
Türk savaş uçakları 1 Ocak 2009dan itibaren sınırötesi hava operasyonları için Iraka giremeyecek, Türkiye Kuzey Iraktaki peşmergeden izin almak zorunda kalacak
Haber: Fatih ERBOZ
ABD ile Irakın, 152 bin Amerikan askerinin Iraktan çekilmesine ilişkin vardığı anlaşmada Türkiye açısından en kritik noktayı, ABDnin 1 Ocak 2009dan itibaren Irak Hava Sahasının denetiminin tamamen Bağdattaki merkezi yönetime bırakması oluşturuyor. Başbakan Tayyip Erdoğanın, 5 Kasım 2007de Washingtonda başkan George W. Bushla vardığı mutabakat sonucu, Irak hava sahasının denetimini elinde bulunduran ABD, Türk Hava Kuvvetlerinin Irakın kuzeyindeki PKK unsurlarına yönelik hava operasyonlarına izin vermişti. Türkiye ile yoğun istihbarat paylaşımına giren ABD, Irakın kuzeyindeki hareketliliği anında iletiyor, Türk Hava Kuvvetleri de gereken bildirimi yaptıktan sonra hava operasyonları düzenliyordu. Yeni anlaşma uyarınca, Türkiye 1 Ocak 2009dan itibaren, Irakın kuzeyine düzenleyeceği hava saldırıları için Bağdat yönetimine önceden bildirimde bulunup, izin isteyecek. Ancak merkezi yönetimde, Mesud Barzani başkanlığındaki Kuzey Irak Bölgesel Yönetimi ağırlığını hissettirdiği için, Türkiyenin izin almada ciddi sorunlarla karşılaşabileceği ileri sürülüyor.
Vural: Türkiye geri adım atmayacağını bildirmeli
MHP Grup Başkan Vekili Oktay Vural, Türkiyenin uluslararası hukuktan kaynaklanan haklarını mutlaka kullanması gerektiğini belirterek şunları söyledi: Türkiyenin sınırında, Irakın kuzeyinde Türkiyenin birlik ve bütünlüğüne kasteden bir bölücü örgüt bulunacak ve Türkiyenin Silahlı Kuvvetleri buna müdahale etmeyecek, bunun düşünülmesi bile gereksiz konudur. Türkiye hangi şartta oldursa olsun uluslararası hukuktan ve Birleş Milletler güvenlik hukukundan kaynaklanan haklarını sonuna kadar uygulayacaktır. Türkiye bu konuda asla geri adım atmayacağını Irak yönetimine bildirmelidir. Peşmergeye taviz vermeyeceğini bildirmelidir.
Okay: ABD kendi bölgesini oluşturuyor
CHP Grup Başkan vekili Hakkı Süha Okay, yapılan antlaşmanın Peşmergenin üzerinden bölgede ABD amaçlarına hizmet eden bir yapılanma oluşturmak amacı taşıdığını söyledi. ABDnin güvenlik antlaşmasına buradan askerlerinin hepsini çekmeyeceğini ifade eden Okay, Kuşkumuz ABDnin bu bölgede kendisine bir bölge oluşturmasıdır. 2011 yılına kadar askerlerini çekeceğini söylüyor ama arkada güvenli bir bölge oluşturmadan gitmeyecektir. Bu antlaşma aynı zamanda bu anlama gelebilecek niteliktedir. Öte yandan ABD Türkiye ile terör konusunda hangi gün işbirliği yapmıştır. Kendi çıkarları söz konusu olduğunda Türkiyeyi çok rahat ekarte edebilmektedir diye konuştu.
Macit: Şaşılacak bir şey yok
DSP Genel Başkan Yardımcısı Hasan Macit, yapılan güvenlik antlaşmasında hava sahasının kontrolünün Bağdata geçmesi ve dolayısıyla bundan sonra yapılacak hava operasyonlarının Peşmergenin iznine tabi kalmasının hiç şaşırılacak bir yorum olmadığını söyledi. ABDnin hava operasyonlarında Türkiyeye doğru ve işe yarar istihbarat vermediğini dile getiren Macit, Eğer ABDnin verdiği istihbaratlar doğrultusunda yaptığımız hava operasyonları işe yaramış olsaydı,
terör bu boyutlara gelmezdi dedi.
Nejat Eslen: Sorun çok boyutlu
Emekli Tuğgeneral Nejat Eslen, ABDnin şu an da imzalanan güvenlik anlaşmasına rağmen tam olarak çekilme planı hazırlamadığını kaydetti. ABDnin yeni Başkanı Obamanın Iraktan çekilme planı bulunmadığı ifade eden Eslen, Irakı tartışmanın en sağlıklı ortamının çekilme başladıktan sonra olabileceğini kaydetti. Irakta tüm ABD askerlerinin çekilmeyeceğini de kaydeden Eslen şöyle konuştu: ABD tüm askerlerini Iraktan çekmeyecek. Sorun sadece güvenlik antlaşmasında değil, çok boyutlu bir sorunla karşı karşıyayız.
YENİÇAĞ