Öcalan: PKK ile KDP aslında birdir

Kuzey Irak Güncesi
21 Nisan 2008 Saat: 18.30

ANKARA

Kuzey Irak'ta üslenen PKK'lıların sınırdan giriş yapmalarını engellemeye dönük olarak yürütülen çalışmalar çerçevesinde Şırnak ve Hakkâri'nin Irak sınırı kesimindeki stratejik noktalarda askeri tesislerin kurulmasına hız verildi. DHA'nın dünkü haberine göre kısa sürede tamamlanması planlanan askeri tesislerde özel eğitimli komando timleri konuşlandırılacak ve sınır 24 saat elektronik araçlarla gözetlenecek.

İRAN

İran İçişleri Bakanlığı Müsteşarı Abbas Mohtac, önceki gün Mehr Haber Ajansı'na yaptığı açıklamada Ankara'da Türkiye ile İran heyetleri arasında PKK ve PJAK'a karşı istihbarat ve güvenlik işbirliğini de içeren mutabakat zaptının iki ülkenin içişleri bakanlarının imzasına hazır olduğunu söyledi.

PKK

Öcalan, ABD'nin Türk-Kürt çatışmasına yol açacak politikalar izlediğini belirterek "Türkiye'ye insansız uçaklar satıyorlar, her türlü yüksek teknik silah veriyorlar, PKK'ya saldırtıyorlar. PKK için de kendilerini geliştirecek bir zemin, bir imkân sunuyorlar. Aslında Amerika'nın bu tutumu her iki tarafa bir tehdittir. Bunu geliştirenler, Türkiye'ye karşı PKK'yı hazırda tutuyorlar. 'İstediğimizi yaparsan PKK'yı bitirmene yardımcı oluruz'. İşte askeri malzeme veriyorlar, uçaklar falan ama PKK'yı bitirmelerine izin vermiyorlar. 'Tavşana kaç, tazıya tut' politikasıdır bu. KDP ve PKK da aslında birdir, birbirinden ayıramazsın. Ben bunu PKK'yı eleştirmek için söylemiyorum, onlara karşı olduğum için söylemiyorum, objektif durum budur" dedi. Fırat Haber Ajansı tarafından geçen cuma günü verilen haberde Öcalan, Kürt-Türk çatışmasını istemediğini söyleyerek "Demokratik çözüm için gerekli çabayı gösteririm, buna gücüm de var. Silahların bırakılmasından bahsediliyor. Çözüm geliştiğinde neden silahlar kalsın ki. Bizim istediğimiz, Kürtlerin demokratik haklarını tanısınlar, güvenceye alsınlar. Bu çözüm gelişirse bir günde silah bıraktırılır" diye konuştu.

GELİŞMELER NEYE İŞARET EDİYOR

Ankara, bir yandan ilk kez 10 Nisan'da Kuzey Irak Güncesi'nde işaret edilen şekilde, sınırda bir tür "güvenlik duvarı" oluşturma sürecine hız verirken, bir yandan da PKK/PJAK unsurlarıyla mücadelede Tahran'la işbirliğini geliştirmeye yönelerek ABD'ye de mesaj gönderiyor.

1984 yılından beri PKK ile mücadelede sınırda oluşturulmaya çalışılan güvenlik duvarı yöntemine hiçbir zaman başvurulmadığı dikkate alındığında Ankara'nın bu yönelimi, Irak'ın birliği için özellikle son günlerde Bağdat-Erbil ekseninde yürütülen yoğun pazarlıkları koordine eden ABD'nin Kuzey Irak'ta dengeleri bozacak düzeyde askeri girişime "yeşil ışık" yakmadığını teyit ediyor.

Öcalan'ın, ABD ve İsrail'in Türk-Kürt çatışmasına zemin hazırladığına ilişkin sözleriyle PKK ile Bölgesel Kürt Yönetimi Başkanı Mesut Barzani'nin partisi Kürdistan Demokratik Partisi'ni (KDP) özdeşleştirmesi, Barzani'nin Ortadoğu'daki Kürtlerin siyasi lideri haline gelmesinden duyduğu kaygıyı yansıtıyor.

Kendisini Demokratik Konfederalizm diye kavramlaştırdığı proje çerçevesinde Türkiye, İran, Irak ve Suriye'de yaşayan Kürtlerin lideri konumuna yerleştirdiği göz önüne alındığında, Öcalan'ın Kuzey Irak'ta giderek daha çok "devlet" olan Barzani'nin Kürtler için siyasi çekim merkezi olmasından rahatsızlık duyması rasyonel görünüyor.

Dolayısıyla Öcalan'ın rahatsızlık yaratacak şekilde PKK'yı objektif olarak KDP ile özdeşleştirmesi, örgütün Erbil'e yönelimini engelleme ve silah bıraktırma konusunda kendisinin devrede olma niyetine işaret ediyor.

KAYNAK