Saatlerdir sahte diploma skandalının iddianamesini inceliyorum. Fakat asıl yüzü dehşet ötesi.

Genel & Güncel Konular

Saatlerdir sahte diploma skandalının iddianamesini inceliyorum. Fakat asıl yüzü dehşet ötesi.

İletigönderen İlteriş Kağan » Pzt Ağu 04, 2025 3:42

Saatlerdir sahte diploma skandalının iddianamesini inceliyorum. Tek kelimeyle tüyler ürpertici. Sandığımızdan çok daha feci bir skandalla yüz yüze olabiliriz. Haberlerde hadisenin sadece bir yüzü var. Fakat asıl yüzü dehşet ötesi.

Lütfen dikkatle okuyun.
İddianamenin girişinde şebekenin nasıl çalıştığı yer alıyor. Kısaca anlatayım. Bir üniversitenin yetkilisi, eğitim bakanlığında çalışan bir daire başkanı gibi isimlerin sahte kimlikleri üretilmiş. Kimliklere sahte fotoğraflar takılmış.

Şebeke, fotoğrafı değiştirilmiş sahte kimlikle ve şebekede yer alan üyelerin numaralarıyla e-imza başvurusu yapmış. Ücret ödenmiş ve böylece e-imzalar oluşturulmuş.
(ülkede e-imza oluşturma şartları mutlaka değiştirilmeli. Çünkü burada bariz bir açık var)

Devam edelim...
Şebeke e-imzaları oluşturduktan sonra sisteme girerek lise ve üniversite diplomaları oluşturmuş, ehliyet sınav puanlarını yükseltmiş vs... Yani yetkililerin imzalarıyla yapılabilecek her şeyi yapmışlar.

Halbuki üst düzey kamu görevlilerinin sahte imzalarını oluşturup resmi işlem yapmak tehlikeli ve risklidir. Bu imkanı itidalli kullanmak yerine yakalanma riskine rağmen ehliyet sınavına kadar sömürmek adeta devletin düzenine edilmiş hakaret gibi. Korkma ve çekinmenin zerresi yok.

Savcılık, şebekenin eylemlerini tespit ederken hts kayıtları ile üniversite sistemlerinin log kayıtlarından istifade etmiş. Yani şebekeden para karşılığı hizmet alan tiplerin, diploma ve transkript sorgusu için sistemi kullandığına dair deliller mevcut. Bu log kayıtları olmasaydı bazı şeyleri ispat etmek zorlaşacaktı. İyi ki bu kayıtlar yok edilmemiş.

Tabi burada aklıma takılan ilk husus şu oldu:
Bu düzeyde sahtecilik yapan bir şebekenin daha az işlem ve daha çok para gerektiren sahtecilikler yapması gerekirdi. Ama bunu yapmamışlar. Basit bir ehliyet sınavının notlarını bile yükseltmekten çekinmemişler. Yani "para" elde edebilecekleri tüm yolları dibine kadar sömürmüşler. Yakalanma riskini kolayca göze almışlar.

Şimdi çoğumuz sanıyoruz insanlar bu şebekeden yardım istemek için bir takım süreçleri geçip hizmet aldılar. Şebekeyle gizlice temas kurdular falan...

Sürecin az çok böyle işlediğini sanıyorsanız yanılıyorsunuz. İnsanı dehşete düşüren nokta da burası.

Bu kadar nitelikli hareket eden, üst düzey kamu görevlileri adına sahte e-imza üreten şebeke, müşterilerini özenle seçmek yerine adeta sosyal medyada perşembe pazarı kurmuş.

Tezgah açmış. Gel vatandaş gel diye bağırmış. Yetmemiş, facebook'tan çevirdiği dayılara "sana lise diploması verelim mi, sadece 25 bin lira" diye teklifte bulunmuş.

Şebekeyle bir şekilde teması bulunan isimlerin savcılık ifadeleri bu memlekete dair son derece vahim bir tablo çiziyor. Bu ifadelerden bazılarını sizlerle paylaşayım.

Mesela A.Ş.'nin ifadesi... Facebook'ta "kayıp diploma bulunur" ibareli paylaşım görüp tıklamış. Şebeke hemen mesaj atıp "25 bin lira karşılığı lise diploması verebileceklerini" yazmış. Yani siteye neredeyse yanlışlıkla giren birine bile ihbar edilmekten korkmadan sahte diploma satmışlar.

Mesela A.G.'nin ifadesi... Ehliyet sınavından kalmış. Kurs görevlisi adeta "hallederiz" diyerek şebeke kanalıyla notu değiştirmiş. Karşılığında elden 45 bin TL almış.

Mesela A.T.'nin ifadesi... O daha kursa başlamadan 60 bin TL karşılığı "sınava gir çık hallederiz" sözü almış.

Mesela A.Y.'nin ifadesi... Çok daha trajik... Facebook'ta tanıştığı "hoca" lakaplı şahıs bir gün kendisine 400 bin liraya hukuk diploması çıkarabileceğini söylemiş. Akabinde "diploma satın al" isimli whatsapp grubuna yönlendirilmiş ve hukuk diploması satın almış.

Mesela A.K.Ç.'nin ifadesi çok daha ilginç... Bir arkadaşı onun için hukuk diploması ürettirmiş. Yani bir tür hediye vermiş... Peki bu arkadaşı diplomayı ürettirmiş? Dahası Alex kod adlı şahıs, yabancılar için de ikamet izni ve vatandaşlık başvurusu gibi işleri illegal şekilde yürütüyormuş.

Yani Alex, yabancılar üzerinden sahtekarlık yaparken yan dal olarak da e-imza işine girmiş. Ne güzel memleket değil mi?

Devam edelim...

Mesela E.A.'nın macerası çok daha trajik... O, üç defa e-sınava girip başarısız olmuş. Kahvede mahzun şekilde otururken şebekenin kurduğu pazara denk gelmiş ve 100 bin lira ödeyerek dördüncü sınavı başarıyla geçmiş.

Yani gördüğünüz gibi vatandaşların ekstra arayışa girmesine lüzum yok. Şebeke sosyal medyada, sokakta, hatta kahvede bile sizi bulabiliyor. Memlekete bak...

Devam edelim...

E.G. de kısmeti ayağına gelenlerden. Bir okul müdür yardımcısı sohbet sırasında ne okuduğunu sormuş. E.G. iki yıllık okul okuduğunu söylemiş. Müdür yardımcısı da adeta "olur mu öyle, dört yıllık okul diploması temin edelim" diyerek E.G.'yi başkalarıyla tanıştırmış ve neticede 2 bin euro karşılığı diploma hazır edilmiş.

Görüyoruz ki şebeke adeta her yerde şube açmış, şubeler de adeta sokakta müşteri aramış... Muhtemelen komisyonlarını da almış olmalılar.

F.Ç. ise diğerlerinden ayrı olarak sınava bile girmeden geçer not almış. Şaşırıp nedenini sorduğunda "hallederiz" cevabını almış. 50 bin liraya iş çözülmüş.

H.Y.'nin ifadesi de hayli ilginç. Kimseyle irtibat kurmadığını ve kimseye para vermediğini söylüyor. Üstelik para transferi deliline de rastlanmamış. Belki de şebeke ayıp olmasın diye ona da karşılıksız bir güzellik yapmıştır.

İ.K. de ehliyet sınavından kalanlardan... Şebeke onun kaldığını görünce "sınavı geçemiyorsun, yardımcı olalım" diye teklifte bulunmuş ve 55 bin lira karşılığında sınavdan geçirmiş.
Görüldüğü gibi şebeke sınav listesini kontrol ediyor, başarısız olanlarla irtibat kuruyor. Korkmuyorlar da... Delinin biri gider ihbar eder diye çekinmiyorlar.

K.T. sınavlarda sürekli kalan biriymiş. 2024'te bir kez daha kalmış. Kursa gidip yeni sınav tarihi sormuş. Şebeke ayağına kadar gelen müşteriye 15 bin lira karşılığında ehliyeti vermiş.
S.E.'nin durumu çok daha garip. Kendisi herhangi bir ödeme yapmamasına ve şebeke ile iletişim kurmamasına rağmen ehliyet sınavını geçmiş. Üstelik sınav sonucunu da görüntüleyememiş. Kursa neticeyi sorduğunda bir ekran görüntüsü atmışlar. Sanırım başkalarını geçirirken onu da yanlışlıkla geçirmişler.

Şebekeden en kıyak hizmeti Y.K. almış. Kursa "ehliyet alma garantili" olarak 20 bin lira ödemiş. Sınava girdikten sonra sürüşe bile katılmamış. Harç bile ödememiş. Ehliyetini alıp keyfine bakarken bir gün milli eğitimden arayıp ehliyetinin geçersiz olduğunu söylemişler. Sınav notu 54 olarak girilmiş. Şebeke yoğunluktan notunu yanlış mı girmiş yoksa dalga mı geçmişler orası belli değil.

Son olarak Z.K.'dan bahsedelim... Onun ifadesi 130 sayda ve şebekeye dair önemli bilgiler sunuyor...

Z.K. şebekenin bir tür kuklası. Şebeke wp ve telegram üzerinden onunla iletişim kuruyor ve belirli tutar karşılığında iş veriyor. Kuklalar sokak şubesi gibi müşteri arıyor ve para temin edip şebekeye bildiriyor. Şebeke de işlemleri gerçekleştirip sahte belgeleri üretiyor. Parayı şebeke alıyor ve muhtemelen kuklalara da komisyonunu bırakıyor. Şebekenin asıl merkezi işte Alex gibi kod isimleri kullanan ve kuklalarla wp/telegram üzerinden iletişim kuran şahıslar...

İşte, sahte diploma skandalının dehşet verici yüzünden bir kesit...
Bu şebekeler o kadar rahat ve vurdumduymaz ki...
Çünkü kanundan ve mahkemeden korkmuyorlar.
Onları caydıran bir güç yok. Bu nedenle çok rahatlar.
İşin daha da fenası, belki de binlerce şebeke mevcut.
Bu şebekelerin sağladığı sahte sürücü ehliyetleri trafiklerde can alıyor.
Yazık. Bin kere yazık.

Emin olun mecliste bir düzenleme geçirdiklerinde bunun açığını gedigini işini çarkını bilerek kuruyorlar. Ki bu yeni bir olay değil 2013 yıllarına kadar gidiyor.
Aklı Başında Bir Toplum Her 5 Yılda bir Meclisi Ve Yönetimi yenileyen Toplumlardır.
Bir hamalın yükü geçicidir; fakat sahtekâr bir politikacının yükü kalıcıdır çünkü onun dolandırıcılıklarının muazzam yükünü her daim akılsız toplumlar taşımaktadır.
Üçkâğıtçı politikacılar tarafından sürekli olarak kandırılan, tekrar tekrar aldatılan bir millet için hangi sıfat kullanılabilir? Şaşkın? Çok hafif! Ahmak? Yeterli değil! Beyinsiz? Evet, işte tam da sıfat budur! Aptal kalabalıklar, sahtekâr politikacıların en büyük servetidir!
Kullanıcı küçük betizi
İlteriş Kağan
Üye
Üye
 
İletiler: 2455
Kayıt: Cmt Şub 08, 2020 18:53

Şu dizine dön: Genel - Güncel Konular

Kİmler çevrİmİçİ

Bu dizini gezen kullanıcılar: Hiç kayıtlı kullanıcı yok ve 4 konuk

x