Toplum içinde hızla itibarını kaybeden menzil denen sahte tarikat toplumsal tabanını hızla kaybediyor.BUNLAR FETÖ'DEN DAHA TEHLİKELİ OLDULAR'
"Ben bu köyün ağasıyım" diyen Saki Elhüseyni şunları söyledi:

"Kulağınızı iyi açın ve iyi dinleyin beni. Ben bu ailenin de köyün de ağası Seyyid Saki’yim. Bu köyün yüzde 51’i benim, ben ne dersem o. İster kabul etsinler, ister etmesinler. Bunlar (kardeşlerine kast ederek) daha tüyleri bile terlememişken ben babamın halifesiydim. Onlar beni ne kadar büyük görmese de, abi yerine koymasa da ben onların da köyün de ağasıyım. Bu böyle biline.

Ben istemeden hiçbir iş yapamazlar. Biri girecekse de çıkacaksa da buna ben karar veririm, o kadar. Bunlar (kardeşlerine yönelik) FETÖ’den de daha tehlikeli oldular. Benim doğru dediğime yalan demeye başladılar. Diyorlar ki; Seyyid Saki Gavs’ın (ölen Menzil şeyhi) öz evladı değildir diyorlar. Bunlar bu hale gelmiş."
Menzil Cemaati’nde kardeşler arasındaki kavga müritlere de sıçradı. Savcının bile engelleyemediği iddia edilen Menzil Camisi’nde meydana gelen taşlı sopalı kavganın ardından cemaat üyelerinin adli olayları gündemde.
Menzil cemaatindeki miras kavgasının camide yaşanan taşlı sopalı kavgaya dönüşmesi gündemdeki yerini koruyor. Menzil cemaatinde kardeşler arasındaki servet kavgasına müritler de dahil oldu. Cemaatin, ülkenin birçok noktasında bulunan mülkleri davalık olurken Adana’da dergâh olarak kullanılan bir yapı için faizli kira istendi. Ankara’da ise müritler konut ihlali suçlamasıyla karakolluk oldu. FAİZLİ KİRA İSTEDİLER
Cumhuriyet'ten Cengiz Karagöz'ün haberine göre, kardeşlerden Muhammed Emin El Hüseyni’nin Adana’da dergâh olarak kullanılan bir mülkün 2019 yılından bu yana kullanılması hakkında Adana 1. Genel İcra Dairesi’ne alacak tahsil etmek üzere başvuruda bulunduğu kaydedildi. 259 bin TL’yi bulan kira bedeli için yüzde dokuz faiz ve vekâlet ücreti de talep edildiği ortaya çıkarken Saki Elhüseyni ise “Adana’daki dergâhın tapusu en son Seyyid Muhammed Emin’de olduğu için sofileri oradan çıkardılar ve kira istediler. Bu arada kiranın faizini bile istediler” ifadelerini kullandı. KAPI KİLİDİNİ DEĞİŞTİRMİŞLER
Benzer bir olay ise Ankara’da meydana gelirken Ufuktepe Şehir Gökhan Osman Karaduman Polis Merkezi Amirliği’ne “konut dokunulmazlığı ihlali” suçlamasıyla başvuran B.Ş., Keçiören’de bulunan bir daireye izinsiz bir şekilde girildiğini ileri sürdü. B.Ş. tarafından verilen ifadede, “Daireye gittiğimde kilidin değişmiş olduğunu gördüm. İçeri girdiğimde, T.Ü. ve yanında isimlerinin bilmediğim birkaç kişi daha olduğunu gördüm ve hemen polisi aradım. Polisler geldi ve ben polislerden bu şahısların dairemden çıkarmalarını istedim. Bu daireyi arkadaşlarım ve ailemle birlikte zaman zaman vakit geçirmek için kullanmaktayım. Daireme benden izinsiz giren T.Ü. ve yanındaki şahıslardan ayrıca kapıyı açan çilingirden de davacı ve şikâyetçiyim” ifadelerinin kullanıldığı iletildi. NE OLMUŞTU?
Menzil cemaatinin “gavs” olarak adlandırdıkları lideri Abdülbaki Elhüseyni’nin ölümünün ardından yerine büyük oğlu Muhammed Saki Elhüseyni geldi. Cemaatin 17 milyar TL’yi bulduğu belirtilen serveti, kardeşler arasında anlaşmazlığa yol açarken miras meselesinin çözümü için cemaat 22 Ekim 2024 tarihinde Adıyaman’ın Menzil köyündeki Menzil Camisi’nde bir “şeriat mahkemesi” kurdu fakat anlaşmazlık çözülemedi.

Kardeşlerinin Semerkand Vakfı aracılığıyla 10 milyar TL’lik vurgun yaptığını kaydeden Muhammed Saki Elhüseyni ise savcılığa suç duyurusunda bulunmuştu. En son ise köyde Semerkand Grubu’nun Menzil Camisi’nin bir bölümünde inşaat yapmak istemesi üzerine Serhendi Grubu’yla aralarında taşlı sopalı kavga çıktı. Köye çok sayıda jandarma ekibi gönderildi.

İnşallah çöker.kan emiciler