http://www.youtube.com/watch?v=VEIY1mk5 ... e=youtu.be
Milyonlar Chavez'e söz verdi ZAFERE KADAR DAİMA...


BU DÜNYADAN CHAVEZ GEÇTİ...
Dr.Noyan UMRUK
Zaman zaman amansız karşıtlarınca “diktatör” ya da “popülist” olmakla suçlandı. Gerçekte kimdi Chavez…
-Öncelikle, ülkesinin güneyinde kırsal Los Llanos Bölgesinde çamur, saman ve palmiye yapraklarından oluşan bir kulübede dünyaya gelen yerli, siyahi karışımı bir zambo, Chavez…
-1992 de ,Venezuela ekonomisinin çöküşü ile başlayan içinde bulunduğu halk ayaklanması başarısızlığı uğrayıp 100 subay arkadaşıyla birlikte tutuklandığında “Bu yenilginin sorumlusu benim” diyen askerdir, 45 yaşındaki yarbay Chavez
-Ülkesinde ısrarla olarak kendisine saldıran izleyicinin yüzde 90’ına ulaşan özel medyaya rağmen. %74 ile referandumlar, %55-60 ile ard arda üç seçim kazanmış, halkının karşı direnişi ile ciddi bir darbeyi savuşturmuş karizmatik bir liderdir Chavez
- 1999’da iktidara geldiğinde her ikisinden biri yoksulluk eşiğinin çok altında olan, her üçünden ikisi hayatında doktor görmemiş olan Venezuela halkını, sağlıklı içme suyundan, basit tedavi gereçlerinden, alfabeden, kitaptan, defterden, temiz çamaşırdan ya da toptan ifade etmek gerekirse, dünyanın ‘tuzu kuru’ yakasın da yaşayanların sıcak yuvasında ne varsa kavuşturan bir ‘zambo’nun, ‘rambo’ya meydan okuyuşunun evrensel öyküsüdür Chavez
-Başta L. Amerika olmak üzere dünyanın yoksul kıtalarının halkçı,devrimci idolüdür Chavez
-21 yy. demokratik sosyalizminin öncüsü ve başarısını kanıtlamış bir uygulayıcısıdır Chavez
-Halkının engin desteğiyle tencere tava konserleri, neşeli kahkahalar, şarkılar, danslar, ateşli sloganlar eşliğinde ‘USA’ damgalı provokasyonlar, kitlesel katliamlar, karanlık adamlar ve önü kesilen yağmacılığın sonucu ortaya çıkan hiddete göğsünü geren adam gibi adamdır, Chavez …
-Özetle, çağına ve çağlar ötesine damgasını vurmuş, sosyalistlerden sosyal demokratlara, islami hareketlerden, ulusalcı yaklaşımlara kadar tüm muhalif akımların kendisinde özdeş taraflar bulabildiği bir dünya adamıdır Chavez
Ya henüz ekonomik ve politik alanlarda kat etmesi gereken uzun bir mesafe olmasına ve daha önemlisi yoğun, ciddi küresel tehditlere ve de nihayet hastalığına rağmen, Latin Amerika halklarına ve önderlerine açtığı onurlu yol…
Ya iyice kötümserleşmiş yerküremiz, yoksul ülkeler halkları için başka bir dünya, kader ya da gelecek olabileceğine ilişkin açmakta olduğu umut kapıları…
Bu umuda o kadar ihtiyaç var ki… Adil ve barış içinde yaşanabilir bir dünyaya kavuşana değin tüm yoksul ülke ve halkları için…
Öteyandan, acaba başka ülkelerde,“başka dillerde, başka toprakların başka halkları için yazılmış kitaplardan öğrenilebilir” mi nasıl isyan edileceği?
Kuşkusuz, bir ülkenin kurtuluşunun nasıl yeniden örgütlenebileceğini o ülke halkının kendisi bilir…
Aydın denen insanların böyle namuslu bir derdi varsa eğer, bu dert, o söylemi, üzerine bastırılıp kangren edilmiş o dili bulmak olmalıdır. Unutulmuş bir lugatı, kangren edilmiş bir muhalif damarı olmalı her ülkenin. O lugatı öğrenmek ve o sözcükleri hatırlatmak her namuslu aydının derdi olmalı...
Bir ülkenin yoksullarının birbirleri ile değil, kendilerini yoksul kılan düzenle hesaplaşmaları nasıl sağlanır? Bir ülke halkı, hayatı değiştirebilecek güce sahip olduğuna nasıl inandırılıp, ikna edilebilir? Dünyanın tüm yoksul ya da vicdan sahibi insanlarının oturup düşündüğü bu dili, L.Amerika halkları için bulan adamdır, Chavez …
Bu nedenle, uzaktan bakmak değil, devrimi yoksulları tarafından yapılan bu ülkeyi, bu halkı ve liderini yakından tanımak, anmak ve daima anımsamak gerekiyor. Tam anlamı ile burnunun dibindeki hegemonik güce nasıl meydan okunulduğunu, bir halkın uluslar arası finans ve petrol şirketlerince çizilmiş kaderinin nasıl değiştirebildiğini, yaşadığımız günlerde radikal devrimcilerden ulusalcı akımlara, sosyal demokratlardan İslam ülkelerine değin, tüm muhalif kesimlerin kendisinde özdeş bir şeyler bulduğu Chavez’i anlamak gerekiyor.
Ard arda yinelediği demokrasi zaferlerini yeni bir zaferle taçlandırmışken, “%1” in refah mutluluğu için tüm insanlığın içine çekilmek istendiği karanlık ve iğrenç bataklık yerine, onları güzel günlerin “umudu” olarak aydınlatmak varken çağın amansız hastalığının kurbanı olmak ne yaman bir çelişki...
Yaşamını ülkesi, halkı ve tüm insanlık için “kısa zamanda büyük işler” başarmaya feda eden, çağına ve çağlar ötesine damgasını vuran insanlar için bu bir kader midir?
Olmamalıydı… Dünyanın bağımsızlık, özgürlük, adalet ve eşitlikten yana olan tüm insanları asla unutmayacakları bu renkli ve cesur önder huzurunda derin bir saygı ve sevgi ile eğilirken, onu yitirmenin derin hüznünü yaşıyorlar…
Noyan UMRUK, “CHAVEZ BİZİ BIRAKMA- CHAVEZ NO NOS DEJES” KİTABINDAN, DESTEK YAYINLARI, HAZİRAN 2012