KKTC Cumhurbaşkanı Mehmet Ali Talat, Kıbrıs Türk tarafının nihai hedefinin, "Kıbrıs sorununun bütünlüklü çözümü ve Kıbrıs'ın birleştirilmesi" olduğunu ifade ederek, o zamana kadar Kıbrıslı Türklere uygulanan izolasyonların kaldırılması gerektiğini söyledi.
Cumhurbaşkanı Talat, "Madem ki bizimle barış yapacak olan, çözümü gerçekleştirecek olan halk, şu an için bunu uygun görmemektedir, bunu istememektedir, o zamana kadar Kıbrıslı Türklerin izolasyonunun da kaldırılması gerekmektedir" diyerek, "bu uğraşıyı vermenin de meşru olduğunu" vurguladı.
3. Ege Dermatoloji Günleri'nin açılış törenine katılan Cumhurbaşkanı Talat, yaptığı konuşmada Kıbrıs sorununa da değinerek, katılımcıları, Kıbrıs sorununun geçmişi ve günümüze kadar ilerleyen süreç hakkında bilgilendirdi.
Talat, Kıbrıs'ta 24 Nisan 2004'de yapılan referandumla birlikte koşulların ciddi şekilde değiştiğini ifade ederek, Kıbrıs Türk tarafının artık Kıbrıs sorununun çerçevesini belirleyen uluslararası hukuk ve uluslararası meşruiyet prensipleri ile ilkelerini haklı olarak meşru bir şekilde sorguladığını ve uluslararası toplumdan da bunun sorgulanmasını talep ettiğini söyledi.
Kıbrıslı Türklerin 1960-1963 yılları arasında yaşadığı sıkıntıları, zor günlerini ve maruz kaldığı tecridi anlatan Talat, Kıbrıslı Türklerin 1974'ten sonraki şartlarda uluslararası alanda yaşadığı tecridin ise "Kıbrıslı Türkler Kıbrıs sorununun çözümünü istemiyor, Kıbrıs'ın birleşmesini istemiyor, ayrı bir devlet kurdular, bu ayrı devleti dünya çapında tanıtmak istiyorlar. Bu da meşru bir hak değildir, bir ülkeyi bölme çabasıdır, bundan dolayı Kıbrıslı Türkleri tolere etmemek lazım, bunlara iyi muamelede bulunmamak lazım" gerekçesine dayandırıldığını kaydetti.
Cumhurbaşkanı Talat, 24 Nisan 2004'de yapılan referandumdan ortaya çıkan sonucun ise Kıbrıslı Türklerin adayı bölmek değil, birleştirmek istediklerini kanıtladığına dikkat çekerek, Kıbrıslı Türklerin ayrıca birleşik Kıbrıs devletinin kurulmasını da onayladığını belirtti.
"Üstelik bu onayın tartışma kaldırmayacak bir oranda gerçekleştiğini" ifade eden Talat, işte bu nedenle Birleşmiş Milletler'in eski Genel Sekreteri Kofi Annan'ın raporunda, "Kıbrıslı Rumlar sadece bir planı değil, çözümün kendisini reddetmiştir, Kıbrıslı Türkler ise kullandıkları oylarla artık tecridin ve tecrit edilmenin, kısıtlamaların gereksiz olduğunu ispat etmiştir, bölücü olmadıklarını ispat etmişlerdir, bu yüzden izolasyonların kaldırılmasıyla bir çelişkisi yoktur" dediğini anımsattı.
"İZOLASYONLARIN KALDIRILMASINI TEMEL POLİTİKA HALİNE GETİRDİK"
Talat, "İşte bu noktada Kıbrıslı Türkler olarak izolasyonların kaldırılması çabasını temel politika haline getirdiklerini" belirterek, "Bu politika, BM parametreleri çerçevesinde bir çözümün esas hedef olmaya devam ettiği şartlarda yürütülen bir geçici ara dönem hedefidir" diye konuştu.
Talat, şöyle devam etti:
"Yani bizim nihai hedefimiz, Kıbrıs sorununun bütünlüklü çözümüdür, Kıbrıs'ın birleştirilmesidir. Ancak o güne varıncaya kadar madem ki bizimle barış yapacak olan, çözümü gerçekleştirecek olan halk şu an için bunu uygun görmemektedir, bunu istememektedir, o zamana kadar Kıbrıslı Türklerin izolasyonunun da kaldırılması gerekmektedir."
"Bu uğraşıyı vermek meşrudur" diyen Talat, bütün bu uğraşıyı sürdürürken de yanlarında Türkiye'nin olduğunu belirtti. Talat, Türkiye'nin, Kıbrıs Türk halkının ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Hükümetinin yaptığı çalışmalarda ortaya koyduğu çabalara kayıtsız şartsız verdiği desteğin en büyük güvenceleri olmaya devam ettiğini vurguladı.
Kaynak:Hürriyet,04.05.2007
http://www.hurriyet.com.tr/dunya/6453598.asp?gid=200
Not:
1.Önümüzdeki seçimlerde yine AKP tek başına iktidar olursa emin olun kendi kurduğumuz KKTC'yi Talat efendi ile birlikte tarihin derinliklerine gömecektir ve Kıbrıs'ın tamamını Yunanlılara yedirecektir.
2.Bir insan nasıl olur da hem KKTC Cumhurbaşkanı sıfatını taşıyıp,hem de o ülkenin yok olmasını isteyebilir?
3.Önümüzdeki genel seçimler çok ama ÇOOOOOOKKKKKKK ÖNEMLİ!!!!!!!!!!!