Yanlış Hesaplar Bağdat’tan dönüyor

Bu atasözünü başlığa almakla sadece Maliki’nin on sene süren Haçlı tahribatından sonra antiemperyalist cepheye destek verişini hatırlatmak istemedim.
Evet, Irak’ın işgali Haçlılara göre doğruydu ama tarih önünde büyük yanlış ve büyük zulümdü. Liderleri de önce işbirlikçiliğe dahil ediyor, sonra öldürüyorlardı.
***

Bir yanlış hesap de Suriye’de yapıldı. Bizimkiler kendilerini Sultan Süleyman ya da Fatih zannettiler. Emevi camisinde namaz kılmaya kalktılar. Emevi camisi yandı yıkıldı. Bağdat’ın müzelerine kadar yağmalamışlardı. Suriye’de o kadar ileri gidemediler. Şimdi Suriye bağlamında emperyalistlere kafa tutan gruplar, Avrupa’da da baş gösterdi. En son, Brüksel’de böyle bir gösteri olmuş.
İmam Hatipleri dayatmayı bir MEB politikası olarak gördüler. Üstelik İmam Hatipli kadroların şu on yılda her alanda gösterdiği düşük performansı da göremediler. 763 İmam Hatip, “müşteri” sizlikten, düz liseye çevriliyormuş. Vaktiyle bu okullar ne kadar saygındı!
Bazı İmam Hatip okullarında da talebe sayısı, üç, beş...
***
Başka bir yanlış hesap, milli bayramların yasak edilmesiydi. Her ülkede yapılan milli bayramlar bizimkilere battı. Tankın, topun geçit resmi yapmasından huylandılar. Tankla topu sevmezlermiş, militaristmiş(!)geçişler. İyi de neden Suriye’ye o kadar gösteriş ve “gurur” la tank, top yolluyorsunuz? Onlara hiç ihtiyacınız olmamalıydı. Hani sivil bir toplumdan gayri bir muradınız yoktu. Sivil toplumu siz korurdunuz. Neyle koruyacağınızı bilmiyoruz tabii. Bütün iftiharlarımızı elimizden aldınız.
Peki sonra ne oldu? Ne olacak yurdun dört bir yanından, Ankara’ya Cumhuriyet Bayramı yapmaya koşuyor insanlar. Televizyonları başında geçit resmi seyretmekle iktifa edenler şimdi kendileri, tam da sizin istediğiniz gibi sivil geçit resmi yapmaya koşuyorlar.
Partiler, sendikalar, “kitle örgütleri” gençlik teşkilatları...
Bu yanlış hesap da Bağdat’tan döndü.
Biraz da başka dilden konuşayım. Gerçi Savunma Bakanı “Kâfirun” süresinin “leküm diniküm veliyeddin” ayetini okuyarak “sizin dininiz size benimki bana” dedi ama sebepsiz yere, siz diyalektiği de bilmiyorsunuz, yaratılışın “ezvac” sırrını da. Zıtların birliğini... Bir şey kendi zıddıyla bütünleşir ve onu içerir. Siz baskı yaptıkça ve yanlışlarınızda ısrar ettikçe, bu böyle olacaktır.

Afet ILGAZ, 26 Ekim 2012
ilgaz@yenicaggazetesi.com.tr