Uluslararası Çocuk Sözleşmesi der ki:
[mod="Ram"]
- Madde 14
1. Taraf Devletler, çocuğun düşünce, vicdan ve din özgürlükleri hakkına saygı gösterirler.
3. Bir kimsenin dinini ve inançlarını açıklama özgürlüğü kanunla öngörülmek ve gerekli olmak kaydıyla yalnızca kamu güvenliği, düzeni, sağlık ya da ahlakı ya da başkalarının temel hakları ve özgürlüklerini korumak gibi amaçlarla sınırlandırılabilir.
Zeki savcıya açık soru 1: "Allah belânızı verecek" demiş olan çocuk, bu sözüyle, hangi kamu güvenliğini, düzenini, sağlığını ya da ahlâkını ihlâl etmiştir¿?
Zeki savcıya açık soru 2: "Allah belânızı verecek" demiş olan çocuk, bu sözüyle, kimin (baş satanın) hangi hak ve özgürlüğünü kısıtlamıştır¿?
Zeki savcıya açık soru 3: Türklüğe hakaretin serbest olduğu Türkiye Cumhuriyeti'nde, halkına hizmet etmekle yükümlü -yani halkının hizmetçisi- olan devlet yöneticilerine -hele ki bu yönetici kılıklı kimse, Türklüğe hakareti serbest bırakan düzenlemeleri yapanların başında gelen 3 kuruşluk bir kimseyse- "Allah belânızı verecek" denmesi mi hakaret olmaktadır¿?
Zeki savcıya açık soru 4: 13 yaşındaki erkek çocuğun, -yani dava açtığın çocukla aynı yaştaki öz oğlun!- herhangi birine "Allah belânızı verecek" dese, ona da dava açabilecek kadar onurlu musun¿?
Zeki savcı, sen Cumhuriyet'in savcısı olamazsın!