http://www.bellek2009.blogspot.com/
HAMAS’IN AVUKATLIĞI TÜRKİYE’YE Mİ KALDI?
Serdar Ant
“İkiyüzlü olan, yalancı olan sensin, katliam yapanlardan gurur duyan sensin. Bir kez daha söylüyorum, öldürmeyi iyi bilirsiniz. Tevrat’taki On Emir’den altıncısı diyor ki ‘Öldürmeyeceksin.’ Her türlü zorbalığı, rezilliği, alçaklığı yapıp ardından ‘HAMAS, El Kaide’ diyorlar. HAMAS topraklarını koruma mücadelesi veriyor. Filistin’de seçim kazandı, ama iktidar fırsatı vermediler. Hani demokrasi? Ben ABD’li yetkililere ‘HAMAS’ı terör örgütü olarak görmüyorum’ dedim” (Vatan, 5.6.2010)
Konuşan Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye Cumhuriyeti hükümetinin Başbakanı’dır.
Erdoğan konuşurken Başbakanı olduğu devleti temsil ettiğini unutmamalıdır. İsrail ya da başka bir devlet hakkındaki görüşleri ne olursa olsun, Erdoğan, kalabalıkları meydanlara toplayıp nutuk atsın diye o Başbakanlık koltuğunda oturmuyor. Erdoğan’ın ağzından çıkan her söz, Türkiye Cumhuriyeti’ni bağlar. Bu nedenle ağızdan çıkanı kulağı duyarak konuşmakta saymakla bitmez fayda vardır!
Bir yanda Yahudiliğin en aşırı ve gerici temsilcilerinden oluşan Netanyahu liderliğindeki İsrail, diğer yanda İslamcı köktendinciliğin temsilcisi HAMAS... Laik Türkiye Cumhuriyeti bu ikisi arasında bir seçim yapmak zorunda mıdır? Hani biri şap da diğeri şeker sanki! Türkiye Cumhuriyeti'nin hiçbir derdi kalmadı da Ortadoğu'da HAMAS'ın avukatlığını yapmaya mı soyundu şimdi? Erdoğan, PKK ile HAMAS arasında benzerlikleri ya da benzemezlikleri tartışmaya açarak ne elde etmeyi umuyor? “Eşeğin aklına karpuz kabuğu düşürmek” midir amacı?
İsrail, gericinin de gericisi, insan haklarına ve insan hayatına zerre kadar saygısı olmayan, emperyalizmin maşası, bir terörist devlettir. Ortadoğu barışının önündeki en büyük engeldir. İşgalcidir, katliamcıdır, yayılmacıdır.
Peki, bugün HAMAS'ta somutlaşan zihniyet "sütten çıkmış ak kaşık" mıdır? Bunların Mısır'daki uzantıları Müslüman Kardeşler fanatizmidir. Karargâhları da şeriatçı mektebi El Ezher! Türkiye'deki şakşakçıları da Vakitçi Dilipak takımıdır. Sivas katliamına alkış tutan yaratıklardır bu şakşakçılar!
Bugünlerde Dilipak’ın dilinden insan hakları düşmüyor mesela… Hazret, Gazze'deki ablukaya karşı da Siliviri'de aylardan, yıllardan beri tutuklu olan Mustafa Balbaylar, Tuncay Özkanlar, Doğu Perinçekler, Mehmet Haberallar için ne düşünüyor acaba? İnsan hakları kavramı HAMAS sözkonusu olduğunda mı aklına gelir bu Ortaçağ kalıntılarının? Kadını çuvala sokmanın, ikinci sınıf insan muamelesi yapmanın insan haklarına aykırı olduğunu kabul etmezler ama... Daha birkaç hafta önce CHP eski Genel Başkanı Baykal'ın olduğu iddia edilen sahte kasetlerle, insan haklarından biri olan "özel yaşamın gizliliğini" ayaklar altına alanlar, Dilipak'ın Vakit gazetesi ile ilişkili değil miydi? O zaman bunu alçaklık olarak değerlendiren sermaye medyası, şimdi ekranlarını bu ikiyüzlülere açtı!
Bu savaş, Türkiye'nin savaşı değildir. Türkiye, Ortadoğu'da ne HAMAS'a avukatlık yapmalıdır ne de düşmanlık.... AKP ve Erdoğan, Türkiye'nin uluslararası alandaki saygınlığını masaya sürerek iç politikada elini kuvvetlendirmeye çalışıyor. Kısacası, Türkiye'nin dış politikasını kendi siyasal amaçlarına alet ediyor.
Erdoğan, Yahudi vakıflarının madalya taktığı adam değil mi? Kendini “BOP eşbaşkanı”. ilan eden kişi değil mi? Şimdi "mazlumdan" yana mı oldu Başbakan?

Erdoğan Tevrat’taki 10 Emir’i diline dolamış, “öldürmeyeceksin” [/b]. diyor. Aslında İngilizce bilmemenin verdiği aşağılık duygusundan kurtulmak için bir de İngilizcesini tekrarlıyor bunun!
Oysa 2008 Aralık ayı içinde İsrail jetleri Gazze’yi bombalarken, İsrail Başbakan’ı Olmert’i Ankara’da 4 gün boyunca konuk eden ve görüşen Erdoğan değil miydi?


Yandaş medyanın ağır toplarından olan Yeni Şafak, İsrail saldırısını “Hitler Gibi”. başlığı ile haberleştirmişti o günlerde. Olmert “Hitler”di de, onu 4 gün boyunca Ankara’da konuk edip görüşen Erdoğan neydi peki?
“Mussolini”. mi?
İsrail ile Türkiye arasındaki ilişkiler, AKP iktidarı döneminde her alanda en üst düzeye çıkmadı mı? Örneğin daha 1,5 yıl önce Gazze’yi vuran İsrail jetleri, eğitim uçuşlarını nerede yapıyordu? Türk ordusunun modernizasyonu ile ilgili birçok ihale İsrail’e verilmiyor muydu? “İnsansız uçak” Heronları İsrail’den satın almıyor muydu Türkiye?
İsrail’e “öldürmeyeceksin” diye nasihat verenler, bu konularda neden kılını kıpırdatmaz peki?