Ergenekon Soruşturmasının tutuklu sanıklarından İşçi Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek, iddianamenin daha açıklanmadan basına sızan ayrıntılarına cezaevinden itiraz etti.
Hürriyet Genel Yayın Yönetmeni Ertuğrul Özköke bir mektup yollayan Perinçek şunları yazdı:
Bugünkü (13 Temmuz 2008) Hürriyet Gazetesinde İddianameye gönderme yapılarak, Doğu Perinçekin E. Tuğgeneral Veli Küçük, Sevgi Erenerol, Kemal Kerinçsiz ve Sedat Peker ile "zaman zaman yurtdışında bir araya gelerek toplantılar ve seminerler yaptığı" haberine yer verilmiştir (S.20).
Bu haber baştan sona gerçekdışıdır. Hayatımın hiçbir döneminde, hiçbir zaman Veli Küçük, Sevgi Erenerol, Kemal Kerinçsiz ve Sedat Peker ile
- Ne yurtdışında, ne yurtiçinde
- Ne tek tek, ne de hep birlikte
BULUŞMADIM. TOPLANTI YAPMADIM. VE GÖRÜŞMÜŞ DE DEĞİLİM. Tek tek yazıyorum:
Telefon etti
- E. Tuğgeneral Veli Küçük ile gerek yurtiçinde, gerek yurtdışında buluşmadım. Hayatımda tek bir kez 2003 yılı kışında yapılan Kıbrıs mitinginde gördüm E. Tuğgeneral Veli Küçükü. Merhabalaşma ve hatır sorma dışında yüz yüze hiçbir görüşmemiz olmadı. 2003 yılı yazında İkiz Sözleşmelerin Meclisten geçmesi üzerine Sayın E. Tuğgeneral Veli Küçük "bir grup generalle toplantı halinde olduklarını, İkiz Sözleşmeler konusunda aydınlanmak istediklerini, o nedenle gazetelerden okudukları üzere benim Cumhurbaşkanı Sezere Çankayada sunduğum konuyla ilgili dosyayı rica ettiklerini" bana telefonla söyledi. Ben de kendisine dosyanın bir örneğini yolladım. Aynı dosyayı size de yollamıştım. Bunun dışında Sayın E. Tuğgeneral Veli Küçük ile görüşmüş değilim. Ne yurtiçinde, ne yurtdışında.
- Kemal Kerinçsiz ve Sedat Pekerle hayatımda yüz yüze gelmiş değilim. Yüzlerini basından tanırım, o kadar.
- Sayın Sevgi Erenerol 2007 yılında telefon ederek bir grup kitle örgütü yöneticisi ile beni ziyaret etmek istedi. Kimler olduğunu sordum. Bir şahıs dışında görüşeceğimi söyledim. Bir grup sivil toplum örgütü yöneticisi İstanbul İşçi Partisi Merkezinde ziyaretime geldiler. Hepsi bayandı ve Türkiyemizin meseleleri üzerine görüştük.
Buluşma uydurma
Gerçekler bunlardır. Benim adı geçen kimseler ile yurtdışında buluştuğum bütünüyle uydurmadır. Türkiyede de buluşmuş değilim. Yurtdışı çıkışları ve tarihleri çıkış kapılarında saptanmaktadır; tarihler bellidir. Bir C. savcısı, böyle bir iddiada bulunabilmek için, adı geçen kimselerin çıkış tarihlerini Emniyetten ister ve karşılaştırır. Bunu yapmamış, görüşme ve buluşma UYDURMUŞTUR. İşte Ergenekon soruşturmasının gerçekliği ve hukukiliği konusunda bir örnek. Emin olun, bütün suçlamalar böyle. Türkiyede de polis koruması altındayım. Bütün gezilerim ve buluşmalarım saptanmaktadır. Yurtiçinde de adı geçen kimselerle bir buluşmam ve görüşmem yoktur. Benim belirttiğim gerçekler, ispatlıdır. Giriş çıkış kayıtları ve polis izleme raporlarıyla resmi kayda geçmiştir. Bütün bu iddialar tertip ürünüdür. Bu açıklamamın yayınlanmasını okuyucunun doğru bilgilendirilmesi için rica ederim. Saygılarımla.
Kaynak: http://www.hurriyet.com.tr/gundem/94456 ... 9&sz=86187