Türk Milleti CELADETliğini Göster ! / Nevzat ZEYREK

Genel & Güncel Konular

Türk Milleti CELADETliğini Göster ! / Nevzat ZEYREK

İletigönderen nevzat.zeyrek » Sal May 07, 2013 21:39

Türk Milleti CELADETliğini Göster !

"Dört nala gelip uzak asyadan, Akdenize bir kısrak başı gibi uzanan bu Memleket bizim..."

Nazım Hikmet

Türkiye Cumhuriyeti Devleti 1923'den beri bugünkü gibi bir tehlikeye, gaflete, dalalete, hıyanete düşmemişti. İktidar sahipleri kendi çıkarlarını Büyük Ortadoğu Projesi ile tevhid edince, Türkiye uçurumun eşiğine gelmemiş, uçurumdan aşağı doğru yuvarlanmaya başlamıştır. Millet yorgun ve bitap düşmüştür. Ordu'nun değerli subay ve generalleri tutuklanmış, halkın Milli bayramları yasaklanmış, ses çıkaranlar Silivri Kodesine tıkılmış, tıkılmayanlara ise büyük bir Ambargo uygulanmış, Öğretmenler, İşçiler, Şehit Aileleri yerlerde süründürülen Faşizmin her kademede kurumsallaştığı bir sivil dikta yönetimi ülkeye egemen olmuştur. Tabiri caiz ise Memleket Kurtlar sofrasına düşmüştür, Hak olan artık İsyan'dır!

Ne demişti Nazım Hikmet "Şehitler Kuvvayı Milliye Şehitleri, Mezardan çıkmanın vaktidir." Tam da o vakittir. Kuvvayı Milliye güneşi yeniden doğmalıdır Anadolu topraklarının üzerine. İhanetin çukuruna düştük, zaman yeniden bir Mustafa Kemal bekleme zamanı değil, herkesin bir Mustafa Kemal olma zamanıdır. 4 senede bir şaibeli seçimlerle Memleketi kurtaramayacağımızı anlamanın zamanıdır. Biz dünya da Emperyalizme diz çöktürmüş ilk millet ünvanını taşıyoruz. Emperyalizmi Tanzimatla, Meşruiyetle diz çöktürmedik. Milletin Bağımsızlık ruhu, karar ve kutsal azmi ile en düşkün dönemimizde Çanakkale'nin serin sularına gömdük bu dünya canavarlarını.

Bu ruha erişmemiz için tarihimizi, Milletimizin cefakarlığını iyi bilmemiz gerekmektedir. İdam cezası verilen Önderimiz Mustafa Kemali, Kocası Şehit olan Kahraman Nene Hatunu, İlk Kurşunu sıkan Hasan Tahsini, İlk direniş ateşinin yakıldığı Hatay / Dörtyol halkını, Samimi dindar Sütçü İmamı, Eğe dağlarında ki Efeleri, Torosların zirvesinde ki Yörükleri, Karadenizin fedailerini, Trakya'nın Kızanlarını, Erzurumun dadaşlarını, Erzincan'ın Yiğitlerini ; Yani Milli Ruhu - Kuvvayı Milliye'yi bilmemiz lazım!

Bu yoldan başka bir yol yok, JP Morgan'ın Seçim Sistemi ile, AB'den fonlanan STK'lar ile Kurtuluş yok ! Toprakların da güneş'in batmadığı dillere getirilen sömürgeci İngiltere'nin güneşini biz Çanakkale'de söndürdük. Böyle büyük bir Milletin çocukları, sistemin yarattığı sahte çözüm yollarına kanmamalı.

Bu gün Hasan Tahsinin neden İzmir'de ilk kurşunu sıktığını, Nene Hatun'un neden eline satırını alıp sokağa fırladığını, Çocuğunun üstünde ki battaniyeyi alıp Mermiler donmasın diye Cephane'nin üstüne örten o fedakar Türk Anasının neden böyle birşey yaptığını oturup düşünsek, Mübarek Anadolu Toprakları üzerinde ki Ecnebi oyunu yine bozarız. Biraz düşünelim ve silkinelim!
Öyle Celadet Milletiz ki kendimizi tanısak başaramayacağımız ideal, ülkü, dava yoktur. Türk Milletin'in Var olma - Yok Olma yıllarından gözlerimiz yaşartacak , göğüsümüzü kabartacak bir Ulusal Direniş örneğini açıklıyayım ;

"Balkan harbi yılları; Osmanlı çok zor durumdadır. Hem maddi hem de manevi çöküntü yaşıyordur.

Edirne'nin İşgalci kuvvetlerden geri alınması için, Ordu'nun maddi ihtiyaçları vardır. Halktan Tekâlif-i Milliye istenir.

Herkes elinden geleni yapar,
İşte bunlardan bir TÜRK ANA'sı yardım apmak için çaresiz çırpınır... Lakin elinden verebileceği hiç birşey yoktur.

Bu ahvale çok üzülür.

O yıllar da Kadınların saçları çok kıymetlidir ve Samimi dindar olan halk geleneklerine göre Saç kesmesi ayıptır.

Tam da o sıralar da Ermeni bir berber peruk yapmak için saç aramaktadır.

Kahraman, elleri, ayakları öpülesi TÜRK ANA'sı hiç tereddür etmeden eline makası alır ve saçlarını kökünden keser.Orduya yardım için Ermeni berbere satar.

Bu olayı duyan yardım için imkanı olmayan diğer kadınlar da saçlarını kesip satarak Ordu'ya yardım etmenin huzurunu yaşarlar.

Bu yardımlarla Ordu'nun maddi sıkıntılarının bir bölümü giderilir. Sultan Osman ve Reşadiye diye iki donanma gemisi satın alınır.

Burda Milli bir duruş sergilenir. Bu duruşun sonucunda Meriç nehri gerisine kadar bütün Trakya'yı, Edirneye kadar Vatan Topraklarına katarlar."

Böyle bir fedakarlık ve azim tarihin hiç bir sayfasında daha önce rastlanmamıştır. Bu Millet tarihe ilkleri kayıt etmiştir.

Bugün de bu ruhla ve bu karakterle partiler ayrımı yapmaksızın Milli olan herkes bir araya gelmeli ve tarihi yeniden Zaferle tekerür etmelidir. Senin partin, benim partim demekle, yerelde ve genelde seçim beklemekle Kurtuluş yok, Çöküş vardır!

Kuvvayı Milliye'nin birinci adımı Siyasi Mekanizma dışı bir arayıştır. Onun Kurtuluşa ulaşması ve devrimciliğinde kökeninin Siyasi olmamasında yatar. Kuvvayı Milliye kendisine yol çizerken sadece Anadolu'nun iradesini dikkate almış, Halkın iradesi bölecek, ipotek altına alacak tüm Siyasi Figürleri bir kenara atmıştır. Ve Şanlı bir Zafere de İmza atmıştır.

Tarih Tekerür edecektir. Türk Milleti CELADETliğini yeniden gösterecek ve Çanakkale yine geçilemeyecektir.
Zaman Siyaset değil, Kuvvayı Milliye Zamanıdır!
Milli Güçler Birleşin !

Nevzat ZEYREK
Kullanıcı küçük betizi
nevzat.zeyrek
Üye
Üye
 
İletiler: 37
Kayıt: Pzr Haz 10, 2012 22:56

Şu dizine dön: Genel - Güncel Konular

Kİmler çevrİmİçİ

Bu dizini gezen kullanıcılar: Hiç kayıtlı kullanıcı yok ve 1 konuk

x