The Barzani’nin AKP’si ve/veya Genelkurmay’da patlak “AMPUL” taraması?! / Hayrullah Mahmud ÖZGÜR

The Barzani’nin AKP’si ve/veya Genelkurmay’da patlak “AMPUL” taraması?! / Hayrullah Mahmud ÖZGÜR

İletigönderen GODOT » Çrş Ağu 01, 2012 20:06

Resim

The Barzani’nin AKP’si ve/veya Genelkurmay’da patlak “AMPUL” taraması?!

http://ultra-turkler.blogspot.com/2012/01/ak-asker-veveya-ampul.html

(ya da Apo: “Zapsu, Türkiye’nin Barzanisi’dir” ve/veya IISS’ten Turkuaz Anayasa?!)

“Türkiye, Barzani ve Talabani’ye devlet kurduruyor. Cüneyt Zapsu, Hüseyin Çelik gibi adamlar Türkiye’nin Barzanileri ve Talabanileri’dir. ABD adına bunu yapıyorlar. Yarın Türkiye’ye Kürt Federe Devleti’ni dayatacaklar. Bu, demokratik olmayacak. Bunlar Kürt demokratlarını ve emekçilerini, Kurmancileri ezecekler. Ben demokratik cumhuriyeti feodal Kürt Federe Devleti’ne tercih ediyorum. Bunlar Kürt Federe Devleti’ni AKP’nin içinde kuruyorlar. AKP içinde federe devletin temelleri atılıyor. Hem de devletin trilyonları ile bu yapılıyor.”

Abdullah Öcalan

Rojname 2003

………………….

HAARP?!

http://ultra-turkler.blogspot.com/2012/07/eli-yanms-harika-cocuk-veveya-kod-ad.html

BOP’eşbaşı Erdoğan, Suriye’de yaşanan sıcak gelişmeler bağlamında diyor ki; “Müdahale etme hakkımız var!”

http://www.hurriyet.com.tr/gundem/21067377.asp
http://www.hurriyet.com.tr/gundem/21068894.asp
http://www.hurriyet.com.tr/yazarlar/21068927.asp
http://www.hurriyet.com.tr/yazarlar/21068673.asp?yazarid=91
http://www.hurriyet.com.tr/yazarlar/21068548.asp?yazarid=8
http://www.hurriyet.com.tr/gundem/21068138.asp

Bu kapsamda cevabı aranması gerekli basit soru ortada:

11 Türk askerinin başına çuval geçirildiğinde, bilginiz olduğu halde neden müdahale etmediniz?!

AKP & Gülen iktidarında, “Türkler önemsiz, Kürtler önemli” olarak görüldüğü, kabul edildiği için olabilir mi?!

Barzani kim ya da kimlerin sayesinde, 100 binlik ordu kurdu, kime karşı kurdu?!
http://www.samanyoluhaber.com/gundem/Barzani-100-bin-kisilik-ordu-kurdu/155414/

Barzani, Topaç’giller üzerinden Gül’ün Cumhurbaşkanı seçilme sürecinde aktif rol aldı mı, aldı ise kim ya da kimleri etkiledi?!

AKP içindeki “Barzani vekilleri” ve/veya Barzani’nin maaşa bağladığı siyasiler, güvenlik bürokratları kimler?!

Barzani ile iş yapan ak wc'killer, ak topaç işadamları kimler?!

Sözün özü:

Bugünün hikayesi geçmişte yazıldı!

Nokta.

……………….


BOP?!

Büyük Barzani Procesi?!

AKP & Gülen “Yeni Anayasa” üzerinden Türkiye’yi parçalamaya hazırlanıyor!

Gül, Gülen, Erdoğan, Barzani’ye devlet kurduruyor!
http://www.samanyoluhaber.com/gundem/Doktor-ve-ogretmeni-yerel-atayacak/802660/

Abdullah Öcalan’ın dahi yıllar öncesinden gördüğü, faş ettiği, “Türkiye’ye ve Kürtlere ihanet procesi” vizyonda!

Demem o ki:

AKP & Gülen ihanet şebekesi, “Yeni Anayasa” üzerinden TÜRKİYE CUMHURİYETİ DEVLETİ’ni yıkmaya hazırlanıyor!

http://www.haberler.com/tbmm-baskani-cemil-cicek-yeni-anayasa-yazimini-3772602-haberi/
http://www.stargazete.com/politika/padisahlik-gelir-diyeni-dovesim-geliyor/haber-647177

Demem şu ki:

Hal böyleyken…

Yeni MHP’den Bahçeli, Yeni CHP’den TESEV’ci Kılıçdaroğlu neden susuyor?!

Karşı darbe, ihanet sürecine niçin seyirci kalıyor?!

“Bozuk saat dahi günde iki defa doğru vakti gösterir”ken, bunlar niye günde bir defa dahi doğru vakti göstermiyor ve/veya gösteremiyor?!

Hep oldukları yerde saymaya ve/veya ihanete ortak olmaya, payandalığa devam ediyor?!

Teröristbaşı Apo kadar sorumlu davranıp niçin kamuoyunu ve/veya parti tabanlarını “ihanet süreci”ne karşı uyandırmayı reddediyorlar?!

İstihbarat savaşları kapsamında, Barzani adına kamuoyunu F’dezenforme eden adres hangi adres?!

Elcevap: ?!

http://www.aydinlikgazete.com/mansetler/13166-turkiye-aydinliki-konusuyor.html
http://www.haberturk.com/polemik/haber/755211-ocalan-nerede-polemigi
http://www.ekonorm.com/siyaset/ocalan_nerede_polemigi_246306.htm
http://ciddiyizbiz.biz/ahmetkilicaslanaytar/apo'dan-son-mektup-(ahmet-kilicaslan-aytar)/
http://aliserdarbolat.blogspot.com/2012/07/esad-cekildi-pkk-yerlesti.html
http://ultra-turkler.blogspot.com/2012/07/arlar-zaman.html
http://ultra-turkler.blogspot.com/2012/07/acem-sarkac-veveya-bir-adm-sonras-buyuk.html
http://ultra-turkler.blogspot.com/2012/07/artk-sr-degil-veveya-post-mortem.html
http://ultra-turkler.blogspot.com/2012/07/buyuk-kurt-mavras-veveya-gulun-akiti.html

……………………


DESTABİLİZASYON ve / veya Neo Roma’da Fil’ler & Eşek’ler HAARP’i?!
http://haber.gazetevatan.com/gule-hakarete-4-yil-istendi/467783/1/Gundem
http://haber.gazetevatan.com/gizli-tanik-mahkemeye-cagrildi-emniyet-yok-dedi/467784/1/Gundem
http://www.hurriyet.com.tr/planet/21068774.asp
http://www.odatv.com/n.php?n=chp-kurultayinin-perde-arkasinda-neler-yasandi--2507121200
http://www.hurriyet.com.tr/planet/21065946.asp
http://haber.gazetevatan.com/altin-kritik-seviyeye-dayandi/467742/2/Ekonomi
http://www.hurriyet.com.tr/gundem/21064930.asp
http://gundem.milliyet.com.tr/kose-yazari-bilmeden-cinsel-gucu-artirici-sivi-alinca-/gundem/gundemdetay/25.07.2012/1571725/default.htm
http://www.odatv.com/n.php?n=chpli-baskan-hakan-tarhan-sasirtti-2507121200
http://www.odatv.com/n.php?n=atabeyler-tasinin-altindan-da-the-yilmazer-cikti-2507121200
http://www.odatv.com/n.php?n=viruslu-mailden-bir-gun-once-polis-maili-takibe-almis-2507121200
http://www.odatv.com/n.php?n=amerikan-secimlerinde-akp-obamaci-mi-romneyci-mi-2507121200
http://www.odatv.com/n.php?n=ortadoguda-vaziyet-i-umumiye--2507121200
http://www.haberturk.com/gundem/haber/761873-genelkurmaydan-balyoz-davasi-aciklamasi
http://www.haberturk.com/yazarlar/murat-bardakci/761647-iste-lozanin-gizli-maddeleri
http://www.gavurege.com/webroot/home.php?op=ege&action=outview&article_id=6975
http://www.zaman.com.tr/haber.do?haberno=1323336&title=farkli-kesimler-gazeteciler-ve-yazarlar-vakfinin-iftarinda-bulustu
http://www.zaman.com.tr/haber.do?haberno=1323188&title=erdogandan-putine-sangaya-katilma-teklifi
http://www.stargazete.com/yazar/ardan-zenturk/dunya/rusyasuriyealmanya-kimyasal-silah/yazi-647259
http://www.takvim.com.tr/Guncel/2012/07/26/gozyasi-partisi
http://www.takvim.com.tr/Spor/2012/07/26/cubbeliye-yildirim-destek
http://www.milliyet.com.tr/fotogaleri/34222-yasam-bu-fotograflarda-photoshop-yok-/7

(…)

Sözün özü:

“Doğrusu Genelkurmay Başkanı’nın bir NATO ordusuna değil, Türkiye Cumhuriyeti Ordusu’na komuta ettiğini bilmesi gerekiyor.

Sonra Ebedi Başkomutan Atatürk’ün “Bir Türk komutanının, ordusunu kullanmaksızın, herhangi bir kötü tesadüf ve kötü şans eseri bile olsa, düşmana esir düşmesini biz mazur görsek de, tarih bunu asla affetmez ve affetmemelidir” talimatını hatırlaması ve her şeyi ile deşifre olmuş, sıkıştığı köşede Türkiye’yi de meçhule sürükleyen bir Eşbaşkan liderliğinde “İslam Birliği” efsunundan uyanması, ardından şu hesabı yapması gerekiyor.

Türkiye-Suriye sınırı 911 km’dir, Irak 384, İran 560, Ermenistan sınırı 328 kilometredir.

Kanımızdan, canımızdan, malımızdan, çoluğumuz - çocuğumuz, yarınlarımızdan ne istiyorsunuz Sayın Necdet Bey?”

A. K. Aytar

http://www.antakyahaber.net/koseyazisi/616/ahmet-kilicaslan-aytar.html

………………….

ZAMAN TÜNELİ

The İmam’ın A Takımı ve/veya IISS’ten Turkuaz Anayasa?!

Erdoğan Başbakanlık koltuğuna oturduğu günden bu yana, sanıldığının aksine hep sokaktaki vatandaştan uzak durdu.
Evinde, medyadan saklı bir şekilde, “VIP konuk”lar ağırladı.
Postacı’nın “Ekim 2004” sayısından aynen aktarıyorum:
“2004 yılının şubat başlarında, AKP Eş Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’la ilgili gazetelerde şöylesi bir haber yayınlanır:
‘Başbakan Erdoğan, genel başkanken ikamet ettiği Ankara’nın lüks semti Or-An’dan, Başbakanlık Konutu yerine Keçiören’deki bir eve taşınıyor. Siyasetçilerin Çankaya çevresinden ev tutma geleneği de böylece yıkılmış oluyor. Erdoğan, Ankara Milletvekili Faruk Koca’nın ailesine ait olan ve Koca’nın da oturduğu Subayevleri Kuşadası Sokak 26 Numaralı binadaki daireye taşınacak. Emine Erdoğan’ın çok beğendiği 320 metrekarelik evde altı oda ve bir salon bulunuyor. Dairenin aylık kirasıysa 800 milyon lira!..”
Sonrasında Erdoğan dediğini yaptı ve bu eve taşındı!
Ne var ki daha sonra gerçek ortaya çıktı.
Başbakan Erdoğan, Keçiören’deki bu eve misafir kabul etmiyor!
Halkla iç içe olmak için böylesi bir tercihte bulunduğunu söyleyen Başbakan Erdoğan, tam tersine evi ‘özel bir görüşme alanı’ olarak tutuyordu!
Bunun nedeni kısa bir süre sonra anlaşıldı; Keçiören’deki evin daimi ‘A la carte’ bir ziyaretçi listesi vardı. Erdoğan bu ziyaretçilerin deşifre olmasını istemiyordu.
Keçiören’deki evin daimi ziyaretçileri arasında yer alan ve aynı zamanda Erdoğan’ın ‘Beyninin Tamamı’ ya da ‘A Takımı’ diye nitelendirilen isimler, şu ‘VIP vatandaş’lardan oluşuyordu:
1- Alon Liel, İsrail eski Dışişleri Bakanlığı mensubu...
2- Peter Westmacott, İngiltere Büyükelçisi...
3- Morton Abramowitz, ABD’nin eski Ankara Büyükelçisi...
4- Marc Parris, ABD’nin eski Ankara Büyükelçisi...
5- İshak Alaton, Alarko Topluluğu Eş Başkanı...
6- IISS’ten bir yetkili, İngiliz Devleti’nin think tank’i...
Rüya Takımı görüldüğü gibi 2 İngiliz, 2 ABD’li, 2 Musevi’den oluşuyor.

Musevilerden biri Türk vatandaşı.

Listede yer alan IISS ise Türkiye’yi dönüştürmek için özel bir ekip oluşturdu.

İkinci Dünya Savaşı’nda Churchill’in yanında bulunan, askeri tarih ve strateji uzmanı Başkan Yardımcısı Michael Howart’ın liderliğindeki bu ekip TSK’nın Yeni Türkiye sisteminde nasıl konuşlanacağı üzerine çalışmalar yapmasıyla biliniyor.
Yine IISS’in elinde Erdoğan’a sunulmak üzere bir Anayasa taslağının bulunduğu biliniyor.

ABD Büyükelçilerinden Morton Abramowitz 1989-1991 yılları arasında görev yaparken, Marc Parris’in de 1997-2000 yılları arasında Türkiye’de görev yaptığını hatırlatmak isteriz. Bu arada Abramowitz’in de Parris’in de Musevi ABD vatandaşı olduğunun altını çizelim.
Böylece Erdoğan’ın rüya takımı 4 Musevi, 2 İngiliz’den oluştuğu ortaya çıkmış oluyor.
İşte bu isimler Erdoğan’ın siyasetteki rotasını belirleyen isimler.
Bu isimler; Erdoğan’a vereceği tavizleri ve Türk siyasi yaşamında oynayacağı rolü dikte eden isimler. Erdoğan, bu isimlerden aldığı direktifler ışığında rotasını belirliyor.
Yani Tansu Çiller’in Başbakanken ‘Beynimin yarısı’ dediği bir Osman Birsen vardı.
Şimdi Erdoğan’ın ‘beyninin tamamını oluşturan’ altı kişiden oluşan bir beyin takımı var.

Ya da Batılıların tabiri ile ‘Dream Team’ yani ‘Rüya Takımı’ var!
Yalnız bu ‘rüya’ takımın Erdoğan’a çizdirmiş olduğu rota, Türk halkının yaşamını bir anda ‘kabus’a çevirebilir!
A la carte danışmanların Erdoğan’ı getirdiği nokta ortada!
Uçurum!..
“No comment!”

http://newsgroups.derkeiler.com/Archive/Soc/soc.culture.turkish/2006-02/msg00570.html

13 Şubat 2006

Hayrullah Mahmud

……………………..


Patlak “AMPUL” taraması ve/veya İncil’i Çavuş’tan Erdoğan’a?!

Tarih: 2004 yılının sonbaharı...
Aylardan Eylül, akşam vakti!
Genelkurmay’ın ışıkları yanmaktadır...
Bundan daha doğal bir şey olamaz!..
Fakat, saatler ilerlemesine rağmen, ışıklar bir türlü sönmek bilmez!
Türk Silahlı Kuvvetleri’nin merkez binasını izleyen gözler paniğe kapılır.
Acba, ışıklar neden sabaha dek açık kalmıştır?
Yoksa, önceden olduğu gibi “zinde kuvvetler”, yönetime müdahale etmek için hazırlık mı yapmaktadırlar?!
Genelkurmay’ın sabaha dek yanan ışıkları, bir anda AKP üst yönetiminde paniğe sebep olur!
Ertesi gün AKP milletvekilleri arasında en çok konuşulan konu “Genelkurmay’ın sabaha dek yanan ışıkları”dır!
Görmüş geçirmiş vekiller, “Hayra alamet bir iş değil” dese de işin doğrusu bir süre sonra anlaşılır.
Genelkurmay’da görevli askerler, “Patlak ampul” taraması yapmaktadırlar.
Ergun Poyraz’ın “Patlak Ampul” kitabında bahsettiği türden bir tarama değildir bu!
Gerçekten o gece Edison’un bulduğu ampuller içinde, patlak olanlar tespit edilip değiştirilmiştir.
İşin doğrusunu öğrenen bazı AKP’liler, ancak 48 saat sonra “Önemli bir şey yokmuş” deyip rahat nefes alırlar.
O günlerde kimi AKP milletvekilleri, askere yakın olduklarını düşündükleri bazı dostlarını arayarak “Yurtdışına uçak bileti alalım mı?” diye sorma ihtiyacı hissettiklerini, hatta kimi milletvekillerinin ise eşlerini arayarak “Hanım bavulu hazırla, Hamzakoy’a mı, İmralı’ya Öcalan’ın yanına mı, yoksa Yassıada’ya mı gideriz bilinmez” dediklerini hatırlatmak isterim.
AKP iktidarının yazılı olmayan hafızasında bunlar da var!
Ki, bu sözlerin hepsinin altında, suçluluk psikolojisinden kaynaklanan bir endişe olduğunun altını çizmek isterim.
Zaten bunu anlamak için psikolog olmaya da gerek yok.
Bugün birçok sağduyulu AKP’li, artık iyi niyetli yaklaşımlarının istismar edildiğine, mevcut politikaların vatana ihanet anlamına geldiğine, Erdoğan’ı yöneten dar kadro tarafından uçuruma sürüklendiklerine inanıyor.
Erdoğan’ın Bush yönetimine “BOP” yani “Büyük İsrail Projesi” bağlamında verdiği limitsiz destekten rahatsızlar!
Kim ne derse desin, “AKP Koalisyon Hükümeti” çatırdıyor.
Görünen köy kılavuz istemiyor.

Bu kapsamda, 9. Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel’den bir hikaye…
Bir gün Padişah, İncili Çavuş’u çağırıp, “Bak sana bu atı veriyorum. Eğer ona iyi bakarsan sana çok para vereceğim. Bu ata baktıkça sana dokunmayacağım. Ama ölürse senin de kellen gider” demiş.
İncili Çavuş, Padişah’ın bu teklifini kabul edip, atı almış. Aradan bir zaman geçtikten sonra at hastalanıp ölmüş. Padişah, İncili Çavuş’u çağırıp, “At ne alemde?” diye sormuş.
İncili Çavuş da şu cevabı vermiş:
“Padişahım at yattı. Karnı inip çıkmıyor. Soluk almıyor. Kuyruğunu sallamıyor. Başı da oynamıyor.”
İncili Çavuş daha sözünü bitirmeden Padişah kükremiş:
“Sen şuna at öldü desene!”
İncili Çavuş da cevabı hemen yapıştırmış:
“Aman Padişahım ben demedim, siz dediniz.”
Vatan’ın yazı dizisinden Yeni Şafak’ın manşetine uzanan çizgide AKP’nin iktidarı yerlebir oldu.

Erdoğan’ın karizması derin çizik yedi!
AKP Eş Genel Başkanı ve Eş Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, bugünkü Grup Toplantısı’nda çok basit bir soruya cevap vermek yerine, yasaların arkasına sığınarak, dokunulmazlıktan dem vurarak, malvarlığını açıklamaktan kaçındı.
İncili Çavuş öyküsünde olduğu gibi malumu kendi ağzı ile ilan etti.
“Bugün itibari ile Ak günler bitmiş, AKP iktidarı sona ermiştir” dedi.
Şu saatten sonra Erdoğan Hükümeti, yerine yenisi kurulana dek, ABD Başkanlık seçimleri sürecinde olduğu gibi “Lame duck”tır.
Yani “Topal Ördek”tir!

Ve…

Son olarak…
Artık Erdoğan Hükümeti “yürütme” gücü olmayan, “yürütme”ye çalışırken açığa düşmüş bir iktidardır.
Önemle hatırlatırım.

3 Şubat 2006

Hayrullah Mahmud

https://groups.google.com/forum/?fromgroups#!topic/soc.culture.turkish/oCxUOOfcM7I

……………………

Apo’dan Zapsu’ya: “Türkiye’nin Barzanisi”?!

Tarih; 29 Ekim 2005, Cumartesi...

Cumhuriyet’in 82. kuruluş yıldönümü!

Yurdun dörtbir yanı yine “Ay Yıldız”lı bayraklarla donatıldı.

Yine birçok meslektaşım, Kurtuluş Savaşı’na ve Atatürk’e dair benzer satırlar kaleme alacak.
Ama...

2005 Türkiye’si, 1900’lerin Osmanlı’sından, Bab-ı Ali’sinden farksız.

Atatürk’ün Türkiyesi’nin Başkent’inde bugün “mandacı”lar, “başka millete sevdalı” yöneticiler kol geziyor.
“Ayak”lar “baş”, “baş”lar “ayak” olmuş!

İhanet, Ankara’daki iktidar koltuklarına dek uzanmış.

Devlet, Soros’tan “hediye çeki” alan, bir kısım zevat yüzünden tehdit altında!
Türkiye Cumhuriyeti, AKP iktidarında kuşatma altında!
Bu bakımdan zaman, hem tarihin tozlu sayfalarında yer alan anıları hatırlama, hatırlatma hem de Atatürk Türkiyesi’ne yapılan saldırılara göğüs germe zamanı!
AKP iktidarında, bir “29 Ekim”e daha, “Cumhuriyet”e inanmayan bir iktidarın gölgesi altında giriyoruz.
Türkiye’yi, Irak’a sokmak için, iç ve dış destekli çok kirli oyunlar oynanıyor.
Sırf Türkleri tahrik etmek için Barzani, Beyaz Saray’da ağırlandı.

ABD, Irak’ta köşeye sıkıştığı için, Türkler’in Irak’a girip kendilerini kurtarmasını istiyor.
Tahrikin dozu çok yüksek!

Basınç altında sakin kalmak Türkiye’nin hayrına!

Türkiye, “Türkiye” olalı, Erdoğan’ın eş başkanlığındaki AKP iktidarı kadar gayr-ı milli bir iktidar görmedi.
AKP eş Genel Başkanı Erdoğan’ın, kendisini “Başbakan yapmakla” övünen ve diplomasi koridorlarında “Türkiye’nin gerçek Başbakanı benim, Tayyip Bey benden habersiz iş yapamaz” diyecek kadar “kibir”li, şöhret budalası bir danışmanı var.
Hukuken yetkisiz, siyaseten yetkili, Atatürk’ten ve Atatürk Türkiyesi’nden nefret eden bir Danışman bu!

APO: ZAPSU, TÜRKİYE’NİN BARZANİ’SİDİR!

Ki...

Bu danışmanın halet-ruhiyesini yansıtmadan önce “Zapsugiller”in aile CV’sine bir göz atmakta fayda olduğuna inanıyorum:

Cüneyt Zapsu: Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı’nın Veri Danışmanı (yani istihbari danışman) Kürt Teali Cemiyeti’nin Kurucu Üyesi, Kürt Hevi Cemiyeti’nin Kurucusu “Kürdistan’da Kürt’ten başka hiçbir millet yoktur” diyen Abdurrahim Zapzu’nun torunudur. Alman vatandaşı olduğu için milletvekilli adayı olmadığı belirtilen Cüneyt Zapsu, AKP’nin kurucu üyesi ve ‘Türkiye yalnızca Türklerin değildir. Bu düzenin koruyucusu olmamız mümkün değil. Ata’ya saygı duruşunda sap gibi ayakta durmaya gerek yok. Bu hukuku hazırlayanlar bu düzenin kaldırılmasının maşası olacak...” diyen Tayyip Erdoğan’ın danışmanıdır. Yaşadığı sürede Türklere her fırsatta kin kusan babaannesi Hidayet Zapsu, Kürt isyanlarının baş aktörü olan Bedirhan aşiretine mensuptur. Cüneyt Zapsu’nun halası PKK’nın ve Apo’nun akıl hocası Musa Anter’in karısıdır. Zapsu’nun şirketlerinde, Kürt Teali Cemiyeti’nin başkan ve mensuplarının torunları yönetici olarak görev yapmaktadırlar. “Şeyh Sait’in öcünü alıyorum, aldım” ve/veya “Şeyh Sait ve taraftarları gerçek şehittirler” diyen Şeyh Sait’in dava arkadaşı Abdurrahman Zapsu’nun torunu Cüneyt Zapsu icraatlarıyla da görülüyor ki, dedesinin kin ve intikam duygularını başarıyla devam ettirmektedir. AKP Genel Başkan Yarımcısı Dengir Mir Mehmet Fırat ise Şeyh Sait’in torunudur.
Bu kapsamda teröristbaşı Abdullah Öcalan, Zapsu ile ilgili şu tespiti yapmaktadır:

Rojname 2003 Arshive

Malpera Nu: http://www.rojname.com/index.kurd

Özgür Politika - 18 Nisan 2004
Öcalan: Kürt Federe Devleti’ni dayatacaklar!
PKK’nın lideri teröristbaşı Abdullah Öcalan, avukatlarıyla görüşmesinde anlatıyor:

Kürt ağaları da beni kullanarak devlet kurdular. Türkiye, Barzani ve Talabani’ye devlet kurduruyor. Cüneyt Zapsu, Hüseyin Çelik gibi adamlar Türkiye’nin Barzanileri ve Talabanileri’dir. ABD adına bunu yapıyorlar. Yarın Türkiye’ye Kürt Federe Devleti’ni dayatacaklar. Bu, demokratik olmayacak. Bunlar Kürt demokratlarını ve emekçilerini, Kurmancileri ezecekler. Ben demokratik cumhuriyeti feodal Kürt Federe Devleti’ne tercih ediyorum. Bunlar Kürt Federe Devleti’ni AKP’nin içinde kuruyorlar. AKP içinde federe devletin temelleri atılıyor. Hem de devletin trilyonları ile bu yapılıyor. Beni ve yoksul Kürt halkını devre dışı bırakarak Kürt Federe Devleti’ni kurmaya çalışıyorlar. Yarın Türkiye’de Irak gibi bir durum olursa, tarih karşısında zihniyet olarak sorumlu ben olmam. Atatürk’ün kadın yaklaşımını küçümsememek lazım. Atatürk’le çok uğraştılar. Halen türbanı dayatıyorlar, basit ele alıyorlar. Türban, Atatürk’ün kadın özgürlük çabasına bir darbedir. Biz kadın özgürlüğünü daha da geliştirmek istiyoruz. Benim önüme daha farklı şeylerle çıkmasınlar... ‘Demokratlık, halkın değerlerine sahip çıkmaktır...’

KİN ÇITASI

Görünen o ki, Erdoğan’ın bu “çok özel danışmanı”, “Ailesi”nin Türkiye’ye karşı olan “kin çıtasını” yükseltmeyi kafasına koymuş!
Tarihe geçmek istiyor.

Sırtını ABD’ye dayamış.

Türkiye’ye ve bu millete sevdalı Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarına bulaşıyor.
Türkiye’den ve Türkler’den nefret eden bir danışmanın Başbakanlıkta ne işi var?!
Ha, Öcalan’ı Başbakan’a “Danışman” yapmışsınız ha bu zat’ı ne fark eder?!

Ki; Apo dahi, Zapsu’nun Kürt’leri, ABD’nin önderliğinde sonu belli olmayan bir maceraya sürüklediğini iddia ediyor.

Taşeron politikacıların, bölgeye huzur getiremeyeceğinin altını çiziyor.
Zira...

Bu çok özel danışman, kapıldığı “kibir” nöbetinden, “pragmatist” ve “oportünist” ABD’nin kendisi gibi nice ismi “Piyon” olarak kullanıp, sonra da Aslanlar’ın önüne yem olarak attığı hakikatini hatırlayamıyor.
Ne var ki, tel örgü bitip Aslan’larla yüzyüze kaldığında, o gazoz reklamındaki delikanlı gibi, kimse kendisine bir şey demeden düşüp bayılacak!
Bu arada yeri gelmişken bir anımı anlatayım.

Geçen yıl, Erdoğan’ın “yeminli muhalifi” ya da siyaset jargonundaki ismi ile “Küfreden ağzı” “el emin” bir milletvekili ziyaretime gelmişti.

Bu çok özel danışmanla ilgili olarak, “Türkiye’ye karşı yaptıklarından ve ettiği kötü sözlerden dolayı bir şey olur mu?” diye sordu.
Ben de Erdoğan’ın “Küfreden Ağzı”na, “kendisinin çok güçlü bağlantıları var, dünya siyaseti böyle nitelikli insanların kaybolmasına izin vermez” diye “kinayeli” bir cevap verdim.
O da bu cevabı düz anlamı ile “doğru” kabul edip, hemen bu çok özel danışmana yetiştirmişti.
Bu danışman o gün bugündür ortalıkta “Kimse bana dokunamaz” havalarında dolaşıyor.

Yazık!
http://newsgroups.derkeiler.com/Archive/Soc/soc.culture.turkish/2005-11/msg00118.html
http://vatanhainleri.wordpress.com/2007/06/08/cuneyt-zapsu-kimdir/
http://tr.wikipedia.org/wiki/Abdurrahim_Rahmi_Zapsu

9 Kasım 2005

Hayrullah Mahmud
………………………

Ve…

Son olarak…

2012 Cehennem Yaz’ı bağlamında, küresel aksta akıntının yönü değişiyor.

Devletlerin dostu yoktur, yüksek çıkarları vardır!

2012 Yaz vakti, küresel aksta ortak çıkar:
“Yeniden Atatürk, yeniden Laik Türkiye, yeniden çağdaş Türkiye!”

Sözün özü:
“Atatürk’ün Gençliğe Hitabesi Bir Duvar Süsü Değildir, Erken Uyarı Sistemidir!”

Netice:
RAP… ULTRA… RAP… RAP… RAP…
RAP… RAP… İMECE… RAP… RAP…
RAP… RAP… GHOST… RAP… RAP…
RAP… RAP… HERO… RAP… RAP…
RAP… LARP… RAP… RAP… RAP…
http://www.youtube.com/watch?v=BcVXjzD6nGw
http://www.youtube.com/watch?v=1gfoxDOPXfo
http://ultra-turkler.blogspot.com/2012/ ... -ofke.html
Nokta.

26 Temmuz 2012
Hayrullah Mahmud Özgür

http://ultra-turkler.blogspot.com/2012/07/the-barzaninin-akpsi-veveya.html
Kullanıcı küçük betizi
GODOT
Üye
Üye
 
İletiler: 71
Kayıt: Pzt May 21, 2012 16:52

Şu dizine dön: Gazete Köşe Yazarları

Kİmler çevrİmİçİ

Bu dizini gezen kullanıcılar: Hiç kayıtlı kullanıcı yok ve 4 konuk

x