İsrail'den İHH Gemisine Saldırı

Genel & Güncel Konular

Re: İsrail'den İHH Gemisine Saldırı

İletigönderen Oğuz Kağan » Prş Haz 03, 2010 20:27

AKP'den yanıt bekleniyor

Önce soL ve birkaç yayın organıyla sınırlıydı. Şimdi aralarında İslamcı yazarların da olduğu daha fazla kişi soruyor. Ve her geçen saat yeni sorular ortaya çıkıyor.

İsrail'in Gazze'ye insani yardım götüren konvoya dönük kanlı saldırısına dönük tepkiler sürerken, hükümetin tutumuna ilişkin soru işaretleri çoğalmaya başladı. İşte ilk günden beri AKP'nin ve yandaş medyanın yanıt vermekten özenle kaçındığı sorular:

1. Yardım konvoyuna katılacakları açıklanan 15'e yakın AKP milletvekilinin bundan vazgeçmesinin nedeni neydi? Hükümet gemiye saldırılacağını bildiği için mi vekilleri geri çekti?

2. Mavi Marmara gemisinin bandırası neden değiştirildi ve hukuken Türkiye'ye ait bir gemi olmaktan çıkarıldı? (http://haber.sol.org.tr/devlet-ve-siyas ... beri-29155)

3. İsrail hükümetinin açık ve diplomatik kanallardan "gemiyi mutlaka durduracakları"na ilişkin mesajlarına karşı Türkiye herhangi bir güvenlik önlemi aldı mı? Bir hesap hatası mı yapıldı, yoksa saldırının sonuçları göze alındı mı?

4. Hükümet bir yandan konvoyun sivil inisiyatif olduğunu söylerken, öte yandan konvoyun bütün siyasi sorumluluğunu nasıl üstlenebiliyor ve zaman zaman herkesi suçlu ilan edecek kadar paranoya geliştirirken konvoyu düzenleyenlere kefil olabiliyor? Bazı İslamcı yazarlar dahil, "AKP bu işin başından beri içinde" iddiası doğruysa, "devlet" adına Mavi Marmara gemisinde görev yapanlar kimlerdi?

5. Basına Türkiye'nin İsrail'e dönük karşı adımları konusunda aslı astarı olmayan haberleri kim servis ediyor? Her konuda medyayı "yalan haber"le suçlayan hükümet yetkilileri bu haberleri İsrail üzerinde baskı uygulamak için mi yoksa kamuoyunu oyalamak için mi üretiyor?

6. İsrail'in gemileri durduracağı gün bilindiği halde Başbakan, Dışişleri Bakanı ve Genelkurmay Başkanı'nın yurt dışında olması, zaman kazanmaya ve ABD ile diğer ülkelerin tepkilerini ölçmeye dönük bir önlem miydi?

7. AKP TBMM'den çıkacak ortak deklarasyonda yer alan bazı ifadelere neden itiraz etti? Konuya ilişkin bütün hamleler Erdoğan'ın inisiyatifinde gerçekleştirilirken deklarasyona onun haberi olmadan AKP'li milletvekillerinin itiraz yöneltmesi ne kadar mümkün? Bu gerçeğe karşın "krizi Erdoğan çözdü" iddiasının kaynağı ne?

8. Obama ile Erdoğan arasındaki telefon görüşmesinin içeriği her iki tarafça ayrıntılarıyla kamuoyuna açıklandı. Obama'nın bazı ifadeleri Başbakanlık tarafından yapılan açıklamada sansürlendi. ABD Başkanı Tayyip Erdoğan'a "yardım için başka yollar bulun" dedi mi? Demediyse, başbakanlık bunu neden yalanlamıyor? Dediyse, bunu neden gizliyorlar?

9. Hükümet İsrail'den, yardım konvoyundakilerin tamamının hiçbir işlem yapılmaksızın serbest bırakılmalarını talep etmiş ve süre vermişti. İsrailli yetkililer gemidekileri "sınırdışı" ettiklerini açıkladılar. Oysa gemidekiler uluslararası sularda İsrailliler tarafından kanlı bir baskınla zorla alıkonuldular. "Sınırdışı etmek" hukuki bir işlemdir ve her bir ülkenin yasalarının yanı sıra, bazı uluslararası sözleşmelerde de çerçevesi çizilmiş bir yaptırımdır. Hükümet İsrail'e "sınırdışı etme" kararının arka planını sormuş mudur?

10. İsrail'in terörist saldırısından sonra Türkiye ile İsrail arasındaki ilişkilerde, saldırıya tepkinin ürünü olarak askeri tatbikatların durdurulması dışında ne tür somut değişiklikler olmuştur?


SOL Haber, 3 Haziran 2010
Namık KEMAL:
"Vatanın bağrına düşman dayamış hançerini,
Yok mudur kurtaracak bahtı kara maderini?"


Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK:
"Vatanın bağrına düşman dayasın hançerini,
Bulunur kurtaracak bahtı kara maderini."



http://www.guncelmeydan.com/pano/tayyip-erdogan-a-gonderilen-cfr-muhtirasi-kuresel-ihale-t18169.html
http://www.guncelmeydan.com/pano/abd-disisleri-abdullah-gul-u-biz-yetistirdik-t23656.html
http://www.guncelmeydan.com/pano/dun-malta-surgunleri-vahdettin-bugun-ergenekon-tayyip-t18151.html

KAÇAMAYACAKSINIZ!
Kullanıcı küçük betizi
Oğuz Kağan
Genel Yetkili
Genel Yetkili
 
İletiler: 12355
Kayıt: Sal Oca 27, 2009 23:04
Konum: Ya İstiklâl, Ya Ölüm!

Re: İsrail'den İHH Gemisine Saldırı

İletigönderen Oğuz Kağan » Prş Haz 03, 2010 22:30

Eren Erdem'in odatv.com'daki "İSRAİL’İ PROTESTO EDENLER BU SORULARIN CEVABINI BİLİYOR MU?" başlıklı yazısından bir bölüm:

Şimdi bazı sorular soralım. Bu sorularımız uluslar arası sularda korsanca davranan zalim İsrail’in bu saldırısı sonrası soluğu İsrail konsolosluğunda alanların dikkatini çekerse doğru yerde doğru eylemi yapabileceklerdir.

1. Recep Tayyip Erdoğan ile Morton Abramovitz arasındaki ilişkinin boyutu nedir?

2. Bu Siyonist çete lideri ile Refah Partisi döneminde tanışan Tayyip Bey’e Abramovitz; "Siz İstanbul'u yönetip yıldızınızı parlatabildiğinize göre, Türkiye için de çok şey yapabilirsiniz!..." demiş midir ? (15 Ekim 1996) (Aydınlık 26 Ekim 1996 – ABD Erbakan yerine Tayyib’i hazırlıyor)

3. Korkut Özal hegemonyası AKP’nin bu kadar hızlı büyümesinde ne kadar etkilidir? Korkut Özal’ın Star TV Kırmızı Koltuk programında sarf ettiği şu sözlere rağmen bu ilişki neden kurulmuştur: "Türkiye İsrail'in liderliğinde oluşacak bir Orta Doğu ortak pazarına girmelidir!"

4. Abramovitz ile Tayyip Bey’in arasını yapan Ruşen Çakır’ın CIA Türkiye masası şefi olan Graham Fuller ile ilişkisi nedir? Bu yeni tip ılımlı-liberal İslam düşüncesi üzerine yapılan uzun mütarekelerde neler konuşulmuştur?

5. Tayyip Bey 18 Temmuz 2001 tarihinde İsrail büyükelçisi David Sultan ile görüşüp kendisine; "Yeni oluşacak partinin İsrail ve ABD politikalarına asla ters düşmeyeceği" noktasında taahhütte bulunduğu doğru mudur?

6. Fethullah Gülen’in başkanlık yaptığı, Yahudilere yaranma namına ödüller dağıtılan o meşhur Abant toplantılarına ‘’hangi AKP vekilleri düzenli olarak katılmakta idi’’.

7. Yahudi kökenli Marc Grosmann ile Abramovitz’in tertiplediği USIP toplantılarına Abdullah Gül ile Erol Yarar (Müsiad Başkanı) hangi amaçlarla katıldılar?

8. Ekonomiyi IMF, Yönetimi CFR’ye peşkeş çeken, bu her halde belirten; üretime değil, peşkeşe dayalı bir ekonomik anlayış ile ülkeyi “Yahudi sermayesinin şantiyesine çeviren” hükümet, bunu “BOP” misyonu için mi yapmıştır?
Namık KEMAL:
"Vatanın bağrına düşman dayamış hançerini,
Yok mudur kurtaracak bahtı kara maderini?"


Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK:
"Vatanın bağrına düşman dayasın hançerini,
Bulunur kurtaracak bahtı kara maderini."



http://www.guncelmeydan.com/pano/tayyip-erdogan-a-gonderilen-cfr-muhtirasi-kuresel-ihale-t18169.html
http://www.guncelmeydan.com/pano/abd-disisleri-abdullah-gul-u-biz-yetistirdik-t23656.html
http://www.guncelmeydan.com/pano/dun-malta-surgunleri-vahdettin-bugun-ergenekon-tayyip-t18151.html

KAÇAMAYACAKSINIZ!
Kullanıcı küçük betizi
Oğuz Kağan
Genel Yetkili
Genel Yetkili
 
İletiler: 12355
Kayıt: Sal Oca 27, 2009 23:04
Konum: Ya İstiklâl, Ya Ölüm!

Re: İsrail'den İHH Gemisine Saldırı

İletigönderen yolun sözü » Cum Haz 04, 2010 9:30

Yazıma İsrail'in saldırgan ve İnsanlık dışı uygulamalarını lanetleyerek, protesto ederek başlamak istiyorum. İnsanlık düşmanı emperyalist ABD'nin dizginlerini elinde tutan İsrail'in İnsanlık önünde muhakkak hakkedeceği cevabı geç de olsa alacağına inanıyorum. Zira şu andaki düşmanları ortadoğu halkları olan ABD'li emperyalistlerin eninde sonunda buna ses çıkartmayan dünyanın öteki ülkelerine yöneleceği kaçınılmaz olacaktır, zira emperyalizmin doğası bunu gerektirmektedir.

Bu kadar gürültünün arasında gözden kaçan bir şey var. Olaylar tamda İsrail ve ABD'nin istediği biçimde gelişiyor. Zira Saddam'dan sonra İsrail'i ortadoğuda mazlum gösterecek yeni bir saddam'a ihtiyaç duyulmaktadır, Saddam'dan sonra emperyalizm; İsrail'in yaptıklarını uluslararası kamuoyunda haklı gösterecek önemli bir elemandan yoksun kaldı İran bu konuda yem olmayacak kadar akıllı bir süreci yürütmektedir, onu dışarıda tutuyorum, zaten yaşananlara bir başka açıdan bakarsak son yaşananlar uluslararası kamuoyunda çok sık ön plana çıkan İran'ı da bir nebze geri plana atmıştır ki bu da İran'ın işine gelen bir durumdur, bu gürültüler arasında İran'ın nükleer çalışmaları bir ölçüde dünya kamuoyu dikkatinden uzaklaştırmıştır.

Yazmak istediklerim kendi ülkemizle ilgili olduğu için İran'ı bir tarafa bırakarak yeni Saddam'a dönmek istiyorum. Dikkat ederseniz Saddam sonrası ortadoğuda yaşanan bir çok gelişmede İsrail, emperyalist mekanizmalar (BM,NATO,AB vb) dışında uluslararası kamuoyu nezdinde zor durumlarda kaldı zira olaylar karşısında tek sorumlu olarak İsrail algılanmaya başladı, özellikle ABD'nin ortadoğuya yönelik çıkarları için sonderece tehlikeli bir durum olan bu gelişmeler İsrail'in saldırganlığını makul gösterebilecek bir düşmana şiddetle ihtiyaç duyulmasına neden olmaktadır. Mevcut yapıları nedeniyle zaten ABD'nin eteği altından çıkamayan arap liderler bu iş için uygun olamazlar zira son yaşananalar karşısındaki tutumları da bu düşünceyi teyit etmektedir, kendi halkları nezdinde dahi güvenilirlikleri sorgulanan arap liderler olmayacaksa geriye neo-Osmanlı hayalleri kuran Başbakanımızdan başka kimse kalıyormu ? Hemde ABD tarafından BOP eşbaşkanlığı görevini almışken kim tutar seni.

Özellikle İngiliz basınında çıkan ve R.T.E.yi ortadoğu halkları nezdinde yeni NASIR (Saddam demeyi şimdilik uygun görmüyorlar herhalde ancak bir süre sonra bu yakıştırmaları da izleyeceğimiz muhakkak) olarak niteleyen haber yorumlar, iç siyasette zaten hareket etmek için yelden medet uman AKP gemisine uygun bir rüzgar olarak etki yapmakta. Bu yazılarda dikkatimi çeken bir husus şu ki bence son derece önemli R.T.E. lehine yazılan yazılarda, R.T.E.nin övülen özelliklerini ortaya çıkaran İsrail saldırganlığı geçiştirilken hatta gözardı edilirken sanki Türkiye'de yayın yapan "yandaş medya" organı gibi sadece R.T.E. yi iç kamuoyuna pazarlamaya çalışması son derece düşündürücüdür. Bu eylem öteyandan emperyalist ülkelerin uzun dönemli planları ile de uyumludur.

Bu konudaki destekleyici gelişmeleri zaman içerisinde tekrar gündeme getireceğim ancak şu uyarıyı yaparak yazımı bitirmek istiyorum. Irak'ın işgali ile neticelenen uzun süreci gözönüne alalım orada yaşanan dönemler ile Türkiye'de yaşamakta olduğumuz süreci karşılaştıralım benzerlikler hepimizi şaşırtacaktır eminim.

Büyük şairimiz NAZIM'ı rahmetle anarak yazdıklarının yolumuzu aydınlatmasını diliyorum. Saygılarımla.
Kullanıcı küçük betizi
yolun sözü
Üye
Üye
 
İletiler: 1
Kayıt: Prş Haz 03, 2010 9:15

Re: İsrail'den İHH Gemisine Saldırı

İletigönderen alkanosman » Cum Haz 04, 2010 20:41

Arkadaşlar, Filistin'e yardım projesini, güzel ve insanları kandırmak için yararlı bir komplo olarak değerlendiriyorum.

İsrail'e verilen bir kozdan başka bir şey değil ama orada masum insanların da olduğunu hatırlatırım.

Sizce 9 gemi olacağına 1-2 uçak yetmez miydi? Bu proje için fiyatlarda bir güzellik yaparlardı heralde; bence o daha mantıklı diye düşünüyorum.

Emin olun bu çatışmalardan emperyalist devletler çok fayda gödü; bu, anayasa oyu için tasarlanmış masum görünümlü kötü ama yararlı bir projedir. Ama Tayyip'e iyi propaganda konusu çıktı; yaptığı anayasaya evet dedirtmek için Filistin'den bahsediyor, İsrail'i topa tutuyor. Ama sizce bütün bunlar bir tesadüf mü? Yoksa her şey bir projenin ürünü mü?

29 Mart seçimleri öncesi Davos, 12 Eylül'deki yeni anayasa oylaması öncesi gemilere saldırı ve bunları kullanan Tayyip... Evet ben üzerime düşeni yaptım, düşünme sırası sizde.

[mod="UYARI"]Türkçe Yazım Kuralları geçerlidir. İletiniz bir kezliğine düzeltilmiştir. Lütfen Türkçeyi kurallarına uygun kullanınız.

Özgün ileti aşağıdadır:
[/mod]

Arkadaşlar filistine yardım projesi güzel ve insanları kandırmak için yararlı bir komplo olarak değerlendiriyorum
israli le verilen bir kozdan başka bir şey değil ama orada masum insanlarında olduğunu hatırlırım
sizce 9 gemi olacağına 1-2 uçak yetmezmiydi bu proje için fiyatlarda bi güzellik yaparlardı heralde bence o daha mantıklı diye düşünüyorum.
emin olun bu çatışmalardan emperlalist devletler çok fayda gödü ve anayasa oyu için tasarlanmış masum görünümlü kötü ama yararlı bir projedir ama tayyip e iyi propaganda konusu çıktı gittiği anayasaya evet için filistinden bahsediyor israili topa tutuyor. ama sizce bütün bunlar bir tesadüfmü yok her şey bir projenin ürünü mü ?????
29 mart seçimleri öncesi davos 12 eylül yeni anayasaya evet öncesi gemilere saldırı ve bunları kullanan tayyip evet ben üzerime düşeni yaptım düşünme sırası sizde
Kullanıcı küçük betizi
alkanosman
Üye
Üye
 
İletiler: 7
Kayıt: Cum Eki 23, 2009 19:28

Re: İsrail'den İHH Gemisine Saldırı

İletigönderen Türk-Kan » Cmt Haz 05, 2010 0:05

BM İnsan Hakları Konseyi’nden İsrail’e kınama

Yapılan oylamada 47 üye ülkeden 32’si “evet” oyu verirken, ABD, Hollanda ve İtalya “hayır” oyu verdi.

Erdoğan'ın kankası ve nikah şahidi Berlusconi ve
"Friend" Obama'dan İsrail'i kınamaya ret!

Silvio Berlusconi:
Tayyip kardeşim ne istiyorsa yapmaya hazırım

Recep Bey:
Sayın Obama bizim hassasiyetimizi anladı


Resim
Türk Genci, devrimlerin ve cumhuriyetin sahibi ve bekçisidir. Bunların gereğine, doğruluğuna herkesten çok inanmıştır. Yönetim biçimini ve devrimleri benimsemiştir.

Bunları güçsüz düşürecek en küçük ya da en büyük bir kıpırtı ve bir davranış duydu mu, "Bu ülkenin polisi vardır, jandarması vardır, ordusu vardır, adalet örgütü vardır" demeyecektir. Elle, taşla, sopa ve silahla; nesi varsa onunla kendi yapıtını koruyacaktır.
Kullanıcı küçük betizi
Türk-Kan
Kuvva-i Milliye
 
İletiler: 6735
Kayıt: Pzt Şub 19, 2007 20:56

Re: İsrail'den İHH Gemisine Saldırı

İletigönderen Başkomutan » Çrş Haz 09, 2010 17:45


İsrail’in ‘işgal filosu’ pazar günü Kıbrıs’ta


Rum Yönetimi’nin temasları etkili oldu. Ortadoğu’daki kriz Kıbrıs’a taşınıyor.

Milliyet'in haberine göre; İsrailli emekli ve öğrencilerden oluşan bir grup, Kıbrıs’ta Türkiye’nin “işgal” yaptığını ileri sürerek, gemi filosuyla Ada’ya gitme kararı aldı. Sıcak temas istemeyen İsrailliler, bölgeye Türk savaş gemileri giderse oradan ayrılacaklarını açıkladı. İsrail’in, Gazze’ye insani yardım götüren Türk gemisi Mavi Marmara’ya yaptığı kanlı baskınla başlayan Ortadoğu’daki kriz Kıbrıs’a taşınıyor. Rum Yönetimi Lideri Dimitris Hristofyas’ın talimatı üzerine Tel Aviv’e giden Dışişleri Bakanı Markos Kiprianu’nun temasları başarılı oldu ve İsrailli bir grup, Kıbrıs’ta Türkiye’nin “işgal” yaptığını ileri sürerek, gemi filosuyla Ada’ya gitme kararı aldı.

Gazze operasyonuna Türkiye’nin verdiği tepkilere cevap vermek isteyen fanatik İsrailli grup, Türkiye’nin Kıbrıs’ta “işgalci” olduğu iddiasıyla bu pazar KKTC’de Gazimağusa açıklarına demirleyecek. Eğer Gazimağusa’ya yaklaşılamazsa, gemiler Kapalı Maraş’ın olduğu bölgeye yönelecek.

Adı “işgale son” olacak

İsrailli fanatiklerinin şu ana kadar 3 gemi ayarladıkları, bu sayının hafta sonuna kadar artabileceği belirtildi. Gemilere büyük bir yat grubunun da katılmak isteği ileri sürüldü. İsrailliler, KKTC açıklarına gelecek bir geminin adını da, “Kıbrıs’taki Türk işgaline son” verecek. Göstericiler ellerinde de Türk “işgaline hayır”, “Bağımsız Kıbrıs Cumhuriyeti” pankartları taşıyacak.

Sıcak temas istemiyorlar


Rum Simerini gazetesi de, İsrailli eylemcilerin KKTC kıyılarına yaklaşmaya niyetli olmadıklarını vurguladı. Gazete söz konusu protestoyu gerçekleştirmeyi planlayan İsraillilerin, emekli ve öğrencilerden oluşan bir grup olduğunu yazdı. Gazete, İsrailli eylemcilerin İsrail basınına yaptıkları açıklamalarda, herhangi bir sıcak temas olmasını amaçlamadıklarını ve bölgeye Türk savaş gemilerinin gitmesi durumunda oradan ayrılacaklarını söylediklerini de kaydetti. Rum siyasi partileri de, Rum Yönetimi lideri Hristofyas’ın, Gazze’ye uygulanan ambargo konusunda temaslarda bulunması amacıyla bölgeye Dışişleri Bakanı Kiprianu’yu göndermesini memnunlukla karşıladı.

aksam.com.tr
Cebren ve hile ile aziz vatanın bütün kaleleri zaptedilmiş, bütün tersanelerine girilmiş, bütün orduları dağıtılmış ve memleketin her köşesi bilfiil işgal edilmiş olabilir.Bütün bu şerâitten daha elîm ve daha vahim olmak üzere, memleketin dahilinde, iktidara sahip olanlar gaflet ve dalâlet ve hattâ hıyanet içinde bulunabilirler!

Eğer bir milletin kurtarıcıya gereksinimi yoksa artık millet olmuştur
Sakın kurtarıcı bekleme‚ yoksa sana karşı olan vazifemi yapamadım sayarım

Türk milletinin büyük millet olduğunu bütün medeni alem, az zamanda, bir kere daha tanıyacaktır

Beni hatırlayınız
Kullanıcı küçük betizi
Başkomutan
Genel Yetkili
Genel Yetkili
 
İletiler: 2297
Kayıt: Pzt Eki 12, 2009 23:24

Re: İsrail'den İHH Gemisine Saldırı

İletigönderen Başkomutan » Çrş Haz 09, 2010 17:46

AP'nin haberine göre İsrail Gazze'ye meyve suyu, kurabiye ve baharat gibi gıdalar üzerindeki kısıtlamaları hafifletti...

Durmak yok yola devam...
Cebren ve hile ile aziz vatanın bütün kaleleri zaptedilmiş, bütün tersanelerine girilmiş, bütün orduları dağıtılmış ve memleketin her köşesi bilfiil işgal edilmiş olabilir.Bütün bu şerâitten daha elîm ve daha vahim olmak üzere, memleketin dahilinde, iktidara sahip olanlar gaflet ve dalâlet ve hattâ hıyanet içinde bulunabilirler!

Eğer bir milletin kurtarıcıya gereksinimi yoksa artık millet olmuştur
Sakın kurtarıcı bekleme‚ yoksa sana karşı olan vazifemi yapamadım sayarım

Türk milletinin büyük millet olduğunu bütün medeni alem, az zamanda, bir kere daha tanıyacaktır

Beni hatırlayınız
Kullanıcı küçük betizi
Başkomutan
Genel Yetkili
Genel Yetkili
 
İletiler: 2297
Kayıt: Pzt Eki 12, 2009 23:24

Re: İsrail'den İHH Gemisine Saldırı

İletigönderen Oğuz Kağan » Pzt Haz 14, 2010 20:59

İSRAİL İHH BAŞKANINI KORUMAYA MI ALDI?

İsrail’in saldırdığı Mavi Marmara gemisinde bulunan Güney Kore asıllı film yapımcısı ve insan hakları savunucusu Iara Lee, kendi çektiği görüntüleri kamuoyu ile paylaştı.

BM Gazeteciler Derneği'nin (UNCA) düzenlediği toplantıda konuşan Lee, İsrailli askerlerin düşürdüğü iddia edilen, üzerinde resim ve altlarında isimlerin yer aldığı bir listeden bahsetti.

Görüntülere de yansıyan o liste, Amerikalı yolculardan bir tanesi tarafından kameraya gösteriliyordu.

Iara Lee, kendisinin de gördüğü listenin, Avrupalı parlamenterler ve başpiskopos gibi yüksek düzeyli kişilere ait, "öldürülmemesi gereken kişilerin listesi" olduğunu söyledi.

Resim

Sağdaki sayfanın en üstünde Bülent Yıldırım adı ve fotoğrafı net olarak görülüyor (Fotoğraf Iara Lee’nin görüntülerinden alınmıştır)

Videodaki görüntülere bakıldığında; Gazze’ye doğru yola çıkan bütün gemilerden bazı isimlerin fotoğraflı bir şekilde o listede yer aldığı rahatlıkla görünüyor. Listedeki isimlerin ün sahibi milletvekili, müzisyen, yazar gibi isimlerden oluştuğu da göze çarpıyor.

İşte o listede; Mavi Marmara gemisi ibaresinin altında, birinci sırada İHH Başkanı Bülent Yıldırım da bulunuyor.

Bu liste olayı bir süre önce tekrar gündeme gelmiş, İHH Başkanı Bülent Yıldırım; “askerlerin ölüm listesiyle gemiye girdiklerini, listenin başında da kendisinin yer aldığını” söylemişti.

Listede bulunan isimlerin diplomatik, siyasi, dini misyona sahip insanlardan oluşması ve hiçbirinin ölenler ya da yaralananlar arasında olmaması Iara Lee’nin sözlerini doğruluyor.

Şimdi akıllara bazı sorular takılıyor:

- O liste; İHH Başkanı Bülent Yıldırım’ın dediği gibi “öldürülecekler listesi” miydi, yoksa gemideki görüntüleri çeken Iara Lee’nin dediği gibi “korumaya alınanların listesi” miydi?

- Eğer Iara Lee’nin dediği doğru ise İHH Başkanı Bülent Yıldırım; o saldırıda İsrail ordusu tarafından “öldürülmemesi gereken kişiler” arasında mıydı?


Odatv.com, 14 Haziran 2010
Namık KEMAL:
"Vatanın bağrına düşman dayamış hançerini,
Yok mudur kurtaracak bahtı kara maderini?"


Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK:
"Vatanın bağrına düşman dayasın hançerini,
Bulunur kurtaracak bahtı kara maderini."



http://www.guncelmeydan.com/pano/tayyip-erdogan-a-gonderilen-cfr-muhtirasi-kuresel-ihale-t18169.html
http://www.guncelmeydan.com/pano/abd-disisleri-abdullah-gul-u-biz-yetistirdik-t23656.html
http://www.guncelmeydan.com/pano/dun-malta-surgunleri-vahdettin-bugun-ergenekon-tayyip-t18151.html

KAÇAMAYACAKSINIZ!
Kullanıcı küçük betizi
Oğuz Kağan
Genel Yetkili
Genel Yetkili
 
İletiler: 12355
Kayıt: Sal Oca 27, 2009 23:04
Konum: Ya İstiklâl, Ya Ölüm!

Re: İsrail'den İHH Gemisine Saldırı

İletigönderen Oğuz Kağan » Sal Haz 15, 2010 19:51

Baykal: MİT de bu işin içinde

Deniz Baykal, Uğur Dündar'ın programında çok çarpıcı açıklamalarda bulundu.

CHP eski Genel Başkanı Deniz Baykal, dün Star televizyonunda yayınlanan “Arena” programına katılarak Uğur Dündar’ın gündeme ilişkin sorularını yanıtladı. Baykal’ın açıklamaları özetle şöyle:

* EKSEN KAYMASI YOK: Türkiye’nin Arap ve Müslüman ülkelerle ilişkilerinin çok ileriye götürülmesi gerektiğini her zaman söylüyorum. Bunu eksen kayması olarak kabul etmem, karşı çıkarım. Türkiye’nin İslam Kalkınma Bankası üyeliği ve işbirliği anlaşmasının altında Baykal’ın imzası var. O zaman da bize suçlamalar yapıldı, bu kırılmadır diye. Ne kırılması. Türkiye’nin dış politikada yeni arayışlara yönelmekte olduğu açıktır. Yanlış bir şey yoktur bunda. Önemli olan bunun sağlam verilere dayanması.

* MİT İŞİN İÇİNDE: Gazze’de yaşanan trajik olaylar tahammül edilen bir manzara değil. Dünya İsrail’in ablukasına tepkili. Türkiye’nin de bunun karşısında fiilen olaya müdahil olması çok önemlidir. Haftalar öncesinden belli bir medya tarafından çok önemli gelişmeler olabilir, sorunlar çıkabilir dendiği göründü. Bu ayarlanmıştır, oluşturulmuştur. Bu olaylara insanımızın tepkisi doğaldır. Ben bundan mutluluk duydum. Gazze’ye Türk insanının sahip çıkmasını göğsüm kabararak izliyorum. Efendim HAMAS’ın adamları... Olsun... Ama bir hükümet bu duygularla harket edemez. Ciddi olmak lazım. Hükümet organize etmiştir bunu. MİT de bunun içindedir. İşin içindeler ama değilmiş gibi görünüyorlar. Risk olduğunu görüyorlar, milletvekilleri katılsın, katılmasın tartışması... Gemi Antalya’dan çıktı, Başbakan Yardımcısı “Mısır’a gidecekti” diyor, Ulaştırma Bakanı başka şey diyor. Bakın, Güney Kıbrıs izin vermedi. İsrail’in yanlışına devlet olarak karşı çıkarsan bu olmaz.

Fettullah Gülen, İsrail’den izin alınmalı diyor. Niye diyor, bunun için diyor. Onu göze aldınız mı çok daha ileri noktalara gitmeniz gerekir. 9 kişinin öldürülmesi cinayettir. Buna göz yuman hükümet sorumludur. Hükümetin hiç rolü olmasa da bu 9 insanın hesabını sorması gerekmez mi?

Nutuk atıyorsun.. Bu ağır bir yenilgidir. Bu olay siyaseti ile faciadır, uygulamasıyla faciadır. Hükümet eziktir, bu eziklik duygusu en ileri hakaretleri yapmaya neden oluyor. BM’de kınama kararı bile alamadık. Karar olarak Başbakanlık bildirisi çıktı. Dünya bizim arkamızda durmadı. Bu Türkiye’de yazılmıyor diye kimse böyle zannetmesin.

* MACERA ARAYIŞI: Bir hükümet zayıflamaya başlayınca en tehlikeli duruma gelir, macera arayışı, bir kestirme yolla bu sıkıntıdan çıkma arayışı... Bu iktidarlara olmadık işler yaptırır. Bu tehlikeli sonuçlar doğurur. İç politikadaki hataları telafi etmek için dış politika kartı oynanıyor. Ben bu çabaları hükümetin içine düştüğü perişan hali gizlemeye çalışmak olarak görüyorum.

* BAYKAL’IN BAŞINA NELER GELDİ: (Bülent Arınç’ın “Kılıçdaroğlu çok konuşmasın, çok konuşan Baykal’ın başına neler geldi” sözleri üzerine) Bu değerlendirme siyasi hayatımızda gereken şekilde irdelenemedi. Bunun altında itiraf ve tehdit yatıyor.

İtiraf, Baykal’ın başına çok konuştuğu için çorap ördük itirafıdır. Benim için sürpriz değildir. Yaşanan olaylarda hükümetin ağır sorumluluk taşıdığı kanısındayım. Kemal Bey’e yönelik de bir tehdit var. Ama bunu ciddiye alması hiçbir şekilde söz konusu olamaz. Bunlar AKP’nin içine girdiği durumun sonuçlarıdır. CHP buna teslim olmaz, olmayacaktır.

* TSK, CHP’NİN ARKA BAHÇESİ: (Arınç’ın ‘TSK artık CHP’nin arka bahçesi değil’ sözleri için) TSK hiçbir zaman CHP’nin arka bahçesi olmamıştır. CHP’-nin hiçbir zaman böyle bir bekleyişi olmamıştır. Yakışıksız. TSK’ya zarar veren demokrasiye zarar veren haksız ithamlardır. CHP siyasetini bir an bile TSK ile birlikte götürme anlayışı içinde olmamıştır. İlişkilerimiz gayet mesafeli olmuştur.

* 118 ŞEHİT VERDİK: Açılım başladığından beri 118 şehit verildi. Başbakan “Zamanlamaya dikkat edin” diyor. “Anayasa değişikliği için referandum sürecinde terörü arttırıyorlar” diyor. Bu kadar saptırma olur. Açılım politikası ile anaların gözyaşı dinecek değil miydi? Kürt kökenli vatandaşların sıkıntılarını çözecek bir açılım yapılması gerektiğini biz söyledik. Onlar sorunu PKK ile çözmeye kalktılar. Süreler önerdiler, anayasa değişikliği için tavizler verdiler. Onlara seslendi “Beni anlayın” dedi, ama onların anlamaya niyeti olmadığı görüldü.

* KCK’DAN İZİN İDDİASI: Bunlar tam bir safsata. KCK lafını ben 5-6 ay önce duydum. Bahsedilen o isimlerden hiçbirini tanımam.


Gerçek Gündem, 15 Haziran 2010
Namık KEMAL:
"Vatanın bağrına düşman dayamış hançerini,
Yok mudur kurtaracak bahtı kara maderini?"


Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK:
"Vatanın bağrına düşman dayasın hançerini,
Bulunur kurtaracak bahtı kara maderini."



http://www.guncelmeydan.com/pano/tayyip-erdogan-a-gonderilen-cfr-muhtirasi-kuresel-ihale-t18169.html
http://www.guncelmeydan.com/pano/abd-disisleri-abdullah-gul-u-biz-yetistirdik-t23656.html
http://www.guncelmeydan.com/pano/dun-malta-surgunleri-vahdettin-bugun-ergenekon-tayyip-t18151.html

KAÇAMAYACAKSINIZ!
Kullanıcı küçük betizi
Oğuz Kağan
Genel Yetkili
Genel Yetkili
 
İletiler: 12355
Kayıt: Sal Oca 27, 2009 23:04
Konum: Ya İstiklâl, Ya Ölüm!

Re: İsrail'den İHH Gemisine Saldırı

İletigönderen Oğuz Kağan » Pzr Tem 04, 2010 22:52

İHH KULLANILIYOR MU?

Özellikle Gazze’ye yaptığı yardım kampanyalarıyla gündemde olan İHH, bir başka özelliğiyle de gündeme oturacak gibi görünüyor. İHH’nın düzenlediği kampanyalarda ölenlerin sayısı 10, yaralılar ise beş katı kadar.

İHH yardımları önce Mısır’da bir askerin ölümüne ardından da Mavi Marmara’da dokuz insanın ölümüne dolaylı veya doğrudan olarak ev sahipliği yaptı.

Üstelik Mısır'daki asker, Gazze’den gelen kurşunlarla yaşamını yitirdi. Mısır İHH'nin saldırgan tavırlar içinde olduğunu bildirdi. Mavi Marmara katliamına kadar gelen sürece odaklanıldığında ortaya çok ilginç bir tablo çıkıyor. AKP-Hamas-İsrail üçgeninde dönen ve İHH’nın kullanıldığı açık olan tabloda, asıl soru İHH’nın kim tarafından kullanıldığı veya İHH’nın bu durumdan haberdarlığı.

Bu tabloda ortaya çıkanlar:

- Yardımları hep ölümle noktalanan bir yardım kuruluşu,
- İsrail’le sıkıntı yaşamaktan korkan ve gemiden inen AKP milletvekilleri,
- İsrail’in saldırısından pay çıkarmak isteyen Hamas,
- Katliam yapıp ve sadece üzgün olduğunu söyleyen bir devlet: İsrail
- Gazze fatihi gibi kükreyen ancak en başında gemilerin yola çıkmamasını, sıkıntıdan çekindiğini söyleyen AKP hükümeti.

HAMAS: MÜDAHALE OLURSA ZAFER FİLİSTİNLİLERİN OLACAK

29 Mayıs 2010, Saldırıdan bir gün önce.

Gazze'ye 10 bin ton dolayında gıda ve yardım malzemesi getirmek üzere yola çıkan filo, Kıbrıs açıklarında, katılacak diğer gemileri beklerken, Gazze'deki Hamas yönetiminin Başbakanı İsmail Haniye, "Eğer İsrail korsanlar gibi davranıp özgürlük filosuna müdahale ederse zafer Filistinlilerin olacaktır" dedi.

İsrail 31 Mayıs’ta gemilere saldırdı. 9 Türkiye vatandaşı katledildi.

Peki, zafer Filistin’in olmuş muydu?

BÖLÜM- I: TARTIŞMALI MISIR YARDIMI, CİHAT TEHDİDİ

‘İHH yardımı’ Gazze ve Mısır arasında çatışmada ve 1 Mısır Askerinin öldüğü olayda

6 Ocak 2010

Gazze'nin izolasyonunu protesto için yola çıkan "Filistin'e Yol Açık" konvoyu, Mısır'ın El Ariş Limanı'nda.

Konvoya AKP milletvekilleri de katılmıştı. Mısır bu kez de konvoyun limandan çıkarak Gazze'ye gitmesine izin vermemişti. "Filistin'e Yol Açık" yardım konvoyu ile Mısır polisi arasında taşlı çatışma yaşanmış ve Gazze tarafından açılan ateş sonucu 1 Mısır askeri ölmüştü.

İHH MISIRI SUÇLUYOR

İHH Basın sorumlusu Salih Bilici, "konvoyun bulunduğu El Ariş Limanı önüne yerleştirilen Mısır çevik kuvvet polisi arasında yer alan bazı sivil polislerin konvoya taş attığını ve gerilimi yükselttiğini" söyledi.

"Limanda bulunan konvoy katılımcılarının polisin taş atmasına karşılık verdiğini" anlatan Bilici, taşlı çatışmanın yaklaşık 15-20 dakika sürdüğünü kaydetti.

"Çatışma sırasında Mısır polisinin konvoyda bulunanlara coplarla saldırdığını ve biber gazı kullandığını" ifade eden Bilici, "Çevik polisle birlikte panzerler ve itfaiye araçları da liman önüne konuşlandırılmıştı" dedi.

MISIR: "ARTIK GEÇİŞ İZNİ YOK"

İHH yardımlarının dönüşünde Mısır artık Refah sınırından insani yardım konvoylarına geçiş izni verilmeyeceğini duyurdu.

Dışişleri Bakanı Ahmet Ebu Geyt, "Filistin'e Yol Açık" konvoyundakilerin Mısır topraklarında düşmanca eylemler yaptıklarını, hatta suç işlediklerini savundu.

İHH İSRAİL’İ CİHATLA TEHDİT EDİYOR

19 Mart 2010

İHH İnsani Yardım Vakfı Genel Başkanı Bülent Yıldırım Beyazıt Meydanında:

"Biz, sizin ibadethanelerinize karışmıyoruz. Siz de Mescid-i Aksa'dan kirli ellerinizi çekin. Ellerinizi siz çekmezseniz, o elleri oradan çektirecek 1,5 milyar insan var" dedi.

BÖLÜM- II: GEMİLERİN YOLA ÇIKIŞI, UYARILAR VE İSRAİL’İN TEHDİTLERİ

Gemiler yola çıkıyor
17 Mayıs 2010

Aralarında Türkiye'den İnsan Hak ve Hürriyetleri (İHH) İnsani Yardım Vakfının da bulunduğu Avrupa'nın çeşitli ülkelerinden yardım kuruluşları, Gazze'ye en temel ihtiyaç maddelerinin geçişine izin vermeyen İsrail ambargosunu denizden delmek için harekete geçti.

Gazze'ye Özgürlük Filosu" adlı girişimle 4 kargo ve 5 yolcu gemisi hazırlayan insani yardım kuruluşları, 5 bin tondan fazla yardım malzemesini, aralarında milletvekilleri, gazeteciler ve sanatçıların bulunduğu 600 kişiyle birlikte Gazze'ye ulaştıracağını duyurmuştu.

AKP’DEN İHH’YA GİTMEYİN TEHLİKE VAR ÇAĞRISI

Başbakan Erdoğan’ın dış ilişkiler danışmanı olan İbrahim Kalın gemiler yola çıkmadan önce İHH’yı uyardıklarını 21 Haziran’da Jarusalem Post gazetesine verdiği mülakatta belirtmişti:
“Türk hükümeti, filo aktivistlerine yola çıkmamaları çağrısında bulundu, ancak bu çağrı dikkate alınmadı. Bu insanları, gitmemeye ikna etmeye çalıştık. Onları, koşullar, zorluklar ve tehlikeleri göz önünde tutarak, gitmeyin tavsiyesinde bulunduk.”

İSRAİL YARDIM GEMİLERİNE MÜDAHALEDE BULUNACAĞINI BİLDİRİYOR, İHH YOLA DEVAM EDİYOR

29 Mayıs 2010

İsrail Dışişleri Bakanı Avigdor Lieberman, Gazze'ye insani yardım malzemeleri götürmek üzere yola çıkan filonun eylemini "İsrail'in egemenliğine karşı bir şiddet propagandası teşebbüsü" olarak değerlendirdi.

İsrail radyosunun haberine göre Lieberman, "yardım konvoyu İsrail'e karşı bir şiddet propagandası ve İsrail topraklarında, hava veya deniz sahasında egemenliğinin herhangi bir şekilde tehdit edilmesine izin vermeyecek" dedi.

GAZETELER İSRAİL ORDUSU’NUN MÜDAHALE HAZIRLIKLARININ TAMAMLANDIĞINI BİLDİRİLİYOR

Gazetelerin ortak başlıklarında filonun yarın geleceği, İsrail ordusunun, karasularına giren gemileri engelleyeceği belirtildi.

Maariv gazetesi, ilk sayfasından verdiği "Deniz Kuvvetleri Beklemede" başlıklı haberinde, Gazze'ye gelen konvoyun durdurulması için tüm hazırlıkların tamamlandığını bildirdi.

Haberde, gemideki eylemcilerin güvenlik kontrolünden geçirilmelerinin ardından Ben Gurion Havalimanına götürülerek sınır dışı edilecekleri, tahliye belgelerini imzalamaya yanaşmayanların cezaevlerine nakledilecekleri hatırlatıldı.

Haberde, operasyonun şiddete gerek kalmadan tamamlanmasını umdukları ifadesi yer aldı.

Yedioth Ahronoth gazetesindeki "Denizde alarm" başlıklı haberde de, hazırlıklarla ilgili ayrıntılar ile birlikte Kıbrıs Rum yönetiminin gemilerin karasularına girmesine, limanlarına yanaşmasına izin vermeyeceği kararı hatırlatıldı.

İSRAİL İSTİHBARATI FİLONUN AMACININ YARDIM OLMADIĞINI GEMİDE İSLAMCI TERÖRİSTLERİN BULUNDUĞUNU AÇIKLIYOR

Öte yandan İsrail ordu sözcülüğü "halen İngiltere'de faaliyet gösteren Hamaslı terörist" olarak nitelediği Muhammed Svalha ve Zahir El Biravi ile Ürdün'deki "Müslüman Kardeşler" lideri Hamam Said'in de katılımcıların arasında bulunduğunu kaydetti.

Eski istihbaratçı olan ve halen merkezin başkanlığını yapan Reuven Ehrlich, "Bunların tek amaçları İsrail'i ve ordusunu güç duruma düşürüp Hamas'a ve Hamas hükümetine yardım etmek için provokasyon yaratmak" diye konuştu.

BÖLÜM- III: KATLİAMIN ARDINDAN

"Öldürülmemesi gereken kişiler listesi"

Mavi Marmara gemisinde yaşananlar kameraya alındı. Video film hazırlayan aktivist ve film yapımcısı Iara Lee, İsrailli askerlerin ellerinden düştüğü söylenen, üzerinde resim ve altlarında isimlerin yer aldığı bir listenin, Amerikalı yolculardan bir tanesi tarafından gösterilmesinin ardından ilginç bir iddiada bulundu:

Lee, kendisinin de gördüğü listede yer alan isimlerin, Avrupalı parlamenterler ve başpiskopos gibi yüksek düzeyli kişilere ait olduğunu, kendi fikrine göre bu listenin "öldürülmemesi gereken kişilerin listesi" olduğunu söyledi. Ayrıca İHH Genel Başkanı Bülent Yıldırım’da söz konusu listenin en başında yer alıyor.


Gemideki yolcuların içinde bulunduğu psikolojik duruma dikkat çekmek adına; Haluk Şahin, Radikal, 16 Haziran:

“Hangi sularda yüzdüğümüzü, hangi tehlikelerle karşı karşıya bulunduğumuzu anlatmak için, hükümetin de ‘şehit’ ilan ettiği 17 yaşındaki lise öğrencisi Furkan Doğan’ın İsrail saldırısı sabahı günlüğüne yazdığı şu son satırlar üzerinde düşünmenizi istiyorum: ‘Şahadet şerbetine son saatler. Var mı daha güzel şey? Varsa o da sadece annemdir ama ondan ben de emin değilim. İkisinin kıyası çok zor”

Ümit Aslan

Odatv.com, 4 Temmuz 2010
Namık KEMAL:
"Vatanın bağrına düşman dayamış hançerini,
Yok mudur kurtaracak bahtı kara maderini?"


Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK:
"Vatanın bağrına düşman dayasın hançerini,
Bulunur kurtaracak bahtı kara maderini."



http://www.guncelmeydan.com/pano/tayyip-erdogan-a-gonderilen-cfr-muhtirasi-kuresel-ihale-t18169.html
http://www.guncelmeydan.com/pano/abd-disisleri-abdullah-gul-u-biz-yetistirdik-t23656.html
http://www.guncelmeydan.com/pano/dun-malta-surgunleri-vahdettin-bugun-ergenekon-tayyip-t18151.html

KAÇAMAYACAKSINIZ!
Kullanıcı küçük betizi
Oğuz Kağan
Genel Yetkili
Genel Yetkili
 
İletiler: 12355
Kayıt: Sal Oca 27, 2009 23:04
Konum: Ya İstiklâl, Ya Ölüm!

Önceki

Şu dizine dön: Genel - Güncel Konular

Kİmler çevrİmİçİ

Bu dizini gezen kullanıcılar: Hiç kayıtlı kullanıcı yok ve 1 konuk

x