Sözde değil, özde Filistinci: Atatürk / Prof. Dr. Nurullah Çetin

Sözde değil, özde Filistinci: Atatürk / Prof. Dr. Nurullah Çetin

İletigönderen Başkomutan » Cum Ağu 01, 2014 11:35

Sözde değil, özde Filistinci: Atatürk

1912 Balkan Savaşları döneminde dışarıdan “Doğu Sorunu” çerçevesinde Avrupalı Haçlı devletlerin desteğiyle içerden Hristiyan unsurlar, birlikte hareket ederek Balkan Türklerini yerlerinden yurtlarından sürdüler, soykırıma tabi tuttular. Amaç, Anadolu’nun Batı güvenlik halkasını yok etmek ve çevreden merkeze doğru süpürme harekâtıyla Anadolu Türklüğünü yok etmekti.

Bugün de Büyük Orta Doğu Projesi çerçevesinde dışarıdan yine aynı Haçlı-Siyon Batı emperyalizmi, içerden IŞİD ve Barzani peşmergeleriyle birlikte hareket ederek Suriye ve Irak adlanan yerlerdeki Türkmeneli Türklerini aynı yöntemle yurtlarından sürüp kitleler halinde katlediyorlar. Amaç, Anadolu’nun Doğu güvenlik halkasını yok etmek ve çevreden merkeze doğru süpürme harekâtıyla Anadolu Türklüğünü yok etmektir.


Büyük Türk Atatürk, Anadolu Türklüğünün güvenliği için Batı ve Doğu güvenlik halkalarını sağlam bir şekilde korumak ve emniyete almak için iki önemli projeye imza attı. 9 Şubat 1934 tarihinde Balkan ülkelerinin, ora Türklerinin ve Türkiye Türklüğünün güvenlik, barış, esenlik ve dayanışma içinde yaşayabilmeleri için Balkan Paktını kurdu. Böylece Anadolu’nun Batı güvenlik çemberi sağlama alındı.


Yerli, millî ve bağımsız Türk siyasetinin zirve ismi dahi Atatürk, ayrıca Anadolu’nun Doğu güvenlik halkasını da emniyete almak için 8 Temmuz 1937 tarihinde de Sadabad Paktını kurdu.

Bugün geldiğimiz noktada ise emperyalist Haçlı Batı dünyası, Balkan ülkelerini değişik yollarla sömürge edindi ve bu sömürgeleştirme devam ediyor. Yine bugünlerde Orta Doğu ülkeleri yine değişik yöntemlerle, IŞİD ve Barzani gibi taşeron terör örgütleriyle işgal ediliyor ve sömürgeleştiriliyor. Bu yapılırken asıl amaç olan Anadolu Türklüğünün ortadan kaldırılması için Türkmeneli Türklüğü yok ediliyor.

Bir istiklalci Türk beyi olarak Atatürk’ün Haçlı-Siyon emperyalist Batı işgaline karşı kararlı, akıllı direniş ruhu ile bugün Türkiye’nin yönetimini ele geçirmiş teslimiyetçi, Büyük Orta Doğu Projesine sadece taşeronluk yapan, bağımsız millî bir Türk ruhundan yoksun adamlar arasında çok büyük bir fark var. Bugün Amerika ve Barzani vesayetçisi, İslamcı görünümlü sömürge valilerinin Türkmeneli Türklüğünün yok edilmesi konusundaki sessizlikleri, görmezden, duymazdan gelmeleri Türk milletinin başına gelebilecek en büyük felakettir.

Bugün Türkmenlerin maruz kaldığı büyük katliamı görmezden gelerek, sadece Filistin diye bağıranların eylemde, icraatta, işte değil; sadece sözde Arapçı olduklarını, Filistin meselesini sadece seçim için bir propaganda vasıtası olarak kullandıklarını, Arap ve Türk demeden bütün Müslümanların gerçek savunucusunun ise Atatürk olduğunu, ayrıca bugün olan bitenleri tam anlayabilmek ve bir karşılaştırma yapabilmek için Türk beyi Atatürk’ün TBBM'de 27 Temmuz 1937'de yaptığı konuşmadan bir bölüm alalım:

"Filistin’e el sürülemez. Kemal Paşa Avrupa'ya ihtar ediyor. Türkler mukaddes topraklarda yabancı hâkimiyetine tahammül edemeyeceklerdir. Arapların Avrupa siyasetine nüfuz edemeyip bu sözde istiklal kelimesine inandıkları ve bu uğurda Arap memleketlerinin Avrupa emperyalizmine esir kıldıkları çok şayan-ı teessüftür (üzüntü verici bir durum). Arapların arasında mevcut olan karışıklığı ve hoşnutsuzluğu kimse bizim kadar bilemez. Biz vakıa (gerçekte) bir kaç sene Araplardan uzak kaldık.

Fakat şimdi kendimize kâfi derecede güvenip ve kudretimizi (gücümüzü) bildiğimiz için İslamiyet’in mukaddes yerlerini Musevilerin ve Hrıstiyanların nüfuzunun altına girmesine mani olacağız. Binaenaleyh şunu söylemek istiyoruz ki, buraların Avrupa emperyalizminin oyun sahası olmasına müsaade etmeyeceğiz. Biz şimdiye kadar dinsiz ve İslamiyet'e lâkayt (ilgisiz) olmakla itham edildik (suçlandık). Fakat bu ithamlara rağmen Hz. Peygamberin son arzusunu yani, mukaddes toprakların daima İslam hâkimiyetinde kalmasını temin için hemen bugün kanımızı dökmeye hazırız.

Cedlerimizin (atalarımızın) Selahaddin'in idaresi altında, uğrunda Hristiyanlarla mücadele ettikleri topraklarda yabancı hâkimiyeti ve nüfuzu altında bulunmasına müsaade etmeyeceğimizi beyan edecek kadar bugün Allah'ın inayetiyle kuvvetliyiz. Avrupa bu mukaddes yerlere temellük etmek (sahip çıkmak) için yapacağı ilk adımda bütün İslam âleminin ayaklanıp icraata geçeceğine şüphemiz yoktur."


Atatürk düşmanlığını din haline getiren sözde Filistincilerin, Türk’ün istiklalci ruhunun timsali olan Atatürk’ten öğrenecekleri çok şey var.

Prof. Dr. Nurullah Çetin, 1 Ağustos 2014
Yeni Mesaj

www.dailymotion.com Video from : www.dailymotion.com
Cebren ve hile ile aziz vatanın bütün kaleleri zaptedilmiş, bütün tersanelerine girilmiş, bütün orduları dağıtılmış ve memleketin her köşesi bilfiil işgal edilmiş olabilir.Bütün bu şerâitten daha elîm ve daha vahim olmak üzere, memleketin dahilinde, iktidara sahip olanlar gaflet ve dalâlet ve hattâ hıyanet içinde bulunabilirler!

Eğer bir milletin kurtarıcıya gereksinimi yoksa artık millet olmuştur
Sakın kurtarıcı bekleme‚ yoksa sana karşı olan vazifemi yapamadım sayarım

Türk milletinin büyük millet olduğunu bütün medeni alem, az zamanda, bir kere daha tanıyacaktır

Beni hatırlayınız
Kullanıcı küçük betizi
Başkomutan
Genel Yetkili
Genel Yetkili
 
İletiler: 2297
Kayıt: Pzt Eki 12, 2009 23:24

Şu dizine dön: Gazete Köşe Yazarları

Kİmler çevrİmİçİ

Bu dizini gezen kullanıcılar: Hiç kayıtlı kullanıcı yok ve 5 konuk

x