
Roberto Carlos, Brezilyanın son yıllarda yetiştirdiği en büyük futbolculardan biri olarak görülmektedir. 10 Nisan 1973 doğumlu oyuncu, ülkesinde Palmeiras takımında yıldızı parladıktan sonra milli takıma çağrılmış, burada adını duyumasıyla Avrupa'nın dev kulüplerinden İnter Milan'a transfer olmuştur. Burada da çıkışını sürdüren Roberto Carlos, geçirdiği başarılı sezonun ardından Real Madrid'e transfer olmuş ve burada 11 sene takımına hizmet etmiştir. Esas mevki olarak sol bek oynamakta, ayrıca sol kanat olarak da görev yapmaktadır. 2006 FIFA Dünya Kupası'ndan sonra milli takımı bıraktığını açıklamıştır.
Esas olarak defansın solunda yer almasına rağmen başarılı şekilde sol kanat ve özellikle İnter'de ön libero olarak da görev almıştır. Bir defans oyuncusu olmasına rağmen agresif futbolu benimsemiş, defansif özelliklerinden çok hızı, temposu, tekniği, ani deparları, atağa katkısı, attığı frikik golleri, isabetli ortalar ve uzak mesafe golleriyle akıllarda yer etmiştir. Bir başka özelliği ise uzun taç atışları kullanabilmesi olarak gösterilmektedir. Bu özellikleriyle takımına ofansif anlamda çok şey katsa da defansif yönden görevini aksattığı yönünde eleştiri almakta, bu da sahada eleştiri adına kendisine sunulabilecek tek yorum olmaktadır. 1997 yılında Fransa Milli Futbol Takımı'na attığı frikik golü en bilinen ve tanınmış golü olmakla beraber, halâ dünyanın gelmiş geçmiş en güzel golleri arasında gösterilmektedir.
Yoğun futbolculuk kariyerinin yanı sıra 2005 yılında Pepsi firmasının reklamlarında da boy göstermiştir. Futbol kariyerinde aldığı yüksek ücretlerin yanı sıra reklam ve sponsorluk gelirleri de mevkisi göz önüne alındığında en yüksek rakamlarlardan biri olarak göze çarpmaktadır. Roberto Carlos, 2007-2008 sezonu için sözleşmesinin bittiği Real Madrid futbol kulübünden ayrılarak kariyeri'nin sonun katar da geçirmek yerine bonservis bedeli olmaksızın Fenerbahçe ile 2+1 yıllık sözleşme imzalamıştır.
Başarıları
1993 Brezilya Ligi Palmieras ile
1996 Olimpiyat Oyunları Bronz Madalya Brezilya ile
1997 İspanya Ligi Real Madrid ile
1997 Copa América Brezilya ile
1998 UEFA Şampiyonlar Ligi Real Madrid ile
1998 Kıtalararası Kupa Real Madrid ile
1998 FIFA Dünya Kupası İkinciliği Brezilya ile
1999 Copa América Brezilya ile
2000 UEFA Şampiyonlar Ligi Real Madrid ile
2001 İspanya Ligi Real Madrid ile
2002 UEFA Şampiyonlar Ligi Real Madrid ile
2002 UEFA Süper Kupa Real Madrid ile
2002 Kıtalararası Kupa Real Madrid ile
2002 FIFA Dünya Kupası Şampiyonluğu Brezilya ile
2003 İspanya Ligi Real Madrid ile
2007 İspanya Ligi Real Madrid ile
Ve tanrı Carlos'u yarattı!!!

Chelseanin ünlü Rus patronu Abramovichin 13 yaşındaki oğlu babasından Roberto Carlosu transfer etmesini istedi. Ama Carlos Fenerbahçeye gelerek sarı lacivertli kulübün 100 yıllık mazisinin en büyük transfer bombasını gerçekleştirdi.
GELECEĞİNE inanmayanlar ve Roberto Carlos adını hayallerinden bile kovanlar... Böyle bir starın F.Bahçeye transferi ile önce bir şok yaşadılar. Sonra kıvırmak için bir soru ürettiler...
34 yaşında ve doyuma ulaşmış bir ihtiyar, F.Bahçeye ne verebilir!
Bu soru bir süre benim de kafamı kurcaladı. Ama çabuk ayıldım ve hemen hatırladım... Sorunun yanıtını sevgili dostum ve servis arkadaşım Mehmet Arslanın Madridde Roberto Carlos ile yaptığı özel bir söyleşide bulabilirdim.
Arşivi karıştırdım, gazeteyi çıkardım ve spor sayfasını açtım. Roberto Carlosun gülerek yanıtladığı sorunun satırlarını bir nefeste okudum. Diyordu ki...
Futbola doymak mı? Yeni bir takıma gittiğim an her şeye sıfırdan başlarım. Yeni bir hırs ve yeni bir heyecanla sarılırım işime. Futbolu 24 saat yaşayan biri olarak, böyle bir yakıştırmayı nasıl yaparlar...
Aynı söyleşide bir başka soru ve Roberto Carlosun yanıtı gözüme çarptı...
- Bir Brezilyalı için futbol nedir?
- Yatarken, yerken, içerken ve de nefes alırken yaşadığı tek şey!
Attığı şutun hızı 140 kilometreye ulaşırken... 100 metreyi hala 11 saniyenin altında koşarken... Real Madrid gibi kulüp ona 1 yıl daha forma giydirmek için teklifler sunarken... Roberto Carlosu emekli futbolcular sınıfına göndermek, Allah aşkına akla-mantığa sığar mı!
* * *
ROBERTO Carlosun ayakları kadar kafası da iyi çalışır. Söyleşilerde her soruyu anında yanıtlayacak kadar pratik bir zeka taşır Carlos... Sıkıştığı an önce gülümser ve zaman kazanır. Sonra sorulan soruya en akılcı yanıtı yapıştırır...
- Senin için gecelerin adamı, çapkın diyorlar. Doğru mu?
Gülüyor ve pat diye yanıtlıyor...
- Bir zamanlar öyleydim. Artık ağırdan alıyorum. Çünkü, benim sevgilim dünya güzellik kraliçesi.
Konu çapkınlık ise, Carlosun listesinde yer alan güzellerin hemen bir dökümünü yapabilirim... 10 yıldan fazla evli kaldığı eşi Pinheirodan üç, sevgilileri Simone Hamilko ve Martinsten de birer çocuğu var.
Toplam 5 evlat sahibidir Roberto Carlos!
İspanyada yaşadığı bir olay aklına geldikçe, hem ürperir, hem de güler...
Bir gün arabasının arka koltuğunda otururken, iki kişi içeriye dalar. Carlos şaşırır ve hiç sesini çıkarmaz. Ama karşılarında Roberto Carlosu gören ve tanıyan hırsızlar da panikler.
Sonrasını Carlostan dinleyelim...
- Bir süre birbirimize baktık. Hırsızlardan biri konuşmaya başladı. Arabada senin olduğunu bilseydik, bu işe girişmezdik. Yine de saatimi ve cep telefonumu alıp götürdüler. Ve giderken de Brezilya seninle gurur duyuyor diye bağırdılar...
* * *
TAM 11 yıl Real Madridde top koşturdu Roberto Carlos. Ve çevresinde inanılmaz bir sevgi çemberi oluştu.
Real Madridin eskileri, Carlos adının Real Madrid için ayrı bir önem taşıdığını vurgularlar. Ve derler ki...
- Alfredo Di Stefano, Realin gelmiş geçmiş en büyük futbolcusu olarak kabul edilir. Ancak, 11 yıl Real Madridde top koşturan Carlos, Di Stefano sevgisini yakaladı.
Carlos evinden dışarı çıkıp Madrid sokaklarında yürürken, yüzlerce hayranı hemen yanına koşar, fotoğraf çektirirdi. Fanatikleri onunla birlikte olmak için her yolu denerler.
Bir gün yolda yürürken, yine bir hayranı koşa koşa yanına gelir. Ve fotoğraf çektirmek ister. Carlos, hayranını tanır. Aralarında kısa bir konuşma geçer...
- Seninle bir-iki gün önce fotoğraf çektirmedik mi?
Adam hiç oralı olmaz ve şu yanıtı verir...
- O gün üzerinde yeşil bir gömlek vardı, şimdi lacivert... Bir de bu renkte fotoğrafımız olsun!
* * *
AVRUPAnın özellikle her spor gazetesinde her gün Roberto Carlos ile ilgili bir yazı veya haber okumak mümkündür.
Hele, Real Madridden ayrılacağını açıklamasından sonra, Carlos için yazılan haberler rekor seviyeye ulaştı. Her kulübün transfer listelerine girdi Carlos. Bunlardan biri de Chelsea idi. İngiliz ekibinin ünlü Rus patronu Roman Abramovichin oğlu Arkady Abravomich de koyu bir Carlos fanatiğiydi. Londrada bir gazetenin manşetinde şöyle bir haber çıktı...
Abravomichin 13 yaşındaki oğlu, babasından Carlosu transfer etmesini istedi!
Dünyada milyonlarca hayranı vardır Carlosun. O ise, aktris Angelina Jolie hayranıdır. David Beckham ile yakın dosttur. Babası Ronaldo ile bir arkadaş gibidir. Julio Baptista ve bir zamanlar Brezilya Milli Takımını çalıştıran teknik direktör Wanderley Luxemburgo ile can-ciğer dosttur.
Ve Roberto Carlos, Şampiyonlar Liginde 100 maçın üstünde forma giyen 5 isimden biridir.
Bazen çocuk gibidir Carlos. Kendince uğurlar yapar. Maça çıkarken, formasını soyunma odasında giymez. Herkes dışarı çıkarken, o ağırdan alır ve koridorda başlar giyinmeye...
Böyledir Roberto Carlos. Bir yüzü cin gibi zeki ve kurnaz, diğer yüzü duygusal ve yufka yürekli. 11 yıl birlikte yaşadığı Real Madridden ayrılırken acı çekiyordu.
Bakmayın çapkınlığına ve çalımına... Real Madrid onun benliğine işlemiş vazgeçilmez bir sevgiliydi.
Acaba yeni sevgilisi F.Bahçe, Carlosa bu acıyı unutturabilir mi!
HÜRRİYET
http://www.hurriyet.com.tr/transferdosy ... sp?gid=113