Ülkeyi Bir Deli Gömleği Giydirdiler

Ülkeyi Bir Deli Gömleği Giydirdiler

İletigönderen eskopatj1 » Pzt Mar 15, 2010 16:37

Hak ve Eşitlik Partisi Genel Başkanı Osman Pamukoğlu, Ankara Genel Merkez'de yaptığımız görüşmede, Türkiye siyasetiyle ilgili çarpıcı açıklamalar yaptı. Pamukoğlu Türkiye'de yaşanan krizlerin geçmişte alınan kararlar nedeniyle olduğunu söyledi.

Onu, efsane komutan olarak anılmaya başladığında yazdığı “Unutulanlar dışında bir şey yok” kitabıyla tanımıştım. Şimdi ise çok farklı bir kulvarda koşuyor. “Artık sızlanma, şikâyet etme, ağlama zamanı geçti. Her yerde çöküntü, gayesizlik ve yanılgı havası hâkim. Bu gidiş nereye diye sormaya kalkışmak ise aymazlıktır. Artık yolun ötesi görünmüştür. Siyaset, ekonomi ve güvenlik meseleleri diz boyu olup, bunları ortadan kaldırmak için cesur ve erdemli bir siyasi mücadele şarttır” diyen Pamukoğlu ile Genel Yayın Yönetmenimiz Süha Alparslan'la birlikte görüştük.

Neden siyasetle ilgilenmeye başladınız?

Bu memlekette halk ekonomik anlamda tükendi. Halk bitmiş, halk zayıflamış, halk bir deri bir kemik kalmış. Halkı gürbüzleştireceğiz. Bu konuda ne yapılması gerekiyorsa elimizden geleni yapacağız. Biz teoriler ve nazariyelerle uğraşmayız. Dünyada teoriler ve nazariyeler hep konulmuş. Bu durumu değiştirmek için yola çıktık.

Siz 47 doğumlusunuz ve 68 kuşağına yakından tanık oldunuz…

Bir kısmımız harp okulunda, bir kısmımız fakültelerde okuyorduk. 68 kuşağı dedikleri budur.

Siz o dönemde öğrenci miydiniz?

Evet, harp okulundaydım.

Okuduğunuz dönemde Deniz Gezmiş'in ve arkadaşlarının sürdürdüğü mücadeleden etkilediniz mi?

Biz o dönemde bir harp okulu öğrencisiydik veya askeri eğitim alan biri yapılan siyasi hareketi rejime karşı yapılan bir hareket gibi algılanmıştır. Rejime karşı hareketlere biz tahammülsüzüz. Rejime karşı yapılmış bir harekettir ve dış kaynaklı güçler tarafından yönlendirilmiştir o dönemdeki siyasi hareket. Türkiye'deki hareketler Sovyet radyolarında anons edilirdi. Onlar destek veriyorlardı. Aslında her iki taraf da ülkesi için iyi yaptığını doğru düşündüğünü zannediyordu. O dönemki siyasi algıda uç siyasi fikirler vardı. Zaten kendi aralarında da bir sürü çelişki yaşıyorlardı. Kendi aralarında da anlaşmazlıkları vardı. Bu siyasi hareketlerin temelinde, mülkiyetin devlet kontrolü altına alınması fikri vardı. Sermayeyi ortadan kaldırmayı hedefliyorlardı. Bunun klasik tabiri komünizm. Ama bunu yaparlarken de tek kol, tek kanatta değillerdi. Kendi içlerinde de bölünmüş haldelerdi. Birbirlerini de yıpratıyorlardı. Türkiye'de 1970'li yıllarda böyle bir şey yaşandı. İki taraf da gözü karaydı. İki taraf da peşlerinden gittikleri doktrin ya da ideolojinin bu ülkeye yarar getireceğine inanıyorlardı. İki taraf da vatanseverdi. İkisi de vatanseverdi ama yollar farklıydı. Bütün çarpışma ve didişme yollarının farklılığından kaynaklanıyordu. Esasında ana hedef ülkede hak ve eşitliğin sağlanmasını istiyorlardı.

12 Eylül'e dair izlenimleriniz…

Trakya'da kurmay yüzbaşıydım. O zaman harekât şube müdürüydüm. O zaman bize bir plan geldi, biz de uyguladık. 12 Eylül 1980 harekâtında gözümüzün önünde standart 20 kişi hayatını kaybediyordu. Ülke bölünmüş parçalanmıştı. Ülke bölgelere ayrılmıştı. Hatta semtler bile ayrılmıştı. Mesele sadece siyasal ideoloji meselesinden öte mezheplere kadar sirayet etmişti. Kurumlar içerisinde polisler, öğretmenler dâhil hepsi bölünmüş vaziyetteydi. İş o dönemde doğasına bırakılsaydı ülke altüst olurdu. Kan revan içerisinde kalırdı, zaten kaldı. Ama su iyice bulanmadan durulmaz diye bir söz vardır. Her şey altüst olur yine durulur. Ama çok büyük bedeller olurdu. Çok büyük kayıplar olurdu. Sonuçta müdahale yapıldı. Ancak ülke iyi yönetilmiyordu. Hükümet de bölünmüş vaziyetteydi. Koalisyonlar vardı. Her biri bin parçaya bölünmüş durumdaydı. O dönemde hareket kaçınılmaz görünüyordu ve herkesin onayladığı bir hareketti. O dönemde halk belli konuşlarda istekli ve hazırdı. O dönemde bırakılsaydı kan gövdeyi götürecekti. Çok kan gövdeyi götürürse o zaman site devletleri kurulmaya başladı. Zaten Birinci Dünya Harbi sonrası savaşı kazananların planıdır site devletleri. Arap yarımadasında küçük küçük şeyhliklerden kurulan devlet modeli aynı şekilde bizde de uygulanmaya çalışıldı.

Sizinle sohbete 12 Eylül'den başlamamızın sebebi, 12 Eylül sonrası ortaya koyulan anayasa ve o anayasanın ülkede ortaya çıkardığı sonuç…

Ülkeye bir deli gömleği giydirdiler, çık işin içinden çıkabilirsen. 30 yıldır bu anayasa kaldırılıp atılamadıysa, bu 30 yıl içinde iktidara gelenlerin suçudur. Sonuçta iktidarı yapan da halkın kendisidir. 12 Eylül Anayasası paçacılara benzedi. İşkembecilere benzedi. Her bir parçası kaç defa değiştirildi. Anayasa hukukçuları bile yapılan değişikliklerin ne kadar yapıldığını tahmin edemiyor. Anayasanın tümden değişmesi gerekiyor. Hükümetseniz, parlamento iseniz, halk yönetimiyseniz ve kendinize güveniyorsanız her şeyi yaparsınız. Ama o beğenilmeyen anayasanın beğenilmeyen kısımlarını kendinize göre iyi, işinize gelmeyenleri kötü olarak ilan ederseniz olmaz. Hayatta her şey ya iyidir ya da kötüdür. Sizin düşünceniz yapıyordur bunu. Kaldırıp atın, yenileyin. Hükümet iktidardır, güçtür, dirayettir ve otoritedir. 30 yıldır bu saydığım kavramları elinde tutanlar vardı. Neden yapmadılar? 12 Eylül Anayasası'nda işlerine geleni yaptılar. İşlerine gelmeyeni yapmadılar. Türkiye'de siyaseti ortaoyuncular yapıyor. Türkiye'de siyaset ne bu halk ne de bu topraklar için yapılmadı. Menfaat ve çıkarlar için yapıldı. Tersini kanıtlayan birisi vara kanıtlasın konuşalım. 22 tane liman var, bu limanlardan hangileri bizim. Bankalarınızın %50'si kimde? Bundan 20 yıl önce bu ülke tarım ve hayvan ürünlerinde 7 kat fazladan üretim yapıyordu. Şimdi köylü kendini besleyemiyor. Madenlerin %54'ü yabancılarda. 1919 yılında da bu durum böyleydi. Geri kalan yüzde 40 bizde ama onun da hamallığını yapıyoruz.

Sosyal adaletçi olduğunuzu söylüyorsunuz. Sosyal adaleti nasıl sağlayacaksınız? Bahsettiğiniz değişikliklerin yapılabilmesi için çok radikal kararların alınması gerekiyor.

Evet, son derece radikaliz. Onun için diğerlerinden farklıyız. Radikal değilse Türkiye'de 60 küsur parti var. Ülke parti çöplüğüne dönüşmüş durumda. Biri de parti kuracağım diye somuncu pehlivanı gibi dolaşıyor. Siyasi erk kendilerinde olmadığı için dışarıdan yardım bekliyor.

Kaynak: Bolu Gündem / Zeki Ercivan
Kullanıcı küçük betizi
eskopatj1
Üye
Üye
 
İletiler: 55
Kayıt: Sal Ara 08, 2009 18:24

Re: Ülkeyi Bir Deli Gömleği Giydirdiler

İletigönderen avrasya » Pzt Mar 15, 2010 17:20

eskopatj1 yazdı:Hak ve Eşitlik Partisi Genel Başkanı Osman Pamukoğlu, Ankara Genel Merkez'de yaptığımız görüşmede, Türkiye siyasetiyle ilgili çarpıcı açıklamalar yaptı. Pamukoğlu Türkiye'de yaşanan krizlerin geçmişte alınan kararlar nedeniyle olduğunu söyledi.

Onu, efsane komutan olarak anılmaya başladığında yazdığı “Unutulanlar dışında bir şey yok” kitabıyla tanımıştım. Şimdi ise çok farklı bir kulvarda koşuyor. “Artık sızlanma, şikâyet etme, ağlama zamanı geçti. Her yerde çöküntü, gayesizlik ve yanılgı havası hâkim. Bu gidiş nereye diye sormaya kalkışmak ise aymazlıktır. Artık yolun ötesi görünmüştür. Siyaset, ekonomi ve güvenlik meseleleri diz boyu olup, bunları ortadan kaldırmak için cesur ve erdemli bir siyasi mücadele şarttır” diyen Pamukoğlu ile Genel Yayın Yönetmenimiz Süha Alparslan'la birlikte görüştük.

Neden siyasetle ilgilenmeye başladınız?

Bu memlekette halk ekonomik anlamda tükendi. Halk bitmiş, halk zayıflamış, halk bir deri bir kemik kalmış. Halkı gürbüzleştireceğiz. Bu konuda ne yapılması gerekiyorsa elimizden geleni yapacağız. Biz teoriler ve nazariyelerle uğraşmayız. Dünyada teoriler ve nazariyeler hep konulmuş. Bu durumu değiştirmek için yola çıktık.

Siz 47 doğumlusunuz ve 68 kuşağına yakından tanık oldunuz…

Bir kısmımız harp okulunda, bir kısmımız fakültelerde okuyorduk. 68 kuşağı dedikleri budur.

Siz o dönemde öğrenci miydiniz?

Evet, harp okulundaydım.

Okuduğunuz dönemde Deniz Gezmiş'in ve arkadaşlarının sürdürdüğü mücadeleden etkilediniz mi?

Biz o dönemde bir harp okulu öğrencisiydik veya askeri eğitim alan biri yapılan siyasi hareketi rejime karşı yapılan bir hareket gibi algılanmıştır. Rejime karşı hareketlere biz tahammülsüzüz. Rejime karşı yapılmış bir harekettir ve dış kaynaklı güçler tarafından yönlendirilmiştir o dönemdeki siyasi hareket. Türkiye'deki hareketler Sovyet radyolarında anons edilirdi. Onlar destek veriyorlardı. Aslında her iki taraf da ülkesi için iyi yaptığını doğru düşündüğünü zannediyordu. O dönemki siyasi algıda uç siyasi fikirler vardı. Zaten kendi aralarında da bir sürü çelişki yaşıyorlardı. Kendi aralarında da anlaşmazlıkları vardı. Bu siyasi hareketlerin temelinde, mülkiyetin devlet kontrolü altına alınması fikri vardı. Sermayeyi ortadan kaldırmayı hedefliyorlardı. Bunun klasik tabiri komünizm. Ama bunu yaparlarken de tek kol, tek kanatta değillerdi. Kendi içlerinde de bölünmüş haldelerdi. Birbirlerini de yıpratıyorlardı. Türkiye'de 1970'li yıllarda böyle bir şey yaşandı. İki taraf da gözü karaydı. İki taraf da peşlerinden gittikleri doktrin ya da ideolojinin bu ülkeye yarar getireceğine inanıyorlardı. İki taraf da vatanseverdi. İkisi de vatanseverdi ama yollar farklıydı. Bütün çarpışma ve didişme yollarının farklılığından kaynaklanıyordu. Esasında ana hedef ülkede hak ve eşitliğin sağlanmasını istiyorlardı.

12 Eylül'e dair izlenimleriniz…

Trakya'da kurmay yüzbaşıydım. O zaman harekât şube müdürüydüm. O zaman bize bir plan geldi, biz de uyguladık. 12 Eylül 1980 harekâtında gözümüzün önünde standart 20 kişi hayatını kaybediyordu. Ülke bölünmüş parçalanmıştı. Ülke bölgelere ayrılmıştı. Hatta semtler bile ayrılmıştı. Mesele sadece siyasal ideoloji meselesinden öte mezheplere kadar sirayet etmişti. Kurumlar içerisinde polisler, öğretmenler dâhil hepsi bölünmüş vaziyetteydi. İş o dönemde doğasına bırakılsaydı ülke altüst olurdu. Kan revan içerisinde kalırdı, zaten kaldı. Ama su iyice bulanmadan durulmaz diye bir söz vardır. Her şey altüst olur yine durulur. Ama çok büyük bedeller olurdu. Çok büyük kayıplar olurdu. Sonuçta müdahale yapıldı. Ancak ülke iyi yönetilmiyordu. Hükümet de bölünmüş vaziyetteydi. Koalisyonlar vardı. Her biri bin parçaya bölünmüş durumdaydı. O dönemde hareket kaçınılmaz görünüyordu ve herkesin onayladığı bir hareketti. O dönemde halk belli konuşlarda istekli ve hazırdı. O dönemde bırakılsaydı kan gövdeyi götürecekti. Çok kan gövdeyi götürürse o zaman site devletleri kurulmaya başladı. Zaten Birinci Dünya Harbi sonrası savaşı kazananların planıdır site devletleri. Arap yarımadasında küçük küçük şeyhliklerden kurulan devlet modeli aynı şekilde bizde de uygulanmaya çalışıldı.

Sizinle sohbete 12 Eylül'den başlamamızın sebebi, 12 Eylül sonrası ortaya koyulan anayasa ve o anayasanın ülkede ortaya çıkardığı sonuç…

Ülkeye bir deli gömleği giydirdiler, çık işin içinden çıkabilirsen. 30 yıldır bu anayasa kaldırılıp atılamadıysa, bu 30 yıl içinde iktidara gelenlerin suçudur. Sonuçta iktidarı yapan da halkın kendisidir. 12 Eylül Anayasası paçacılara benzedi. İşkembecilere benzedi. Her bir parçası kaç defa değiştirildi. Anayasa hukukçuları bile yapılan değişikliklerin ne kadar yapıldığını tahmin edemiyor. Anayasanın tümden değişmesi gerekiyor. Hükümetseniz, parlamento iseniz, halk yönetimiyseniz ve kendinize güveniyorsanız her şeyi yaparsınız. Ama o beğenilmeyen anayasanın beğenilmeyen kısımlarını kendinize göre iyi, işinize gelmeyenleri kötü olarak ilan ederseniz olmaz. Hayatta her şey ya iyidir ya da kötüdür. Sizin düşünceniz yapıyordur bunu. Kaldırıp atın, yenileyin. Hükümet iktidardır, güçtür, dirayettir ve otoritedir. 30 yıldır bu saydığım kavramları elinde tutanlar vardı. Neden yapmadılar? 12 Eylül Anayasası'nda işlerine geleni yaptılar. İşlerine gelmeyeni yapmadılar. Türkiye'de siyaseti ortaoyuncular yapıyor. Türkiye'de siyaset ne bu halk ne de bu topraklar için yapılmadı. Menfaat ve çıkarlar için yapıldı. Tersini kanıtlayan birisi vara kanıtlasın konuşalım. 22 tane liman var, bu limanlardan hangileri bizim. Bankalarınızın %50'si kimde? Bundan 20 yıl önce bu ülke tarım ve hayvan ürünlerinde 7 kat fazladan üretim yapıyordu. Şimdi köylü kendini besleyemiyor. Madenlerin %54'ü yabancılarda. 1919 yılında da bu durum böyleydi. Geri kalan yüzde 40 bizde ama onun da hamallığını yapıyoruz.

Sosyal adaletçi olduğunuzu söylüyorsunuz. Sosyal adaleti nasıl sağlayacaksınız? Bahsettiğiniz değişikliklerin yapılabilmesi için çok radikal kararların alınması gerekiyor.

Evet, son derece radikaliz. Onun için diğerlerinden farklıyız. Radikal değilse Türkiye'de 60 küsur parti var. Ülke parti çöplüğüne dönüşmüş durumda. Biri de parti kuracağım diye somuncu pehlivanı gibi dolaşıyor. Siyasi erk kendilerinde olmadığı için dışarıdan yardım bekliyor.

Kaynak: Bolu Gündem / Zeki Ercivan


Osmanpaşa hem 12 Eylülü savunuyor hem de 12 eylül anayasasını deli gömleği diye eleştiriyor .

12 Eylülün yapılmasına gösterdiği gerekçe ise, Kenan Evren 'in yani ABD nin, bizim oğlanlar dediği "Our boys" larının gösterdiği gerekçe !

Osmanpaşa 12 Eylül e giden yolda 24 Ocak ekonomik kararları ile, Türkiye'nin küresel emperyalizme sömürge olma eklemlemlenmesinden den hiç bahsetmiyor !
12 eylülü yaptıran ABD emperyalizminden hiç bahsetmiyor !

Turgut Özal 'ın rolünden hiç bahsetmiyor.
12 Eylül'ü coşkuyla karşılayan ve 12 Eylül ile ile palazlanan Haçlı-İrtica dan Gülen cemaatinden de hiç bahsetmiyor !

Osmanpaşa bu konularda da sokaktaki ortalama vatandaşdan bile Sığ kalmış .
12 eylülde vatandaş bu durumu Osman paşanın söylediği gibi sanıyordu ancak köprülerin altından çok sular aktı.Vatandaş anladı ,
Kenan Evren'in gerekçelerine artık inanan kaldı mı?
12 Eylül'ün 24 ocak ekonomik kararlarının sopası olduğunu , Millet o baskı rejimi ve sofrasından eksilen ekmeği ile anladı .
12 eylülün çocuğu Özalın partisini tabela partisine çevirdi .

Osmanpaşa radikalliği neye kime karşı olacak ?
Anladık radikal ve de agresifti daha önce (ancak Nazlı hanıma karşı ne radikalliğini gördük ne bişey !)

Ülke parti çöplüğüne döndü diye şikayet ediyorsa kendi niye parti kurdu?
Partiyi kurmak 3-5 kurucuya bakar ancak partiyi nasıl , hangi programla, hangi kitle ile yürütecek ?

"parti kuracağım diye somuncu pehlivan gibi dolaşan " demiş ! Kim bu yalancı pehlivan ?
Osmanpaşa niye bilmece gibi konuşuyor ? :D
En son avrasya tarafından Pzt Mar 15, 2010 18:17 tarihinde düzenlendi, toplamda 2 kez düzenlendi.
Kullanıcı küçük betizi
avrasya
Üye
Üye
 
İletiler: 279
Kayıt: Prş Oca 15, 2009 23:08

Re: Ülkeyi Bir Deli Gömleği Giydirdiler

İletigönderen eskopatj1 » Pzt Mar 15, 2010 17:44

İhsas-ı Rey Yapmadan Bana görüşünü bildirirmisin
Sana İki çift Lafım Olucak...




Her fırsatta HEPAR ile alay edip Güncelmeydan üzerinden rant sağlayan kişiler , Hepar her zaman olduğundan daha güçlü tuzaklarla çökertilmeye çalışılırken Siyasetçilik oynayanlar, gelecekte elbette hak ettikleri sıfatlar ve kavramlarla anılacaktır.
Kullanıcı küçük betizi
eskopatj1
Üye
Üye
 
İletiler: 55
Kayıt: Sal Ara 08, 2009 18:24

Re: Ülkeyi Bir Deli Gömleği Giydirdiler

İletigönderen hakucan » Pzt Mar 15, 2010 21:53

Sevgili Avrasya, bir kere Osman Paşa değil Osman Başkan, Osman Bey, Gazi Başkan, Pamukoğlu gibi bir isim kullanman gerekir zira kendisi paşa değil parti başkanıdır.

Pamukoğlu, seminerlerde darbeleri savunan gençleri oldukça azarlayan ve "yazıklar olsun Atatürk bu günler için mi kurdu vatanı" diyen bir insandır.

Tüm darbelere olduğu gibi 12 Eylül darbesine de karşıdır. Karşı olduğunu savunduğu ekonomik politikadan da anlayabilirsin. Zaten "o gün ülkeye deli gömleği bir anayasa giydirdiler" cümlesinden anlamamız gerekir. Zira özelleştirme karşıtı olan Pamukoğlu, neden 1980 darbesine karşı olmasın ki?

“Röportajımız devam edecek…” yazısıyla biten bir yazıdır bu paylaştığınız. Röportajlar kesilerek ve bölünerek yazıldığından artniyetlilerin sömürüsüne açık cümleler ortaya çıkmış. Ancak o dönem gençlerini tanımlarken “iki taraftaki gençler de aslında iyi niyetliydi” demesi, Pamukoğlu’nun önceki konuşmalarını da düşünürsek çok şey anlatıyor. "Fethullah'dan ve şu şu detaylardan neden bahsetmiyor" diyorsun. TABİ Kİ herşeyden aynı anda bahsedemeyeceği için.. (Mesela sen de şu an İsrail'den bahsetmiyorsun, ama bu seni siyonist yapmaz zira herşeyi aynı anda konuşmaya zaman yetmez.) Nitekim Pamukoğlu, Amerika ve çeşitli diğer detaylardan başka programlarda bahsetmiştir.

Ayrıca Pamukoğlu, 1980 anayasasını sivillerin değiştirmesi gerektiğini, değiştirilmesi teklif edilemez olan ilk maddeler hariç her maddenin değişebileceğini, temele dokunmadıkça üst odaları ve dekoru değiştireceklerini söylemiştir. (İtham eder gibi "Kaynak ekleyiniz!" uyarısı üzerine kaynak ekliyorum: düzenli olarak takip ettiğim Pamukoğlu röportaj, seminer, tv programı ve kitaplarından aklımda kalanlar. Hepar'ın sitesinden çoğuna ulaşılabilir herhalde.)
En son hakucan tarafından Pzt Mar 15, 2010 22:45 tarihinde düzenlendi, toplamda 1 kez düzenlendi.
Kullanıcı küçük betizi
hakucan
Üye
Üye
 
İletiler: 25
Kayıt: Cmt Mar 29, 2008 22:11

Re: Ülkeyi Bir Deli Gömleği Giydirdiler

İletigönderen Türk-Kan » Pzt Mar 15, 2010 22:03

Kaynak ekleyiniz!
Türk Genci, devrimlerin ve cumhuriyetin sahibi ve bekçisidir. Bunların gereğine, doğruluğuna herkesten çok inanmıştır. Yönetim biçimini ve devrimleri benimsemiştir.

Bunları güçsüz düşürecek en küçük ya da en büyük bir kıpırtı ve bir davranış duydu mu, "Bu ülkenin polisi vardır, jandarması vardır, ordusu vardır, adalet örgütü vardır" demeyecektir. Elle, taşla, sopa ve silahla; nesi varsa onunla kendi yapıtını koruyacaktır.
Kullanıcı küçük betizi
Türk-Kan
Kuvva-i Milliye
 
İletiler: 6735
Kayıt: Pzt Şub 19, 2007 20:56

Re: Ülkeyi Bir Deli Gömleği Giydirdiler

İletigönderen eskopatj1 » Çrş Mar 17, 2010 10:17

Tekrarlıyorum
İhsas-ı Rey yapmadan bana görüşünü bildirebilirmisin avrasya!
Kullanıcı küçük betizi
eskopatj1
Üye
Üye
 
İletiler: 55
Kayıt: Sal Ara 08, 2009 18:24

Re: Ülkeyi Bir Deli Gömleği Giydirdiler

İletigönderen avrasya » Çrş Mar 17, 2010 10:50

eskopatj1 yazdı:Tekrarlıyorum
İhsas-ı Rey yapmadan bana görüşünü bildirebilirmisin avrasya!


eskopatj1,
Yeni öğrenmiş olmalısın ki ,İhsas-ı Rey lafını çok sevmişisin, Önüne gelen her yerde kullanıyorsun. Hevesini anlıyorum . bu terimin içini doldurabilseydin bu kadar fazla kullanmazdın :lol:

Bana görüşümü soruyorsun . Görüşümün yazılarımda yer aldığını anlayamıyorsan sana bir defa daha oku derim.

Çalışmadan, yorulmadan kolay zafer yok eskopatj1
Kullanıcı küçük betizi
avrasya
Üye
Üye
 
İletiler: 279
Kayıt: Prş Oca 15, 2009 23:08

Re: Ülkeyi Bir Deli Gömleği Giydirdiler

İletigönderen eskopatj1 » Çrş Mar 17, 2010 11:03

[mod="Kural 6"]Forumda yazarken; boş ileti göndermek, art arda birden fazla ileti göndermek, konuyla ilgisi bulunmayan iletiler göndermek, gereksiz alıntı yapmak, "+1, bence de, güzel" gibi belli bir amacı ve paylaşımı olmayan ileti göndermek, yalnızca yüz ifadesi göndermek, ayrıca yeni başlık açarken "yardımmmmmmmmm", "YaRdIm EdeRmİsiz", "Acil Yardım", "Lütfen Bakar mısınız" gibi konuyu tanımlamayan konu başlığı belirtmek, alt başlıkta ise ilgisiz uzun cümleler kurmak, gerek başlıklarda gerekse de konu içeriğinde etkileyici yahut ilginç görünsün diye garip şekilli harfler kullanmak yasaktır.[/mod]

[mod="Kural 12"]Forum ortamına kişisel sorunlar ve anlaşmazlıklar taşınamaz. Kullanıcıların birbirine karşı kişisel saldırılar yapmalarına izin verilmez. Forum yöneticilerini ve kullanıcılarını küçümser davranışlar sergilemek, uyarısız sistemden uzaklaştırılma nedenidir. İstisnalar olabilir, inisiyatifi yöneticidedir.[/mod]
Kullanıcı küçük betizi
eskopatj1
Üye
Üye
 
İletiler: 55
Kayıt: Sal Ara 08, 2009 18:24


Şu dizine dön: Gazete Köşe Yazarları

Kİmler çevrİmİçİ

Bu dizini gezen kullanıcılar: Hiç kayıtlı kullanıcı yok ve 4 konuk

x