AKP iktidarında çok iyi öğrendiğimiz bir ders ve sayısız deney ile doğruluğu kanıtlanmış bir ölçü var elimizde ;

[b]Bir konuda tutarsız, mantıksız açıklamalar, arızalı sloganlar, desteksiz gerekçeler, edepsiz bahaneler ve utanmaz mazeretler duyduğumuzda, ki, son 10 yıl böyle geçti, mutlaka saklanmak istenen bir kötü niyetin bulunduğunu ve gene birilerinin millete ve devlete zarar verecek bir namussuzluk peşinde olduğunu anlıyoruz hemen.[/b]

[b]"Analar ağlamasın", "Akan kan dursun", "Barış yapalım"[/b]. Bu sloganların kime karşı kullanılmak üzere hazırlandığını mantıklı bir insan sormaz. Normalde, kan dökerek anaları ağlatan kavgayı kim yapıyor ise, ona karşı hazırlanıp kullanılması aklın gereğidir.

Ama Türkiye'deki uygulama hiç de öyle değil çünkü, yukarıda tarif ettiğimiz AKP iktidarında hiçbir şey normal olamıyor, hiçbir iş akla ve mantığa uygun yapılamıyor maalesef. [b]Türkiye'nin en büyük sorunu bu.[/b]

Devlet ile kavga ederek, anaların ağlamasına sebep olan kanı döken, Avrupa ülkelerinin ve Amerika Birleşik Devletlerinin koruyup desteklediği bir terör örgütü olan PKK.

Devlet, PKK terör örgütüne karşı devlet olmanın gereğini yapamadığı için kan dökülüyor ve analar ağlıyor. Bu konuda devletin millete karşı olan görevini yerine getirmesini engelleyenler de, Amerika Birleşik Devletleri ve Avrupa Birliği.

Gerçekten akıl ve mantık sahibi namuslu insanların, bu konudaki engellemeleri ortadan kaldırmak amacıyla çalışması gerekmez mi ?

AKP iktidarında öyle olamıyor işte.

Onun yerine, [b]yıllardır devleti yıkma arzusuyla millet ile kavga eden bir grup insan, terör konusunda devletin görevini neden yapmaması gerektiğini anlatmak üzere ürettikleri sözde mazeretleri yutturmak maksadıyla, millete gidiyor.[/b]

[b]Yukarıdaki arızalı sloganların muhatabı neden Türk Milleti olsun ?[/b]

Analar Türk Milleti yüzünden mi ağlıyor ? Kan döken, kavga eden Türk Milleti mi ? Türk Milleti kimseyle kavga etmiyor ki, kiminle barışacak ?

İlgili - ilgisiz, haklı - haksız her konuda devleti ve milleti suçlamaya doyamayan bu sabıkalı insanlar, kavgayı bitirmek, akan kanı durdurmak ve anaların gözyaşlarını dindirmek için millete ne yapmasını veya yapmamasını söyleyecekler ?

"Evlatlarınızı askere göndermeyin" mi diyecekler ? Yoksa milletten, askerdeki evlatlarının PKK terörüne karşı mücadele etmelerine engel olmalarını mı isteyecekler ?

Bir devlet, kendisiyle kavga edenlere karşı meşru korunma hakkını kanunlar çerçevesinde kullanarak, devlet olmanın gereğini yerine getirmek zorundadır. Bu aynı zamanda korumakla yükümlü olduğu bütün vatandaşlarına karşı da bir sorumluluktur.

Devlet, kanunlarını çiğneyenlere karşı mücadelede eşit davranmalı ve hiçbir ayrımcılık yapmamalıdır.

[b]PKK terör örgütüne karşı devletin görev yapmasını AKP marifetiyle engelleyen ABD, şimdi de kendi projesine uydurmak için devleti ayrımcılık yapmaya zorluyor.
[/b]
Daha önce de "Heyet-i Nasiha" adı altında bir örneğini gördüğümüz "Akil Adamlar Kumpanyası"nın görev tanımı belli ;

[b]"Hem terörle ilgili devletin işlediği görevi ihmâl suçunu, hem de yapacağı ayrımcılık kabahatini gözlerden kaçırabilecek mazeretler üretip halka yutturmak".[/b]

Bu yutturma işi psikolojik savaş konusuna girdiği için, duyguları hedef alıyor. Bir taraftan tehditler savrulurken, diğer taraftan da duygu ve heves sömürüsü yapılıyor.

Tarihte ilk defa, anaları ağlatmadan ve kan dökmeden bir imparatorluk kurmak nasıl mümkün olacaksa artık, Türkiye'de çok konuşulan bir konu olan büyük bir imparatorluğu kaybetmenin travmasını kullanarak, kaybettiklerimizi geri kazanmanın hevesini gıdıklayan havuçlar sürülüyor piyasaya.

Bir de ekonomik balonlar şişirenler var ama, inandırıcı olamıyorlar. [b]90'lı yılların sonunda PKK terörü silahlı kuvvetlerimizin başarısı sayesinde BİTİRİLMİŞTİ [/b]ve teröre harcandığı söylenen milyar dolarlar tasarruf ediliyordu. Buna rağmen 2001 yılında çok şiddetli bir [b]KRİZ[/b] yaşadık.

Yani, [b]TERÖR BİTTİ[/b] (komutanlarımızın öldürülmelerinin ve yargı kılığına girmiş Fettullah saldırısına uğramalarının bir nedeni de bu) [b]EKONOMİK KRİZ GELDİ ( ve BOP için AKP iktidar yapıldı. Terör yeniden başlatıldı).[/b]

[b]AKP'liler gerçekten doğru, iyi ve faydalı bir iş yaptıklarına inanmış olsalardı, bu işi millete anlatmak üzere özüne güvenilir, sözüne inanılır insanlar seçer, ikide bir siyasi fedakârlıktan, zehir içmekten falan bahsetmek zorunda hissetmezdi kendilerini.[/b]

[b]ÇOK BÜYÜK BİR SUÇ İŞLEMEKTE OLDUKLARINI BİLİYORLAR. ÇÜNKÜ BİLGİLER HENÜZ TAZE. ÇOK GERİYE DEĞİL, 100 YIL ÖNCEYE BAKINCA, YAPTIKLARI BU İŞİN AYNISI ORADA DA GÖRÜLÜYOR.[/b]

Devlete ve millete karşı suç işlediklerine inanmasalardı, kumpanyada, Türkiye Cumhuriyeti ve Türk Milleti düşmanları, şeriatçılar, bölücüler, BOP'çular, Sorosçular, Fettullahçılar, TESEV'ciler, TÜSİAD'cılar çoğunlukta olmazlardı.

Mizahsever halkımızın bazı gruplarına [b]"Pis Yedili"[/b] adını takabileceği bu kumpanyadaki insanların çoğu bize, İkinci Dünya Savaşı'nda Almanlara karşı sabotaj ve suikast yapma işinde görevlendirilen Amerikalı bir subayın, askeri hapishanelerdeki suçluların arasından seçerek meydana getirdiği saldırı ekibini anlatan [b]"The Dirty Dozen" (Kirli Düzine)[/b] filmini hatırlattı.

Almanya'nın imparatorluk kurma hevesi bir dünya savaşı başlatmış, çok sayıda ülkenin yıkımına ve milyonlarca insanın ölümüne sebep olmuştu. Umarım sonumuz Almanya gibi yakılıp yıkılmak, işgâl edilip bölünmek olmaz.

Selçuk Tınaz