Kürecik'te Neler Oluyor? / İsmail MÜFTÜOĞLU

Kürecik'te Neler Oluyor? / İsmail MÜFTÜOĞLU

İletigönderen Güncel Meydan » Cum Mar 09, 2012 21:33

Kürecik'te Neler Oluyor?

İsmail MÜFTÜOĞLU

Daha önce Irak’ı, bilahare Tunus, Mısır, Libya vs ülkeleri saldırılarıyla perişan eden emperyal güçler ve onların yardımcıları küresel sermaye çeteleri, bu sefer gözlerini Suriye, İran ve Türkiye’ye dikmiş bulunmaktadırlar. Şimdi de basından öğrendiğimiz, Malatya Kürecik beldesinde kurulan füze kalkanı tesisini korumak için bölgeye Amerikan askerlerinin gizlice gelip yerleştikleridir. Amerikan askerlerinin Kürecik’e gelmeleri sebebiyle, bölgede halkın ayaklanmasını, karşı koymasını önleme adına ciddi emniyet tedbirlerinin alındığı ve bu bölgede kuş uçurtulmadığı alınan bilgiler arasındadır.

Önemli olan diğer bir husus da, füze kalkanı tesisi ABD Füze Savunma Teşkilatına bağlı olarak çalıştığı halde, Kürecik’te bulunan tesislere ABD’nin bayrağının değil, kamuflaj için NATO’nun bayrağının dikilmesidir. Yıllardan beri gizli anlaşmalar milletin kontrolünden, dikkatinden gizlendiği gibi, bu gerçek de aynıyla gizlenmektedir.

Bilinmelidir ki, Kürecik’te konuçlandırılan radar ABD üzerinden İsrail’le bağlantılıdır. Bunun amacı ise İsrail’in İran’a saldırması halinde, İran’ın mukabelesinden İsrail’i korumaya mütedairdir. Türkiye’nin İran’la bugün için çatışmasını intaç edecek bir ihtilafı olmadığı halde, sadece İsrail’in İran’a saldırmasını kolaylaştıracak böyle bir tesise müsaade etmemiz, komşuluk münasebetlerine ne derece uygun düşer, cai sualdir.

Kürecik’te radarın kurulması münasebetiyle de olsa, topraklarımızın üzerindeki bir parçada NATO’nun bayrağının dikilmesine müsaade etmek, hükümranlığımızı zedeler. Ne yazık ki, ülkemizde AB uğruna “hükümranlığın devri ne günahtır, ne çirkindir, ne de ayıptır” fikrini ifade eden hükümet üyelerimiz vardır. Kürecik’teki vatandaşlarımızın olayın anlaşılması için az da olsa kıpırdamaya başlaması, kısmen soluklanmamıza vesile olmaktadır. Orada tutuşturulacak olan hareketlenmeler tüm milletimize adım adım sirayet edecek ve milletimiz böylece oynanan oyunun farkına varacaktır.

Malum, ABD’nin Irak’a yönelik operasyonuyla ilgili 25 Şubat 2003 tarihli Başbakanlık tezkeresi Meclis Başkanlığına arz edilmiş, tezkere 1 Mart 2003 tarihinde müzakere edilerek oylamaya tabi tutulmuş, oylamaya katılan 533 milletvekili 264 kabul, 250 ret, 19 çekimser oy kullanmış ve bahis konusu tezkere reddedilmiştir. Böylece ülkemiz çok büyük bir tehlikeyi atlatmıştır. Zira eğer bahis konusu tezkere kabul edilmiş olsaydı 60.000 Amerikan askeri ülke topraklarımıza dahil olacak, belki de daha sonra çıkmayacaktı. Böylece Sevr hortlamış olacaktı. Ancak füze kalkanının Kürecik’te yerleştirilmesinin TBMM’nin onayıyla mı, yoksa hükümetin inisiyatifi ile mi olduğu net değildir.

1 Mart 2003 tarihinde tezkerenin reddedilmesinden sonra, 6 Şubat 2003 tarihli bir başka tezkerenin TBMM’nde kabulü ile, 3 ay müddetle Türkiye’deki askeri üs ve tesislerin yenileştirme, inşaat ve tevsi çalışmaları ile alt yapı faaliyetlerinde bulunmak amacıyla ABD’nin teknik ve askeri personelinin Türkiye’de bulunmasına ve çalışmasına izin verilmiştir. Akabinde de 20 Mart 2003 tarihli yeni bir meclis kararı ile ABD’nin hava kuvvetlerine mensup hava unsurlarının Türk hava sahasını kullanmalarına izin verilmiştir.

ABD’ne sağlanan bütün bu kolaylıklara rağmen, 4 Temmuz 2003 tarihinde Amerikan askerleri tarafından Türk askerlerinin başına çuval geçirilmiştir. Milletimizin ve bilhassa askerimizin izzetinefsini rencide eden bu olaylara karşı hükümetin tavır koyamaması son derece üzücüdür. Yetmiyormuş gibi bir de Kürecik’e radar üssünün kurulması yüreklerimize saplanan bir hançer gibi durmaktadır. Mevcut hükümetin bu Amerikan aşkı neyin nesidir, ne zaman bitecek ve ne zaman şahsiyetli dış politikaya yönelecektir?

ABD devlet başkanlarına, ABD’nin vazgeçilmez kabul edilerek devamlı teşne olunması neyin nesidir? Baba Bush’un merhum Özal için Amerika’nın en sadık dostu demesi, Obama’nın sayın Tayyip Erdoğan’ı güvendiği 5 devlet başkanının içinde sayması, basite indirgenecek bir olay değildir. Bu dostluklar neyin karşılığıdır suali beynimizi kemirmektedir.

ABD’nin her talebine uygun şekilde TBMM’nde karar aldırma gayretleri, doğrusunu isterseniz milli ve manevi duygularımızı rencide etmektedir. Zira biz bağımsız bir ülkeyiz ve bağımsız olarak yaşamak istiyoruz. İkide bir milletten gizli, ikili anlaşmalar yapmak suretiyle ülkemizin ahtapot gibi sarılmasından endişe duymaktayız. Bu konuda hükümetimizden doyurucu ve tatmin edici açıklamalar beklemek hakkımızdır. Ama görünen, siyasi erki elinde bulunduranlar sesimizi duymamakta ve bildiklerini okumaya devam etmektedirler. Kürecik hadisesi birliğimize, beraberliğimize darbe indiren bir felaket bombası olmasın.

İsmail MÜFTÜOĞLU, 8 Mart 2012
i-muftuoglu@hotmail.com
Kullanıcı küçük betizi
Güncel Meydan
Üye
Üye
 
İletiler: 584
Kayıt: Pzr Eki 12, 2008 23:12

Şu dizine dön: İsmail MÜFTÜOĞLU

Kİmler çevrİmİçİ

Bu dizini gezen kullanıcılar: Hiç kayıtlı kullanıcı yok ve 0 konuk

x