SARIZEYBEK: 'Cephaneliği elleriyle koymuş gibi buldular'

Genel & Güncel Konular

SARIZEYBEK: 'Cephaneliği elleriyle koymuş gibi buldular'

İletigönderen Türk-Kan » Çrş Oca 14, 2009 16:43

ERDAL SARIZEYBEK

‘Cephaneliği elleriyle koymuş gibi buldular’


Emekli Jandarma Kurmay Albay Erdal Sarızeybek, Ergenekon soruşturması kapsamında tutuklanan Yarbay Mustafa Dönmez’in evinde bulunan kroki üzerinden yapılan kazılarda ele geçirildiği belirtilen silahlarla ilgili değerlendirmelerde bulundu.

Soruşturmanın gizliliği kuralının olay yerine götürülen medya kurumlarıyla ihlal edildiğine dikkat çeken Sarızeybek, “Daha önce savcısı olduğunu söyleyen Başbakan, bugün (dün) konuşmasında çeşitli bilgiler veriyor. Bu da soruşturmanın ihlalidir” değerlendirmesini yaptı. Sarızeybek, kroki üzerinden arazide yapılan aramaların gündüz yapılması gerektiğini belirterek, “Soruşturmayı yapanlar silahların yerlerini biliyordu. Elleriyle koymuş gibi bulundu. Dolayısıyla bu silahların sözde bir terör örgütüne ait olup olmadığının ispatı da çok güç. Elinizde bir kâğıt parçası var. Arazide silah bulunuyor ve bu örgütün deniyor. Bunu nasıl ispat edeceksiniz” dedi. Irak sınırının iki taraflı korunamaması nedeniyle silah geçişinin olduğunu, Türkiye’nin doğusunun “cephane deposu” haline geldiğini savunan Sarızeybek, şöyle konuştu:

“Susurluk vakasına bakıldığında zaten Kutlu Aktaş’ın verdiği raporda terörü ranta çevirenlerin kim olduğu belliydi. O dönemde bu soruşturmayı yapmadılar. Ellerinde silah ve para bulunan kişiler hakkında başlatılan soruşturmayı bitirmediler. Şimdi ortaya çıkıp Susurluk’ta adı geçmiş kişiyi, evinde silah bulunduran askeri ama bunun yanında bir orgenerali bir hukukçuyu da alarak, evini arayarak kamuoyuna aynı resim içinde göstermeye çalışıyorlar. Eğer ki soruşturma makamı Susurluk’u çözmek istiyorsa Yeşil kod adlı teröristin banka hesap numarasına girsinler, kimin para alıp verdiği bellidir. Kısa sürede sonuçlandırırsınız.”



Resim
Türk Genci, devrimlerin ve cumhuriyetin sahibi ve bekçisidir. Bunların gereğine, doğruluğuna herkesten çok inanmıştır. Yönetim biçimini ve devrimleri benimsemiştir.

Bunları güçsüz düşürecek en küçük ya da en büyük bir kıpırtı ve bir davranış duydu mu, "Bu ülkenin polisi vardır, jandarması vardır, ordusu vardır, adalet örgütü vardır" demeyecektir. Elle, taşla, sopa ve silahla; nesi varsa onunla kendi yapıtını koruyacaktır.
Kullanıcı küçük betizi
Türk-Kan
Kuvva-i Milliye
 
İletiler: 6735
Kayıt: Pzt Şub 19, 2007 20:56

İletigönderen Panzehir » Cum Oca 16, 2009 5:27

Zaten bu aralar her yerden bomba, alet edevat çıkıyor. :) Vatan toprakları bomba ve silah mühimmatları doğurmaya başladı. (?)

Gün gelir devran döner
Adımıza türküler söylenir bu şehirde!..
...
Kullanıcı küçük betizi
Panzehir
Site Yöneticisi
Site Yöneticisi
 
İletiler: 3483
Kayıt: Pzr Şub 18, 2007 20:02

İletigönderen hirbo06 » Cum Oca 16, 2009 11:09

Daha iddianameyi goremedik ama;
Bu ergenekon davasi sonucunu ve bombalarin akibetini su fani dunyadan gocmeden gormek mumkun olabilecek mi acaba... Bu hizla yazgilama falan derken nasip olursa gelecek kusaklar ancak karari duyabilecekler... Fani bu dunya fani... 200 sene yasayacak degiliz ya...
Kullanıcı küçük betizi
hirbo06
Üye
Üye
 
İletiler: 156
Kayıt: Cmt Kas 10, 2007 18:48
Konum: ONCE AHLAK,TERBIYE VE NEZAKET SONRA FIKIR ALISVERISI! SAYGIMIZ; BILGI,DUSUNCE VE EMEGE, REP'E DEGIL!

İletigönderen Tsigalko » Cum Oca 16, 2009 17:12

Elleriyle koyanlar tabi ki elleriyle bulacaklar.
Biz toprağı sıkdığımızda suheda fışkırmasını bekliyoruz ama görünen o ki toprağı her sıkdığımızda bomba fışkırıyor.Ne bereketli topraklarmış yahu.
Resim
"Tarihi isimler değil; "zaman" lar belirler! Ve zamanlar hep Atatürk'ü haklı çıkarıyor."
Ahmet Taner Kışlalı
Kullanıcı küçük betizi
Tsigalko
Üye
Üye
 
İletiler: 346
Kayıt: Pzr Şub 18, 2007 23:17

İletigönderen kush » Cum Oca 16, 2009 18:54

Bu duruma aglamak mi gerek yoksa gülmek mi sasirdim. Bu insanlar ( Hükümet ve yandaslari ) acaba kendi söylediklerine ve kendi yaptiklarina gercekten inaniyorlarmi yoksa kendi aralarinda otururken kiclariyla mi gülüyorlar cok merak ediyorum. Akil var mantik var demek gerek ama bunlara bakinca ihanetten ve yüzsüzlükten baska hic bir sey göremiyorum. Yazik ediyorlar bu güzel yurdumun bugününü ve gelecegini. Bakalim bizim insanimizin uyanmasi icin daha nelerin olmasi gerekiyor ?
kalbinizdeki vatan ve bayrak sevgisine selamım olsun!

ya istiklal ya ölüm!

Muhtaç olduğun kudret, damarlarındaki asil kanda, mevcuttur!
K. ATATÜRK 20 Ekim 1927
Kullanıcı küçük betizi
kush
Üye
Üye
 
İletiler: 905
Kayıt: Çrş Ara 12, 2007 1:49

İletigönderen Türk-Kan » Cmt Oca 17, 2009 13:29

kush, iletinizi son kez düzenledim. Defalarca uyarilmaniza ragmen "sh" gibi ilginclikleri kullanmaya devam ediyorsunuz. Bir sonraki iletileriniz uyarisiz silinecektir.
Türk Genci, devrimlerin ve cumhuriyetin sahibi ve bekçisidir. Bunların gereğine, doğruluğuna herkesten çok inanmıştır. Yönetim biçimini ve devrimleri benimsemiştir.

Bunları güçsüz düşürecek en küçük ya da en büyük bir kıpırtı ve bir davranış duydu mu, "Bu ülkenin polisi vardır, jandarması vardır, ordusu vardır, adalet örgütü vardır" demeyecektir. Elle, taşla, sopa ve silahla; nesi varsa onunla kendi yapıtını koruyacaktır.
Kullanıcı küçük betizi
Türk-Kan
Kuvva-i Milliye
 
İletiler: 6735
Kayıt: Pzt Şub 19, 2007 20:56

İletigönderen Egeli » Cmt Oca 17, 2009 13:33

.
En son Egeli tarafından Sal Kas 04, 2014 15:42 tarihinde düzenlendi, toplamda 1 kez düzenlendi.
Kullanıcı küçük betizi
Egeli
Üye
Üye
 
İletiler: 1724
Kayıt: Cum Mar 09, 2007 17:40

İletigönderen Türk-Kan » Cmt Oca 17, 2009 13:59

Melih AŞIK'ın bugünkü yazısından:

Toprak altı kazılarını izleyen deneyimli bir silahlı kuvvetler mensubu, o anda düşündüklerini ve gözlemlerini sıralıyor:

    1 - Patlayıcı ve silah yan yana gömülmez.

    2 - Yalıtım olmadan hiçbir silah oksitlenmeden kalamaz... Yalıtım için 2004 tarihli gazete değil, kilolarca balmumu vs. kullanmak gerekir...

    3 - Lav silahı elektrikli ateşlemeyle çalıştığı için yer altına gömülemeyecek silahlardandır..

    4 - Silah ve patlayıcı dozerle aranmaz...

    5 - Silah, insan ayağı basmasının çok zayıf olduğu yerlere gömülür. Apartman aralarına, elektrik direklerinin yakınlarına değil...

    6 - Silahlara belli dönemlerde periyodik bakım yağlama temizleme vs. gerekir.. Senelerce silah toprak altında bırakılmaz.

    7 - Gömdüğünüz yere çelik ızgaralar yoluyla su kanalları yapmanız gerekir.

    8 - Bu bilgileri bu konuda eğitim almış herhangi bir askerden rahatça öğrenebilirsiniz.. Polis bu araştırmayı yapacak bilgi ve donanıma sahip değildir. Acil bilirkişiye başvurularak bu silahların gerçekten ne olduğu, nereden geldiği ortaya çıkarılmalıdır...
Türk Genci, devrimlerin ve cumhuriyetin sahibi ve bekçisidir. Bunların gereğine, doğruluğuna herkesten çok inanmıştır. Yönetim biçimini ve devrimleri benimsemiştir.

Bunları güçsüz düşürecek en küçük ya da en büyük bir kıpırtı ve bir davranış duydu mu, "Bu ülkenin polisi vardır, jandarması vardır, ordusu vardır, adalet örgütü vardır" demeyecektir. Elle, taşla, sopa ve silahla; nesi varsa onunla kendi yapıtını koruyacaktır.
Kullanıcı küçük betizi
Türk-Kan
Kuvva-i Milliye
 
İletiler: 6735
Kayıt: Pzt Şub 19, 2007 20:56

İletigönderen İlteriş » Cmt Oca 17, 2009 14:12

Bu bilgiler, bu piril piril silahlarin, sadece geri cikarilmak icin, bulan kisiler tarafindan, ozensizce oraya gomuldugunu kanitliyor.

Bu bilgi paylasimi icin tesekkurler Turkkan
"Temel ilke, Türk milletinin haysiyetli ve şerefli bir millet olarak yaşamasıdır. Bu ilke, ancak tam istiklâle sahip olmakla gerçekleştirilebilir"

Mustafa Kemal Ataturk
Kullanıcı küçük betizi
İlteriş
Üye
Üye
 
İletiler: 1197
Kayıt: Cmt Eki 20, 2007 23:05

İletigönderen Panzehir » Cmt Oca 17, 2009 15:25

[img]http://www.hizliresim.com/2009/1/16/3158.jpg[/img]

[img]http://www.hizliresim.com/2009/1/16/3163.jpg[/img]

[img]http://www.hizliresim.com/2009/1/16/3194.jpg[/img]

[img]http://www.hizliresim.com/2009/1/16/3171.jpg[/img]

Gün gelir devran döner
Adımıza türküler söylenir bu şehirde!..
...
Kullanıcı küçük betizi
Panzehir
Site Yöneticisi
Site Yöneticisi
 
İletiler: 3483
Kayıt: Pzr Şub 18, 2007 20:02

İletigönderen SAVCI_33 » Cmt Oca 17, 2009 21:14

.Mehmet., Çok ilginçtir bulunan cephanelikler çok yeni sanki dün konulmuş gibi :evil: bence akp binasınıda kazsınlar kimbilir belki kayıp trilyonlar ve deniz feneri paraları ordan çıkar... :twisted:
Kullanıcı küçük betizi
SAVCI_33
Üye
Üye
 
İletiler: 88
Kayıt: Cmt Şub 24, 2007 12:58

İletigönderen Türk-Kan » Çrş Oca 21, 2009 0:13

Kontrgerilla ve gömülü silahlar..

Askerliğimi 1965-67'de Ankara'da Mamak Muhabere Okulu'nda yaptım. 24 ay.. 6 ayı okul.. Bizi asteğmen rütbesiyle komutan yapacak eğitimi iki yönlü verdiler.

Yüzbaşı Mehmet Babayiğit askerliğin temelini öğretti bize. Durmak, yürümek, selam vermek, silah kullanmaya varıncaya dek. Temelini ve ruhunu.. Çakı gibi askerler olduk. Babayiğit, harika bir asker, daha da harika bir komutandı çünkü.

Günün yarısında onunla talimdeydik. Öbür yarısında ise dershanelerde. Orada bize, bir komutana lazım olacak teorik bilgiler verildi.. İşi iyi öğrenmek zorundaydık. Eninde sonunda asteğmen, en fazla teğmen olacaktık ama bir savaş sanatı olan askerlikte yarın hangi birliğe komuta edeceğimiz belli olmazdı.

Nitekim hem de barışta, Mamak'taki eğitim tugayında, asteğmenken bölük, tabur, teğmenken alay komutanına vekalet etme zorunda kaldığım günler oldu.

Okuduğumuz derslerden biri, Kontrgerilla ve Özel Harp'ti..


NATO'nun, temelinde de tabii Amerika'nın hazırladığı ve okutulmasını istediği bir ders. Sistemi kurmak için bu eğitimin alınması gerekiyordu.

Neydi sistem?.. Niye gerekliydi?.

Efendim, o zaman Soğuk Savaş Devresi.. Bir yanda NATO, öte yanda Varşova Paktı Devletleri bir yandan birbirlerini savaşa tahrik ediyor, öte yandan da, her gün savaş çıkacakmış gibi müthiş bir hazırlığa girişiyorlardı.

Diyelim savaş patladı.. Varşova ile hem Doğu, hem Batı'dan sınırdaş en tehlikedeki ülke Türkiye.. Ola ki Varşova Paktı Orduları Türkiye'nin bir bölümünü işgal ettiler.. Mesela Doğu'dan girdiler ve Erzurum'a kadar geldiler.. Ya da Trakya'dan saldırıp tarihte olduğu gibi Yeşilköy'e dayandılar. Veya Yunan adaları üzerinden saldırdılar.. Batı Anadolu bir kez daha işgal altına düştü.

Yani yasal kuvvetler geri çekildi. Karşı taarruza hazırlanıyor. İşgalci askerler oturup keyif kahvesi mi içecek.. Onları rahatsız edecek bir çete, gerilla savaşına ihtiyaç var.

Gündüz külahlı, gece silahlı denen adamlar, sabahtan akşama kahvede oturur görünecekler ama, işgal ordusuna sabotajlar, suikastlar düzenleyecekler. Komutanlar vurulacak, karakollar bombalanacak, köprüler uçurulacak..

Kim yapacak bunları?.. Barış zamanında belirlenmiş çok ama çok küçük çeteler. Bu çetelerin üyeleri hatta birbirlerini tanımayacaklar. Bir tek lider, hepsini bilecek. Yani sadece kendi çetesini. Ötekinden haberi olmayacak. Yani işgalci düşman bunlardan birini ele geçirip işkence ile söyletse, en fazla 5 kişilik bir çeteyi ele geçirebilecek. Ötesini öğrenmesi mümkün olmayacak. Bu liderler, barış zamanında belirlenen, güvenilir insanlar ve seçkin kişiler olacaklar. Başarılı ama teskere almış bir asker.. Bir emekli asker, ya da polis. Yani aslında işi bilen biri.. Gündüz külahlı dolaşacaklar bunlar.. Peki gece silah nerden bulunacak, işgal altındaki topraklarda?..

İşte püf noktası.. Barış zamanında zulalar belirlenecek ve buralara, suikast, gerilla silahları, bombaları saklanacak..


Mağaralar, kuyular, gömüler.. Her çete lideri bunların bir bölümünün yerlerini bilecek. Eylem günü geldiğinde çıkarıp çetesine dağıtacak.. Böylece işgal güçleri, durmadan arkadan vurulacak ve taciz edilecekler.

Özeti buydu gördüğümüz dersin..

Askerlik bitti.. Soğuk savaş da bitti, ama terör başladı.. Bu dönemde o gerilla için saklanan silahların bir şekilde Ülkücülerin, Devrimci eylemcilerin, sonra PKK'nın eline geçtiğini duyduk. Ya onlar zulaları bir şekilde öğrendiler, ya silahların yerini bilen liderler, bu terör örgütlerine katıldılar, kendilerine zimmetlenen silahları da kullandılar..

Sonrasını inanın bilmiyorum.. Ama bugün hâlâ, orda burada gömülü, saklı suikast ve terör silahları bulundukça pek şaşırdığımı söyleyemem..


Hıncal ULUÇ, 14 Ocak 2009
Türk Genci, devrimlerin ve cumhuriyetin sahibi ve bekçisidir. Bunların gereğine, doğruluğuna herkesten çok inanmıştır. Yönetim biçimini ve devrimleri benimsemiştir.

Bunları güçsüz düşürecek en küçük ya da en büyük bir kıpırtı ve bir davranış duydu mu, "Bu ülkenin polisi vardır, jandarması vardır, ordusu vardır, adalet örgütü vardır" demeyecektir. Elle, taşla, sopa ve silahla; nesi varsa onunla kendi yapıtını koruyacaktır.
Kullanıcı küçük betizi
Türk-Kan
Kuvva-i Milliye
 
İletiler: 6735
Kayıt: Pzt Şub 19, 2007 20:56


Şu dizine dön: Genel - Güncel Konular

Kİmler çevrİmİçİ

Bu dizini gezen kullanıcılar: Hiç kayıtlı kullanıcı yok ve 5 konuk

cron

x