ANKARA- CHP Konya Milletvekili Atilla Kart, ''kadrolu personelini çalıştırmayan TRT'nin, halkın parasını, yandaş şirketlere ve yandaş medya çalışanlarına aktardığını'' iddia ederek, ''Genel Müdür (İbrahim Şahin) döneminde TRT'ye, 768 eleman alındı'' dedi.
Kart, TBMM'de düzenlediği basın toplantısında, TRT'ye yönelik iddialarda bulundu.
TRT'nin, "AKP'nin ideolojik aygıtı ve borazanı haline geldiğini" iddia eden Kart, TRT ile ilgili yasal düzenlemeden sonra 994 çalışanın emekli olduğunu, tüm yöneticilerin maaşlarının dondurularak araştırmacı kadrosuna atandığını, TRT'de şu anda 240 araştırmacının bulunduğunu söyledi.
AKRABA VE HEMŞEHRİ KADROLAŞMASI VE TRT'YE NAKLEN GEÇİŞ
Kart, ''Genel Müdür döneminde 8 Nisan 2009 tarihi itibariyle TRT'ye alınan eleman sayısı 768'dir. Daha önce sözleşmeli olup, kadroya geçirilenleri, bu sayıdan düşürüyoruz'' dedi.
Akraba ve hemşehri kadrolaşması dışında, çeşitli bakanlık ve kurumlardan 82 kişinin TRT'ye naklen geçiş yaptığını belirten Kart, sözleşmeli personel adı altında ''yandaş medya kadrolaşmasına'' da gidildiğini savundu.
"PERSONEL SINAVINDA KURUM ÇALIŞANI OLMAYAN JÜRİLER VAR"
İnternet yayınında çalıştırılmak üzere 10 ayrı dil için personel almak üzere sınav açıldığını ifade eden Kart, ancak ilgili dili bilmeyen, kurum personeli olmayanların sınavda jürilik yaptığını, sınav sonucunda ilgili dili ve Türkçe'yi iyi düzeyde bilmeyenlerin TRT'ye alındığını öne sürdü.
Kart, kamera asistanı olarak çalışmaya başlayan bir kişiye ''Aba Müslüm'ün manası nedir? Aba Müslüm Horasani'yi tanıyor musunuz?'' diye sorulduğunu iddia etti.
"16 AYDA 800 PERSONEL"
Genel Müdür İbrahim Şahin'in iki çaycısının dahi kurum dışından getirildiğini ifade eden Kart, TRT'ye 16 ayda yaklaşık 800 personel alan Genel Müdürlüğün, diğer yandan bir ajanstan yurt içi ve yurt dışında haber, program hizmeti alımı için 10 milyon dolardan fazla bedelle sözleşme imzaladığını kaydetti.
''Kadrolu personelini çalıştırmayan TRT, halkın parasını, yandaş şirketlere ve yandaş medya çalışanlarına aktarmakta'' diyen Kart, TRT bünyesinde bir ülkenin kurumlarının nasıl çökertildiğinin, kamu kaynaklarının nasıl talan edildiğinin, bir kurumun nasıl işlevini kaybettiğinin görüldüğünü söyledi.
"YARSAV, HEDEF ALINAN BİR KURUMDU"
Yargıçlar ve Savcılar Birliği (YARSAV) Başkanı Ömer Faruk Eminağaoğlu hakkında yürütülen soruşturmaya ilişkin değerlendirmesinin sorulması üzerine Kart, buna şaşırmadığını söyledi.
Kart, hükümetin, muhalif gördüğü kişi ve kurumları belli bir listeye alarak, Ergenekon soruşturması veya başka süreçlerde, kendince haddini bildirdiğini savundu.
YARSAV'ın, hukukun üstünlüğü noktasında kararlı şekilde çalışmalarını sürdürdüğünü, bu çalışmaların Avrupa Parlamentosu raporlarında gözönünde tutulduğunu belirten Kart, bu nedenle de YARSAV'ın Hükümet nezdinde hedef alınan bir kurum olduğunu öne sürdü.
Kart, ''Bu uygulama bekleniyordu. Suçlamalardan hiçbiri YARSAV Başkanı'nın görev alanıyla ilgili değil. Mehmet Haberallar, Türkan Saylanlar, gözaltına alınan rektörler, Erol Manisalılar, Ömer Faruk Eminağaoğlları, bunlar Türkiye'nin değerleri, zenginlikleridir. İnanıyorum ki Türkiye Cumhuriyeti yurttaşları ve kamuoyu, hukuk, siyaset ve demokrasi içinde bu değerlere sahip çıkacaktır. Bundan hiç kimsenin şüphesi olmasın'' diye konuştu.
