Muharrem İnce İzmir’de “Demokratik Eğitim Açılımı” Diyecek / Mahiye MORGÜL

Eğitimci Yazar

Muharrem İnce İzmir’de “Demokratik Eğitim Açılımı” Diyecek / Mahiye MORGÜL

İletigönderen Türk-Kan » Prş Şub 24, 2011 13:39

Muharrem İnce İzmir’de “Demokratik Eğitim Açılımı” Diyecek

Güncel Meydan:
İzmir’de hafta sonu bir eğitim sempozyumu yapılıyor. Konu başlığı; “Hasan Ali Yücel'den Günümüze Eğitim, Bilim ve Kültür Politikaları”

Tarih: 25-26 Şubat 2011
Yer: Ekonomi Üniversitesi Konferans Salonu
Düzenleyen Kuruluşlar: Balçova Belediyesi-Yeni Kuşak Köy Enstitülüler Derneği

Yer olarak verilen adres bir özel vakıf okuludur. Adından da anlaşılacağı gibi piyasacı model okuldur, adında bilimi çağrıştıran bir imaj dahi yoktur. Yeri gelmişken, İzmirli Pisagor’un adı çok isterdim İzmir’de bir üniversitede olsaydı.

Cumhuriyetin kamucu eğitim politikasının yok edilişine denk gelen günlerde yapılan bu sempozyumda sanki "güle güle kamucu eğitim, hoş geldin Amerika’dan bireyci Gardnerci eğitim" der gibi, son bir anma yapılıyor...

İçinde CHP milletvekili Muharrem İnce’den Kültür Bakanlığı eski Müsteşarı Hüseyin Akbulut’tan CHP eski Milletvekilleri Yakup kepenek, Mustafa Gazalcı’ya, YÖK eski üyesi İsa Eşme’den Özdemir Nutku’ya, birçok eğitimci yazar ve akademisyen, seksen kadar katılımcı var. Deneyimlerimle biliyorum, böyle çok oturumlu sempozyumlara dinleyici bulamazlar, davetliler ise açılıştan sonra çekilir.

Programa baktım, konuşmacıların ne diyeceklerine göz attım, konu başlıklarında, benim için bugünlerde özellikle konuşulması gereken, Eğitimde Amerikan darbe yasasından, MYK’dan hiç söz eden yok! YÖK yerine 10 tane Amerikalının yönettiği MYK getiriliyor ve şunca eğitim kadrosundan bir tane TIK yok'!

Köy Enstitüleri kaldırılırken oradan yetişenler nasıl direnmemişti, aynısını bugün yaşıyoruz.

Üstelik KAMUCU Köy Enstitülerine ağlarken "PİYASACI Gardner diyor ki..." alıntılarıyla doktora yapan sempozyum düzenleyicilerden Sn.Kocabaş arkadaşım da aynı aymazlık içerisindedir. AB'cilik böyledir, kucağımızdaki sosyal eğitim bebeği ölürken 60 yıl önce ölen bebeğe ağlarsın, hiç zararı yoktur bunun.

Cumhuriyetin eğitimi bunca eğitimci kadrosunun aymazlığında ölüyor. Hep birlikte yerden yere vurmaları gereken 5544 sayılı yasadan bir tanesi şikâyetçi değildir, bu ne iştir?

Çok üzgünüm ki. Hasan Ali Yücel'in adını kullanarak, onun gölgesinde yapılıyor bunlar, ne büyük psikolojik harp içindeyiz!

Halkçı Atatürk ile paracı Gardner yan yana asla gelemez, asimetridir, uyumsuzdur. Hem Atatürkçü hem Gardnerci olunamaz. “Çocuk sosyal varlıktır” diyen Mustafa Kemal ile “çocuk bireydir” diyen Gardner aynı anda savunulamaz.

Kendine Atatürkçüyüm diyen akademisyenlerden, MYK'ya karşı çıkmayanlar, yabancı egemenliği getiren, eğitimi On Amerikalıya teslim eden 5544 sayılı yasaya dur demeyen, sessiz onay içinde oldukları şu tutumlarını gözden geçirmelidir.

MYK bir Amerikan darbesidir.

Sevgili öğretmen arkadaşlarım. "Zekâ tektir, parçalanamaz" dediğim için benim önüm kapatıldı. Bu listedeki birçok öğretim üyesi ve eğitimci yazar, pek çoğu ne demek istediğimi anlamaya dahi çalışmadılar.

Gelecek nesillere karşı sorumluluk duymayan, 60 yıldır Köy Enstitülerini yazarak "satan" bir aydın tabakası maalesef "türetilmiştir".

"Çocuk sosyal varlıktır " diyen 1968 Müfredatının adını bile etmezler, "çocuk bireydir" diyen Amerikan müfredatını överek model alırlar... Ben daha kime ne deyim!

Atatürkçü ve bireyci olmak nasıl yutturuldu bize?

Bu sempozyum Cumhuriyetin kamucu eğitimine bir "veda programıdır".

Sempozyumda konuşmacılardan İsa Eşme, diplomaları kaldıran, sertifikalı mezuniyeti getirendir, hesabını vermedi daha. Onun imzası altında olan "unvanların kaldırıldığı" belgeyi bana gönderen Ege İnşaat Mühendisliğinden öğrencilerdi. Onlar mezun oldu çoktan gitti, İ.Eşme şimdi rahatça dolaşır Üniversite bahçesinde...

Sempozyumda konuşacak olan Muharrem İnce, “Eğitimde Demokratikleşme ve Nitelikli Öğretmen” ile ne anlatacak, farkında mısınız?

Eğitimin serbest piyasaya (Amerikan Piyasası anlayınız) açılmasının adıdır "demokratikleşme". Demek, startı onunla verdiriyor Dünya Bankası?

Aslında bu sempozyumun özeti bu temadır, biliniz. Çünkü serbest piyasa demek, öğrenci müşteridir, dersi talep edilen öğretmen ise "nitelikli" öğretmendir, ölçüsü piyasadır! Böyle Amerikancı eğitim sistemine geçiriliyoruz!

AKP'nin yandaşı eğitim sendikası DES, bir ay önce "demokratik eğitim açılımı istiyoruz" diye basın açıklamasını yaptı bile.

"Yaşam boyu öğrenme" dedikleri de "demokratik" eğitimdir; dilediğin yaşta gelir parasını verir, bir ders alırsın, DİLEDİĞİN KIYAFET İLE BU KURSLARA GİRERSİN... İŞTE TÜRBAN, SARIK, ŞALVAR, PEÇE... MÜŞTERİ DİLEDİĞİNİ GİYER... Kıyafetler de serbest piyasaya açılıyor…

“DEMOKRATİK EĞİTİM AÇILIMI” demek CHP eliyle geliyor...

Onun için 2006 da kapalı oturumda MYK (5544sayılı yasa) görüşülürken itiraz edenleri duyamadık. Ancak bugün anlıyorum ki Sayın Mustafa Gazalcı kapalı oturumda bu hainliğe itiraz ettiği için tekrar seçilememiştir, adı onurla anılacaktır.

ÖLÇME - ÖSYM ek yasası geçen hafta meclisteydi, neden orada CHP'den itiraz gelmedi, sadece "kadrolar ne olacak, başkanı olmayan ÖSYM nasıl olacak" gibi kıyısından sordular, bilmiyorlarmış gibi. Hem de YÖK kaldırılırken ona eklenen eski ÖSYM kadroları beraber buharlaşacak ...

Bir karşı devrim yaşıyoruz! Amerikan darbe yasaları görüşülüyor mecliste...

Eğitim piyasaya terk edilirken Küreselci Piyasanın sessiz onaycıları daha ne kadar Atatürkçü kesilecekler?

KRAL ÇIPLAK!





Eğitimci Yazar Mahiye MORGÜL, 24 Şubat 2011
mahiye@gmail.com



TEKZİP

Haber sitenizde 24.02.2011 tarihinde yayımlanan, Mahiye Morgül’ün “Muharrem İnce İzmir’de ‘Demokratik Eğitim Açılımı’ Diyecek” başlıklı yazısında Mesleki Yeterlilik Kurumuna (MYK) yöneltilen iddialar tamamen gerçek dışı olup, bu bilgilerin MYK ile hiçbir ilgisi bulunmamaktadır. Hiçbir dayanağı olmayan bu yazıyı tekzip eder, kamuoyuna saygı ile duyururuz.


T.C. Mesleki Yeterlilik Kurumu
http://www.myk.gov.tr
Türk Genci, devrimlerin ve cumhuriyetin sahibi ve bekçisidir. Bunların gereğine, doğruluğuna herkesten çok inanmıştır. Yönetim biçimini ve devrimleri benimsemiştir.

Bunları güçsüz düşürecek en küçük ya da en büyük bir kıpırtı ve bir davranış duydu mu, "Bu ülkenin polisi vardır, jandarması vardır, ordusu vardır, adalet örgütü vardır" demeyecektir. Elle, taşla, sopa ve silahla; nesi varsa onunla kendi yapıtını koruyacaktır.
Kullanıcı küçük betizi
Türk-Kan
Kuvva-i Milliye
 
İletiler: 6735
Kayıt: Pzt Şub 19, 2007 20:56

Şu dizine dön: Mahiye MORGÜL

Kİmler çevrİmİçİ

Bu dizini gezen kullanıcılar: Hiç kayıtlı kullanıcı yok ve 1 konuk

x