorunların iyi yönetim eksikliğinden kaynaklandığı görülmedikçe başka konular üzerinde vakit harcamanın anlamı olmaz. Muhalefetin altını çizmesi gereken yer burasıdır.

Muhataplarınıza söz gelimi hayat pahalılığının esas olarak kötü yönetimin (yani kurumsal tecrübeyi ve ortak aklı yok sayan sistemsiz yaklaşımların, ucuz partizanlığın, ehliyetsizliğin, liyakatsizliğin vs.) sonucu olduğunu izah edebilmeniz lazım.

Vatanımızın elimizden gitmemesi veya devletimizin ayakta kalması için öncelikle iyi yönetimin gerekli olduğunu sabırla, sebatla, inatla anlatmaya devam etmeli muhalefet. Buna karşılık da hukuk kurallarının işlediği, liyakatin esas alındığı, milli çıkarların gözetildiği bir yönetim vaadini somut konular üzerinden belirginleştirmeli.

İbrahim Kiras
Aklı Başında Bir Toplum Her 5 Yılda bir Meclisi Ve Yönetimi yenileyen Toplumlardır.
Bir hamalın yükü geçicidir; fakat sahtekâr bir politikacının yükü kalıcıdır çünkü onun dolandırıcılıklarının muazzam yükünü her daim akılsız toplumlar taşımaktadır.
Üçkâğıtçı politikacılar tarafından sürekli olarak kandırılan, tekrar tekrar aldatılan bir millet için hangi sıfat kullanılabilir? Şaşkın? Çok hafif! Ahmak? Yeterli değil! Beyinsiz? Evet, işte tam da sıfat budur! Aptal kalabalıklar, sahtekâr politikacıların en büyük servetidir!
Kullanıcı küçük betizi
İlteriş Kağan
Üye
Üye
 
İletiler: 2327
Kayıt: Cmt Şub 08, 2020 18:53

Mart Ayında 1 Aylığına Gürcistana gittim Türkiye'nin ne denli batak olgunu Dışarı çıktığımda anladım >Burakın Doları Euroyu

İletigönderen İlteriş Kağan » Cmt May 06, 2023 7:47

Mart Ayında 1 Aylığına Gürcistana gittim Türkiye'nin ne denli batak olgunu Dıışarı çıktığımda anladım > 100 Gürcistan Larisi eşittir > 762 TL
Resim
Adamınların 75 TL'si Yani 75 Lari - Bizim Pula çevrilmiş TLmiz ile 562 TL yapmakta.
Düşünsene Bizim 75 TL'miz Gürcüde 562 Lari Yaptığını. Yada 100 TL'nin Avrupada 2 Bin 100 euro yaptığını. Bu ülkeyi idare edenler Utanmadan hala meydanlarda konuşuyorsa Bu Halkın ne denli OT olmasından kaynaklı.
Resim
Bizim 300 Birim Paramız köy kadar gurcistanin 40 larisi etmekte yani bildiğiniz 40 Birimi. Gürcüler G.tü ile gülmekte bize
Resim
100 birim paramızın karşılığı > 13 Lari Yani Gürcülerin kendi parası ile 13 Lirası >koyucu OTlar sayesinde
Resim
Orjinal LM İle Camel Yellow iki paket sigara 10 Lari. Yani Paketi 5 Birim 4 Paket Sigaraya Verdim Para 20 Birim - 100 Birim Paralarına 20 Paket Bu sigaradan Alınmkata Kendi para birimi ile sudan ucuz. Bizim ahali sağlam duzulmekte
Resim
Resim
Gürcistanın 8 TLsi bu para 8 Lari ile birçok şey almaktasin örneğin 8 ekmek yada bir paket sigara ile bir damacana su almaktasin. Türkiyede kendi para birimin ile 8 TL ye ne alırsın 3 birini alırsın.
Resim

Gürcistan LPG - 95 Kuruş
https://www.dailymotion.com/video/x8jzp5q

- TL Pula Çevrildi
1 Bulgar Levası eşittir > 11 TL
1 Azerbaycan Manatı eşittir > 12 TL
1 Gürcistan Larisi eşittir > 8 TL
1 Rumen Leyi eşittir > 4 TL

Yürüdüğün yol doğru olsaydı bugün Ülke mülteci Çöplüğüne çevrilmezdi, ekonominin geldiği nokta ise 1881 yılları arasında Osmanlı Devleti’nin dış borçlarını denetleyen kurumun adıdır. Düyûn-ı Umûmiyeden beter durumda Paran Pula çevrilmiş, Ülkenin düştüğün hale bakman yeterli.

Karşılıksız para ve taze. Sihirbazlık gibi, şuan cebindeki para okus pokus ile peçete olduğu.
200 Türk Lirası eşittir > Gürcünün 25 Birimi
200 Türk Lirası eşittir >18 Bulgar Levası
200 Türk Lirası eşittir > 46 Rumen Leyi
Yada 200 TL eşittir > Azerbaycan Manatı 17 Manat etmekte.

3.800 TL eşittir 195 Dolar.
Yada 3.800 TL eşittir > 490 Gürcistan Larisi.
Yada 3.800 TL eşittir >332 Azerbaycan Manatı
Yada 3.800 TL eşittir > 349 Bulgar Levası
Yada 3.800 TL eşittir > 879,12 Rumen Leyi
TL pula çevrildi - Yürüdüğün yol doğru olsaydı bugün Ülke mülteci Çöplüğüne çevrilmezdi, ekonominin geldiği nokta ise 1881 yılları arasında Osmanlı Devleti’nin dış borçlarını denetleyen kurumun adıdır. Düyûn-ı Umûmiyeden beter durumda Paran Pula çevrilmiş, Ülkenin düştüğün hale bakman yeterli.
Resim
Aklı Başında Bir Toplum Her 5 Yılda bir Meclisi Ve Yönetimi yenileyen Toplumlardır.
Bir hamalın yükü geçicidir; fakat sahtekâr bir politikacının yükü kalıcıdır çünkü onun dolandırıcılıklarının muazzam yükünü her daim akılsız toplumlar taşımaktadır.
Üçkâğıtçı politikacılar tarafından sürekli olarak kandırılan, tekrar tekrar aldatılan bir millet için hangi sıfat kullanılabilir? Şaşkın? Çok hafif! Ahmak? Yeterli değil! Beyinsiz? Evet, işte tam da sıfat budur! Aptal kalabalıklar, sahtekâr politikacıların en büyük servetidir!
Kullanıcı küçük betizi
İlteriş Kağan
Üye
Üye
 
İletiler: 2327
Kayıt: Cmt Şub 08, 2020 18:53

100 TL'nin adı var kendi yok cebine giriyor çıktığını anlamiyorsun.

İletigönderen İlteriş Kağan » Cmt May 06, 2023 7:48

Her daim söylerim bu Toplum kafasız toplum Beyni ile değil götü ile düşünmekte. - Tedavüle girdiği 2009 yılında 200 TL 131$ ediyordu, şimdi 10 $ ediyor.
Resim
-2003 yılında Asgari ücretin 350 TL olduğu Yıllar Çeyrek 22 TL İdi > 10'ndan fazla Çeyrek alınmaktaydı.. Yada 2017 Yılında asgari ücret 1400 TL iken Çeyrek 220 TL idi > 6 Çeyrek Alınmaktaydı aradaki çeyrekleri zenginin cebine Koymuşlar > Bugün Çeyrek 2.200 TL - Eskiden Çeyrek gününe girenler Artık Çeyrek beğenmeyip Külçe Altın almakta. Bundan 15 Yıl önce Asgari ücretle çalışan OTlar Her ay 100 Dolar Yada Çeyrek gününe girmekteydi Komşular ile akraba arasında Son 10 Yıldır Kuyumcunun önünden geçmeye korkuyor. zengini daha Yoksul - Koyucular daha Zengin yaptığı. “Koyucuların Lokması Büyüdü , Zenginin Sofrası Küçüldü” Aptallık : Aynı şeyleri tekrar tekrar yapıp farklı sonuçlar beklemek. 24 TLye aldığı Yağ 175 TL olmuş Her gecen gün biraz daha fakirleştiğinden haberi yok 100 TL - 10 TL değerinde akılsız. TLnin satın alma gücü en düşük para birimi. 1 Bulgar Levası 8 Türk Lirası.

- Enflasyonun Yüsek olduğunu nasıl anlarsın - Gir bir Markette 100 TL ile alacağın 5 Kg Toz şeker Başkada bir B-k alamazsın .100 TL'nin adı var kendi yok cebine giriyor çıktığını anlamiyorsun.

2008'de >Doların ateşi yükseldi, 1,42'yi aştı: Bankalararası piyasada dolar bu sabah 1,42 YTL, Euro ise 1,92 YTL'..
https://twitter.com/ntv/status/950969179
Resim
Dolar satmakla dolar düşer mi Bre Cahil. Üretim Ekonomisi Olmadan Dolar Ve ateş pahası olan çarşı pazar Fiyatları düşmez.
En büyük özellikleri hiçbir özellikleri olmayan bir grup insanın milyonlarca insanın hayatlarının ve ömürlerinin üzerinde oynadığı tuhaf ve çapsız oyunları konu alan çok uzun süreli bir korku filmi… Hatta olay o kadar vasıfsız ki, film olarak yola çıkıp diziye dönüşmüş tuhaf bir yapım kendisi. Vasıfsızlık hakkında bilmek istemediğiniz her şeyi bu mega dizide yaşayarak görüyorsunuz. Açgözlülük, kendini bilmezlik (zaten), haram yeme, haramı helal edip yeme, her türlü ahlaksızlık, ahlak bekçiliği adı altında türlü değişik davranışlar, zevksizlik, estetik yoksunluğu, vizyonsuzluk, cahillik, israf, tembellik, fikirsizlik, terbiyesizlik, arsızlık, usanmazlık, güç ve para bağımlılığı, sevimsizlik, tatsızlık, huzursuzluk, doğaya ve yaşayan her şeye karşı sonsuz ve bitmeyen bir nefret, talancılık, barbarlık, vahşilik, acımasızlık, vizdansızlık, ahlaksızlık ve daha neler neler…

Vasıfsızlar sayesinde hayatlarımız her geçen gün daha da sıkıntılı, daha da bitkin, daha da rahatsız, daha da mutsuz, daha da huzursuz geçiyor. Her gün bir öncekinden daha kötü oluyor… Vasıfsızlar sayesinde fakir her gün daha fakir, cahil her gün daha cahil, öğrenci her gün daha az öğrenen, üniversiteli her gün daha işsiz, daha bilgisiz ve daha vasıfsız yaşıyor. Gerçek şudur: Güne kadın programları ile başlayıp geceyi dizi ve televizyon programları ile bitiren insanlarımız kitlesel bir uykuya yatırılmıştır Bu durum en çok 'Koyunu güden'Çobanların işine gelir Zira bu yolla gerçek gündemden uzaklaşan OT kitleler tepki göstermez ve çevresinde neler olup bittiği ile ilgilenmezler..
Aklı Başında Bir Toplum Her 5 Yılda bir Meclisi Ve Yönetimi yenileyen Toplumlardır.
Bir hamalın yükü geçicidir; fakat sahtekâr bir politikacının yükü kalıcıdır çünkü onun dolandırıcılıklarının muazzam yükünü her daim akılsız toplumlar taşımaktadır.
Üçkâğıtçı politikacılar tarafından sürekli olarak kandırılan, tekrar tekrar aldatılan bir millet için hangi sıfat kullanılabilir? Şaşkın? Çok hafif! Ahmak? Yeterli değil! Beyinsiz? Evet, işte tam da sıfat budur! Aptal kalabalıklar, sahtekâr politikacıların en büyük servetidir!
Kullanıcı küçük betizi
İlteriş Kağan
Üye
Üye
 
İletiler: 2327
Kayıt: Cmt Şub 08, 2020 18:53


Şu dizine dön: Genel - Güncel Konular

Kİmler çevrİmİçİ

Bu dizini gezen kullanıcılar: Hiç kayıtlı kullanıcı yok ve 1 konuk

x