Geride bıraktığımız aylara baktığımızda, 12 Eylül'de Referandum ile oylanacak Anayasa değişiklik Paketine neden 'hayır' oyu kullanılması gerektiğini duyarlı vatanseverler olarak gerçekleri yazdık, çizdik ve anlatmaya çalıştık. Anlatabildik mi? Bilemiyorum çünkü anlatabildiğimiz karşımızdakinin anladığı kadardır. Bu yüzden 12 Eylüle kadar anlatmaya devam edeceğiz!

Peki bu Anayasa değişiklik Paketine neden hayır oyu kullanmalıyız?

- Anayasalar her ülkede, toplumsal mutabakatla hazırlanır. Bu ülkelerede demokratik ülkeler deriz! Oysa bizde tek taraflı bir parti tarafından hazırlandı!

- Hedef Demokratikleşmeyse eğer, ozaman bu paketi madde madde onaylanması daha uygun değilmiydi?

- Demokrasi demişken, secim barajiyla ilgili bir değişikliğe gidilmesi gerekmez miydi?

- 12 eylül darbecilerinin yargılanılması isteniliyorsa, neden bununla ilgili herhangi bir madde değişikliği içermiyor?

- Türkiyenin ana sorunlarından biri olan işsizliğe bir cözüm önerisi sunuyor mu?

- Neden öğgrencinin, işcinin, esnafın, emeklinin sorunlarıyla ilgili bir madde içermiyor?

- Toplu sözleşme balını insanların ağızına sürerken, neden Grev hakkını içermiyor?

- Neden Yolsuzlukların üzerine gidilmesini kolaylaştıran bir madde içermiyor?
(Örneğin Milletvekili dokunulmazlığını kaldıracağız diyeli 8 yıl oldu ama bununla ilgili birşey yok!)

- Terörle Mücadele Hükümete bağli olan TSKnın işi deyip işin içinden sıyrılırken, Terörle Mücadelenin sosyal ve ekonomik yönüyle ilgili olarak cözüm önerileri neden sunulmuyor?

- Referandum'a ve onun reklamını yapan Bilboard'lara yapılan harcamayla, 81 ilimize birer Fabrıka yapılması ve değerli zamanlarını Türkiyenin temel sorunlarına adamaları, daha uygun olmaz mıydı?

HSYK ve Anayasa Mahkemesyle ilgili düşüncemi dile getirmeden (çünkü 11 Temmuz 2010, tarıhlı yazımda bunları sizle paylaşmıştım) bu kadar soru işareti oluşan bir Paketi yinede 'evet' ile oylamak istermiydiniz?

Ben havaalanında oyumu kullandım. Sıra sizde, okuyup araştırıp ve cocuklarınızın geleceği için oyunuzu özveriyle kullanın!

Ümıt Doğancı
5 Eylül 2010