Soylu Atalı -Türkçülük ve zaman

Forumda gereksiz, yanlışlıkla açılmış veya kilitlenmiş başlıklar buraya taşınır.

Soylu Atalı -Türkçülük ve zaman

İletigönderen Uluruh » Cum Oca 30, 2009 9:08

SOYLU ATALI

TÜRKÇÜLÜK VE ZAMAN

Azerbaycanda ve Türküstanda türk-türkçülük meselesi gündemdedir. Sovyetler Birliği dağılandan sonra bu kayğı zahiren etkinleşip. Türkiyedese çoktan var ve Atatürk bu idea ile Türkiyeni seferber edip.
Meselenin tuhaf yönü bundadır ki, dünyanın hiç bir devletinin, ulusunun, hatta etnik azlıklarının “türkçülük” sözünden hoşu gelmiyor, bu sözü sevmiyor. Türkçülük kimlerinse hoşuna gitmek için değilmiş söz değil. Bu, kurtuluş ideasıdır. Diyelim ki, ağalık iddiasıyla yaşayanların mevkiyi aydındır, bes yerde kalanlar? Burada da iki yön var: birincisi, türkçülük meselesine dünyanın büyük çokluğunun hegemon güçlerin gözüyle bakmasıdır, başka sözle, türkçülüğü, iftiralarla bezeyenlerin telkini ile yanaşmalardır; ikincisiyse, bugün biz rusçuluk meslekine nasıl yanaşıyoruzsa (amansız imparatorluk, ulusların yerini dar eden, dincliğini elinden alan, medeniyetleri sıkıştıran), başka uluslar ve etnikler de türkçülük meselesine o tür yanaşıyorlar. Bunun için, ne acılar ki, esas da var. Neredeyse gizli arakarıştıran, ordubozan, durumu çetinleştiren güçler özlerinin isteklerine uygun biçimde “türkçülük ideası” üreterek gündeme çıkarıyorlar. Ve bizim toplumsal–siyasi çevrede öncül sayılan kuvvetlerimizin özlerinin köklü, esaslı türkçülük programı olmadığına göre ortaya atılmış ideanı götürüyorlar. Bir de bakıp görüyorsun ki, yurtsever gençler ”Turan imparatorluğu kurulmalıdır” çağrışını artık kamusal konuya dönüştürüpler. (Doğrudur, Turan yaranmalıdır - Türk dünyası dediğimiz manevi-ruhsal Turan). Bundan sonra başka araştırmalar da ortaya çıkıyor ve bununla da yön yitiyor.
Bunlar doğrudur, türk dünyada öz güçünü gösterip, ancak anlamak olmuyor ki, bu ulus tarihi yenelemek için mücadele ediyor, yoksa kurtulmak için? Türkçülük adından konuşan başka kısım toplumsa “en büyük kurtuluş, türkçülük yönü Batıya kavuşmaktır, Batının yaşatığı gelişmeye ulaşmaktır”- diyor. Bu hatların birincisi türke atılan yırtıcılık bühtanını doğrultuyor, ikincisise özünü inkar ve bağımlılığa alışmağı tasdik ediyor.
Tarihden ders almak, netice cıkarmak hakkında ciddi düşünülmüyor. Biz bilmeliyiz ki, türkçülük meselesi bugün başlamayıp, tarihin ayrı-ayrı dönemlerinde türkçülüğe tartınmalar olup. Belli uğurlar da öz yerinde. Ancak büyük sonuç edinmeyip. Çünki Türkçülük başka temayüllerle birleştirilip ve zaman-zaman başka temayüller türkçülüğü gölgede bırakıp.
Büyük anlamda, kurtuluşumuza giden yollardan imtina edip oyunlara katılmamalıyız. Bilmeliyiz ki, Türkçülük Batıçılıkla, dinçilikle bereaber duramaz, beraber duranda adların mücadelesi öne geçiyor ve onlar tasdik olunuyor. Türkçülük havadan asılmış kalıyor. Bugün Türkiye NATO-nun esaretindedir. Bu azmış kibi, bütün güçünü koyarak, her tür edin veriyor, her tür koşulları kabul edip Avrupa Birliğinin esaretine atılıyor. Azerbaycan ve Türküstan Bağımsız Devletler Birliğinin esaretindedir. Uyğurustan Çinin esaretindedir. Hele biz demiyoruz ki, içeride na kadar bölünmeler, parçalanmalar var: - demokratlar, liberallar, kommunistler, solçular, sağçılar ve başkaları...
Başka yandan ruhsal esaret – inam, meslek bölümleri saya gelmiyor. Dünyada budaçı, hristiyan, müslüman türkler bölümü mevcuttur. Buraya içerideki mezhepler, tarikatlar - şie, sünni, nurçu, vahhabi ve başkaları ekleniyor. Bu toplumda Türk Dünyası yaranamaz. Bir akide, bir meslek, bir yol olmazsa, bu ulusu kurtarmak çetin olur. Zahiren özgürlük kibi görünen çokakidelilik, çokyüzlülük ulusu yüzsüzleştiriyor. Özgürlük yolu özbaşınalık, keyfilik değil, birlikden geçiyor. Onun – bunun esartinde olan türk ülkeleri esaretden çıkmazsa Türk Dünyası birleşemez. Buna göre de küçük iddiaları kenara koymak çağıdır.
Atamız var olsun!
Kullanıcı küçük betizi
Uluruh
Üye
Üye
 
İletiler: 19
Kayıt: Cum Oca 30, 2009 7:29

Şu dizine dön: Güncel Meydan Çöp Tenekesi

Kİmler çevrİmİçİ

Bu dizini gezen kullanıcılar: Hiç kayıtlı kullanıcı yok ve 1 konuk

x