SIRRI YÜKSEL CEBECİ
2 Eylül 2009

Nereye gidiyoruz?
POLATLI’DA dün şehit uzman çavuş Abdullah Erkmen’in cenaze töreni vardı.
Genelkurmay Başkanı Orgeneral İlker Başbuğ’un da katıldığı cenaze töreninde Türk bayrakları dalgalandırılıyor, “Şehitler ölmez, vatan bölünmez” sloganları atılıyordu.

Birkaç saat sonra Diyarbakır’da DTP’nin Dünya Barış Günü’nü bahane ederek yaptığı mitingin görüntülerini izlemeye başladık.
“Bir milyon kişi toplayacağız” diyen DTP’liler bir kez daha hüsrana uğramışlardı. Miting alanında 100 bin kişi bile yoktu.
Ne Türk Bayrağı, ne İstiklal Marşı...
PKK bayrakları, İmralı sürüngenin posterleri, “Biji Apo” sloganları...
Kin, nefret ve düşmanlık nutukları...
Devlete meydan okumalar...
Tam bir isyan provası...

Bu isyan provasından bir gün önce, DTP Diyarbakır Milletvekili Aysel Tuğluk, Sümerpark’ta kurulan sözde “Barış Çadırı”nda, aynen şunları söylüyordu:
“Bu süreç tıkanırsa ayrılmaya kadar tartışılabilir.”
Hani bunlar üniter devletten yanaydılar?
Türkiye’nin bölünmesini istemiyorlardı hani?
“Kürt açılımı” başlatanların kimlerle dans ettiğini görüyor musunuz?
Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç hala “DTP’nin sürece katkılarından” söz etmeye devam ediyor.
*
“Kürt açılımı”nda bugüne kadar gelinen süreç şunu gösterdi:
Türkiye’de bir Kürt sorunu yok. Bölücülük ve terör sorunu var.
Dolayısıyla, soruna yeni bir ad koymak ve her şeye yeniden başlamak gerekiyor.
Sorun aslında “Güneydoğu sorunu” ve sorun 1960’lı yıllarda Güneydoğu Anadolu Projesi’nin hayata geçirilmesiyle başladı.
Dış güçlerin güdümündeki bölücü Kürtler, bu projenin tamamlanması halinde bütün argümanların ellerinden gideceğini anladıkları için, harekete geçtiler.

GAP’ın tamamlanması halinde, Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nde yoksulluk ve işsizlik sona erecek, bölgedeki refah seviyesi diğer bölgelerdekinin çok üstüne çıkacaktı.

Bu sebeple de GAP’ı engellemek için ellerinden geleni yaptılar. Devletin en büyük yanlışı, bütün engellemelere rağmen, GAP’ı tamamlamamak oldu.
GAP zamanında tamamlansaydı, bugün Güneydoğu’da terör ve yoksulluk sorunuyla boğuşmayacaktık.
*
Devlet, ne kadar geç kalınmış olsa da, GAP’ı bir an önce tamamlamalı.
Buna paralel olarak, bölgedeki feodal sistemi bitirici önlemler almalı. Toprak reformu yaparak, mesela Kanco aşiretinin reisi Ahmet Türk’ün 30 bin dönümlük pamuk ve mısır tarlalarını kamulaştırarak, topraksız köylüye dağıtmalı.
Devlet bölgeye yatırım yapmalı ve özellikle işsizlik sorununu çözmeli.

Ağalık ve şeyhlik sistemi yıkıldıktan ve Kürt vatandaşlarımız sömürülmekten kurtarıldığı taktirde, DTP ve PKK’yı destekleyen tek kişi kalmaz.
“Kürt açılımı” yanlış başlatıldı.
Ama yanlıştan dönmek de fazilettir.