
Fransız meclisinin almış olduğu soykırım suçu kararı sonucunda yüreğimiz sıkıştı. Sıkışma geçmeden gece yarısında meclis TV’nin yayını kesildiği saatlerde Türkiye Büyük Millet Meclisinde bütün milletin vekili olarak oturan zat-ı muhterem beyefendi ve hanımefendiler ellerini ceplerine atmadan havaya kaldırarak “ EVET MAAŞA ZAM “ dediler.
Bu sonuç ve gözlerden uzaklaştırılmaya çalışılarak yapılan kişiye özel düzenleme ile milletvekili aylıklarında artışa gidilmesi hele hele mecliste grubu bulunan dört partinin bu düzenlemeye el kaldırması anlaşılmadan meclis “ KAOSA” el kaldırmıştır.
Nitekim milletvekillerinin kendi kendilerine maaşlarına artış kararını vermesi kamuoyunda bu günlerde KAOS derecesinde infiale sebep oldu.
Milletvekillliği bir meslek değil. Adı üstünde vekaletten bahsediyoruz. Anlaşılan o ki vekil kendine binlerce lirayı zam olarak oylarken milletin kendisine damla damla veriyor. O ‘da “ damlaya damlaya göl olur“ sözünü getirdi aklıma.
Milyonlarca emekli intibak yasası bekliyor. Tık yok. Asgari ücret 1000 TL’ye çıkarıldığı takdirde şirketler iflas eder diyen bir Maliye Bakanı var. O kadar çok zenginleştik ki oransal ve istatistiksel olarak 2000 lira olması gereken asgari ücret hala 685 lira’da çakılı bekliyor.
Emekli oldukları kuruma göre 3 ile 5 bin lira arasında emekli maaşı alan bakan ve milletvekillerinin emekli maaşları dört partinin ortak önergesiyle önce 5 bin 600 TL’ye sonra da ikinci bir önergeyle 7 bin 750 TL’ye çıkarıldı.
Meclis’ten hızla geçen bu düzenlemeye göre bizim meclis Fransa’da çıkartılan soykırım yasa tasarısı yerine kendi cebinin derdine düşmüş olduğu böylece açığa çıktı. Kısaca milletin vekili değil, kendi ceplerine vekalet ettikleri ortaya çıktı.
O kadar zengin bir ülkeyiz ki inanamazsınız. Milletin memleketinde adam kıtlığından % 49.5’un milletin başına musallat ettiği vekiller sözüm ona milletin hayrına çalışıyorlar.
Kişi başına gelirin 98 bin dolar olduğu Norveç’te milletvekili aylığı 7 bin 500 dolar. İsveç’te kişi başına gelir 65 bin dolarken parlamenter aylığı 4 bin 200 dolar, İngiltere kişi başına gelir 46 bin dolar parlamenter maaşı 6 bin 200 dolar derken bizim memlekette kişi başı gelir en temizinden borçsuz, harçsız 1.800 dolar. Milletvekili maaşı da on bin dolar oldu. Kur daha artmadan , yani devaluasyon olmadan milletvekilleri maaşlarını dolar artışı ile doğru orantılı olarak artırdı.
İspanya’da kişi başına gelir 37 bin dolar milletvekili aylığı 3 bin 800 dolar.
Milli geliri Türkiye’ye yakın Polonya’da (kişi başına gelir 14 bin dolar) parlamenter aylığı 1.893 dolar.
Yeni düzenleme ile Türk parlamenterin aylığı 19 bin liraya yükseldiğine göre bunun karşılığı 10 bin dolardır.
Takdir sizin,
Peki bizim vekiller neden böyle yaptı. Türkiye’nin yarıdan fazlası söylenenlerin doğru olmamasını daha fazla tercih ediyor. Doğru söylenmedikce lidere olan sevgi,bağlılık ve sadakat artıyor.Ortaya lider tahakkümünde böyle bir meclis çıkıyor. O halde buna seçenler olarak katlanacağız.
Bizim millet demokrasinin ne olduğunu nasıl vekil seçileceğini hala anlayamamış. Çünkü ya sırtımıza alıp taşıyoruz,ya ayağımızın altına alıp çiğniyoruz. Öğrenemedik bir türlü yan yana yürümeyi bu yüzden vekiller kendilerine yaptıkları maaş zammını savunuyorlar. Hem de iradenin asıl sahibi olan milletin önünde. Hayrola vekil efendiler, siz sadrazam torunu , bizlerde maraba mıyız? Doğru kafanız hala milleti maraba, amele olarak görüyor. Suç sizin değil. Sizi seçen marabaların. Hep derim çobanla, profesörün oyu bir olamaz. İşte Halep ordaysa arşın burada. Çobanla profesörün oyu bir değilmiş.
Hüseyin Hakkı KAHVECİ - 28 Aralık 2011,
ANAYURT