
Avusturya'nın başkenti Viyana'da, Uluslararası Diyalog İçin Bruno Kreisky Forumu'nun düzenlediği "Türkiye'nin Doğu İle Batı Arasındaki Yeni Dış Politika Stratejisi" konulu konferansa katılan Davutoğlu, konferansın ardından Kreisky Forumu'nun davet ettiği diplomat, gazeteci ve öğrencilerden oluşan topluluğa hitaben bir konuşma yaptı.
Prof. Davutoğlu, Türkiye - AB ilişkileri bölgesel ve küresel barışı korumak için önemli bir unsurdur konulu konuşmasında, AB, küresel bir güç olmak istiyorsa Türkiye'ye mutlaka ihtiyacı olacaktır dedi ve Türkiye'nin, AB'ne tam üyeliğinin birliğe bazı çevrelerin iddia ettiği gibi yük getirmeyeceğini, güç katacağını söyledi.
Avrupa'nın geleceğine yönelik plan yapanların küresel düşünmek zorunda olduklarını ifade eden Prof.Davutoğlu sözlerini şöyle sürdürdü:
Avrupa bölgesel bir güç olarak kalmak mı istiyor, yoksa küresel bir güç olmak mı istiyor? Avrupa'nın geleceğine yönelik plan yapıyorsanız küresel düşünmek zorundasınız. Avrupa'nın yeni vizyonu Asya'ya ve Afrika'ya stratejik bir bağlantı kurmasını gerektiriyor. Avrupa'nın bu vizyonunu gerçekleştirebilmesi için anahtar ülke Türkiye'dir.
Türkiye'nin komşu olduğu Orta Doğu ve Kafkas ülkeleriyle çok iyi ilişkiler içinde olduğunu anlatan Prof. Davutoğlu, Türkiye'nin bölgedeki rolünün yeni krizler yaratmak değil, mevcut krizlere çözüm bulmak olduğunu belirtti.
Türkiye'nin ciddi, samimi ve şeffaf ilişkiler kurarak, bölge ülkelerinin saygı ve güvenini kazandığını örneklerle anlatan Prof. Davutoğlu, Türkiye'ni,n AB ile müzakere sürecinin başlamasından sonra bölgedeki ülkelerin de bu süreci dikkat ve ilgiyle izlediklerini kaydetti.
Davutoğlu, Türkiye'nin müzakere tarihi aldığı Brüksel toplantısını Arap ülkelerinden 275 gazeteci izlemişti. Biz, son zamanlarda Arap ülkelerine yaptığımız resmi ziyaretlerde sık sık (AB ile müzakere süreci nasıl gidiyor?) sorusuyla karşılaşıyoruz. Bölge ülkeleri de Türkiye'nin tam üyeliğiyle AB'ye komşu olacakları için heyecanlanıyor ve seviniyorlar diye konuştu.
Türkiye'nin bölgesinde barışın korunmasında öncü rol oynadığını anlatan Prof. Davutoğlu, Türkiye'nin, Orta Doğu gibi sorunlu bir bölgede İsrail, İran, Lübnan ve Suriye gibi birbirleriyle sorunları olan ülkelerle de dostane ilişkileri bulunduğunu ve bu ülkeler arasında sorunların çözümünde arabuluculuk yaptığını belirterek, Birbirleriyle sorunları olan bölge ülkelerinin tümü de bize güven duyuyor. Çünkü biz, kapalı kapılar arkasında konuştuklarımızı uluslararası platformlarda da aynen söylüyoruz. Komşularımızla sıfır soruna dayalı aktif bir barış diplomasisi yürütüyoruz dedi.
TÜRKİYE, SORUN ÇÖZEN ÜLKE
Bölgede birbirleriyle sorunları olan ülkelerin Türkiye ile mevcut ilişkilerine, milli takımın son Avrupa Futbol Şampiyonası'nda Hırvatistan
karşısında aldığı galibiyetin ardından yaşadıklarını örnek gösteren Prof. Davutoğlu, Maçın bitmesiyle cep telefonuma art arda kutlama mesajları gelmeye başladı. İsrail, Suriye, Lübnan, İran ve Filistin başbakanları aynı anda bana tebrik ve sevinçlerini bildiriyorlardı. Bölgemizde sorun yaratan değil, mevcut sorunları çözen bir ülke olmaktan çok mutluyuz şeklinde konuştu.
Türkiye'nin Orta Doğu ve Kafkaslar gibi çok zengin enerji kaynaklarının da geçiş noktası olduğunu ifade eden Prof. Davutoğlu, Türkiye'nin, AB üyeliğinin gerçekleşmesiyle birliğin bu zengin enerji kaynaklarına komşu olacağını kaydetti.
Prof. Davutoğlu, konuşmasında Türkiye'nin AB üyeliğinin, ABD ile stratejik işbirliğine alternatif olmadığını söyledi.
VİYANA'DAKİ TÜRKİYE - AB İLİŞKİLERİ TARTIŞILDI
Uluslararası Diyalog için Bruno Kreisky Forumu, Avusturya Dışişleri Bakanlığı ile Türkiye'nin Viyana büyükelçiliğinin işbirliğiyle düzenlenen Türkiye'nin, Doğu ile Batı Arasında Yeni Dış Politika Stratejisi konulu konferansta Türkiye-AB ilişkileri gün boyu değişik başlıklar altında tartışıldı.
Prof. Ahmet Davutoğlu'nun yanı sıra Türkiye'nin Viyana Büyükelçisi Selim Yenel ile Türkiye'den davet edilen gazeteci ve bilim adamları, yuvarlak masa şeklinde gelişen toplantıda, Avrupa ve Türkiye, iletişim ve kamu diplomasisi, Türkiye'nin Orta Doğu'daki yeni rolü, Türk dış politikasının Kafkasya ve ötesinde karşılaşabileceği güçlükler, "İslam ve Batı arasındaki paradigma Türkiye için hangi güçlükleri yaratır" gibi başlıklar altında Türkiye - AB ilişkilerini ele aldılar.
Basına kapalı toplantıdaki konuşmaların Kreisky Forumu tarafından daha sonra bir kitap halinde yayımlanması bekleniyor.
Kaynak