Sünni Hilal mi, Şii Hilal mi? / Bülent ESİNOĞLU

Tartışma Alanı

Sünni Hilal mi, Şii Hilal mi? / Bülent ESİNOĞLU

İletigönderen Hücum [Bot] » Sal Haz 14, 2011 4:08

SÜNNİ HİLAL Mİ, Şİİ HİLAL Mİ?
Resim

Suriye’de neler olduğunu anlamak için enerji haritasına bakmamız gerekir. Enerji haritasına bakmaksızın, bölüşüm kavgasının yönünü ve tarafını belirleyemeyiz.

Öncelikle Doğu Akdeniz’de, Kıbrıs’ın güneyinde olan petrol yataklarının, asıl neden olduğunu bilmeliyiz. Ve buradan çıkarak akıl yürütmeliyiz.

İsrail’i Ortadoğu’da güvenceye almak, petrolü güvenceye almak ile eş anlamlıdır.

İsrail dünya zenginlerinin bölgedeki temsilcisidir.

İsrail denetim altına alınmazsa, bir dünya savaşı kaçınılmazdır. Tıpkı Dünya savaşından önce, Almanya’da Yahudiler ne ise, bu gün de odur. Dünya savaşının nedeni gene onlar olacaklardır.

Bu yazdıklarım zaten bilinenin bir kez daha tekrarıdır.

Yeni olan ise Suriye’dir.

Aslında Suriye’de yeni değildir. Sıra ona geldiği için yenidir.

Bir kuvvet analizi yapmaya çalışalım.

İsrail, Suudi Arabistan, Ürdün ve Türkiye kefenin bir tarafında olanlardır. Bunların hepsinin arkasında Amerikan emperyalizmi vardır.

Yöneticileri Batının kuklalarıdır.

Suudi Arabistan, Ürdün, Türkiye ve Irak’ın batısı Müslümanlığın Sünni kanadındandır. (Sünni Hilal)

Amerika bölgede, Sünni Şii çatışmalarından yararlanarak, yeni haritalar ve rejimler yaratmanın peşindedir. Yeniden yapılandırma dedikleri şey budur.(Büyük Ortadoğu Projesi)

Bu yeniden yapılandırmayı, Sünni/Şii ekseninde planladığına göre, Şii kuvvet alanının belirleyelim.

İran, Yemen, Lübnan Hizbullah-ı ve Filistin’dir.

Lübnan Amerika ve Avrupa tarafından, İsrail için yeterince istikrarsızlaştırılmıştır. Lübnan’daki Birleşmiş Milletler Barış Gücü Amerika’nın bir organı gibi işlemektedir. Bizimde bir miktar askerimiz bu istikrarsızlaştırmaya katkı vermektedir.

Suriye’nin doğusunu, Irak’ın batısını içine alan, müstakil yeni bir Arap devleti planlamaktadırlar. Bu Suriye’nin bölünmesi planıdır.

Türkiye’nin bölünme planı ise; Free Kürdistan, ya da Büyük Kürdistan olarak haritalarında belirledikleri bölünmedir.

Türkiye’nin bölünmesine sıra gelene kadar, Türkiye diğer Arap ülkelerinin bölünmesi işinde kullanılacaktır.

Planın son aşaması ise, Sünni Türkiye ile Şii İran’ı kapıştırmaktır.

Kurgulanan bu planın Irak ve Afganistan bölümünde yeterince yol almışlardır. Ancak, dengeye ulaştıramamışlardır. Zaten emperyalizmin buralarda aradığı da denge değil, kaostur. Irak, bu kaosun belirgin bir örneğidir. Irak’ta 2,5 dolara mal ettikleri petrolü dünyaya yüz dolara satmaktadırlar.

Aslında Irak meselesi Batı için bitmiştir. Alabildikleri kadar petrolü almaya devam edeceklerdir. Elli bin Amerikan askerinin sürekli Irak’ta kalmasının, petrol akışını güvende tutmak içindir.

Türkiye ile Suriye sınırındaki mayınlı arazilerin, İsrail’e devredilmesinde sorunlar çıkınca, Projenin ana ekseni olan Sünni/Şii çatışması devreye konulmuştur.

Demokrasi diye bağırdıklarına bakmayın, aslında petrol diye bağırdıklarını duyuyoruz.

İçerideki Amerikan işbirlikçileri her gün demokrasi adına bağırıyormuş gibi, Amerika adına bağırmaktadır. 120 Suriye askeri öldürüldüğünde, demokrasi akıllarına gelmiyor.

Suriye’deki muhalifler de, hangi tuzağın içinde olduklarını fark etseler, Batının uşağı olmazlar ama…

Rusya’nın Suriye’ye bir askeri müdahaleye izin vermeyecek gibi görünmesi, Amerikan planlarının ertelenmesine sebep olur mu bilinmez!

Amerikan nüfus alanı içindeki ülkelerin halklarının da uyanışı devam etmektedir. Eğer Ortadoğu’da yeniden bir Mustafa Kemal devrimleri tekrarlanırsa, bölge kendi kaderine sahip çıkabilir.

Amerika’nın bölge ülkeleri arasında yarattığı düşmanlaştırma operasyonu devam edeceğe benziyor.

Amerika’ya yardım ve yataklık edeceğiz diye, Türkiye’nin artık hiç sınır komşusu kalmamıştır.

Suriye ile artık 800 kilometrelik sınırımız yoktur. Bu sekiz yüz kilometre Türk ulusunun Sırat Köprüsü olacaktır. Çünkü tüm Sünni/ Şii kavgası bu sınır ekseninin etrafında dönecektir.

Türkiye Amerika’nın yarattığı ateş kuyusunun içine atılmıştır.

Buraya kadar anlattıklarımız, komşu ülkelerde Amerika’nın yapıp ettikleridir.

Bizim sandığımız gibi, bunlar demokratik hareketler midir?

Türkiye’de de Türk Ordusuna Operasyonlar yapılmaktadır. Ne gerek var? Türkiye zaten örtülü bir işgal atında, Amerika neden askeri bir işgal ile uğraşsın diyenlere tek cevabımız var. Üniter yapı içerisinde işgal daha fazla derinleştirilemez.

Onun için Amerika Anayasa değişikliği ister. Bölünmeyi askersiz yaparsa, maliyeti kendisine az olacak.

Yıllardır bölge ülkelerinin bir araya gelmesini, Avrasyacılığı bunu için savuna geldik. İçerdeki düşman buna müsaade etmedi.




BÜLENT ESİNOĞLU, 12 Haziran 2011

bulentesinoglu@gmail.com
Kullanıcı küçük betizi
Hücum [Bot]
Üye
Üye
 
İletiler: 27
Kayıt: Cmt Oca 08, 2011 18:59

Şu dizine dön: Devlet ve Siyaset

Kİmler çevrİmİçİ

Bu dizini gezen kullanıcılar: Hiç kayıtlı kullanıcı yok ve 0 konuk

x