Osmanlı pala ve kılıç yerine aklını kullansaydı, 800'lü yıllarda başlayan ve Avrıpa'yı etkisi altına alan İslâm Rönesansını devam ettirseydi ve İbni Rüşd, İbni Sina, Farabî, Ömer Hayyam, Râzi, İbni Hazm, Jabir İbni Hayyan gibi bilim adamlarını red eden İmam Gazalî'yi 'mürşit' olarak kabul etmeseydi, belki de bilim alanında çağlar öncesinin karanlıklarına gömülmeye başlamayacaktı.
Avrupa Birliği fonlarına bel bağlamamış ve medenî insanlık tarihine ışık tutmuş bazı "Barbar, İdraksiz, akılsız , Şirret,Agbiya-i Türk (Türk kafasızları), Kaba Türk, Cahil Türk, Ebleh Türk" olmadığımıza örnek olması açısından değerli Türk bilim adamlarına ve unuttuğumuz önemli doğulu bilim adamlarına örnekler verelim.
ve unutmayalım !
Kendi bilimini ve teknolojisini üretemeyen, batı bağımlısı bir millet, medenî insanlık karşısında uşak olma mevkiinden yüksek bir muameleye liyakat kazanamaz.
NASIRÜDDIN-İ TUSİ
(Horasanlı Türk 1201 - Bagdat 1274)
Türk Ökliti ünvanlı büyük bilgin. Aritmetik, geometri, trigonometri, astronomi, optik, mineraloji, coğrafya, tıp, mantık, felsefe, ahlâk, müzik ve edebiyat alanlarında eserler verdi. Düzlem ve küre trigonemetrilerini sistemli biçimde inceledi. 'Kitab-ı Seklül Kutta' eserinde küre üzerindeki büyük dairelerin oluşturdukları üçgen ve dörtgenlerin topolojik sentezinde o kadar ayrıntılı bir analiz yapmıştır ki, kendinden sonra modern analitik yöntemlerin bunlar aracılığıyla kolayca çikarılması mümkün olmuştur. Öklitin 5.(paraleller) aksiyomunu ikna edici bulmayarak, yerine yeni bir aksiyom denedi. Tusi, bu aksiyomla bir üçgenin iç açılarının toplamının 180 derece olduğunu kanıtladı ve buna dayanarak Öklit aksiyomunu çıkardı. Bu konuda yaptığı çalışmalarla modern Öklit-dışı geometrilerin oldukça erken bir öncüsü olmustur.
Tusinin geometri alanındaki gücü 'Tahrir-i Usul-ül Öklidis' te Oklidisin ünlü 'Elements' adlı kitabının tanıtımı niteliğinde olup, Yunanca aslından yapılmış çeviriye ekler suretiyle genişletilmiştir.
Yunan ve Batı matematik dünyası sınırının en parlak yıldızı olan aksiyometrik düşünceleri ile modern geometrinin cesaretli bir önderi olmuştur.
GIYASEDDİN CEMSİD
(? - Semerkant 1436)
14. yüzyılın özellikle Semerkand da çalışmalar ve araştırmalarla tanınan en ünlü Türk astronom ve matematikçisidir. Matematik tarihlerinde ondalık sistemin kâşifi sayılır. Yüksek dereceden sayısal denklemlerin yaklaşık çözümlerine ilişkin bulduğu yöntemlerle de ünlüdür. 1 derecenin sinüsünü 18 ondalığa kadar, pi sayısını da 12 ondalığa kadar doğru olarak bulmuştur. En önemli eserleri 'Risalet-ül Muhitiyye' ve 'Miftah-ül Hitap tır.
BURSALI KADIZADE RUMİ
(Bursa 1337 Semerkant 1449)
Semerkantta yetişerek ün kazanmış büyük Türk matematikçi ve astronomudur. Semerkant medresesinde görev ve hizmetlerde bulunmuştur. Baslıca eserleri, 'Risale fil- Hesab' adlı aritmetik kitabı, geometri ile ilgili 'EsKalüt-tesis', trigonometri ile ilgili bir derecelik yayın sinüsünün hesaplama yöntemine ilişkin 'Risaletül Ceyb' (sinüs üzerine monografi) dir.
ULUĞ BEY
(Sultaniye 1394 Semerkant 1449)
Bilim tarihinde 15. Yüzyil Astronomu olarak tanınır. Timurun torunu, Şahruhun oğlu Maveraünnehirin Genel Valisi ve Timurlu Devletinin Hakanıdır. Semerkantta medreseler yaptırdı. Semerkant Rasthanesini kurdu. Bilim ve fenle uğraşarak ününü siyasetten çok bilim ve kültür alanında yaptı. Döneminde ünlü bilginleri toplayarak Semerkantı uygarlığın başlıca merkezi durumuna getirdi. Bunda Kadızade Rumi ve Giyaseddin Cemsid in büyük etkisi olmuştur. Kendisi de tarihçi, matematikçi ve astronomdu. Kurduğu gözlemevinde yapılan gözlemler sonucu hazırladığı 'Uluğ Bey Ziyci' adli eseri Doğu ve Batı Bilim dünyasında bir kaç yüzyıl boyunca kullanılmıştır. 1841 ve 1853 de İngilizceye tercüme edilen bu eser hakkında son makalenin 1917 yılında E.D.Knobel tarafından yazıldığı düşünülürse eserin yazıldığı tarihten beş yüzyıl geçmesine rağmen etkinliğini sürdürmüştür. Matematikçi ve astronom Takuyyiddin efendiyi İstanbul'a gönderip ilk rasathaneyi kurduran hükümdardır. Bu rasathane, bağnaz din adamları yüzünden Padişahın fermanı ve Şeyhülislâmın fetvasıyla 1580 yılında topa tutularak yıkılmış, içindeki eserler ve ölçü aletleri yakılmiştır.
İBN-İ BACE (? -1138)
Latinlerin Avenpace dedikleri Endülüsün yetistirdiği en büyük matematikçi ve filozoflardan biri. Eserlerinden çoğu felsefe, tıp ve fizik konusundadır. Matematik alanında iki eseri biliniyor.
CABİR İBN-İ-EFLAH (Geber, Jabir İbni Hayyan)
Latinlerin Geber dedikleri Endülüslü astronom ve matematikçi. En ünlü eseri 'Kitab-ül Hey'dir. Küresel trigonometri ve transfer teoremleriyle uğraştı. Hipotenüsü c olan küresel bir ABC dik üçgeninde cos A = cos a sin B formülünü buldu. 1140-1150 civarında öldü.
Batıda kendisinden Yaman Matematikçi anlamında 'Calculorum Osor' olarak bahsedilir.
EL BAGDADİ
Jabir İbni Hayyanın bir diğer çalışma arkadaşı. Arap matematikçi. Öklit geometrisi ile uğraştı. Sayısal örnekleri içeren popüler bir kitabı Latinceye çevrildi ve büyük etki yaptı. 1100lerde parlayan bu matematikçinin doğum ve ölüm tarihleri bilinmiyor. Bitmedi...
İBN-İ SİNA (Afsana 980 Hemedan 1037) :
Batıda Avicenna adıyla bilinen büyük fizikçi, filozof, matematikçi ve hekim. Matematikte sayılar kuramını Diophantus yöntemleri üzerine kurarak, bu teoremlere önemli ekler yaptı. Bir tam sayının 9la bölümünden kalan artıkları bilindiğinde, bu sayının karesinin ve kübünün 9la bölümünden kalan artıkları bulmak üzerine geliştirdiği yöntem meşhurdur. Esas ününü, felsefe ve tıp alanında yapmıştır. (Kitab al-shifa, sanatio) adında Felsefe ansiklopedisi, bir miyondan fazla sözcüğün yer aldığı (Qanun fi-l-tıbb) tıb ansiklopedisi yazmıştır.
EL HEYSEM (Basra 960 Kahire 1039) :
Latinlerin Alhazen dedikleri büyük Mısırlı fizik bilgini. Optik üzerine yazdığı 'Kitab-ül Menazir' adlı eseri Batı optik fiziğine başlangıç teşkil etmiştir. Bu eser 1270 yılında Latinceye çevrilmiştir ve 16. yüzyılın sonlarına kadar Avrupada önemini kaybetmemiştir. Astronomi ve matematiğe ilişkin eserlerinin sayısı 60tan fazladır. Bilardo veya küresel ayna problemini geometrik olarak çözdü. Geometri, cebir, sayılar kuramı, pratik hesap, konikler, pozisyon astronomisi, ağırlık merkezi konuları üzerine eserleri vardır. Kendisi optik bilimini icat eden değil, geliştiren bir bilim adamıdır. Dünyadaki ilk optik bilimcisi, câhiliye devri Arapların'dan olduğu için küçümsenen Arap bilim adamı Abu Ali el-Hassan'dır. El-Hassan, ilk olarak M.Ö. Çin'de üretilen camı, M.S. 500'lü yıllarda ilk gözlük camını yapan bilgindir.
UMAR AS-SUFİ (903 - 986)
İranlı astronom. Latinler 'Azophi' ismini vermişlerdi. 965 yılında yazmış olduğu astronomi kitabında, dünyamızdan 2 milyon 300 bin ışık yılı uzaklıktaki Andromeda Samanyolunu, Ay'da 47 km. çapında bir krater olduğunu keşfettiğini yazmış ve katolize etmişti. Bu kitap en son 1971 yılında M.Shermatov tarafından 'Ash-Shirazi's Comment's On the Star' ve 1984 yılında Gotthard Strohmaier tarafından 'Die Sterne des Abd. AR Rahman as-Sufi' adı altında tekrar yayınlanmıştır. 1612 yılında teleskopla Andromeda'yı ilk kez görüntüleyen Alman Astronom Simon Marius şaşkınlıkla 'Yahu, demişti. Bu yanan bir muma benziyor'
EL BİRUNİ (Ebul Reyhan-i Beyrunî)
(Ket 973 Gazne-Afganistan 1048) :
11. yüzyılın ilk yarısının en ünlü astronom ve matematikçisi. 1030 yılına Gaznede Mesut Hanın himayesine girdi. Hintlilerin Sanskritçe eserlerini Arapçaya tercüme etti. Felsefe ve coğrafya alanlarında da çalışmalar yaptı. Sayılar kuramı, Hint hesabı, ay ve güneş tutulmaları, matematik, coğrafya, enlem ve boylam tayini, kuyruklu yıldızlar, küre geometrisi gibi konularda yazılmış 113 kadar eseri (toplam sayfası 13.000 u geçer) bilinir. Geometride, açıyı üçe bölme problemini de içeren cetvel ve pergel ile çözülemeyen bir grup problem vardır ki, bunlar matematik tarihinde Biruni problemleri olarak bilinir. Daire içine çizilmiş 9 kenarlı düzgün poligonun bir kenarının uzunluğunu özgün bir yöntemle hesapladı. 'Pi' sayısının hesabı üzerine çalıştı, sinüsler teoremini kendine özgü bir yöntemle kanıtladı. Trigonometriye sekant (kesen doğru), cosecant (eşeksenlik) ve kotanjant (tümey teğet) fonksiyonlarını eklemiştir. ). Satranç oyunundaki işlemlerin toplamını 1616 -1 = 18, 446, 744, 073, 709, 551, 916. formülüyle ifade etti. Antik Çağda Milletlerin Kronolojisi adlı bir kitap ta yazdı ve bugün Siyamlı İkizler olarak adlandırılan jenetik hatayı izah etmeye çalıştı.
KÜSYAR BİN LEBBAN
(971-1029) :
Dönemin ünlü Türk matematikçisi. Aritmetik, trigonometri ve astronomi alanlarında eserler verdi. Menelaos Teoremi ve sinüsler teoremi üzerine çalışmaları biliniyor. 'Ziyci el-Cami' ve 'Zeyci el-Baliğ' adlı eserleri ile tanınır.
İBN-İ SAMAH
(Granada 1035) :
İspanya-İslam ekolünden matematikçi ve mühendis. Sayılar kuramı, geometri ve takvim oluşturmaya ilişkin çalışmalarıyla ün kazandı.
EL ZARKALİ
(1029 1087?)
Latinlerin Arzachel dedikleri İspanya-İslam ekolünün en ünlü astronom ve matematikçisi. İlk kez evrensel kullanılabilecek bir astrolab (gök cisimlerinin yükseltisini ölçmekte kullanılan araç) imâl etti. Küresel trigonometri üzerine çalıştı. Akılcı Mu'tezile akımının baş destekçisi Halife el-Memun tarafından matematik ihtisası için Hindistan'a gönderildi. Hint Dünyasının, özellikle 6., 7., 9. ve 12. yüzyıllarda matematik ve astronomide bilimsel bakımdan üstün düzeyde olduğu bilinmekteydi. El Zarkali, Hintli matematikçilerinden Brahmagupta (598-660), Aryahatha (6. yüzyıl), Mahavira (9. yüzyıl) öğretileri konusunda üst düzeyde matematik eğitimi almıştır. Hintli matematikçilerin özellikle trigonometri kunusundaki çalışmaları, zamanın bilim dili olan Sans-kritçe ve Pevlevice'den 8. yüzyıl ortalarına doğru Ortadoğu dünyasına yayılmıştı. Dahası da var...:
EB-ÜL CÛD
(Muhammed ibn-i Leyt)
Alevi Ebül Vefa ekolünden yetişti. 7 ve 9 kenarlı düzgün polinomların çizimi ve triseksiyon meselesine ilişkin buluşlarıyla ün kazandı. Cebir denklemlerini tasnif etti. 1000 yılında yaşadığı biliniyor.
EMİR EBÜ NASR
El Biruninin hocasıdır. 1007 yılında en parlak devrini yaşayan bu matematikçinin ünlü eseri 'El Micisti Es-Sahidir. Nasireddin Tusinin çok övdüğü Ebü Nasrın 1035 yılından önce öldüğü biliniyor.
İBN-İ YUNUS
(950-1009)
Ebül Vefa ile aynı dönemde yasamış Mısırlı astronom ve matematikçi. Bilim tarihinde, Aben Jonis ülkemizde İbn-i Yunus olarak tanınan bu bilgin; matematik ve astronomi konularında hazırladığı eserlerle birlikte adını zamanımıza kadar ulaştırmıştır. Cebeli Mokattam rasathanesinde rasatlar yaptı ve ünlü 'Zîc-i Hakimî' adlı eseri ile 18 yıldızın koordinatlarını içeren bir katalog düzenledi. Zîc-i Hakimî adlı eserinde kendisinden sonra gelenlere bir çok astronomi trigonometri ve fizik bilgisi bırakmıştır.
Trigonometriye dair ileri bilgileri vardır. Cos a cos b = ½ [cos (a-b) + cos (a+b) ] formülüne benzer bir formül bulmuştur.
EL KERHÎ
(? 1029)
Batılıların Arap Diophantus'u adını verdikleri Bağdatlı matematikçi. 1010-1016 yıllarında yazdığı tahmin edilen 'El Fahri' adlı cebir kitabında, cebirsel miktarlara ilişkin rasyonel çözümler, kökler, birinci ve ikinci dereceden denklemler, belirsiz denklem sistemleri ve bunlara ait problemlerle, sayısal ve katsayılı bikuvadratik denklemler yer alır. El Kerhi, bu belirsiz denklemlerin tam çözümlerini verdi: x3+y3=z2, x2 y3=z2, x2-y2=z3, x3+ax2=y3, x3-bx2=y3. Aynı tarihlerde yazdığı ve hesap üzerine olan 'El Kâfi Fil Hisap' adlı eseri de meşhurdur.
EL NESEVÎ
Horasanlı Türk matematikçi. Hint aritmetiğine ve Arşimetin eserlerine ilişkin çalışmalar yaptı. 1013-1019 tarihleri arasında yazdığı ünlü eseri 'El Mukni de doğal sayıların kare ve küp köklerini veren yaklaşık formüller geliştirdi. Açıyı üçe bölme meselesini yeni bir yöntemle çözdü. Doğum ve ölüm tarihleri bilinmiyor.
El KARMANİ
Endülüslü matematikçi ve astronom. Cordobada doğdu, 1000li yılların son yarısında Saragossada vefat etti.
İBN-İ EL-SAMH
(979 29 Mayıs 1035)
Granadalı matematikçi. Ticari matematik hakkında El-Muamelat, zihinden hesap yapma konusunda Hisab el-Hawai kitaplar yazmış, astronomik tabloların tamamlanması üzerinde çalışmıştır.
İBN-İ ABU-RİJAL
( ? 1040)
Latinlerin Abenragel ismini verdikleri astronom ve matematikçi. İspanyada Cordobada doğdu. En önemli yapıtı: Al-bari fi ahkam al-nujum Uzaydaki Burçlar Hakkında Mükemmel Kitap). Bu kitap Judah ben Moses tarafından Arapçadan İspanyolcaya çevrildi.