Güçlü Türkiye Partisi Genel Başkanı Tuna Bekleviç'e "ajan" suçlaması.


Yargıtay Onursal Başsavcısı ve Sözcü Gazetesi yazarı Vural Savaş,

Bugünkü köşesinde Bekleviç hakkında bazı iddialarda bulundu.

Savaş, "Kaan Turhan 2006 yılında yayınlanan ‘Sivil Casus’ adlı eserinde Bekleviç üzerinde özellikle durmuştur" dedi.

Yargıtay Onursal Başsavcısı ve Sözcü Gazetesi yazarı Vural Savaş, Güçlü Türkiye Partisi genel başkanı Tuna Bekleviç'le ilgili yazılan bir kitabı köşesine taşırken, ‘Sivil Casus’ iddialarını gündeme getirdi.

Son günlerde adı Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'la birlikte anılmaya başlayan Tuna Bekleviç, geçtiğimiz genel seçimde Edirne'de bağımsız aday olmuş ve 600 oy almıştı.

Bekleviç, seçimden sonra Edirne'ye bir daha gelmemiş ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın Edirne ziyareti sırasında gizlice gelerek, Başbakan’la görüştüğü ileri sürülmüştü.

Vural Savaş, Sözcü Gazetesinin bugünkü sayısında yayınlanan
köşe yazısında, kapatma davasının sonucundan önce AKP'nin kendini feshedeceğini ve mallarıyla birlikte Güçlü Türkiye Partisi'ne katılacağının konuşulduğunu bildirdi.

Savaş, köşesinde Kaan Turhan tarafından 2006 yılında yayınlanan ’Sivil Casus’ adlı kitabında Tuna Bekleviç hakkında suçlamalarda bulunduğunu ifade ederken, bu konuda şunları yazdı:

"Kaan Turhan, Türkiye Cumhuriyeti'nin çökertilmesi ve paramparça edilmesi için ülkemizde faaliyet gösteren bazı sivil toplum örgütlerinin maskelerini düşürmek için yazdığı ve 2006 yılında yayınlanan ‘Sivil Casus’ adlı eserinde, Tuna Bekleviç üzerinde özellikle durmuş ve şu bilgileri vermişti.

Tuna Bekleviç, parti kurmadan önce Saros'tan destek gören
İstanbul Bilgi Üniversitesi Proje Geliştirme Bölümü Başkanlığı ve sonradan Anadolu Gençlik Liderleri adını alan Ekonomistler Platformu Başkanlığı da yapmıştı".

Kitaptan önemli bölümleri köşesine taşıyan Vural Savaş, Bekleviç'in 3 Haziran 2005 tarihinde Kürt gruplarla görüşmek için Irak'a gittiğini, ABD'li yöneticilerin de AKP'nin kapatılması halinde Güçlü Türkiye Partisi ile birleşme konusunda Bekleviç'e görüş ilettiklerine yazısında geniş bir şekilde yer verdi.

Kaynak :

İm (Kod): Tümünü seç

http://www.odatv.com/index.php?id=12223

**BİTTİ**

KISA BİLGİLER GTP HAKKINDA (Gerçi Başka Başlıkta Biraz Yazmıştım Forumumuzda ama burada da sizlerin değerli yorumlarını bekliyorum)

İm (Kod): Tümünü seç

http://www.gtp.org.tr

TURUNCU DEVRİMCİ SOROS DESTEKÇİSİ PARTİ VE LOGOSU ve LİDERİ ABD de konferanslar veren eski ABD büyükelçisi tavsiyesi ile Sayın R. Tayyip ERDOĞANLA 2007 de özel uçakta EDİRNE -ANKARA uçusunda görüşen bir şaibeyle adı anılan "1977 doğumlu TUNA BEKLEVİÇ" googleda soros ve Güçlü türkiye partisi ve/vaya Tuna Bekleviç diye aratın bakalım neler bulacaksınız ????????

Merak Edene bu SOROSCU TURUNCU DEVRİMCİ PARTİNİN AMBLEMİ BUYRUN



ve LÜTFEN YENİ ANAYASA ÖNERİLERİNE BAKINIZ ne tesadüf değilmi ÜNİTER YAPI, TÜRK denir cümleleri yok ??? tıpkı DURDE ve GENÇ SİVİLLER örgütleri gibi :

AKP kapatılırsa milletvekilleri hangi partiye geçecekti ....ha ha diyişinizi duyuyorum Tabiki GTP'ye yani Turuncu LOGOLU partiye :

İm (Kod): Tümünü seç

http://www.medyafaresi.com/?hid=12462&cid=5

ve

İm (Kod): Tümünü seç

http://www.aksam.com.tr/haber.asp?a=113785,4

(lütfen o linkleri okuyunuz)

TUNA BEKLEVİÇ KİMDİR ?

1977'de esnaf çocuğu olarak Edirne’de doğdu. İstanbul Bilgi Üniversitesi’nde ekonomi okudu. 2000'de Ekonomistler Platformu’nu kurdu. Kurduğu platform kısa surede 21 bin üyeye ulaştı ve dört ekonomiden sorumlu devlet bakanı çıkarttı. 2004 yılında köy köy tüm Anadolu'yu dolaşarak Anadolu'nun Genç Liderleri'ni bir araya getirmeye çalıştı. Bilgi Üniversitesi mezunlar cemiyetini kurarak ilk dönem başkanlığını gerçekleştirdi.

2007 yılında 32 ülkeden 52 siyasi partinin dahil olduğu "Uluslararası Barış ve Demokrasi Forumu"nun (International Forum for Democracy and Peace) 3 yıl boyunca başkanlığına seçildi. 2006 yılı sonunda "daha fazla özgürlük ve daha fazla demokrasi" talebi ile Güçlü Türkiye Partisi’ni (GTP) kurdu. Partisi 33 şehirde teşkilatlanmasını tamamlamasına rağmen erken seçim kararı alınınca seçimlere giremedi.

Cumhuriyet tarihinin en genç parti genel başkanı ünvanını taşıyan Bekleviç'in siyaset, kamu yönetimi ve hukuk alanında Türkiye'nin en başarılı genci başta olmak üzere tenis, atletizm ve satranç dallarında da çeşitli ödülleri bulunmaktadır. Teşkilatçı bir yapıya sahip olan Bekleviç ekonomi politikalari, teknoloji, motivasyon ve liderlik konularında yurt içi ve yurt dışında yüzlerce seminerde konuşma gerçekleşti. Bekleviç, ulusal gazetelerde yayınlanan yazıları yanı sıra İstanbul Bilgi Üniversitesi Yayınları tarafından 2004 yılında basılan "Kağızman Modeli" ve 2006 yılında basılan “2023” isimli kitapların da yazarıdır

****BİTTİ***

Ve Lütfen Bu adamın ve SOROS'un yeni tuzağını inceleyin başımıza birde Anadolu'nun Genç Liderleri Derneği'ni çıkartıllar

İm (Kod): Tümünü seç

http://www.agl.org.tr/

bu dernek hakkında da bildikleri olanlar varsa paylaşsınalr lütfen baksanıza ne buyurmuşlar ?

İm (Kod): Tümünü seç

http://www.agl.org.tr/index.php?news=12

DEMOKRASİ AŞISI DİYE bir atak daha yapmışlar/yapıyorlar.

Ekleme : Azıcık bir araştırma ile göreceksiniz SAHTE ÜYELER İLE şişirilmiş bir BALON ancak TAYYİP ERDOĞAN bu satılık SOROS İşbirlikçisi ile nasıl görüşür , Nasıl AKP gibi Türk halkının Partisi !!!!!??????? kapatılsaydı bu adamın DENİZ ATI logolu TURNCU Logolu partisine geçip siyaset yapacaklardı ?

AYRICA sizce hani Tayyip Erdoğan yasaklansaydı bir STK'nın başına geçip Türkiyeyi dolaşacaktı peki söylermisiniz Hangi STK'nın başına geçicekti sizce ?

Tamam partisinde yasaksız olanalar Güçlü Türkiye Partisine gidecekti anladık da ya Tayyip Erdoğan ?

***
Aslında SOROS derken yanlış anlaşılmasın bildiğimiz o dernek STK ve işbirlikçiler 10 larca SOROS vari oluşum ve kişilere hizmet ediyorlar bu saldırganların ortak adı SOROS oldu tıpkı COLA veya NESCAFE vs..gibi

AGL'de gözüme çarpan olan en mühim isim Suhey BATUM olmuştu. Demokrasi sözcüğünü çok kullanmakla beraber, hukukta da demokrasi istemektedir. Lâkin bir gözünü bunlara kırparken, diğer gözünü de millî duruş sergileyenlere kırpmaktadır.

Ayrıca, bunlar köy köy dolaşarıken hiçbir şey yapamamak oldukça dokunuyor.

---

Anatolian Young Leaders (AYL) Association

The Anatolian Young Leader priorities are education and regional social and political development projects designed to bring about a great sense of democracy, civic participation and pluralistic society.

1. National Activities of AYL: To build democracy in young generations’ conscious, encourage and foster participation, improve young people’s capabilities and to enforce individual liberty to constitute an elusive model for a democratically strong Turkey. AYL organize and plan actions, facilitating young persons' participation of Turkey's management, invigorated by idealism and aiming at creating a powerful and democratic Turkey.
   
   AYL seeks for a long term social change within Turkey with civic participation and build capacity for civil society to have more educated person and especially women and young people in social life.
   
2. International Activities of AYL: Recent works of AYL are
   
   
   1. “Democracy and Participation Summer School” with National Endowment for Democracy (NED),
      
   2. "Women’s Entrepreneurial School" which is currently running with The Center for International Private Enterprise (CIPE) and
      
   3. Strengthening Civil Society Workshops which was completed with International Republican Institute (IRI).
      
   4. One of the founder member and Turkish partner of International Forum for Democracy and Peace (IFFDP). International Forum for Democracy and Peace’s general objective is to develop new tactics for struggling against lack of democracy, to contribute to world sustainable peace, to maintain equal partition of the resources and spreading democratic network in all locations over the world. Overall, the project will contribute to global democracy attempts, in order to coordinate the rearrangement of all social spheres democratically in home and abroad.

Ambleminde veya görsel sunumunda denizatı gördüğünüz bir yerden ecnebi memleketlerinde uzak durun, bu canlı hermafrodit olduğu için, içerde yumurta gibi çocuk muamelesi görebilirsiniz.....

Ram yazdı:AGL'de gözüme çarpan olan en mühim isim Suhey BATUM olmuştu. Demokrasi sözcüğünü çok kullanmakla beraber, hukukta da demokrasi istemektedir. Lâkin bir gözünü bunlara kırparken, diğer gözünü de millî duruş sergileyenlere kırpmaktadır.

Ayrıca, bunlar köy köy dolaşarıken hiçbir şey yapamamak oldukça dokunuyor.

---

Anatolian Young Leaders (AYL) Association

The Anatolian Young Leader priorities are education and regional social and political development projects designed to bring about a great sense of democracy, civic participation and pluralistic society.

1. National Activities of AYL: To build democracy in young generations’ conscious, encourage and foster participation, improve young people’s capabilities and to enforce individual liberty to constitute an elusive model for a democratically strong Turkey. AYL organize and plan actions, facilitating young persons' participation of Turkey's management, invigorated by idealism and aiming at creating a powerful and democratic Turkey.
   
   AYL seeks for a long term social change within Turkey with civic participation and build capacity for civil society to have more educated person and especially women and young people in social life.
   
2. International Activities of AYL: Recent works of AYL are
   
   
   1. “Democracy and Participation Summer School” with National Endowment for Democracy (NED),
      
   2. "Women’s Entrepreneurial School" which is currently running with The Center for International Private Enterprise (CIPE) and
      
   3. Strengthening Civil Society Workshops which was completed with International Republican Institute (IRI).
      
   4. One of the founder member and Turkish partner of International Forum for Democracy and Peace (IFFDP). International Forum for Democracy and Peace’s general objective is to develop new tactics for struggling against lack of democracy, to contribute to world sustainable peace, to maintain equal partition of the resources and spreading democratic network in all locations over the world. Overall, the project will contribute to global democracy attempts, in order to coordinate the rearrangement of all social spheres democratically in home and abroad.

Sevgili RAM ,

Prof.Batum bende'de derin hayal kırıklığı yarattı hatta Nihat Genç başlığında da dediğim gibi demekki "spor" tabiiatlı bazı hainler azcık ısı ve nem (yani uygun ortam ) gördümü asıl karakterlerine bürünüyorlar demekki Hele orada ESER KARAKAŞ varki o tam bunların işbirlikcisi Siyaset Meydanında Bayrağa bez Parçası demiştir ( Yiğit Bulut, Sinan Aygün Vural Öger ve bu Eser Karakaş denen zibidi katılmıştı hatta Manisalı Hoca terketmişti programı vs...vs)

Gelelim Sevgili Ram Alıntı yaptığın İngilizce Paragrafa ne acı değilmi niyetlerini bile ABD ve AB hayranı paralı Üni.'lerdeki bebeler anlasın yeter mantığı ile AKP gibi yavaş yavaş sindire sindire yapıyorlar ,

“Democracy and Participation Summer School” with National Endowment for Democracy (NED),

Kimse dur demiyor bu adamlar Yaz okulları düzenliyor

"Women’s Entrepreneurial School" which is currently running with The Center for International Private Enterprise (CIPE)

Girişimci kadınları desteklemek adı altında yandaş kazanmak --oh ne güzel bunada dur diyen yok--

Son madde zaten evrensel demokrasi masallarının tekrarı yani Ulusal yapı es geçiliyor vs...vs...

Ya ben anlamıyorum Vatanını milletini seven bir korkusuz Savcı ve Hakim yok mu ? Bunlar hakkında dosya hazırlasın ve Vatansever bir hakim nöbetçiyken karar alsın bunları Cuma günü toplasınlar ..Gözleri bir korksun biliyorum Pazartesi serbest kalırlar ama en azından karizmaları çizilir ve işleyen bir dava olur Savcıda bunlar ürkünce daha çok açık yakalar ,,,,,Aslında Siteleri , toplantıları , Türkiye Cumhuriyeti devletini ve kurumları ayrıca Anayasal düzene başkaldırıdır , içeriden çıkamazlar ama Malum AKP Savcı ve Hakimin arkasında duramazki .... Ancak ne olur sanki VATAN için risk alsalar biz bişeler yapsak suç olur TCK ya göre ama SAVCIlar şuan görevini yapmıyor/yapamıyor ..

Heleki Askeri Savcılar neden en basiti TARAF gazetesi ve yazarlarını "Devlet ve ASKERİ sırları ifşa ve Asker güvenliğini tehdit etmek" maddelerini kullanarak bunları askeri mahkemede yargılamıyorki illa darbeye gerek yokki istenildikten sonra HUKUK bu Hain ve İşbirlikçi tüm Dernek,Vakıf ve Gazetenin üstesinden gelir Haksızmıyım ?

Ozman sorumu şöyle toparlıyım : Nerede Cumhuriyet SAVCILARI ve ASKERİ SAVCILAR ?

Saygılar ,

Ayrıca SOROS HAKKINDA İLGİNÇ BİR MAKALEYİ PAYLAŞMAK İSTEDİM ,
SOROS – KIRGIZİSTAN – TÜRKİYE
4.4.2005

İm (Kod): Tümünü seç

http://www.siyasetname.com/index3.asp?yid=3&yzr=Samed%20Aslan&mklid=36

Geçen günlerde Kırgızistan’da neler olduğunu hep beraber gördük. Son zamanların modası olan halk hareketi orada da gerçekleşti. Yalnız bu halk hareketinin bir lideri olmadığından iş bir yağmaya bir çatışmaya döndü ve iş uzadı. Çünkü Hitler’in de deyimiyle; kitleler düşünemez. Kitleye o yüzden bir lider gerekir ama oda olmayınca işler böyle karışıyor. Bu aceleci ve lidersiz halk hareketi Kırgızistan Anayasa Mahkemesi Başkanı Çolpon Bayekova’nın: “Askar Akayev hala devlet başkanıdır ve istifa etmedikçe de öyle kalacaktır” kararıyla iyice çıkmaza girmişti ki Akayev istifa edeceğini açıkladı ve ardından Türkiye’den sığınma istedi. Şimdilik gelişmeler böyle, daha sonraki gelişmeleri hep beraber bekleyip göreceğiz.

Gürcistan ve Ukrayna’daki devrimlerden sonra Kırgızistan’daki devrim hareketi dünyayı ve özellikle bölgedeki güçleri iyice tedirgin etti. Amerika, Rusya’nın ve Türkiye’nin etrafını sarıyor gibi bir izlenim oluştu ulusal ve uluslar arası kamuoyunda. Akayev Türki Cumhuriyetleri başkanlarınca “zayıf” lider olarak nitelendirildi. Bunun sebebi gerçekten zayıf olmasından değil bölgedeki en “demokratik” lider oluşundandı.

Bu devrim başladıktan sonra zihinlerde “ acaba bunda da mı Amerika’nın parmağı var? “ sorusu oluştu . Çünkü Gürcistan ve Ukrayna’daki devrimlerin arka perdesinde Amerika’nın olduğuna dair bir inanış vardı. Bu inanışın kaynağında da George Soros yatıyordu.

Önce Ghorge Soros’u tanıyalım. Yahudi asıllı Macar olan George Soros dünyanın en zengin adamlarından biri. Wall Street’in en büyük yatırımcılarından olan Soros eski komünist ülkelerin demokratikleşmesine ilgi duyuyor ve bunun için kurduğu vakıflarla büyük çaba harcıyor. Örneğin: Soğuk savaşın sona ermesinden sonra Rusya’ya tam 1 milyar dolar harcamış.

Soros’un Kırgızistan’da vakıf kurması Akayev’inde desteğiyle 2004’e denk geliyor. Öncelikle Kırgızistan’daki bölgesel gazetelere el atılıyor ve basın kontrol altına alınıyor. Öyle ki Akayev basın dairesi, Kırgızistan resmi haber ajansı Kabar ve Soros vakfı oluyor. 2005’e gelindiğinde ise bu vakıf, lidersiz muhalefeti iktidara götürmeye çalışan gençlik hareketi Kel-Kel’in finansörü oluyor. Yani Akayev koynunda yılan beslemiş oluyor. Sonuçta bir sürü aksaklıklara rağmen SOROS burada da başarılı oluyor.

Kırgızistan’daki devrimden sonra yazımın başında da belirttiğim gibi bölgedeki güçler çok tedirgin oldu. Kırgızistan’a komşu ülkelerin liderleri adeta Soros’a gözdağı vermek istercesine demeçler verdi. Sadece komşu ülkelerde değil örneğin Beyaz Rusya’da da muhalefet yanlısı ufak bir gösteriye dahi Beyaz Rus hükümeti çok sert tepki verdi ve ne kadar tedirgin olduğu anlaşıldı. Azeri lider İlham Aliyev de kendi ülkesinde böyle bir şey olursa çok sert tepki vereceğini açıkladı. Şimdi Doğu Avrupa’dan Türki Cumhuriyetlere oradan Ortadoğu’ya kadar birçok güç tedirgin bir bekleyiş içinde.

Amerikanın Gürcistan, Ukrayna ve Kırgızistan devrimlerinin kesişim noktası George Soros’a oldukça dikkat etmek gerekiyor. Ele aldığı ülkelerde iki kurum kuruyor: Açık toplum vakfı ve Soros Investment Capital. Açık Toplum Vakfı işin sosyal yönüyle ilgilenirken Soros Investment Capital işin ekonomik boyutunu ele alıyor. Bu vakıflar asla bir diyaloga girmiyor. Bir vakıf para harcarken diğeri kazanıyor…

SOROS’UN TÜRKİYEDEKİ ELİ

Soros’un sahip olduğu Açık Toplum Vakfı ülkemizde 2001 yılında faaliyete geçti. Faaliyet gösterdiği ülkelerde genellikle iktidarla kavgalı olan vakıf ülkemizde ise iktidarla ilişkileri gayet iyi. Vakıf iktidara açık destek veriyor ve faaliyetlerini onaylıyor. 2001 yılından bu yana Türkiye’ye 5 milyon dolar harcadılar.

Vakıfları danışma kurulları yönetiyor ve bu kurulların her yıl 3 de 1’i yenileniyor. Danışma Kurulu üyeleri hepsi gönüllüdür..

Ülkemizdeki vakfın danışma kurulunda da ilginç isimler var. Vakfın genel müdürü Hakan Altınay olmak üzere:

2001-2002 Danışma kurulu üyeleri: Dr. Can Paker (İşadamı-Tesev), Nebahat Akkoç (Sivil Toplum-Diyarbakır Kadın Merkezi), Şahin Alpay(Gazeteci-Yazar), Üstün Ergüder (Koç Ünv. Mutevelli Heyeti üyesi-TESEV kurucularından), Prof. Dr. Murat Belge (Gazeteci- Yazar), Ömer Marda (Açık Radyo Genel Yayın Yönetmeni), Nadire Mater(Gazeteci), Oğuz Özerden (Bilgi Ünv. Mütevelli Heyeti Başkanı), Osman Kavala (İşadamı)

2002-2003: Nebahat Akkoç (Sivil Toplum-Diyarbakır Kadın Merkezi), Şahin Alpay(Gazeteci-Yazar), Özlem Dalkıran (Uluslararası Af Örgütü), Üstün Ergüder (Koç Ünv. Mutevelli Heyeti üyesi-TESEV kurucularından), Murat Belge (Gazeteci- Yazar), Osman Kavala (İşadamı), Ömer Marda (Açık Radyo Genel Yayın Yönetmeni), Nadire Mater(Gazeteci), Oğuz Özerden (Bilgi Ünv. Mütevelli Heyeti Başkanı), Dr. Can Paker (Başkan-İşadamı-Tesev), Salim Uslu (Hak-İş Konfederasyonu Başkanı).

2003-2004: Neşe Düzel (Gazeteci), Prof. Dr. Eser Karakaş (Akademisyen-Yazar), Osman Kavala (İşadamı), Nebahat Akkoç (Sivil Toplum-Diyarbakır Kadın Merkezi), Özlem Dalkıran (Uluslararası Af Örgütü), Prof. Dr. Ahmet İnsel (Akademisyen -Yazar), Oğuz Özerden (Bilgi Ünv. Mütevelli Heyeti Başkanı), Dr. Can Paker (Başkan-İşadamı-Tesev), Salim Uslu (Hak-İş Konfederasyonu Başkanı).

2004-2005: Neşe Düzel (Gazeteci), Prof. Dr. Eser Karakaş (Akademisyen-Yazar), Osman Kavala (İşadamı), Oğuz Özerden (Bilgi Ünv. Mütevelli Heyeti Başkanı), Sabih Ataç(Eski Baro Başkanı- Avukat), Ayşe Soysal(Boğaziçi Ünv. Rektörü), Prof. Dr. Ahmet İnsel (Akademisyen -Yazar), Hasan Ersel (Sabancı Ünv. Öğretim üyesi – Yapı ve Kredi bankası yönetim kurulu üyesi)


Bu vakfın adeta demirbaşları Can Paker, Oğuz Özerden ve Osman Kavala. Vakfın kuruluşundan beri danışma kurulunda yer almaktalar. Burada Can Paker’e dikkat çekmek istiyorum. Paker, Yalçın Küçük ve Ilgaz Zorlu tarafından geleceğin Başbakanı olarak gösteriliyor. Bu Paker’in başarılarından veya vizyonundan değil, bir takım güçler sayesinde Başbakan olacağı iddia ediliyor…

taironas, bu öyle bir yapılanma ki, çok savcı ve hâkim bir akla hizmet edip de bunları içeri almaya kalksa, hiçbir şey olmaz. Bir defa kanun yok. Olan kanunlar, zaten bunlara hizmet için çıkartılmış olanlardır. Adam gibi bir hükümet gelip kesin kanunlar çıkartılırsa da, bunların bir gecede toplanması olanaksızdır. Demir dağı eritmek için, Ergenekon'un ateşi gerekir. Büyük yapılanmaya, büyük operasyon lâzım. Kesin sonuç için, sindire sindire, yavaş yavaş fakat sağlam adımlar gerekir. Yazık ki, şu hâl ve şartlar göze alındığında, ülkemizin bu kadar zamanı olduğunu da düşünmüyorum.

Bazı Açık Toplumcular



İnsanlar gelip geçer de, zihniyeti daha doğrusu zihniyetsizliği esas yok etmeli...

Bir de rica ediyorum, bu "Sivil Örümcek" ulamında (kategori) yayınladığın her ilişimi (link) "[ code ] [ /code ]" kodu içine alırsan sevinirim.

Ozdemir Ince bence bu listede olamaz, ayni zamanda Ilber Ortayliyi da boyle bir tanimda gormuyorum, sayet oyleyse en buyuk transferleri denilebilir.
Bu liste Sozde Ergenekon listesine benzemesin, birsuru acik toplumcunun yanina alakasi olmayanlar da konmasin, RAM senin de bu listedeki bazi kisilerin soroscu olduklari konusunda suphelerin yok mu? Sence suphe goturen bir bilgi daha farkli sunulmamali midir? Ornegin, bazi konularda acik toplumcu fikirlerden etkilenmis olabilirler, fakat bu kendilerini ve fikir dunyalarini bu ideal icin adadiklari anlamina gelmez degil mi? Ornegin Ilber Ortayli orneginden hareketle, hayatini Soros idealinden cok daha fazla Osmanliciliga adamis oldugu goruleceginden, bu kisiye Osmanlici da diyebiliriz. Yani bir kisinin fikir dunyasini tanimlamak icin kullanilacak sifatlardan hangisinin oncelikli olmasi gerektigine biraz daha dikkat etmemiz gerekmiyor mu?

gokturkmehmet, Açık Toplumcu'dan çok, Açık Toplum Yanlısı diyebiliriz. Üzülerek söylüyorum, bana göre, İlber ORTAYLI büyük bir tarihçi olmasına karşın, bu ülkenin sivilcelerinden biridir. Karşı-laisizm konuşmalarıyla, kimi rejim dışı sistemleri övdüğü bazı konferanslarıyla, Vahdettin Efendimizi aklamaya çalışmasıyla, Osmanlı'yı gereksiz ve abartarak övmesiyle, çeşitli alengirli bağlantılarıyla (TİMAŞ Yayınları, NTV, CNN-TURK, Kemâl KÖPRÜLÜ, Tarih Vakfı, TESAV, vesaire)...

İNCE'yi bilemeyecğim, lâkin İNCE gibilerini okumam. Kesin konuşmuyorum, fakat bunu da şuna benzetebiliriz;

Soros'un çocukları da Soros'un çocukları deyip ağzına geleni söyleyen ve aynı zamanda Fetullah düşmanı Hikmet-i ÇETİNKAYA, sebeb-i hikmeti belli olmamakla birlikte kızını Sorosçuluğu tescilli biriyle evlendiriyor. Elbette bu, yazılarında da görülmektedir. İnceden inceye, "yiğidi öldür ama hakkını da yeme" düşüncesi verilir. Yiğit kimse¿? İnce de böyle olabilir, olmayabilir. Araştırmadım, açıkçası pek de ilgilendirmiyor.

Üzülerek söylüyorum, bana göre, İlber ORTAYLI büyük bir tarihçi olmasına karşın, bu ülkenin sivilcelerinden biridir. Karşı-laisizm konuşmalarıyla, kimi rejim dışı sistemleri övdüğü bazı konferanslarıyla, Vahdettin Efendimizi aklamaya çalışmasıyla, Osmanlı'yı gereksiz ve abartarak övmesiyle, çeşitli alengirli bağlantılarıyla (TİMAŞ Yayınları, NTV, CNN-TURK, Kemâl KÖPRÜLÜ, Tarih Vakfı, TESAV, vesaire)...

Burada kendimi tutmayacağım ve sevgili kardeşimin gösterdiği nezaketi göstermeyeceğim.İlber Ortaylı bence çok büyük bir yavşaktır.İktidara göz kırpar.Elbete ki cin gibidir,akıllıdır,tarihi iyi bilir.Ama tüm tarihçilerin yaptığı hatayı yapar ve tarihi KENDİNE GÖRE YORUMLAR.Ve tarih yorumu benim asla hoşuma gitmez.

Turuncu Devrimciler erketeye yatmışlar sanırım.Olur da bir mucize olur,Türkiye'de ABci-ABDci parti ve benzerleri iktidardan defedilirse yedek güçler olarak devreye girmeyi bekliyorlar sanırım.