TARİH DERS ALINMAZSA TEKERRÜRDEN İBARETTİR: KIBRIS VE KARABAĞ

Genel & Güncel Konular

TARİH DERS ALINMAZSA TEKERRÜRDEN İBARETTİR: KIBRIS VE KARABAĞ

İletigönderen İlteriş Kağan » Pzt Kas 16, 2020 8:51

Süreçler, sonuçlar çok benzer…
Önce bugün 37. kuruluş yıl dönümünü kutladığımız haklı davamız Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ni inceleyelim.
Yüzlerce yıllık yurt toprağı olan Kıbrıs’ta bir varlık yokluk mücadelesi yaşandı ve bize sadece kuzey bölüm kaldı.
Hem de adanın yarısından az!!!
Neden Kıbrıs Türk Cumhuriyeti diyemiyoruz?
Neden yalnızca kuzey taraf bizde?
Diyeceksiniz ki güneyde Rumlar var.
Var var ama ne zamandan beri var?
Ve niye var?
Nereden çıktı bunlar?
İlk önce İngiltere geldi.
93 Harbi bozgununda Yeşilköy önlerine kadar gelen Ruslara karşısına İngiltere’yi çıkarmak gibi kendince bir denge politikası uygulamak isteyen 2. Abdülhamit, yüzlerce yıllık Türk yurdu Kıbrıs’ı İngiltere’ye hediye etti. Denge!!! politikası sonuç vermediği gibi Kıbrıs da gitti.
Kıbrıs’ı alan İNGİLTERE önce yerleşti sonra MANEVİ OĞLU olarak gördüğü YUNANİSTAN’I adaya yerleştirmeye başladı. (Tıpkı Kurtuluş Savaşı’nda Batı Akdeniz’e yerleştirdiği gibi)
Anımsayalım, Org. Semih Sancar düğmeye bastı. Türk askeri, Yunan mezaliminden soydaşlarımızı korumak için müdahale etti. TÜRK ASKERİ AYAĞINI YURT TOPRAĞINA BASTI. Soydaşlarımız yok olmaktan kurtuldu.
Türk askeri zaferden zafere koşuyor, ırktaşlarımızı kurtarıyor, yüzlerce yıllık yurt toprağımız yeniden Türk’ün olacaktı.
Türkiye’de büyük bir sevinç, haklı bir sevinç…
Avrupa’da bir telaş...
Eyvah Türkler hücuma kalktı!!!
Ancak korkuları ne yazık ki fos çıktı…
Bu fos çıkış daha sonra Ecevit’in, İngiliz kanalı BBC’ye verdiği bir söyleşide arka perdeden verilmişti.
Ne oldu birdenbire operasyon durduruldu?
Güçler dengesi dendi. Kıbrıs’ta bir tek Türkiye olamazmış dendi. İngiltere ve Yunanistan’ın da hakkı var dendi.
Hükümet operasyonu durdurdu. Kamuoyu buna alıştırıldı.
Zafer yarım kaldı. İkinci operasyonda Maraş alındı ama kullanılamıyor.
Barış gücü var!!!
Kuzey bizde güney Yunan’da kaldı.
Sahadaki zafer sahada kaldı. Büyük zaferimiz masada bir kalemde silinmese de hâlen netleştirilmiş değil.
Görüşmeler, görüşmeler…
Yetmedi bir de bu zafer iç politika malzemesi yapılacak kadar alçalındı.
Yıllar önce yaptığım Kıbrıs gezisinde karşılaştığım, mezalim dönemlerini yaşamış amca beni görünce önce bana sarıldı. Sonra eğer Türk askeri gelmemiş olsaydı burada bir tane Türk’ün olmayacağını ağlamaklı bir şekilde anlatmıştı.
Tüm bunlara karşın kuzeyde TÜRK ASKERİNİN VARLIĞI adadaki TÜRK VARLIĞININ BİR GÜVENCESİ olduğunu göstermiyor mu?
Türk askeri olmasaydı bugün adada herhangi bir Türk varlığından söz edebilir miydik?
Tabii ki hayır…
Dolayısıyla birkaç hafta önce sürekli konuşulan bırakın Doğu Akdeniz’de petrol arama faaliyetlerinde hakkımız var mı yok mu tartışmalarını, Akdeniz’de mavi vatan kavramından bile söz edemeyecektik.
Ya Karabağ…
Yukarıdaki yazıda İngiltere yerine Rusya, Kıbrıs yerine Karabağ, Yunan yerine Ermenistan’ı koyun…
Bir fark görecek misiniz?
Her taşın altında Rusya!!!
Aradaki temel fark şu aslında;
2. Abdülhamit dönemi Osmanlı çöküş yıllarında, her alanda yenilmiş, yurt toprakları patır patır elden çıkarken Kıbrıs, İngiltere askerlerine açıldı.
Ya şimdi…
Türkiye’nin Karabağ Savaşı’nı tüm savaş sürecinin sonunda pasif yani edilgen bir politika izlemesine ne demeli?
Karabağ savaşını uzaktan izliyor gibi görünüp de bir an da ortaya çıkan Rusya’nın askeri yığınak yapması ve Türk askerini Karabağ’a sokmaması karşısında hareket serbestiyetinden söz edilebilir mi?
Hem varlık hem kontrol sorunu…
Bu görüşmeler Rusya’nın iznine hatta insafına kalmış bir durum değil midir?
Tam da Türk Dünyası ile ilişkilerde önemli aşamalar kaydedilmişken…
Kıbrıs’ta adanın tamamı alınıp görüşmelere başlanmadığı gibi, Karabağ’da da inisiyatif alınıp masaya yumruk vurulmamıştır.
Yunanistan, İngiltere’nin
Ermenistan, Rusya’nın ileri karakoludur.
Yarım kalmış zaferler tam bir zafer değildir.
Piyonlar yerine Şahları devirdiğimiz zaman, asıl o zaman, gerçekten sevinmemiz, kutlamalar yapmamız gerekir.
Kıbrıs, Türkiye’nin okyanusa ulaşmak için uçak gemisidir.
Karabağ da Türkiye’nin Kafkaslar’daki binlerce yıllık tarihinin bağlantısıdır.
Adında Türk olarak kurulmuş 4. Türk Devleti olan Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin 37. kuruluş yıl dönümünde Org. Semih Sancar, Dr. Fazıl Küçük ve Rauf Denktaş başta olmak üzere bu mücadelede şehitlerimizi, gazilerimizi minnetle, şükranla ve saygıyla anıyoruz.

Murat Kalyoncu (Türkolog)
Türk Ruhu Hareketi
Araştırma Sorumlusu
15.11.2020
Aklı Başında Bir Toplum Her 5 Yılda bir Meclisi Ve Yönetimi yenileyen Toplumlardır.
Bir hamalın yükü geçicidir; fakat sahtekâr bir politikacının yükü kalıcıdır çünkü onun dolandırıcılıklarının muazzam yükünü her daim akılsız toplumlar taşımaktadır.
Üçkâğıtçı politikacılar tarafından sürekli olarak kandırılan, tekrar tekrar aldatılan bir millet için hangi sıfat kullanılabilir? Şaşkın? Çok hafif! Ahmak? Yeterli değil! Beyinsiz? Evet, işte tam da sıfat budur! Aptal kalabalıklar, sahtekâr politikacıların en büyük servetidir!
Kullanıcı küçük betizi
İlteriş Kağan
Üye
Üye
 
İletiler: 2100
Kayıt: Cmt Şub 08, 2020 18:53

Şu dizine dön: Genel - Güncel Konular

Kİmler çevrİmİçİ

Bu dizini gezen kullanıcılar: Hiç kayıtlı kullanıcı yok ve 3 konuk

x