Mahsun'un filmi Oscar aday adayı

Mahsun'un filmi Oscar aday adayı

İletigönderen Balasagun » Pzt Mar 23, 2009 9:52

Mahsun'un filmi, Ali'nin beyni

Gittim, gördüm. Beklediğimin çok dışında da bir şey görmedim.
Methedenler var, tek kelime etmeyenler de.
Ben de tek kelime etmeyenlerden olacaktım ki, dün Ali Sürmeli isimli sanatkâr bir laf etti, kanım dondu.
Ali Sürmeli kimdir ve nereden hatırlarız?
Tiyatrocudur ama biz onu Deli Yürek dizisindeki Turgay Atacan olarak tanıdık.
Anadolu Birliği Derneği ile Dokuz Eylül Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi ‘Yürek Harmanı’ adıyla hazırladığı proje için İzmir Ticaret Odası (İTO) Sergi Salonu’nda bir etkinlik düzenlendi.
Bu etkinliğin ve projenin koordinatörü olan Tiyatro oyuncusu Ali Sürmeli’nin sarfettiği şu sözleri hatırlayalım önce:
“Artık tek vatan, tek yürek, tek bayrak gibi kavramları geçelim. Çünkü ben çoğulculuktan yanayım. Benim arabamın plakası bile 34 ABD 13. İstanbul’da polis beni çevirip ’Bu ne plaka’diye sorduğunda verdiğim cevap Anadolu Birleşik Devletleri’nin plakası oldu.”

* * *

Şimdi gelelim ‘Güneşi Gördüm’
filmindeki Ali Sürmeli’nin rolüne...
Sürmeli, 80 olaylarında hapis yatmaktan ve dahi işkence görmekten tırsarak Norveç’e gidip hidayete eren, vatanına dönmek ve mücadele etmek yerine orada bir Norveçli (Yarmagül) ile evlenerek Norveç vatandaşlığına geçmeyi, eğer gerçekten inandığı bir şey varsa Türkiye’de kalıp bunun uğruna mücadele etmekten daha felsefi, insancıl ve demokratik bulan bir adamı oynuyordu.

* * *

Tekrar Türkiye’ye dönelim...
Ali Sürmeli’nin ‘tek bayrak, tek devlet laflarını geçelim’ sözlerinden sonra, işadamları salonu terk etmeye başladı.
Aynı anda da, bu vatandaş nasıl büyük bir yumurta yumurtladığını ve ona ne kadar zarar vereceğini gördü, anında vites değiştirdi:
“Ben şaka yapmıştım.”

* * *

Gelelim Mahsun’a...
Biz de filmi dün akşam izledik. Filmden şunları öğrendik:
1- Türk askeri, kendi vatandaşlarını topraklarından süren zalimlerdir.
2- Güneydoğu’dan başka Türkiye yoktur. Oradan göç eden ancak Norveç’te rahat edebilir.
3- Tavşan gibi 7 çocuk doğurmak orada yaşayanların hakkı, bunlara bakmak devletin görevidir.
4- Dağa çıkanlar aslında kahpe bölücüler değil, savaşçılardır.
5- Türkiye’de olan, terör saldırıları değil, savaştır. (Yuh)
6- Eşcinsellik, herkesin hakkı, eğer suç veya ayıpsa devletin suçu ve ayıbıdır.
7- Norveç gibi alkolizmin, fuhşun ve uyuşturucunun had safhada olduğu, aile kavramının olmadığı bir ülke bile Türkiye’den iyidir.

* * *

İlkokul sıralarında yapılan bir kelime esprisi geldi aklıma bu arada.
“Ay’a baktım seni gördüm, sana baktım ayı gördüm.”
Saman alevini güneş zannedenler, karanlıkların babasız çocuklarıdır.
Yukarıdaki yazıyla, son paragrafın alakası yoktur.
Belki de vardır. Kafanıza göre...

Abdullah ÖZDOĞAN - Yeniçağ
Kullanıcı küçük betizi
Balasagun
Genel Yetkili
Genel Yetkili
 
İletiler: 3523
Kayıt: Cum Eki 17, 2008 13:18

İletigönderen lozan 2005 » Pzt Mar 23, 2009 10:20

Evet Sistemin soytarilari akli sira sanat filmi capiyorlar.
Yapdiklari Karen Fogg`un köpekligi.

Tayipden yakinda Devlet Övünc madalayasi alir,olur devlet sanatcisi.
Yikilsin Agalik
Yasasin Cumhuriyet
Kullanıcı küçük betizi
lozan 2005
Üye
Üye
 
İletiler: 716
Kayıt: Cmt Kas 01, 2008 1:58

İletigönderen KaraHan » Pzt Mar 23, 2009 11:57

ehh Ayilari adam yerine koyarsak iste olacagi bu
Kullanıcı küçük betizi
KaraHan
Üye
Üye
 
İletiler: 49
Kayıt: Pzr Kas 02, 2008 0:03
Konum: Danimarka

Re: Mahsun'un filmi, Ali'nin beyni

İletigönderen antalyalim » Pzt Mar 23, 2009 12:27

Balasagun yazdı:Gelelim Mahsun’a...
Biz de filmi dün akşam izledik. Filmden şunları öğrendik:
1- Türk askeri, kendi vatandaşlarını topraklarından süren zalimlerdir.
2- Güneydoğu’dan başka Türkiye yoktur. Oradan göç eden ancak Norveç’te rahat edebilir.
3- Tavşan gibi 7 çocuk doğurmak orada yaşayanların hakkı, bunlara bakmak devletin görevidir.
4- Dağa çıkanlar aslında kahpe bölücüler değil, savaşçılardır.
5- Türkiye’de olan, terör saldırıları değil, savaştır. (Yuh)
6- Eşcinsellik, herkesin hakkı, eğer suç veya ayıpsa devletin suçu ve ayıbıdır.
7- Norveç gibi alkolizmin, fuhşun ve uyuşturucunun had safhada olduğu, aile kavramının olmadığı bir ülke bile Türkiye’den iyidir.



AKP görüslerini savunan bir film olmus sanirim.
1. madde; RTE nin Türkiye ye empoze etmeye calistigi bir fikirdir.
4. madde; yine kendilerinin "Sayin Öcalan" terimini türkcemize sokarak DTP lilerin agzina sakiz ettikleri fikirle benzerlik göstermektedir.
Aslinda derin düsünüldügü zaman 2. madde de yine kendilerinin söyledigi ve aslinda var olmayan "Kürt Sorunu" ile benzerlikler göstermektedir.Bütün Ülke refah icinde ama birtek Dogu da sorunlar var ve sadece onlar ac...
"Mustafa Kemal'in Askerleriyiz" :turkiye:
Kullanıcı küçük betizi
antalyalim
Çeviri Takımı
Çeviri Takımı
 
İletiler: 522
Kayıt: Sal Ara 16, 2008 21:39
Konum: Evden

İletigönderen Kadir Kavri » Prş Mar 26, 2009 10:44

Doğru Değil mi?Mahsun'un Yazdıklarını Kim Türkiye'de Rahat Yaşıyor?Türk Silahlı Kuvvetlerine Olumsuz Bir Şey Söylemediler
Valla Gitti-Beğendim,Tabi Herkesin Görüşüne Saygı Duyarım Ama Mahsun'a Çok Eleştiri Yapılmasınıda Karşıyım
Kullanıcı küçük betizi
Kadir Kavri
Üye
Üye
 
İletiler: 41
Kayıt: Pzt Mar 31, 2008 20:09

Re: Mahsun'un filmi Oscar aday adayı

İletigönderen Türk-Kan » Pzr Eyl 27, 2009 16:05

'Güneşi Gördüm' Oscar aday adayı

Mahsun Kırmızıgül'ün yönettiği 'Güneşi Gördüm', Türkiye'nin Oscar aday adayı oldu.


İlk filmi ''Beyaz Melek'' ile izlenme rekorları kıran Mahsun Kırmızıgül'ün ikinci kez kamera arkasına geçtiği 'Güneşi Gördüm' Türkiye'nin Oscar aday adayı oldu.

Sinema eleştirmeni Atilla Dorsay ve Mehmet Açar NTV'ye 'Güneşi Gördüm'ün Oscar aday adayı olmasını değerlendirdi:

'YOL'U İYİ DEĞERLENDİREMEDİK

Oscar’larda Amerikalıların kavrayabileceği, dünya konjonktürüne uygun filmleri göndermeyi hiç beceremedik. 'Yol'un Altın Palmiye kazandığı yıl, Yılmaz Güney devlet düşmanı ilan edildiği ve devletimiz kesinlikle sinemamızın arkasında olmadığı için bu fırsatı değerlendirememiştik. Oscar’a ve Cannes’e film göndermek genelde Amerikan sinemasının mantalitesine, zevkine daha uygun oluyor.

KÜRT AÇILIMINA UYGUN DÜŞÜYOR

Bu film, bir kitle filmi olduğu gibi çok iyi yapılmış bir film ve ayrıca Türkiye'nin şu andaki Kürt açılımı konusundaki politik tavrına da çok uygun düşüyor. Daha da ötesi ben, haberi aldıktan sonra Mahsun Kırmızıgül’ü aradım, bana ''Bu film belki Kürt açılımına destek oldu, onu teşvik eden bir şey oldu'' dedi. 2,5 milyon seyircinin gördüğü bir film sonuçta. Hatta açılımın arkasında bile bir parça bu filmin olduğundan söz edilebilir.

İNSANCIL BİR FİLM

Tabii Amerikalıların Kürt meselesini ne kadar takip ettiklerini bilmiyorum. Yalnız buna bağlamak da doğru değil çünkü genel anlamda çok insancıl bir film. Bu bir Türk filmi, gerektiği zaman Kürtçe ama çoğunluğunda Türkçe konuşuluyor. Zaten meseleyi çok hümanist bir çerçeveye oturtan bir film. Amerikan kamuoyu ve Hollywood ve bu filmlere oy veren o küçük kitleye de çok sesleneceğine inanıyorum. Her açıdan iyi oldu diye düşünüyorum.

HERKESİN KAVRAYABİLECEĞİ BİR DİL

Öncelikle kıdemli üyeler bir buçuk saatlik filmleri seviyorlar. 'Güneşi Gördüm'de hümanist perspektiften bakılıyor meseleye ve yaşayan çok sıcak bir sorunu son derece insan merkezli bir şekilde anlatılıyor. Herkesin kavrayabileceği popüler bir sinema dili kullanılıyor. Bu açıdan da geçmişine baktığımızda, akademinin En İyi Yabancı Oscar adayı filmlerde bu tarz filmleri de tercih ettiğini görüyoruz. Bunu belirleyen komitenin tercihini ben normal olarak görüyorum.

TANITIM ÇOK ÖNEMLİ

Geçen yıl 'Üç Maymun’un ilk dokuza girmesinde, en büyük pay o şirketin gerçekten çok harika bir çalışma yapmış olmasıydı. Seçime yakın dönemlerde çok iyi bir lobi faaliyeti götürmek gerekiyor. 'Güneşi Gördüm’ün yapım şirketi bunları biliyor ve en iyisini yapacaktır. Yapmazsa zaten sonuç alması mümkün değil. Benim yıllardır söylediğim bir şey var; En İyi Yabancı Film seçimlerinde biraz gözler Avrupa’nın üç önemli festivalindedir. 'Güneşi Gördüm' bunlardan geçmedi. Buradan hiç geçmeyen bir film de ödül alabilir ama oradaki insanların tanıdığı isimler var; Nuri Bilge Ceylan, Fatih Akın gibi...

YENİ BİR YÖNETMEN

Mesela Nuri Bilge Ceylan’ın geçen sene başarılı olmasının bir sebebi de artık Avrupa’da çok iyi bilinmesiydi. Akademi ve üyeleri de Avrupa’dan gelen filmlerden festivallere bakarlar. Tek yol bu değil tabii. Ama Avrupalılar ve Amerikalılar için yeni bir yönetmen olduğu kesin Mahsun Kırmızıgül’ün.

FİLMİ İYİ TANITABİLİRLER

Akademi son yıllarda üyelere birebir tanıtım faaliyetlerini yasakladı ama oradaki dergilere ilan vermek, gösterim gerçekleştirmek gibi faaliyetler yasaklanmadı. Eğer onlar yapılırsa, bence filmi iyi tanıtabilirler.

GÜNEYDOĞU'NUN GERÇEĞİ...

'Güneşi Gördüm' mayınların arasında, doğuda bir sınır köyünde geçiyor. 25 yıldır iki tarafın arasında kalan çaresiz insanlar... Zorunlu göç uygulaması nedeniyle doğup büyüdükleri topraklardan, köklerinden ayrılmak zorunda kalan Altun aileleri, köklerinden koparak bir bilinmeze doğru yola çıkarlar.

Davut Altun, ailesiyle birlikte kaçak yollardan da olsa en kısa zamanda Norveç'e gitmeyi istemektedir. Haydar Altun ve ailesi içinse göç yolu İstanbul'a doğrudur... Yolculuk başlamıştır... Bitmek bilmez fıtınalardan geçip gelmiş, yollarını kaybetmiş, çaresizce bir çıkış arayan insanların, kendi güneşinden koparılmış ve geleceğin bilinmezliğinde kaybolmuş çocukların, bir göçün hikayesidir...

Kırmızıgül'ün senaryosunu da yazdığı filmde, Ali Sürmeli, Ali Tutal, Alper Kul, Altan Erkekli, Buğra Gülsoy, Cemal Toktaş, Cezmi Baskın, Cihat Tamer, Demet Evgar, Deniz Oral, Emre Kınay, Erol Demiröz, Erol Günaydın, Gülhan Tekin, Hande Subaşı, Itır Esen, Kamil Sönmez, Macit Sonkan, Mahsun Kırmızıgül, Menderes Samancılar, Murat Ünalmış, Nurseli İdiz, Sarp Apak, Cem Aksakal, Şerif Sezer, Yıldız Kültür, Yiğit Özşener, Zafer Ergin ve çocuk oyuncular Serhat Çağlayan, Aleyna Kala, Aslıhan Kapanşahin, Cansu Aktay ve Tuğse Gökhan rol alıyor.

İm (Kod): Tümünü seç
http://www.ntv.com.tr/id/25003335/





lozan 2005 yazdı:Yapdiklari Karen Fogg`un köpekligi.

Tayipden yakinda Devlet Övünc madalayasi alir,olur devlet sanatcisi.

Anlasilan Tayyip kesmemis Mahsun'u :) "Pamuk'a Nobel var da bana Oscar yok mu?" diye vurmustur yumrugunu 'Açılım Masası'na.
Türk Genci, devrimlerin ve cumhuriyetin sahibi ve bekçisidir. Bunların gereğine, doğruluğuna herkesten çok inanmıştır. Yönetim biçimini ve devrimleri benimsemiştir.

Bunları güçsüz düşürecek en küçük ya da en büyük bir kıpırtı ve bir davranış duydu mu, "Bu ülkenin polisi vardır, jandarması vardır, ordusu vardır, adalet örgütü vardır" demeyecektir. Elle, taşla, sopa ve silahla; nesi varsa onunla kendi yapıtını koruyacaktır.
Kullanıcı küçük betizi
Türk-Kan
Kuvva-i Milliye
 
İletiler: 6735
Kayıt: Pzt Şub 19, 2007 20:56

Re: Mahsun'un filmi Oscar aday adayı

İletigönderen Türk-Kan » Pzr Eyl 27, 2009 16:13

Kevın (part two)

Bir evlat askere gitmiş, vatan borcu için, bir evlat dağa çıkmış, terörist olmuş, bir evlat mayına basmış tarlada, sakat kalmış; devletle örgüt arasında sıkışmış çaresiz bir aile ve zorunlu göç.


*
Açılım filmi bu.
Oscar aday adayı.
Güneşi Gördüm...
*
Peki, ahali nasıl görecek?
*
Kağızman’da çekildi...
Kağızman’da sinema yok.
*
Şırnak’ta yok.
Bitlis’te yok.
Tunceli’de yok.
Ağrı’da yok.
Ardahan’da yok.
Iğdır’da yok.
Siirt’te açıldı güya, minibüs kadar... Kilis’te arada sırada seyyar kuruluyor... “Sinema salonu var” denilen şehirler ise, halk eğitim merkezlerindeki göstermelik küçük birer oda... “Nerde?” diye sorsan, vatandaşın haberi yok.
*
Güroymak mesela...
Kürtçe “Norşin” yapıldı.
Bütün sorunlar bitti!
Aferin de... Hani sinema?
*
(Güneşi Gördüm’ün yönetmeni Mahsun Kırmızıgül veya... Asıl adı, Abdullah Bazencir... İster misin, onun ismini de Atatürk değiştirmiş olsun zorla!)
*
Doğubayazıt’ta yok sinema, Midyat, Nusaybin’de yok, Beytüşşebap, Cizre’de yok, Eruh, Pervari’de yok, Şemdinli, Yüksekova, Çukurca’da yok, “Paris” diyorlar ama, Bismil’inde, Kulp’unda, Lice’sinde yok, Çemişkezek, Pülümür’de yok.
*
Malazgirt’te yok.
1071 be abi... Hâlâ yok.
*
Hasankeyf’e ne İngiliz’i kaldı gelmedik, ne Amerikalısı ne Japon’u ne Fransız’ı, sineması yok... Harran’a bin kere filan gitti başbakanlar, Mezopotamya’nın kalbi, dünyanın en eski yerleşim yerlerinden biri, üniversitesi var, sineması yok.
*
Diyeceksiniz ki, her şeyimiz sanki tamam da, sinema salonlarımız mı eksik... E ben de onu merak ediyorum zaten, herkes tamam da, Kevın’ımız mı eksikti?
*
Bırakın açılım hikâyesi anlatmayı da, sinema salonları açın bölgeye... İnsanlarımız güneşi de görsün, Kevın’ı da.


Yılmaz ÖZDİL, 27 Eylül 2009
Türk Genci, devrimlerin ve cumhuriyetin sahibi ve bekçisidir. Bunların gereğine, doğruluğuna herkesten çok inanmıştır. Yönetim biçimini ve devrimleri benimsemiştir.

Bunları güçsüz düşürecek en küçük ya da en büyük bir kıpırtı ve bir davranış duydu mu, "Bu ülkenin polisi vardır, jandarması vardır, ordusu vardır, adalet örgütü vardır" demeyecektir. Elle, taşla, sopa ve silahla; nesi varsa onunla kendi yapıtını koruyacaktır.
Kullanıcı küçük betizi
Türk-Kan
Kuvva-i Milliye
 
İletiler: 6735
Kayıt: Pzt Şub 19, 2007 20:56

Re: Mahsun'un filmi Oscar aday adayı

İletigönderen serijp » Pzr Eyl 27, 2009 17:23

o sahsin kurdistan bayragi altinda fotograf cektirdiginide unutmayalim
Kullanıcı küçük betizi
serijp
Üye
Üye
 
İletiler: 9
Kayıt: Pzt Oca 12, 2009 12:33

Re: Mahsun'un filmi Oscar aday adayı

İletigönderen akvatan » Pzr Eyl 27, 2009 22:30

Her şeyden önce film olarak gerçekten ağır işlenmiş, bir çok sahnesinde ağladığımı söylemekten utanmamam gerekli sanırım. (Erkekliğe leke sürme çekincesi var hala :) )

Tam anlamıyla ve sadece insanlık adına yapılmış bir film olduğuna inanabilmeyi çok isterdim ve belki en çok ihtiyacım olan, ihtiyacımız olan buydu. Ama.....

Terör örgütünün yalnızca saldırıya uğrayan taraf gibi gösterilmesi, askerle aralarındaki meselenin film boyunca cevap bulunabilecek bir soru gibi bırakılması, (ki sert abi ve "zulüm gören" eşcinsel kardeş arasındaki ilişki, cevap bulabilmemiz ve PKK terörünün, sonu ölümle bitse de onurlu bir direniş olduğunun düşünülmesi için hazırlanmış çok güzel bir maskedir. "Senaristin bunu düşünEmemek gibi bir şansı asla o-la-maz" ama her zaman inkar etme şansı vardır.)

Askerin bölge halkından göçmesini istemesinin haksız yere halka kesilen bir fatura gibi görünmesinin de sebebi teröristin asıl yaptıkları gösterilmeyip, dış destekli bölücü, yöre halkına zulmetmiş bir örgüt değil de halkla barışık ve sadece saldırıdan kaçan insancıklar olarak sunulmasıdır.

"Okullar kapatıldı. En yakın köy 40 km uzakta" Neden? Devlet kapattı. Yoksa öğretmenleri mi öldürüldü? PKK mı öldürdü? Yok daha neler artık. Öyle olsaydı mutlaka lafı geçerdi. Galiba düşünülebilir olan tek şey devletin halkın oradan göçmesi için bütün imkanları geri çekmiş olması. Bunu düşünmemizi neden istesinler ki?

En güzel oynadıkları oyun bu değil mi zaten. Devlet kötülemek konusunda doğru yanlış her şeyi avaz avaz bağırmak. Terörist hakkında laf etmemek, savunamadıkları anda susmak. Biri kendilerine sormadan PKKyı kötüleyen biri görülmüş müdür? "PKK yanlış seçimdir" diyen birini duydunuz mu? En fazla "desteklemiyorum" derler ya da susarlar. Filmde sustukları gibi.
(gerçi son dönemde terörist hakkında susmaya da gerek duymuyorlar, AKP sağolsun masada sandalyelerini hazırlamış.)

Özet olarak ben bu filmde güneşi değil de balçığı gördüm. Güneş balçıkla sıvanmaz ama gözünüz balçıkla kaplandıysa ve hiç birşey göremediğiniz halde ellerinizle etrafınızı da yoklamıyorsanız, ne güneşi görebilirsiniz ne de size uzanan ele dokunabilirsiniz.

Saygılarımla.
Kullanıcı küçük betizi
akvatan
Üye
Üye
 
İletiler: 22
Kayıt: Pzt Ağu 31, 2009 4:57

Re: Mahsun'un filmi Oscar aday adayı

İletigönderen ulusalcı » Pzr Eyl 27, 2009 23:49

Film'in kapagina iyi bakin... herseyi ifade ediyor.
Kullanıcı küçük betizi
ulusalcı
Üye
Üye
 
İletiler: 93
Kayıt: Cmt Oca 31, 2009 8:09

Re: Mahsun'un filmi Oscar aday adayı

İletigönderen Yargan Kam » Pzt Eyl 28, 2009 6:35

Filmi seyredemedim daha.

Ama filmi seyredenlere bir şeyler sormak isterim;

Film Doğudaki ağalık, şıhlık, şeyhlik sorunlarından bahsediyor mu?

Peki ya 'töre' faşizminden?

Batı ülkelerinin Doğu insanlarını kışkırtmasını ele alıyor mu? Diğer Doğu ülkelerinin destekleri dahilinde tabii...

Ya da ülkenin Batısındaki Mahsuncuların, Mahsunun tarzındaki ağır ağabey guruplarının bırakın eşcinselleri, uzun saçlı ve küpeli gençlere saldırdıklarını ve 'mahalle baskısı' uygulandığı?

Peki ya Mahsun gençken ki televizyon programlarında hem 'halkın çocuğu' imajı vermeye çalışıp hem de lüks barlarda yerli yabancı kızlara çapkınlık yaparak, gençliğe olmaya çalıştığı örneklik unsurundan?

Batı insanının, Doğu insan için çırpınışı da az da olsa anlatıyor mu?

Filmi izlemeden önyargı sahibiymişim gibi görünsem de, filmi izlerken önyargısız seyredip tekrar yorumlayacağım.

Ama bunlara benzer yorumlar yapacağım hissine kapılmaktayım.

Sevgi ile...
...Umut Samimiyettir...

Resim ''Üze Tenri Basmasar, Asra Yir Telinmeser''
''Yukarıda Gökyüzü Çökmedikçe, Aşağıda Yer Delinmedikçe''

...Cumhuriyet Fazilettir.
Kullanıcı küçük betizi
Yargan Kam
Üye
Üye
 
İletiler: 199
Kayıt: Prş Şub 12, 2009 15:28
Konum: Türkiye Cumhuriyeti/Akdeniz Bölgesi

Re: Mahsun'un filmi Oscar aday adayı

İletigönderen akvatan » Pzt Eyl 28, 2009 22:51

Yargan Kam

Sorduğunuz soruların cevabı malesef "hayır".
Zaten film TSK helikopterlerinin, Cennet gibi bir müzikle sunulmuş Cennet gibi bir yaşam alanına, mağarada masum masum yemeğini yiyen teröristleri bombalamak için bölgeye girişiyle başlıyor.
Filmdeki ailenin sert abisinin dışında insanlık adına hiç bir kötü davranış göremezsiniz ki o bile.. nasıl anlatsam bilemiyorum. Öyle bir örnektir ki gösterilen, izlediğinizde Mevlana'nın bile insanlıktan nasibini yeterince alamadığı düşünebilirsiniz. Ailenin öyle olması kabulümdür, keşke herkes öyle olabilse. Ama bahsettiğiniz durumların hiçbiri filmde mevcut değil; dediğim gibi Cennet gibi bir yaşam.
Kullanıcı küçük betizi
akvatan
Üye
Üye
 
İletiler: 22
Kayıt: Pzt Ağu 31, 2009 4:57

Re: Mahsun'un filmi Oscar aday adayı

İletigönderen Neyzensever » Pzt Eyl 28, 2009 23:41

akvatan yazdı:Her şeyden önce film olarak gerçekten ağır işlenmiş, bir çok sahnesinde ağladığımı söylemekten utanmamam gerekli sanırım. (Erkekliğe leke sürme çekincesi var hala :)


Aglamis mis

Belkide kaninda biraz Kürtlük vardir...

Türk olan bunlara aglamaz "SINIRLENIR"
Kullanıcı küçük betizi
Neyzensever
Üye
Üye
 
İletiler: 74
Kayıt: Cum Mar 20, 2009 20:33

Re: Mahsun'un filmi Oscar aday adayı

İletigönderen Ram » Pzt Eyl 28, 2009 23:57

Neyzensever yazdı:
akvatan yazdı:Her şeyden önce film olarak gerçekten ağır işlenmiş, bir çok sahnesinde ağladığımı söylemekten utanmamam gerekli sanırım. (Erkekliğe leke sürme çekincesi var hala :)


Aglamis mis

Belkide kaninda biraz Kürtlük vardir...

Türk olan bunlara aglamaz "SINIRLENIR"

[mod="Ram"]SON UYARI: Irkçı söylemler, yasaklanma sebebidir.[/mod]
Mevzuubahs olan; millete saltanatını, hâkimiyetini bırakacak mıyız, bırakmayacak mıyız¿? meselesi değildir. Mesele, zaten emrivâki olmuş bir hakikati ifadeden ibarettir. Bu, behemehâl, olacaktır. Burada içtima edenler, Meclis ve herkes meseleyi tabiî görürse, fikrimce muvafık olur. Aksi takdirde, yine hakikat usûlü dairesinde ifade olunacaktır.

Fakat ihtimâl, bazı kafalar kesilecektir!
Kullanıcı küçük betizi
Ram
Zûlme Karşı İsyan!
 
İletiler: 8167
Kayıt: Sal Şub 20, 2007 1:06
Konum: Aç haritaya bak!

Re: Mahsun'un filmi Oscar aday adayı

İletigönderen akvatan » Sal Eyl 29, 2009 0:05

Evlat kaybetmek, Bacağı kopmuş çocuğunun yeniden yürüdüğünü görmek gibi olayların insanı duygulandırabilecek şeyler olup olmadığına dair bir tartışmaya girmeyi siz istemekte haklı! olabilirsiniz. Ama ben buna katılır mıyım... sanmıyorum.

Yukarıda yazdıklarımdan sadece 2 satırı alıp, hiç bir amaca! hizmet etmeyecek bir tartışma başlatmanızın sebebini öğrenmek isterim. Ben hiç bir amaca hizmet etmeyeceğini söyledim ama belki sizin, fayda göreceğine inandığınız bir amacınız vardır. kim bilebilir, siz söylemezseniz?

Yukarıda yazdıklarımın tamamını okumak zahmetine katlanır mısınız?
Kullanıcı küçük betizi
akvatan
Üye
Üye
 
İletiler: 22
Kayıt: Pzt Ağu 31, 2009 4:57

Sonraki

Şu dizine dön: Gazete Köşe Yazarları

Kİmler çevrİmİçİ

Bu dizini gezen kullanıcılar: Hiç kayıtlı kullanıcı yok ve 4 konuk

x