"Neo Altın Buzağı"ya tapanlardan olmak ve/veya ANKA düşer mi?!

(ya da 2013 Yahudiler için zor bir yıl olacak ve/veya İnsansız hava aracı düştü ise insanlı hava aracı da düşemez mi?!)

"Erdem ağır topun yanındadır."
Napoléon Bonaparte
http://tr.wikiquote.org/wiki/Napol%C3%A9on_Bonaparte

........................

2005 yılıydı.
Yüksek demokrasi ortamı nedeniyle, Nuh Tufanı'nı önceden görmek, keşfetmek şerefine nail olduğumuzdan, sanal ortamda, e-mail zincirlerinde yazmaya başladım.
Bazı meslektaşlarım, o günlerde dudak büküp, günlük haber değerlendirme toplantılarında, "O bilgiler bize gelsin biz de yazarız", diye ego bastılar, rüzgar yaptılar.
Haklılılar.
Yazmak zor bir iş değil!
Zor olan yazdıklarını ve o satırları yazan kalem'i taşımak, onurunu korumak.
Tarih 2012 Eylül sonu.
Bıraktım o bilgileri yazmayı, sorgulamayı bir kenara, soruların en zalimi olan o basit soruları sormaktan çok uzaklar.
Bilinç yarılması ve/veya bana dokunmayan bin yaşasın güzellemesi devam ediyor.
Yazık.
F kazık!
Nokta.

........................

Zorunlu açıklama?!
Kağıt, mürekkep girdilerine yapılan zamdan dolayı fiyat ayarlaması yapmak zorunda kaldık.
ABD'de gazetelerin satış fiyatının 50 sent civarında olduğu düşünülecek olursa...
Vs..
Çok yakında bu yönde haberlere rastlarsanız hiç şaşırmayın.
Demem o ki:
Besleme basın'ın dişlilerini döndüren değirmen kurudu.
Su tükendi.
Vs.
Demem şu ki:
Arka planlar üzerinden söylüyorum, hiç kimseye, hiçbir adrese özel yazı yazmıyorum.
İsteyen istediği yazımı, imzalı imzasız fark etmez, yayınlamakta hürdür.
Bu arada, günlük haber, yorumlardan seçkiler yapıyorum.
Zaman'dan da alıntı var.
Yani?!
Alıntı yapmam, o yazıları aynı zamanda onayladığım anlamına gelmez.
Bilakis, karşı taraf hadiseye nasıl bakıyor, korku, endişesi ne vb soruların cevabı da önemlidir.
Aynı zamanda, bunları nereden çıkarıp yazıyorsun diye soran ve/veya sormak için pusuda bekleyen tembel nitelikli okur için tedbir!
Sözün özü:
Medyada hazan vakti.
Sararan yaprakların dökülme vakti.
Değişim zamanı!
Med & Cezir?!

...........................

Ozan'ın ölümü?!
Neşet Ertaş öldü.
Allah rahmet eylesin.
http://tr.wikipedia.org/wiki/Ne%C5%9Fet_Erta%C5%9F
Cenazesi ardından medyada yakılan ağıtlara bakıyorum, anlam vermek mümkün değil.
Hastalığı kaç sütun yer almış sayfalarda?
Ölüsevici topluluk cenazenin üstünden rant sağlamaya çalışsa da, aynı duyguları paylaşanlar oynanan oyunun farkında.
Demem o ki:
Bir ozan ölür, bir ozan doğar.
Yeter ki, ozan'lar halkın ozan'ı olduklarını unutmasın.
Aynen hakkın rahmetine kavuşan üstad örneğinde olduğu gibi.
Başımız sağolsun.
Milletimizin başı sağolsun.

.............................

Acem Testere?!
II. Tezkere?!
Geçmedi.
ABD, Irak'ta bataklığa saplandı.
Yanında da NATO, İsrail, İran, İngiltere ve Fransa.
AB çöktü!
Soçi üzerinden Rusya, Çin, İran, Hündistan palazlandı, AKP & Gülen bağlamında kafayı kaldırdı.
Şimdilerde, Davutoğlu rüzgar yapıp, Suriye'yi vurmaktan bahsediyor.
Rusya, Esad'ın arkasından çekilip Suriye'nin arka planında durmaya devam ediyor.
Demem o ki:
Suriye'yi vurmak bu kadar kolay mı?!
Suriye demek, İran demek değil mi?!
Boru hatları, enerji güvenliği, buz kesecek şita dilemması?!
Demem şu ki:
Gündem: Acem Tezkeresi!
Sözün özü:
AKP, uçurumun kenarında güz pışpışlaması yapmaya devam ediyor.
Suriye demek, İran'la savaş demek.
Bilenler, bilmeyen, insan zekası ile alay eden Davutoğlu'na anlatsın.
http://www.hurriyet.com.tr/pazar/21579700.asp
Ex.
Nokta.

..............................

Ak FHP?!
CHP dökülüyor.
AKP parçalamadan önce F'Sarıgül'cüler Türkiye'yi çoktan parçaladı.
Sahte ulusalcılar bakalım bu hususta ne diyecekler?!
http://www.sabah.com.tr/Yazarlar/uluc/2012/09/28/bir-garip-medyayiz-ki
Bu kapsamda Kılıçdaroğlu, "Erdoğan Cumhurbaşkanı olamaz" demiş.
Bu noktada 100 puanlık uzman sorusu:
Gül'den Cumhurbaşkanı oldu mu ve/veya olur mu?!
Demem o ki:
Şaşkın yeni CHP'lilerin anlaması ve halka anlatması gereken Erdoğan'dan da Gül'den de, Çiçek'ten de Cumhurbaşkanı olmaz.
Yeni CHP'den ise hiçbir şey olmaz.
Gelen vuruyor giden vuruyor.
Fabrika ayarlarını yeniden yüklemeden CHP, AKP'den de tehlikeli bir partiye dönüştü.
Eğri tüküren, Atatürk Türkiyesi'ne şehla bakan bir fırka hüviyetinde.
Demem şu ki:
Yeni CHP, Çankaya Savaşları kapsamında Gül'e basamaklık yapacağına, açılımlarına adını değiştirerek devam edebilir.
Şöyle ki:
Ak F'HP?!
Vs.

.........................

2013 ve/veya Neo Yahudi avı?!
II. Dünya Savaşı sırasında Yahudiler'e kötü davrandılar.
İnsanlık suçu işlediler.
Doğru!
Peki ya post modern zamanlarda Yahudiler, akan, akıtılan Müslüman kanı bağlamında ne yaptı?!
Üzüldüler mi?!
2000'li yıllarda dünyanın efendisi, güç'ün merkezi görünen ve/veya görünmeyen yüzü ile Yahudiler değil mi?!
Bu noktada cevabı geçmişte değil bugünde aramak gerekmez mi?!
Misal, eski dostumuz İshak Alaton, BOP operasyonu kapsamında ölen, öldürülen insanlık ve/veya kanı dökülen Müslümanlar için özür dilemeyi hiç düşünmüş müdür?!
Peki ya milyar, trilyon dolarlık yahudiler?!
http://www.hurriyet.com.tr/yazarlar/21571099.asp?yazarid=105
Alaton, danışmanlığını yaptığı Erdoğan'a hiç sormuş mu, "Neden kendi ülkesine, milli değerlerine bu kadar düşman?" diye...
Ya da Erdoğan'ı "One minutes" operasyonu üzerinden Saddamlaştıran kim?!
Veyahut, Yahudi demokrasisi kendi vatanına ihanet edenlere karşı Türkiye'de olduğu kadar yüksek demokrat mı?!
İsrail'de hain, alçak kim ya da kimlere denir?!
Ve/veya İsrail'e demokrasi ne zaman gelecek?!
Dün acı çekenler bugün kan akıtıyorsa, ne yapmalıyız?!
Kürede yeniden Yahudi avı başlarsa sorumlusuim olacak?!
Tarih mi yoksa talih mi ya da erdemsiz döngü mü?!
2013 kürede Yahudiler için çok acılı, çok zor bir yıl olabilir!
Olacak!
Neden, niçin, niye?!
Elcevap:
Acem dilemması ve/veya AKP'nin ipini AKP'ye çektirip uçurumun kenarından dönme tercihi!
Arap baharı üzerinden yükselen radikal milliyetçi Müslüman Arap dalga hem bölgeye hem de Avrupa'ya hakim olmaya başladı.
Sözün özü:
Batı, Osmanlı'ya girdiği kadar, Osmanlı'nın bakiyesi de Batı'ya girdi.
Anadolu bataklık, Avrupa cephe?!
Vs.
İmza: TM
Nokta.

...............................

ANKA?!
ANKA, neden düştü?!
Ya da "ANKA düşer mi?"!
Elcevap:
ANKA düşmedi, düşürüldü.
Kamuoyuna negatif mesaj vermek için operasyona uğradı.
Demem o ki:
Kula kulluk eden AKP & Gülen milli olan her değere karşı.
TSK?!
Ergenekon!
Silivri!
Atatürk Türkiyesi!
Çağdaş Yaşam?!
Demem şu ki:
Milli olan değerlerayağa düşürülmek istense de değerinden hiçbir şey kaybetmez.
AKP & Gülen'i parlatsanız çeyrek altın etmez.
Misal,TOPAÇ'ı parlatan parlatana ama değeri ortada.
Sıfır!
Sözün özü:
Siz bilmezsiniz,
Ben çok öldüm.
Her defasında kendi cenazemi kendim gömdüm.
Tabutumu taşıdım, mezarımı kazdım.
İhaneti gördüm,
Şanlı mazimde hıyaneti birçok defalar yaşadım,
Onun için ölümüme hiç şaşırmadım,
Hep hazırlıklı yakalandım.
Ölüme her defasında Hakk yolunda dinlenme,
Yeniden "anavatana dönüş molası" diye baktım.

Siz bilmezsiniz,
Ben birçok defalar öldüm.
Kendi ellerimle, kendi Türk oğlu Türk bedenimi,
Bu vatanımın toprağına gömdüm.
Üstüme de, beni "ben" yapan o 'çelik irade"yi, 'ruh'u bir pike gibi örttüm.
Herkes "öldü, bitti, gitti" derken,
Kalıbımı bu vatanın toprağında makul süre dinlendirdim,
Çimlendirdim!

Sonra,
Yeniden doğup,
Yorgun, hain kelleleri,
Tek tek hasat eyledim,

Netice:
İnsansız hava aracı düşebiliyor ise insanlı hava araçları da düşebilir değil mi?!
http://www.guncelmeydan.com/pano/ayniyle-vaki-hayrullah-mahmud-ozgur-t32493.html
Rest!
Mest!
Nokta.

................................

STAR WARS?!
http://ultra-turkler.blogspot.com/2012/09/menfaatdaslk-veveya-sonbahar-temizligi.html
http://ultra-turkler.blogspot.com/2012/01/sutemi-veveya-vatan-lafla-degil-eylemle.html
http://www.faz.net/aktuell/politik/ausland/tuerkei-die-antastbaren-11906202.html
http://www.hurriyet.com.tr/yazarlar/21571628.asp
http://www.zaman.com.tr/haber.do?haberno=1351810&title=insansiz-hava-araci-ankanin-prototipi-test-faaliyetinde-dustu
http://www.zaman.com.tr/haber.do?haberno=1351568&title=fethullah-gulen-hocaefendi-ftye-yazdi-peygamberimizin-sunnetinde-siddetin-yeri-yoktur
http://gundem.bugun.com.tr/acun-ilicali-dan-sasirtan-aciklama-haberi-206840
http://dunya.bugun.com.tr/rusya-dan-esed-e-sok-haber-haberi-206871
[url]http://haber.gazetevatan.com/suriye-ile-savas-sinyali-mi/483912/1/Gündem[/url]
http://haber.gazetevatan.com/erdogan-cumhurbaskani-olamaz/483966/9/Siyaset
http://haber.gazetevatan.com/mesleginiz-ne-teroristim/483953/1/Manset
[url]http://haber.gazetevatan.com/abdullah-ocalandan-mesaj-getirdi/483957/1/Gündem[/url]
http://haber.gazetevatan.com/Haber/483739/1/Gundem
http://siyaset.milliyet.com.tr/ilk-fotograf-birlikte-cuma-namazina-gittiler-/siyaset/siyasetdetay/28.09.2012/1603778/default.htm
http://siyaset.milliyet.com.tr/tutuklu-albaylar-basbakan-ozkok-ve-yalman-neden-susuyorlar-/siyaset/siyasetyazardetay/28.09.2012/1603317/default.htm
http://dunya.milliyet.com.tr/netanyahu-iran-icin-kirmizi-hat-istedi/dunya/dunyadetay/28.09.2012/1603520/default.htm
http://siyaset.milliyet.com.tr/erdogan-in-kafasinda-japon-liberal-parti-modelinin-turkiye-versiyonu-mu-var-/siyaset/siyasetyazardetay/28.09.2012/1603360/default.htm
http://www.odatv.com/n.php?n=balbaydan-cumhurbaskani-gule-acik-mektup-2809121200
http://www.odatv.com/n.php?n=samil-tayyarin-1-numara-iddiasi-curudu-2809121200
http://www.gazeteport.com.tr/haber/112520/mursi-canli-yayinda-quotvites-degistirdiquot
http://ultra-turkler.blogspot.com/2012/08/ak-fitem-veveya-turkiyede-ic-savas.html
http://gavurege.com/webroot/home.php?op=ege&action=outview&article_id=8311
http://www.hurriyet.com.tr/gundem/21579179.asp
http://www.hurriyet.com.tr/gundem/21579463.asp
http://www.gozlemgazetesi.com/yazarlar/mnail-kecili/1443-yine-tmsf-ama.html
http://www.hurriyet.com.tr/planet/21579873.asp
http://fotoanaliz.hurriyet.com.tr/galeridetay.aspx?cid=60863&rid=4369&p=1&hid=21578614
(...)
AKP, mahkumları eşleri ile buluşturmaya hazırlanıyor!
Neden?!
Başlarına gelecekleri anladılar, yakın geleceğe şimdiden hazırlık yapıyorlar.
Vs.

.........................

Kitabın adı: NİL'den FIRAT'a DEVLET OYUNLARI
http://www.idefix.com/kitap/nilden-firata-devlet-oyunlari-erdal-sarizeybek/tanim.asp?sid=JMXEXB3WUF4F06ZDDTX2
Yazarı: Erdal Sarızeybek
Pozitif Yayıncılık
I. Baskı: Eylül 2012
29,50 TL
452 sayfa:
(...)
KİTAP TANITIM: Umarım bu kitabı beğenirsiniz, umarım halkımızın ve gençlerimizin gerçeği ve geleceği görmesinde ve umarım, devletimizin buna karşı bir tedbir almasında bir faydası olur.
Ve Tanrı Hazreti İbrahim’e gökyüzünden seslendi, yıl, Milat’tan Önce 1.750, yani günümüzden yaklaşık 4.000 yıl öncesi, ünlü Hitit uygarlığının Anadolu’da hüküm sürdüğü yıllar:
“İbrahim. Mısır Irmağı’ndan büyük Fırat Irmağı’na kadar uzanan bu toprakları –Ken, Keniz, Kadmon, Hitit, Periz, Refa, Amor, Kenan, Girgaş ve Yevus topraklarını– senin soyuna vereceğim.( Tanah/Tevrat/ Tekvin, Bölüm 15: 18/21)”
İbrahim Hebron’dadır. Hebron/El Halil bir Filistin toprağıdır ve kendisi de Harran’dan göç ederek gelmiştir. Fakirdir, bir eşiyle kıt kanaat geçinmektedir, fazlasında gözü yoktur. Göklerden gelen bu sese şaşırmış, ne olduğunu anlayamamıştır. Bir süre düşünür, Mısır Irmağı’ndan Büyük Fırat Irmağı’na kadar uzanan toprakları gözlerinin önünde canlandırmaya çalışır; çok büyük topraklardır, verimlidir, bal ve süt kokan bu diyar sanki bir cennettir. Soyunun alabildiğine çoğaldığını ve her bir kabilesinin ülkenin dört bir yanda at koşturduğunu düşünür. Hayal ötesi bu düşünceleriyle bir an için mutlu olur. Yüreğini sağlam bir inanç kaplar, kendine güveni gelir, çünkü bu vaadi yapan Tanrı’dır, Her Şeye Egemen Rab’dir!
Aradan zaman geçer, iki oğlu dünyaya gelir; ilkinin adını Esav, sona da Yakup adını verir. Kendisine bal ve süt kokan bu toprakları vaadeden Tanrı Yakup’u kutsamıştır ve soyu onunla devam edecektir. Yakup büyür, baba memleketi Harran’a gider ve orada evlenir. Çocukları olur, alır ailesini ve Filistin topraklarındaki bu kez baba evi Hebron’a dönmek için yola çıkar. Yolda, babası İbrahim’in Tanrısı gökyüzünden ona seslenir:
“ Bundan sonra adın Yakup değil İsrail olacak!( Tevrat/ Tekvin, Bölüm 32: 28)”
Yakup dört evlidir; Rahel, Lea, Zilpa ve Bilha. Bu evliliklerinden on iki oğlu ve bir kızı olur. Kızı Dina hariç, soyu bu on iki erkek evladı ile sürer; Ruben, Şimon, Levi, Yahuda, İssakar Zevulun, Gad, Aşer, Dan, Naftali, Yusuf ve Benyamin. İşte İsrailoğulları bunlardır, onlarla birlikte anılan Yahudi, Musevi ve İbrani gibi tanımlar, İsrail’in oğullarının bilinen diğer isimleridir. Kutsal kitapları Tanah’tır, Tevrat bu kutsal kitabın ilk beş bölümüdür ve Musa’nın Kitabı olarak tanınır.
İsrailoğulları’nı tanımanın en güzel ve kolay yolu, onların kutsal kavram ve sembollerini, bayram ve özel günlerini bilmekten geçer. Bu bize hem Yahudi inancını, özlemlerini, mutlulukları, acıları ve geleceğe yönelik tasarılarını gösterir, hem de Yahudi tarihi hakkında bilmediklerimizi öğretir. Merak edilen Firavunlar, Hz. Musa ve On emir, Altın Buzağı, Davut Yıldızı, Yedi Kollu Şamdan, Tanrı vaadi topraklar, Samson, Dalila, Golyat, savaşlar, Süleyman Mabedi, Ağlama Duvarı gibi konular, aslında Yahudi tarihinin birer sayfasıdır ve kutsallarıdır. Hepsi birer simgedir, özel işarettir, her biri İsrailoğulları’nın bir gizemidir: Şabat, Yom Kipur, Menora, Magen David, Sukot, Asara Betevet, Tu Bişvat, Purim, Pesah gibi.
Önemlidir bunları bilmek, çünkü günümüz İsrail’i Müslüman coğrafyanın tam ortasında yaşayan tek Yahudi devlettir. Kuruluşundan günümüze hep savaş halindedir, hem içeride hem de dışarıda. Peki, bu savaş ne olacaktır, nereye kadar uzanacak ya da nasıl bitecektir? Bu savaş bitmeden Orta Doğu huzur ve barışı bulmayacağına göre, bu sorulara bir cevap bulmalı ve gelecek için bir umut ortaya konulmalıdır.
Bu noktada önümüze çıkan her cevap İsrailoğulları’nın kutsal kavram ve sembollerini, özellikle de ‘Nil’den Fırat’a vaat edilmiş topraklar’ kavramını karşımıza çıkaracaktır. Bu kavramı çözebilirsek, işimiz kolaydır ama nasıl? Kimse çıkıp da anlatmıyor ki bize, nedir bu İsrailoğulları ve ne yapmak istiyor, diye. Kaldı ki herkes İsrail’den şu ya da bu şekilde kuşkulanıyor ama kuşkularını teyit edecek kanıtlara bir türlü ulaşamıyor. Bu durum bizi hep endişeye sevkediyor ve bir türlü aradığımız cevaplara ulaşamıyoruz. Ama artık bu iş çözülmeli ve gerçek ne ise ortaya çıkarılmalıdır, bu amaçla yola çıktık biz.
Bu soruların cevaplarını açık ve belgelerle ortaya koyan bu kitap, üzerinde yaklaşık iki yıl çalıştığım bir araştırmadır, hem tarih, hem din, hem coğrafya, hem de strateji açısından İsrail açığa çıkaran bir araştırma.
Günümüzde yaşanılan gerçek şudur: Orta Doğu’da çatışma, iç savaş ve dış müdahaleler zirveye ulaşmış olup kelimenin tam anlamıyla bölge coğrafyası kan gölüne dönmüştür. Öldürülen insan sayısı birkaç milyonla ifade edilmekte ve İsrail bu kan gölünün tam ortasında yer almaktadır. Peki, bu insanlık dramına yol açan mesele nedir; Nil’den Fırat’a Tanrı vaadi toprakları ele geçirmek isteyen İsrail’in yeni kutsal savaş oyunları mı, yoksa emperyalizmin yeni Orta Doğu siyaseti mi ya da gerçekten demokrasi peşinden koşan insanların mevcut siyasi düzenlere bir başkaldırısı mı?
Bu kitap size Yahudi tarihini ve kutsallarını anlatmak için yazılmadı. Bu kitap size haddini aşan bir Yahudi stratejistine karşılık olarak da yazılmadı. İsrailoğullarını tanımadan, kutsal inanç ve değerlerini bilmeden, bugün aradığımız cevapları bulabilmek gerçekten zordur. Amacımız, tarihten ve kutsallardan yola çıkarak ‘Nil’den Fırat’a gelişen kanlı olaylar içerisinde İsrailoğullarının bir rolünün olup olmadığını, en önemlisi Türkiye’nin bu resimde nerede durduğunu ve ulusal güçlerini kullanarak bu kutsalların savaş oyunlarında neler yapabileceğini sizlere anlatabilmektir. Buradaki can alıcı nokta; ‘gökten taş yağsa, İsrail’den bilmek’ değil, Nil’den Fırat’a varsa eğer, hangi taşın altında İsrail’in parmağı olduğunu ortaya çıkarabilmektir, o da karşı tedbir alabilmek için. İzleyiniz, aradığınız bütün cevapları bulacaksınız…
Umarım bu kitabı beğenirsiniz, umarım halkımızın ve gençlerimizin gerçeği ve geleceği görmesinde ve umarım, devletimizin buna karşı bir tedbir almasında bir faydası olur.
Erdal Sarızeybek
Ankara, Eylül 2012.
http://www.erdalsarizeybek.com.tr/makaleler/nilden-firata-devlet-oyunlari-398h.html
(...)
Sayfa 220:
Sonuç olarak, İsrailoğulları ne yapmak istiyor dediğiniz zaman yeni hareket tarzları şu noktalarda toplanmaktadır:
* Ahlak ve din öğeleri bir kenara, önemli olan insan ihtiyaçlarını karşılayacak kaynakları ne pahasına olursa olsun ele geçirmek.
* Gelecek bir nükleer savaşa hazırlıklı olmak ve kazanacak tarafta bulunmak.
* Ortadoğu coğrafyasındaki ülkelerin nükleer silah sahibi olmasını engellemek ve bu amaçla savaşı kayıtsız şartsız göze almak.
* Ve bir diğer dikkat çekici özelliği de Afrika'daki enerji kaynaklarının kontrol ve yönetimini ele geçirmek.
(...)
Sayfa 225:
Oysaki bu Altın Buzağı meselesi, Yahudi tarihinde İsrailoğulları'nın ilk büyük günahını sembol etmiş bir meseleydi. Mısır'dan çıkıp Sina Dağı'na geldiklerinde Tanrı ile bir anlaşma yapmışlar ama Hz Musa biraz gecikince hemen Tanrı yolundan dönüp ilahlara tapmaya başlamışlardı, ilk taptıkları ilah da altın buzağıydı.
(...)
Sayfa 259:
Tanrı'nın tapınağı olarak bilinen "Süleyman Mabedi" iki kez yakılıp yıkıldı; biri Babil döneminde, diğeri ise Roma. Yahudiler pek çok kez sürgüne gönderildi; Mısır esareti, Asur sürgünü, Babil sürgünü ve Roma sürgünü. Roma'nın Kutsal Mabedi yakıp yıkmasından sonra, Yahudiler dünyanın dört bir yanına dağıldılar, ta ki, İsrail devleti yeniden kurulup geri dönünceye kadar. Şimdiki umutları ise Nil'den Fırat'a vaat edilmiş toprakları ele geçirdikten sonra, Süleyman Mabedi'ni üçüncü kez inşa etmek.
(...)
Sayfa 291:
MÖ 500'lü yıllarda yaşamış olan filozof ve savaşçı Sun Tzu der ki: "Olabildiğince gizlen, görünmez ol. Olabildiğince gizemli ol, öyle ki, sesin bile işitilmesin, o zaman düşmanın kaderi senin elindedir."
(...)
Sayfa 393
Aslında İsrailoğulları'nın Pers'e (İran) karşı doğal bir sempatisi olmasa gerek, öyle ya, en başta Yahudiler'in Babil sürgününden geriye dönüşü sağlayan Pers'tir, Süleyman Mabedi'nin yeniden yapılmasını sağlayan Pers'tir ve üstelik Pers'in de Yahudi Kraliçesi vardır; Kraliçe Ester. Ama devran değişti ve döndü; İran nükleer yolda ve Siyonizm karşıtı bir siyaseti izlemeye başlayınca, İsrailoğulları'nın bir numaralı hedefi haline geldi. Demek ki bazen tarihte yaşanmış olan olayların geleceğe pek faydası olmuyor, tıpkı Almanya yanında savaşa giren Türkiye'nin bugün Türk karşıtı bir Alman siyasetiyle karşı karşıya kalması gibi.

.................................

Ve...
Son olarak...
Ben Devlet'im!
Ben Millet'im!
Ben Atatürk'üm!
Tarihte yaşayan Atatürkler adına vazedenim:
Devlet katında, bir türlü birbirine bağlanamayan kopuk giden A ile B'yi ya da C ile A'yı birbirine bağlayan, bağlayacak olan, adres'im.
Demem o ki:
Şimdi kaos'a düğüm atma, bağlantısızları birbirine bağlama zamanı!
Dememiz şudur ki:
Post Modern zamanlarda, Siyonistler'in "Altın Buzağı"nın yerine koyup taptıkları toksik / zehirli varlık'ın adı AKP & Gülen & Topaç iktidarı!

2002 - 2012 süreci kapsamında yol'larını, yön'lerini tamamen şaşırmış faniler, "Neo Altın Buzağı" AKP & Gülen iktidarına tapıyorlarlar.
Bu noktada, Yaradan yukarıdan vahiy meleği vasıtası ile tüm günahkarlara seslenip soruyor:
Şaşırmaya devam edip helak olacaklardan mısınız yoksa af dileyip kurtulacak, doğru yol'da saf tutacaklardan mısınız?!

Elcevap: ?!
Zilzal Suresi?!
http://www.kuran.gen.tr/?x=s_main&y=s_middle&kid=4&sid=99
Rahman Rahim olan Allah'ın adıyla
1. Yer, o şiddetli sarsıntısıyla sarsıldığı,
2. Yer, ağırlıklarını dışa atıp-çıkardığı,
3. Ve insan: "Buna ne oluyor?" dediği zaman;
4. O gün (yer), haberlerini anlatacaktır.
5. Çünkü senin Rabbin, ona vahyetmiştir.
6. O gün insanlar, amelleri kendilerine gösterilsin diye, bölük bölük fırlayıp-çıkarlar.
7. Artık kim zerre ağırlığınca hayır işlerse, onu görür.
8. Artık kim zerre ağırlığınca bir şer (kötülük) işlerse, onu görür.
Hülasa:
2012 Güz Yangını bağlamında, küresel aksta akıntının yönü değişti.
Devletlerin dostu yoktur, yüksek çıkarları vardır!
Derin U dönüşü yapana Neo Roma'da ortak menfaat:
“Yeniden Atatürk, yeniden Laik Türkiye, yeniden çağdaş Türkiye!”
Sözün özü:
“Atatürk’ün Gençliğe Hitabesi Bir Duvar Süsü Değildir, Erken Uyarı Sistemidir!”
Netice:
RAP… ULTRA… RAP… RAP… RAP…
RAP… RAP… İMECE… RAP… RAP…
RAP… RAP… GHOST… RAP… RAP…
RAP… RAP… HERO… RAP… RAP…
RAP… LARP… RAP… RAP… RAP…
http://www.youtube.com/watch?v=BcVXjzD6nGw
http://www.youtube.com/watch?v=1gfoxDOPXfo
http://ultra-turkler.blogspot.com/2012/04/ultra-laik-ofke.html
http://www.youtube.com/watch?v=Xa3I9mhRAtU
Nokta.

29 Eylül 2012
Hayrullah Mahmud Özgür

http://ultra-turkler.blogspot.com/2012/09/neo-altn-buzagya-tapanlardan-olmak.html