
Nurcu Şerif Mardin KEMALİZM'e Saldırdı!
Sosyal Sorunları Araştırma ve Çözüm Derneği'nin (SORAR), düzenlediği "Mahalle Baskısı" konulu tartışmaya katılan Prof. Dr. ünvanı taşıyan Said-i Nursi hayranı ve Fetullahçı Şerif Mardin AKP Hükümeti'nin yarattığı moda gereği Kemalizm'e saldırdı
Cemal Reşit Rey (CRR) Konser Salonu'nda, Sosyal Sorunları Araştırma ve Çözüm Derneği'nin (SORAR), düzenlediği, gazeteci Ruşen Çakır'ın yönettiği tartışmaya konuşmacı olarak katılan Prof. Dr. Binnaz Toprak, Prof. Dr. Ali Yaşar Sarıbay, Prof. Dr. Fuat Keyman, Doç. Dr. Nejdet Subaşı ve Dr. Hidayet Şefkatli Tuksal'ın katıldığı toplantıda AKP ve Fetullah Gülen sözcüsü gibi konuşan Mardin laikliğe ve Kemalizm'e saldırdı.
MARDİN'E GÖRE KEMALİZM, KURU BİR İDEOLOJİYMİŞ!
Mardin, yaptığı konuşmada Kemalizm'i de eleştirdi. Mardin, "Kemalizm hakkında uzun çalışınca ne kadar kuru bir ideoloji olduğunu rahatlıkla anlayabiliyorsunuz. Bu ideoloji topluma iyi, güzel ve doğru hakkında hiçbir şey verememiştir. "Yurtta Sulh, Cihanda Sulh" sözü çok derin bir ifade değildir" ifadelerini kullandı.
Avrupa'da yüzyıllarca insanların, özellikle laik grubun "iyi", "doğru" ve "güzel" kavramları konusunda tartıştığını ve bu konularda birikim oluşturduğunu kayden Mardin, şöyle konuştu: "Türkiyeyi hazır görüşlerle inceliyoruz. Orada da bir görme problemi yaşıyoruz. Yeniyi öğrenmek yerine takip ediyoruz. Türkiye'de "iyi, doğru ve güzel" hakkında Kemalizm'in bir sorunu var. Kemalizm'in bunların tanımını yapmakta bir zaaf yaşadı. Sormak lazım neden?"
LAİKLİĞİN TARTIŞILMASINDAN KORKULMAYACAKMIŞ!
Tartışmaya katılan bir izleyicinin "İslami yükseliş, laik toplumun çöküşü olur mu ?" şeklindeki sorusu üzerine Mardin, şu yanıtı verdi: "Türkiye'de hiçbir konuyu sonuna kadar tartışma geleneği yoktur. Başbakan "laikliği tartışmıyoruz" dediği zaman bunun çok derin bir seviyede doğru olduğunu düşünüyorum. Laikliği tartışmaktan korkuyoruz. Yani laikliği tartışırsanız günlerinizi hapiste geçirebilirsiniz."
Türkiye'deki mahalle baskısını toplumun "birbirini gözleyerek" oluşmasına bağlayan Sosyolog Mardin'e göre bu durumdan fikir üretmeyen herkes sorumlu.
ŞERİF MARDİN KİMDİR?
Mardinizâde olarak bilinen sülaleden gelen Şerif Mardin, II. Abdülhamit'in veziri Halil Şerif Paşa'nın kızı Şerife Leyla'nın torunudur.
Eğitimini ABD'de alan Şerif Mardin 1957 yılında Demokrat Parti (DP) milletvekillerinin kurduğu Hürriyet Partisi'nin Eskişehir milletvekili adayı olarak seçimlere girer. Kazanamaz.
1994 yılında yeniden siyasete ilgi gösterir ve Yeni Demokrasi Hareketi tecrübesinde, Cem Boyner, Asaf Savaş Akat, Kemal Derviş, Mehmet Altan, Cengiz Çandar, Hüseyin Ergun gibi isimlerle birlikte olur. Yine başarısızdır...
1958'de Stanford Üniversitesi'nde yaptığı, "Jöntürkler'in Siyasi Fikirleri" çalışmasıyla doktora kazanmış olan Mardin ABD ile dirsek temasını Harvard ve Princeton gibi üniversitelerde asistanlık yaparak sürdürür. Türkiye'ye döndükten sonra çeşitli üniversitelerde öğretim görevlisi olan Şerif Mardi'nin yetiştirdiği öğrencileri arasında Emre Aköz gibi isimler bulunmakta!
1960'larda merkezde bulunan siyasi düşün yapısına sahip olan Mardin, 1970'lerde daha muhalif bir çizgiye kayar.
Aslı 1989'da ABD'de yayınlanan; Türkçe tercümesinin ise 2007 Kasımında yayınlanan "Türkiye'de Din ve Toplumsal Değişme: Bediüzzaman Said Nursî Olayı" adlı kitabıyla "sosyolojik" çözümleme yaptığını iddia eden Şerif Mardin, İngiliz ajanı bölücü, Kürt Teali cemiyeti kurucusu Said-i Nursi'yi kitabında öve öve bitiremez.
Bugün Kemalizm'e hayasızca saldıran Şerif Mardin kitabında sahte din yaratan Risale-i Nur'u açıklar ve Türkiye Cumhuriyeti tarihinin belki de en önemli kişisi olarak Nursi'yi gösteriyor ve toplumun yönlendirici aydını olarak tanıtır.
Aynı Şerif Mardin "İdeoloji" adlı kitabında ise Said-i Nursi'nin varlığını Kemalizm'in yetersizliğinden doğduğunu ima eder.
Kürt ayaklanmalarıyla Türkiye Cumhuriyetini bölerek "Kürt İslam Devleti" kurmayı planlayan Said-i Nursi hayranı Şerif Mardin bir süre önce yaptığı açıklamasında Mardin, "dinin bir toplumu anlamak için en önemli öğe olduğunu, dolayısıyla tarikatların da o kadar önemli olduğunu, Nakşibendiliği ya da Nurculuğu anlamayanların Türkiye'yi anlayamayacağını düşündüğünü" dile getirmişti.
Şerif Mardin, daha önce de iki kez reddedilen Türkiye Bilimler Akademisi (TÜBA) üyelik başvurusu üçüncü kere reddedilmiş bir isim!
