Pavarotti'yi Kaybettik!

Güncel Meydan | Güncel Haberler Köşesi

Pavarotti'yi Kaybettik!

İletigönderen Türk-Kan » Prş Eyl 06, 2007 11:20

Dünyaca ünlü İtalyan opera sanatçısı Luciano Pavarotti hayatını kaybetti.

Pavarotti bir süredir kanserle mücadele ediyordu. Luciano Pavarotti, dünyanın en çok tanınan opera sanatçılarından biriydi.

71 yaşındaki Pavarotti, Temmuz 2006’da pankreas kanseri rahatsızlığından ötürü New York’ta ameliyat olmuş, kendisine geçen sürede beş kür kemoterapi uygulanmıştı. Pavarotti’nin menejeri Terri Robson, sanatçının İtalya’nın Modena’daki evinde bu sabah erken saatlerde, hayatını kaybettiğini belirtti. Robson, “Pavarotti, ölümüne neden olan pankreas kanserine karşı uzun ve zorlu bir savaş verdi” dedi.

Luciano Pavarotti, 8 Ağustos’ta grip teşhisiyle hastaneye kaldırılmış, iki haftayı aşkın süre tahlillerden geçtikten sonra taburcu olmuştu.

Yazın Adriyatik Kıyısı’ndaki villasında tatilini geçirdiği sırada, Pavorotti’nin solunum rahatsızlıkları ilerlemişti.

Kuşağının en büyük tenorlarından biri olarak adlandırılan Luciano Pavarotti, son olarak iki yıl önce Torino’daki Kış Olimpiyatları sırasında sahneye çıkmıştı.

SEVENLERİNİN KALBİNDE İZ BIRAKTI
esinin yanı sıra dünya genelindeki stadyumlarda on binlerce kişiye verdiği konserler ve düet albümleriyle iz bırakan “Büyük Luciano” Pavarotti, sanat çevrelerinin dikkatini ilk kez sahne aldığı Covent Garden’da 1963 yılında çekti.

Pavarotti, İtalyan lirik repertuvarının gerçek yorumcusu olmasını sağlayan ince sesi ve karizmatik sahne performansıyla 1960 ve 1970’li yıllarda şöhret basamaklarını çıktı ve kendisine gerçek bir hayran kitlesi oluşturdu.

Ünlü tenor, Placido Domingo ve Jose Carreras ile düzenlediği “Üç Tenor” konserleriyle, birçok şarkıcıyla ortak söylediği düetleriyle ve hayır konserleriyle hayranlarının kalbinde taht kurdu.

Eleştirmenler tarafından sanatsal yönü daha gelişmiş olarak gösterilen Domingo dahil bazı tenorların erişemediği doğal yeteneğe ve sempatikliğe sahip olan Pavarotti, Enrico Caruso ile başlayan 20. yüzyıl opera tarihinin en büyük yıldızlarından biri olarak göze çarpıyor.

Sanat kariyerini, “Evet Giorgio” ile “Rigoletto” filmlerinde rol alarak süsleyen, ancak beyaz perdede istediğini bulamayan Pavarotti, “Ben, Luciano Pavarotti” adlı otobiyogrofisini de kaleme aldı.

Dünya genelinde hayran kitlesi oluşturan Pavarotti, sıcak gülümsemesiyle, Neapolitan folk şarkılarını söylediği sırada terini sildiği beyaz mendiliyle, pop şarkıcılarıyla yaptığı düetlerle, on binlerce kişiye hitap ettiği stadyum konserleriyle, Bosna savaşı sırasında U2’nin solisti Bono’yla düzenlediği konserle ve neşeli Noel şarkılarıyla Pekin’den Buenos Aires’e tüm sevenlerinin kalbinde iz bıraktı.

ÖZGEÇMİŞİ
Modern (Opera) dönemindeki en önemli ses sanatçılarından Pavarotti 1935’te İtalya, Modena’da doğdu. İlk müzik deneyimini şehrindeki koroda, babası Fernando ile yaşadı.

Delikanlıyken, babasıyla Gioachino Rossini adlı koroyla Galler’e gitti. Llangollen uluslararası şarkı söyleme yarışmasında birinci oldu ve bu onu bir tenor olmak konusunda hırslandırdı.

Aslında bir öğretmen olmak için yetiştirilen Pavarotti, Arrgio Pola ve Ettore Campogallianni tarafından aldığı derslerle Concorso İnternazionale adlı ödülü 1961 yılında kazandı ve opera dalındaki başlangıcını bir tiyatro salonunda La Boheme eseri ile aynı yılın 29 Nisan’ında yaptı.

Bundan sonra Güney ve Kuzey Amerika, Asya, Afrika, Avrupa ve Avustralya’da birçok kez konser verdi. Ayrıca bu ona Dünyanın birçok yerinde konser veren 3 tenordan biri olma gibi bir mevki sağladı.

Ardından Modena’da genç şarkıcıları eğitecek bir okul açtı.

“Şu zamana kadar gelmiş geçmiş şüphesiz en önemli tenor” olarak nitelendirilen Pavarotti, pankreas kanseri nedeniyle yaklaşık bir yıl önce ABD’de ameliyat edilmişti. Pavarotti, bir süre önce de Modena’da hastaneye kaldırılmıştı.



Kaynak
Türk Genci, devrimlerin ve cumhuriyetin sahibi ve bekçisidir. Bunların gereğine, doğruluğuna herkesten çok inanmıştır. Yönetim biçimini ve devrimleri benimsemiştir.

Bunları güçsüz düşürecek en küçük ya da en büyük bir kıpırtı ve bir davranış duydu mu, "Bu ülkenin polisi vardır, jandarması vardır, ordusu vardır, adalet örgütü vardır" demeyecektir. Elle, taşla, sopa ve silahla; nesi varsa onunla kendi yapıtını koruyacaktır.
Kullanıcı küçük betizi
Türk-Kan
Kuvva-i Milliye
 
İletiler: 6735
Kayıt: Pzt Şub 19, 2007 20:56

İletigönderen Ram » Prş Eyl 06, 2007 13:54

Toprağı bol olsun.

Mevzuubahs olan; millete saltanatını, hâkimiyetini bırakacak mıyız, bırakmayacak mıyız¿? meselesi değildir. Mesele, zaten emrivâki olmuş bir hakikati ifadeden ibarettir. Bu, behemehâl, olacaktır. Burada içtima edenler, Meclis ve herkes meseleyi tabiî görürse, fikrimce muvafık olur. Aksi takdirde, yine hakikat usûlü dairesinde ifade olunacaktır.

Fakat ihtimâl, bazı kafalar kesilecektir!
Kullanıcı küçük betizi
Ram
Zûlme Karşı İsyan!
 
İletiler: 8167
Kayıt: Sal Şub 20, 2007 1:06
Konum: Aç haritaya bak!

İletigönderen Ayberk » Prş Eyl 06, 2007 16:33

Allah Rahmet Eylesin :(
Kullanıcı küçük betizi
Ayberk
Üye
Üye
 
İletiler: 1400
Kayıt: Prş Mar 01, 2007 21:04

İletigönderen f@n@t!k » Prş Eyl 06, 2007 16:43

allah rahmet eylesin.. :?
Resim
Kullanıcı küçük betizi
f@n@t!k
Üye
Üye
 
İletiler: 701
Kayıt: Cmt Mar 03, 2007 10:13

İletigönderen ACD » Prş Eyl 06, 2007 18:11

Ram yazdı:Toprağı bol olsun.
Mevzubahis VATAN ise gerisi TEFERRUATTIR...!
Kullanıcı küçük betizi
ACD
Üye
Üye
 
İletiler: 1137
Kayıt: Pzr Şub 18, 2007 20:58


Şu dizine dön: Haberler

Kİmler çevrİmİçİ

Bu dizini gezen kullanıcılar: Hiç kayıtlı kullanıcı yok ve 1 konuk

x