Maliye Bakanı ve "Lord of the Port"

gönderen **cafersadık** » Çrş May 16, 2007 14:58

Maliye Bakanı ve "Lord of the Port"

Kazım Çiloğlu

Dört buçuk yıllık bu iktidar döneminde yapılan özelleştirmeleri hepimiz canlı,canlı ekranlardan izliyoruz.

Maliye bakanı,özelleştirmeler den sorumlu,üst makam olarak,yapılan devir teslim törenlerinin baş konuğu olarak en önde yer alıyor.

Sadece yer almakla kalmıyor

Gülüyor
Güldürüyor
Yaptığı şakalar
Kinayeli laflar
Kendince lafı gediğine koymalar,gırla gidiyor

Bazen,bir şeyler söylemesine
Ağzını dahi açmasına gerek kalmadan
Bir mimik ya da etrafa şöyle anlamlı bir bakması bile
Salondan gülüşmelere
Alkışlara neden olabiliyor!

Sanki oraya gelenler
Milletin kıt kanat birikimleri
Yıllar yılı süren çabaları ile ortaya çıkardığı,kazanımlarının
Özel kurumlara yada kişilere bir çırpıda satışını ve el değiştirmesini izlemeye gelmemişlerde
Cem Yılmaz'ın stand up gösterisini izliyorlar!

Onca medya mensubu muhabir
Koca,koca kuruluşların başındaki kelli felli adamlar
Devlet ricalini temsil eden zatlar
Katıla,katıla gülüyorlar
Bazıları da artık kameralardan mı yoksa gerçekten utancından mı olsa gerek,ya yüzünü gizliyor yada dudaklarını ısırmayı yeğliyorlar!

Ama tüm gösteri dünyasında olduğu gibi
İlkini,Hacivat Karagöz gösterilerinden anımsadığımız
"Yıktın perdeyi eğledin viran,varayım sahibine haber vereyim hem an..."
Kapanış bölümü gibi,
bizim bakanımızın gösterisinin de kendine özgü bir kapanış seremonisi var..

Bakanımız son imzasını atmadan,sağına dönüp bildik çıkışını yapıyor
İsmail yada her kimse,

" parayı aldık değil mi?"

Gelen tepkiler ve gülüşmeler yeterli değilse

İkinci bildik sözler havada uçuşuyor

"Bak imzayı atıyorum,sonra karışmam ha!"

Ortalık gülmekten kırılıyor
Ekranlardan milletimizde canlı,canlı seyrediyor
Sayın bakan genellikle bununla da yetinmiyor
Babalar gibi satıyoruz
Paraları şıkır,şıkır sayıp alıyoruz
Karşı çıkanları da,kinayeli ve örtülü bir şekilde yeriyor da yeriyor

En son Mersin limanının uzun dönem bir özel şirkete kiralaması töreninde,
bakanı mız bu seferde İngilizce inciler döktürdü

Lord of the port

İzleyenlerin hoşuna gidince hızını alamadı

Air port
Sea port
Car port buda oto park lordu demekmiş ama
Araç muayene istasyonlarını alan ortak kuruluşları kastediyormuş !

İş bu kadarla kalsa ne ise
Sahne kapanmadan en son ortaya kocaman bir çek geliyor
Siz diyin bakanın iki boyu,biz diyelim üç boyu
Üzerinde kör gözün bile okuyabileceği kadar büyük rakamlar
İki milyar dolar
Bir buçuk milyar dolar
Dört buçuk milyar dolar
Yedi yüz elli milyon dolar
Daha niceleri!
Bakanın ağzı kulaklarında

Çekin arkasındaki en az beş koca adamın belden aşağısı görünmüyor
Bakanımızın ise sadece omuzları ve gülümseyen yüzü orta yerde
Biz bu işlerden pek anlamayız
Yabancı dilimizde pek iyi değildir ama
Rakamları
Yeşil dolarları
Toplamayı ve çıkarmayı yani,riyaziyeyi iyi biliriz

Madem onca millet malı babalar gibi satıldı yok oldu
Milyarlarca dolarlar hazineye girdi
Dış borcumuz neden dört yüz milyar doları geçti?

Açlık sınırı,yeni bin liranın
Yoksulluk sınırı,yeni iki bin liranın üzerine çıktı?

Asgari ücret beş yüz yeni liralarda neden sürünüyor?

Yeni iş yerleri ve üretim yerleri de kurulmadığına göre?

İsmail ya da her kimse,yoksa sahte çek mi aldı?

Keten pereye mi getirildik?

Nerede bu koca,koca çeklerin içindeki dolarlar bakanım?

Belki Türkçe'mizle derdimizi anlatamıyoruz
Bir de kör topal İngilizce'mizle soralım

Where are these dollars my minister!

Maliye Bakanı ve "Lord of the Port"

Maliye Bakanı ve "Lord of the Port"

Kİmler çevrİmİçİ